Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/726 E. 2021/782 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/726 Esas
KARAR NO : 2021/782
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 26/12/2019
KARAR TARİHİ : 16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; 01.10.2013 tarihinde sürücü … ‘un sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracın … Mahallesi … Caddesi üzerinde seyir halindeyken, karşıdan karşıya geçmek isteyen müvekkili … ‘e çarpması neticesinde tek taraflı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza tespit tutanağı tutulmadığını, müvekkilinin kaza dolayısıyla yaralandığını, buna ilişkin tedavi gördüğünü, müvekkilinin kafa tasının kırıldığını ve kalıcı iz meydana geldiğini, … Üniversitesi Hastaneleri Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından … tarihinde düzenlenen … sayılı Adli Rapor’a göre müvekkilin geçirmiş olduğu kaza neticesinde maluliyet oranının %5 (yüzdebeş) olarak belirlendiğini, Kaza nedeniyle meydana gelen sakatlanma neticesinde oluşan maddi zararın başvurulan … Sigorta Anonim Şirketi tarafından karşılanması amacıyla doğrudan doğruya … Sigorta Anonim Şirketi’ne ödeme yapılması için 10.06.2019 tarihinde başvurulduğunu ve ödeme yapılması için gerekli tüm evrakların kuruma teslim edildiğini, başvuruya … Sigorta A.Ş. tarafından talebi karşılayacak nitelikte bir cevap gelmediğini beyanla müvekkilinin söz konusu kaza dolayısı ile işgücü kaybından doğan daimi sakatlık tazminatını ve geçici iş göremezlik tazminatı toplamı 4.600,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın zamanaşımı süresinde açılmadığını, başvuru şartının yerine getirilmediğini, müvekkili şirket tarafından … nolu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS) poliçesi ile sigortalanan … plakalı aracın 01.10.2013 tarihinde işletilmesi sırasında oluşan kazada davacının yaralandığını, müvekkili şirketin maddi tazminat talepleri açısından, poliçe limitleri dâhilinde ve sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında davacının zararlarını gidermekle yükümlü olduğunu, kaza tutanağı incelendiğinde müvekkil şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsüne kusur izafe edilmesinin mümkün olmadığının görüleceğini, kaza tutanağı ve davacının ifadesi incelendiğinde kaza anında davacıya çarpan araç sürücüsünün 10-2O kilometre hızla ilerlerken davacının bir anda yola fırlaması üzerine kazanın meydana geldiğini, müvekkili şirket tarafından sigortalanan araç sürücüsü üzerine düşen dikkat ve özen yükümlülüğüne uyduğunu, yaya olan davacının aniden yola atlaması üzerine frene basmasına rağmen davacı ile arasında az bir mesafe bulunmasından dolayı davacının yaralandığını, kazanın oluşumunda davacının asli ve tek kusurlu olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; meydana gelen trafik kazası nedeniyle oluşan daimi iş göremezlik tazminatı talebine ilişkindir.
Davacı vekili cevap dilekçesinin son kısmında geçici maluliyet zararı ibaresine yer vermiş ise de dilekçede konu olarak sadece kalıcı maluliyet zararının belirtildiği, dilekçe içeriğinde de sadece kalıcı maluliyete ilişkin açıklamalarda bulunulduğu, geçici maluliyete ilişkin ayrıca bir açıklama yapılmadığı ve dava değeri belirtilmediği, davacı vekilince sunulan 06/01/2020 tarihli beyan dilekçesinde taleplerinin sürekli iş göremezlik tazminatı alacağı olduğunun belirtildiği, yine davacı vekilinin katılımı ile gerçekleşen 3. Celsede uyuşmazlık konusunun sürekli maluliyet tazminatı olarak belirlendiği anlaşılmakla davanın sürekli maluliyete dayalı olarak açıldığı kabul edilmiştir.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan Adli Tıp Kurumu … İhtisas Kurulu’nun … tarihli raporunda özetle;
“…
… ve … oğlu 11/08/2007 doğumlu …’in 01.10.2013 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanmasının, 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında malüliyetine neden olacak düzeyde araz bırakmamış olduğundan sürekli maluliyet tayinine mahal olmadığı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) haftaya kadar uzayabileceği” yönünde oy birliği ile mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; davacının, davalının ZMMS ile sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu meydana gelen trafik kazası nedeniyle yaralandığı, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı sonrası geliştirilen içtihatlar uyarınca kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uyarınca davacının maluliyetinin belirlenmesi ve yine hesaplamada TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak, %10 arttırım/indirim yapılması ile sonuca ulaşılması gerektiği , ATK’dan alınan rapor uyarınca davacının kaza tarihinde yürürlükte bulunan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği/ Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği hükümleri kapsamında maluliyetine neden olacak derecede araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, davacı vekili her ne kadar 20/02/2019 tarihinde Resmi Gazete’de yayınlanan Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca rapor alınması talebinde bulunmuş ise de kaza tarihi itibari ile anılı yönetmeliğin uygulanamayacağı ve yine dava dilekçesinin ekinde yer alan % 5 maluliyete dair raporun da Çocuklar İçin Özel Gereksinim Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca düzenlenmesi nedeniyle dikkate alınamayacağı, bu haliyle kaza tarihindeki yönetmelik uyarınca alınan maluliyet raporunda davacının kalıcı maluliyeti bulunmadığı anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-59,30 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90TL harcın davacıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3- Dava ret ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
6- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
7-Devletçe karşılanan 1.320 TL arabuluculuk ücretinin, davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır