Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/12 E. 2022/189 K. 15.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/12 Esas
KARAR NO : 2022/189
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/01/2020
KARAR TARİHİ : 15/03/2022

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki e.mail yazışmaları ile davalı ile müvekkili şirket arasında çeşitli malzemelerin satımı hususunda anlaştıklarını, müvekkili şirketin taraflar arasındaki anlaşma kapsamında fatura keserek davalıya gönderdiğini, ancak davalının yapması gereken ödemeleri ya hiç yapmadığı, ya da eksik yaptığını, davalının basiretli bir tacir olarak sözleşme serbestisi kapsamında taraflar arasındaki anlaşmanın gereklerini yerine getirmemesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, huzurdaki davanın kabulü ile taraflar arasındaki anlaşma gereğince ödenmesi gereken ancak ödenmeyen sipariş bedelleri ile kur farkı bedellerinin tahsiline karar verilmesi gerektiğini, davalının, kararlaştırılan tarihlerde ve eksiksiz şekilde ödeme yapmayarak temerrüde düştüğünü, bu nedenle sipariş bedelleri ile kur farkı bedellerinin yanı sıra % 3 vade farkı bedeli ödemekle yükümlü olduğunu beyanla, fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 500 TL’nın ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının, davanın açıldığı tarihte alacağının miktarını tam ve kesin olarak belirleyebileceğinin sabit olduğunu, zira davacının tacir olduğunu, bu durumda davacının belirsiz alacak davası açmasının usulen mümkün olmadığını, bu sebeple davanın usulden reddi gerektiğini, davacının alacaklarının dava tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığını veya uğramış kısımlarının söz konusu olduğunu, davacı tarafın dayanmış olduğu elektronik postadaki … ’ın şirketi temsil ve ilzama yetkisinin bulunmadığını, bu nedenle … ’ın sehven ve/veya bilinçli olarak şirketlerini borçlandırıcı ve/veya taahhüt altına sokma yetkisinin bulunmadığını, taraflar arasında davacının iddia ettiği koşullarda faiz kararlaştırılması ve buna mukabil aylık %3 vade farkı uygulanması, kur farkı uygulanması gibi müvekkili aleyhine olacak şekilde borç doğuran ve sanki sözleşme veya anlaşma veya onaylama varmışçasına, fatura düzenlenmesi, müvekkilinin borçlandırılmasının da hukuken mümkün olmadığını, bu borçlandırma işlemlerinin taraflarınca kabulünün de mümkün olmadığını, davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadığını, davacı yanın, taraflarına karşı …. İcra Müdürlüğü 2018/… Esas sayılı dosyası ile toplamda 537.510,33 TL üzerinden takip başlattığını, bu borca istinaden müvekkilince borcun 215.028,78 TL’si kabul edilerek dosyasına ödendiğini, kalan bakiye bedel olan 322.481,55 TL’sine taraflarınca itiraz edildiğini, zira müvekkilinin almış olduğu toplam mal veya hizmetin karşılığı olan bedelin 215.028,78 TL olduğunu, davacının, itiraz ettikleri tutara ilişkin alacağının kaynağı müvekkilince bilinmediğini, bu bedele ilişkin herhangi bir mal veya hizmeti de almadıklarını beyanla, davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 11/03/2022 tarihli dilekçesi ile, müvekkilinin talebi üzerine davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Davalı vekili 15/03/2022 tarihli dilekçesi ile, huzurdaki davada yargılama gideri ve avukatlık ücretine ilişkin hak ve alacaklarından müvekkili adına feragat ettiklerini beyan etmiştir.
Tüm dosya içeriğine göre; davanın feragat nedeni ile reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı gerekçe ile;
1-Davanın feragat nedeni ile REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan 94,00 TL peşin harçtan alınması gereken 80,70 TL harcın mahsubu ile fazla yatan 13,30 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yargılama gideri ve vekalet ücreti talebi bulunmadığından, bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
6-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davada haksız çıkan tarafça karşılanması gerekmekle, 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 15/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır