Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/8 E. 2021/793 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/8 Esas
KARAR NO : 2021/793
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/01/2019
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin aracı ile seyir halinde iken meydana gelen kaza sonucu yaralamalı ve hasarlı trafik kazası geçirerek malul olduğunu, kazanın, … plaka sayılı araç sürücüsünün belirtilen mevkiiye geldiğinde , karşı şeride geçerek karşı yönden gelen …’in sevk ve idaresindeki … plakalı araca çarpması sonucu meydana geldiğini, bu kazanın meydana gelmesinde kaza tespit tutanağında yazılı olduğu şekilde … plakalı araç sürücüsü … ‘nin 2918 sayılı KTK’nın 56-1/a kuralını ihlal ettiği kanaatine varıldığını, müvekkilinin … Hastanesi Engelli Sağlık Kurulu’ndan kazaya ilişkin maluliyet oranlarını gösterir rapor aldıklarını, müvekkilinin %8 oranında engelinin bulunduğunu, kaza nedeniyle ağır şekilde yaralandığını ve ömrünün sonuna kadar taşıyacakları bedeni ve cismani zararların meydana geldiğini, davalı …. … plaka sayılı aracın … poliçe no’lu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalandığını, poliçe süresi içerisinde gerçekleşen bu kazadan teminat limitleri miktarınca sorumluluklarının mevcut olduğunu, bu davanın açılmasında müvekkillerinin hakkı bulunduğunu, davalı … şirketine 23/10/2018 tarihinde müvekkili adına başvuruda bulunulduğunu ve başvuru üzerine … hasar dosyası oluşturulduğunu, davalı tarafın haksız ve mesnetsiz olarak başvurularını sürüncemede bıraktıklarını, işbu kazanın müvekkillerinin ömrünün sonuna kadar taşıyacakları bedeni ve cismanı zararları yarattığını, müvekkillerinin hak ettikleri tazminat miktarının belirlenebilmesi adına aktüer hesabının yapılarak hak ettiği iş gücü kaybı tazminatının belirlenmesi ve bu rapora göre müvekkillerine iş gücü kaybı tazminatının verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; 05.02.2016 tarihli trafik kazasına karıştığı belirtilen … plaka sayılı aracın müvekkili şirkette … nolu poliçe ile zorunlu mali mesuliyet (trafik) sigortası ile sigortalı olduğunu, söz konusu poliçeye göre teminatlarının sakatlanma kişi başı 290.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, poliçeye göre teminatlarının Karayolları Trafik Kanunu ve poliçe genel şartlar uyarınca, otomatikman her olayda ödenmesi gereken bir meblağın olmadığını, gerçek kusuru, geliri ve uzuv kaybı oranına göre tazminat meblağının belirleneceğini, sigortalı araç sürücüsüne isnat edilen kusurun kabul edilemeyeceğini, sigortalı araç sürücüsünün kusursuzluğu nedeniyle poliçe sorumluluklarının bulunmadığını, iyileşme ve tedavi dönemindeki bakıcı giderlerinin tedavi gideri olarak değerlendirildiğini, tedavi gideri 6111 sayılı yasa sonrası ile Sosyal Güvenlik Kurumuna devredildiğini, davacının iyileşme sürecindeki bakıcı gideri talebinin reddi gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; meydana gelen trafik kazasında davacının yaralanarak malul kaldığından bahisle açılan maddi tazminat davasıdır.
6502 sayılı TTK’ya 06.12.2018 tarihli ve 7155 sayılı yasanın 20. maddesiyle eklenen 5/A maddesi uyarınca, “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.”
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesi uyarınca, “(1) İlgili kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. (2) Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.”hükümlerinin cari olduğu tespit edilmiştir.
Eldeki davada arabuluculuk yoluna başvurunun dava şartı olduğu ancak davacı tarafça arabuluculuğa başvurulmadan dava açıldığı, mahkememizce 08/06/2021 tarihli celsede arabuluculuk son zaptını sunması için davacı tarafa kanunda belirtildiği şekliyle 1 haftalık kesin süre verilmesine aksi halde davanın usulden reddine karar verileceğine dair ihtarda bulunulduğu, arabuluculuk son zaptının anılı kesin süre içinde mahkememize sunulmadığı anlaşıldığından, davanın arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1- Davanın, 6325 sayılı Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A-2 maddesi, Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114/2. maddesi ile 115/2. maddeleri gereğince dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE ,
2-59,30 TL karar ve ilam harcından, davacı tarafça peşin olarak yatırılan 35,90 TL’nin mahsubu ile kalan 23,40 TL’nin davacıdan tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra ve talep halinde ilgilisine iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır