Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/539 E. 2020/574 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/539 Esas
KARAR NO : 2020/574
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 27/08/2019
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan 3.156,71-TL cari hesap borcunun davalı tarafından ödenmediğini, alacağının tahsili için davalı hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/… E. Sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı itirazı üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk görüşmeleri sonucunda tarafların uzlaşma sağlayamadığını, davalı itirazının iptalini ve takibin devamını, davalı aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Taraflar arasında yaklaşık 3 senedir ticari ilişki bulunduğunu, davacının müvekkili şirketten 06/12/2017 tarihli fatura ile mal satın aldığını ve malların davacıya teslim edildiğini, yasal süresi içinde söz konusu faturaya davacı tarafından itiraz edilmediğini, davacı tarafından 10/07/2018 tarihinde iade faturası düzenlenerek malları iade ettiğini, müvekkilin de davacıya çek ile %5 oranında kesinti yaparak geri ödemede bulunduğunu, fatura üzerinde açıkça iade edilecek ürünler üzerinde %5 iade masrafı kesileceğinin belirtildiğini, bu sebeple müvekkilin davacıya borcu bulunmadığını, davanın reddini, davacının %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; cari hesap alacak istemi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyası celp edilmiştir. Anılı takip dosyasının tetkikinde; davacı tarafından davalı aleyhine 3.156,71-TL alacağın takip tarihinden (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %19,50 oranında avans faizi ile birlikte tahsili talebinde bulunduğu, davalı yanın takibe itirazı neticesinde takibin durduğu görülmüştür.
Cari hesap ekstresi, fatura ve iade faturaları ile çek görüntülerinin ibraz edildiği görülmüştür.
… Bankası … şubesine ait, … numaralı, 28/02/2019 tarihli, 30.800-TL bedelli çek ile … Bankası … şubesine ait … numaralı, 09/02/2018 tarihli, 27.000-TL bedelli çekin ödeme ve ibraz bilgileri ile önlü arkalı görüntülerini içerir belgeler celp edilmiştir.
Mahkememiz ara kararı gereğince görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 06/01/2020 tarihli raporda özetle; ”…Taraf şirket yetkilileri arasında yapılan 10/07/2018 tarihli e-posta yazısı ile davalı şirket tarafından, davacı şirkete satışı yapılan ürünlerden arızalı olanları iade alınacağının davacı şirkete bildirildiği ve söz konusu ürünlere ilişkin davacı şirket tarafından 10/07/2018 tarihli iade faturası tanzim edildiğini, davalı tarafından çekler ile ödeme yapıldığının tespit olduğunu, söz konusu fatura ödenmesine ilişkin davalı tarafından kesinti yapılmasının yerinde olmadığının, davacı şirketin takip tarihi itibariyle kalan 3.156,71-TL cari hesap alacağını davalıdan talep edebileceğini, taraf şirketlere ait ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğunu ve defterlerin birbiri ile uyumlu olduğunu, davacı şirketin kendi ticari defterlerinde, davalı şirket cari hesabının takip tarihi itibariyle 3.156,71-TL borçlu durumda olduğunu, davalı şirketin kendi ticari defterlerinde; davacı şirket cari hesabının takip tarihi itibariyle 3.156,71-TL alacaklı durumda olduğunu, davalı tarafın %5 iade masraf kesintisinin mahkeme kabulü halinde, davacının takip tarihi itibariyle 292,23-TL tutarını davalıdan talep edebileceğini, taraflar arasında yapılan 10/07/2018 tarihli e-posta yazışmasına göre davalı tarafından kesinti yapılmasının yerinde olmadığını, buna göre davacının takip tarihi itibariyle kalan 3.156,71-TL cari hesap alacağını davalıdan talep edebileceğini…” mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
Huzurdaki davanın tarafları arasında mal alım /satımına dayalı süregelen ticari ilişkinin mevcut olup davalının davacıya sattığı 77 adet ürünle ilgili davacının davalı yana iade faturası düzenlediği, iade edilen ürünlerle ilgili olarak davalı şirket tarafından … şubesine ait, … numaralı, 28/02/2019 tarihli, 30.800-TL bedelli çek ve … şubesine ait … numaralı, 09/02/2018 tarihli, 27.000-TL bedelli çek ile davacıya ödeme yapıldığı hususlarında ihtilafın bulunmadığı, uyuşmazlığın; iade edilecek ürünler üzerinden %5 iade masrafı kesilmesinin hukuken yerinde olup olmadığı, neticeten taraflar arasındaki cari hesap alacak bakiyesinin tespiti hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Saptanan hukuksal durum ve maddi olgular kapsamında davacı ve davalı şirketin ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifeti ile inceleme icrasına karar verilmiş olup her iki tarafın ibraz ettikleri ticari defterlerin açılış ve kapanış taktiklerinin yaptırıldığı, böylece usulüne uygun olarak tutulduklarının tespit edildiği, davacı tarafın kendi ticari defterlerine göre takip tarihi itibariyle 3.156,71-TL alacaklı, davalı şirketin ise ticari defterlerine göre davacıya 3.156,42-TL borçlu göründüğü, böylece cari hesap bakiyesindeki 3.156,42-TL yönünden alacak isteminin tarafların ticari defter kayıtları ile örtüştüğü, bakiyedeki 0,29-TL’lik farkın delile muhtaç kaldığı saptanmıştır. Son olarak davalı yanın %5 iade kesintisine yönelik savunması irdelenmiş olup taraflar arasında iade masrafı kesileceğine yönelik herhangi bir sözleşme/anlaşma mevcut olmadığı gibi bu yönde oluşan bir teamüle de rastlanılmadığı, irsaliyeli fatura üzerinde yer alan kaydın teamül haline geldiğini gösterir kayıtlara ticari defterler kapsamında da ulaşılamadığı, davalı tarafça iade masraflarına yönelik düzenlenen ve tebliğ edilmek sureti ile kesinleşen herhangi bir faturanın da bulunmadığı anlaşılmakla; anılı savunmaya itibar edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmıştır. Tüm bu gerekçeler ışığında; davacının takip tarihi itibari ile davalı taraftan 3.156,42-TL tutarında alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vaki itirazının haksız olduğu, alacağın fatura/cari hesaba dayalı olup likit olduğu anlaşılmakla; davanın kısmen kabulüne, davacı lehine icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
…. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 3.156,42-TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin, asıl alacak 3.156,42-TL takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya dair istemin reddine,
2- Alacağın % 20’si oranındaki 631,28-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 215,62-TL ilam harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 171,22-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin harç ve 44,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 88,80-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.156,42-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 0,29-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafça yapılan 719,50-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 719,43-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nun 18/A maddesinin 13. Bendine göre; arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda anlaşamamaları hallerinde iki saatlik ücret tutarı tarifenin birinci kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödendiğinde ve bu ücret ve ayrıca adliye arabuluculuk bürosu tarafından yapılmış zaruri giderler de Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılandığından ve bu giderler de yargılama gideri sayıldığından buna göre hazineden ödenen toplam 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin 1.319,88-TL’sinin davalı tarafından alınarak, 0,12-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.11/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır