Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/435 E. 2020/351 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/435 Esas
KARAR NO : 2020/351
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2019
KARAR TARİHİ : 08/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı tarafından, davalı tarafça imza altına alınmış ve itiraz edilmemiş 03.03.2014 tarihli … sıra numaralı 7.000,00.-TL tutarlı fatura düzenlendiğini, bu alacağa istinaden davalının 30.03.2014 düzenleme tarihli, 10.10.2014 vadeli bono düzenleyerek kendilerine verdiğini, ancak bononun ödenmediğini, bu nedenle davalı aleyhine … İcra Müdürlüğünün 2018/19362 Esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını ancak davalının icra takibine itiraz ederek takibi durdurduğunu, sonuç olarak huzurdaki davanın açıldığını, davalı tarafından … İcra Müdürlüğünün 2018/19362 Esas sayılı icra dosyasına edilen itirazın kaldırılmasını, davalının kötü niyetli olarak İcra takibine itirazı nedeniyle, en az %20 İcra İnkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir,
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; borcunun büyük çoğunluğunun elden ödendiğini, ancak tarafına evrak verilmediğini, 2.000,00.-TL borcunun olduğunu, ama senedi davacıdan almadığını, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini bildirmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce UYAP üzerinden celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2018/19362 takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine bono alacağına istinaden faizler dahil toplam 9.578,69 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine ve borca itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 31/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Her iki tarafından ticari defterlerini İnceleme günü mahkemeye ibraz etmediği ve ticari defter delilinden vazgeçtiği, Yine davalının 26.11.2019 tarihli celsenin 3 nolu ara kararına istinaden “Takibe konulan bono nedeniyle sebepsiz zenginleşmiş olmadığında dair delilleri sunması yönünde süre verildiği ancak davalının bu süre zarfında herhangi bir delili mahkemenize sunmadığı, Bu alacağın, zamanaşımına uğramış ve yazılı delil başlangıcı niteliği kazanmış bonodan kaynaklandığı, Davacının ödeme emrinde bono tutan üzerinden yıllık %9 adi faiz talep ettiği, yapılan hesaplamaya göre 7.000,00 x 1.494 gün x %9 /365 gün = 2.578,69.-TL adi faiz talep edebileceği, Ancak davacı tarafından açılan davanın esas değerinin 7.000,00.-TL olduğu, sonucuna ulaşılmıştır.” şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Dava, zamanaşımına uğramış kambiyo senedine dayalı olarak lehtar tarafından başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
TTK’nun 749/1. Maddesi gereğince; “Poliçeyi kabul edene karşı ileri sürülecek poliçeden doğan istemler, vadenin geldiği tarihten itibaren üç yıl geçmekle zamanaşımına uğrar.”
TTK’nun 778. maddesi delaletiyle zamanaşımına ilişkin TTK’nun 749/1. maddesi davaya konu bono hakkında da geçerlidir. Davaya konu bononun vadesi 10/10/2014 olup, 10/10/2017 tarihi itibarıyla zamanaşımına uğramıştır.
TTK’nun 732. Maddesine göre:
“Zamanaşımı sebebiyle veya poliçeden doğan hakların korunması için gerekli olan işlemlerin yapılmasının ihmal edilmiş olması dolayısıyla, düzenleyenin veya kabul edenin poliçeden doğan yükümlülükleri düşmüş bile olsa, bunlar poliçenin hamiline karşı, onun zararına zenginleşmiş olabilecekleri kadar borçlu kalırlar.
Sebepsiz zenginleşmeden doğan istem, muhataba, yerleşim yerli bir poliçeyi ödeyecek olan kimseye ve düzenleyen, poliçeyi başka bir kişi veya ticari işletme hesabına düzenlemiş olduğu takdirde o kişiye veya ticari işletmeye karşı da ileri sürülebilir.
Poliçeden doğan borcu düşmüş olan cirantaya karşı böyle bir istem ileri sürülemez.
Zamanaşımı süresi, poliçenin zamanaşımına uğradığı tarihi takip eden tarihten itibaren bir yıldır; ispat yükü, sebepsiz zenginleşmediğini iddia edene aittir.”
Zamanaşımına uğramış olan bono yönünden keşideci ile hamil arasındaki ilişki 6102 sayılı TTK.’nun 732. maddesi çerçevesinde sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre değerlendirilmiştir.
Davalı tarafça davaya cevap verilmemiş olduğundan TTK 732/4. Kapsamında iş bu davadaki talebin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı bakımından herhangi bir inceleme yapılması gerekli görülmemiştir.
Davalı yan, davacı yana bono vermiş ancak senetten doğan borcunu ödememiş olup, bono da zamanaşımına uğradığından, davacı hamile karşı sebepsiz zenginleşmiştir. TTK’nun 732/4. maddesi gereğince sebepsiz zenginleşmediğini ispat yükü davalıda olup, davalı yan verilen süreye rağmen bir delil sunamamıştır. Ayrıca davalı yan davacıya kısmi ödeme yaptığını beyan etmiş ise de, bu hususu da ispatlayamadığından davacı yanın davasında haklı olduğu anlaşılmakla, davanın kabulüne, takip tutarı belirli ve likit olduğundan davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
… İcra Müdürlüğünün 2018/19362 esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 7.000,00 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
Alacağın % 20’si (1.400,00 TL) oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 478,17 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 71,66 TL harcın mahsubu ile bakiye 406,51 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 71,66 TL peşin, 44,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 116,06 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisine vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 650,00 TL bilirkişi ücreti, 113,20 TL tebligat vs.posta masrafı olmak üzere toplam 763,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Hazine tarafından karşılanan 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/09/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza