Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/460 E. 2020/286 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/460 Esas
KARAR NO : 2020/286
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/07/2019
KARAR TARİHİ : 07/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 04/01/2018-21/09/2018 tarihleri arasında davalı adına 18 adet irsaliyeli fatura düzenlendiğini, bu faturalardaki malları davalıya teslim ettiğini ancak davalının kendilerine ödeme yapmadığını, bu nedenle davalı aleyhine ….İcra Müdürlüğünün 2018/40704 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını ancak davalının icra takibine itiraz ederek durdurduğunu, sonuç olarak huzurdaki davanın açıldığını, … İcra Müdürlüğünün 2018/40704 esas sayılı icra dosyasına yapılan haksız itirazın kaldırılmasını, davalının kötü niyetli olarak icra takibine itirazı nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğ edildiği halde davaya cevap verilmediği görülmüştür.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2018/40704 takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine fatura alacağına istinaden faizler dahil toplam 6.305,14 TL alacağın faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi … 24/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda; “Dava dosyası ve inceleme günü davacı tarafın sunduğu; ticari defter, belgeleri ile muhasebe hesap ve kayıtlan üzerinde yapılan inceleme neticesinde:
Davacı taraf ticari defterleri, HMK 222/4 maddesine göre kendi aleyhine delil teşkil ettiği, davalı taraf ticari defterlerini ihtara rağmen mahkemeye ibraz etmediği, taraflar arasında ticari alışverişte 2018 Hesap döneminde KDV hariç 5.000,00.-TL fatura bulunmadığından BA BS formunda kayıtlann mevcut olmadığı,
Davacı tarafından davalı adına 2018 hesap döneminde 19 adet irsaliyeli fatura düzenlendiği, bu faturalann toplamının KDV dahil 10.961,41.-TL olduğu, davalının bu faturalara ilişkin davacıya 2018 hesap dönemi içerisinde 5.176,35.-TL ödeme yaptığı ve 21.09.2018 tarihinden itibaren davacıya 5.785.06.-TL borcunun olduğu, bu bağlamda taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, ancak dava dilekçesinde davacı talebinin; 5.637,98.-TL ile sınırlı olduğu,
Davacı tarafından; davalı adına düzenlenen irsaliydi faturalar vc fatura içeriği mal ürünlerin davalı adına, …, …, …, … gibi isimlerin teslim aldığı,
Davacı tarafından; davalı adına düzenlenen irsaliyeli faturalar ve fatura içeriği mal ürünlerin davalı adına teslim alan isimlerin davalıyla irtibatının ispat edilmesi halinde;
… İcra Müdürlüğünün 2018/40704 Esas doyasına; davalı tarafından edilen itirazın, 5.637,98.-TL asıl alacak üzerinden iptali, ile İcra inkar tazminat hükmünün yüce mahkemenizin takdirinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır.” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Dava; … İcra Müdürlüğünün 2018/40704 esas sayılı dosyasında bakiyesi ödenmeyen fatura/cari hesaba dayalı alacağa istinaden başlatılan icra takibine davalı yanın itirazının iptali ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi taleplerinden ibarettir.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davacı tarafın fatura/cari hesaba dayalı alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin, davalı şirketin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, davalı şirketin ticari defterlerin ibrazı için mahkememizce çıkarılan meşruhatlı tebligatın tebliğine rağmen ticari defterlerini ve sair herhangi bir delili dosyaya ibraz etmediği, bu nedenle yalnızca davacı tarafın ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifetiyle inceleme yapılabildiği, davacı tarafın alacak talebine konu faturaların ait olduğu dönem itibari ile 2018 yılına ait ticari defter ve belgelerini ibraz ettiği, ibraz edilen ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, ibraz edilen ticari defterlerin davacı lehine delil vasfını haiz olduğu saptanmıştır.
Davacı tarafın 2018 hesap dönemi içinde davalıya kestiği faturaların toplam tutarının 10.961,41 TL olduğu, davalı yanın 5.176,35 TL ödeme yaptığı, takibe konu cari hesap alacağına neden olan irsaliyeli faturaların büyük bir kısmı üzerinde teslim alan isim ve imzalarının bulunduğu, yalnızca toplam bedeli 1.377,24 TL olan 09.01.2018, 16.03.2018 ve 21.09.2018 tarihli 3 adet faturada teslim alan isim ve imzalarının bulunmadığı, teslim alan isim ve imzası bulunmayan 3 fatura bedeli indirildiğinde davacının talebinin 3.799,11 TL üzerinden kabulünün mümkün olduğu, davalı yanın tarafına tebliğe çıkarılan faturalar altındaki imzalara ilişkin isticvap davetiyesi gereğince duruşmada hazır bulunmadığı ve imzaların şirket yetkililerine yahut çalışanlarına ait olmadığına dair herhangi bir beyan yahut itiraz da ileri sürmediği, böylece teslim alan isim ve imzaları bulunan cari hesap alacağına dayanak faturalara konu malların teslim edildiği ispatlandığı anlaşılmakla, davacının talebinin kısmen kabulüne, alacak belirlenebilir ve likit olduğundan takibe haksız itiraz nedeniyle alacağına geç kavuşan davacı lehine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
…. İcra Müdürlüğünün 2018/40704 esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 3.799,11 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacak 3.799,11 TL’ye takip tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın % 20’si oranına tekabül eden 759,82 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 259,52 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 96,29 TL’nin mahsubu ile bakiye 163,23 TL ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 96,29 TL peşin, 44,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 140,69 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisine vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 1.838,87 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 650,00 TL bilirkişi ücreti, 154,90 TL tebligat vs.posta masrafı olmak üzere toplam 804,90 TL yargılama giderinin 542,38 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/07/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza