Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/348 E. 2020/516 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/348 Esas
KARAR NO : 2020/516
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/08/2017
KARAR TARİHİ : 20/10/2020

….Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/98 esas-2019/185 karar sayılı dosyası görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilmiş olup dosya mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilerek incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin deniz ticareti alanında Türk ve yabancı gemilere elektrik, malzeme, bakım ve onarım hizmetleri gibi hizmetler sağlayan itibarlı bir şirket olduğunu, müvekkilinin bu hizmeti kapsamında, davalı ile … IMO numaralı “…” ve … IMO numaralı … isimli gemilere elektrik hizmeti sağlanması hususunda anlaştıklarını, taraflarca varılan anlaşma üzerine karşı tarafa ait gemide elektrik vb. gibi işlerin müvekkili tarafından sözleşmeye uygun olarak eksiksiz bir biçimde yerine getirilmiş olduğunu, müvekkili tarafından yerine getirilen tüm işler için, müvekkilinin … IMO numaralı “…” gemisine ilişkin 18.169,00 TL, … IMO numaralı … gemisine ilişkin ise 2.530,00 TL alacağının doğduğunu, davalı şirketin yapılan tüm ihbarlara rağmen müvekkilinin alacaklarının ödenmemiş olduğunu, müvekkilinin ödenmeyen haklı alacağını tahsil edebilmek adına … İcra Müdürlüğünün 2017/… esas sayılı dosyası tahtında davalılar aleyhine genel haciz yoluyla icra takibinin başlatıldığı, işbu icra takibinin başlatılmasının akabinde davalı borçlu tarafından 25/01/2017 tarihinde borca ve ferilerine itiraz edilmiş olduğunu belirterek fazlaya ilişkin her türlü hak, alacak ve dava haklarının saklı kalması kaydıyla, davalının … İcra Müdürlüğü 2017/… esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız itirazın iptali ile takibin devamına, davalıların %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmelerine, müvekkilinin 22.771,87 TL’lik alacaklarının, alacağın doğduğu tarihten itibaren işleyecek yıllık ticari temerrüt faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, yargılama gider, masraf ve vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline faturaya konu edilen şekilde bir hizmet vermemiş olduğunu, hal böyle iken müvekkili aleyhine faturaya dayalı takip başlatıldığını, davacının … gemisine yaptığı ancak bedelinin ödenmediğini iddia ettiği bir takım çalışmalardan bahsettiğini, ancak dava dilekçesi ekinde ne bu hizmete ilikin kaptan yahut müvekkil tarafından imzalanmış sözleşme yahut onay veyahut proforma faturanın mevcut olmadığını, davacı tarafından iddia edildiği gibi bir hizmet verilmemiş olduğunu, keza … gemisinde de hesap özeti ve proformalar müvekkil kabulünde olmadığını, kaptanın onayladığı servis raporları ile hesap özetinde yer alan (yapıldığı iddia edilen çalışmalar) birbirini tutmadığını, keza her ne kadar 17/09/2015 tarih ve 22/01/2016 tarihli tekliflerden bahsetmekteyseler de bu tekliflerin sözleşme aşamasına geçmediğinin sabit olduğunu, dolayısıyla değerlendirmeye esas alınamayacağını belirterek haksız davanın reddi ile haksız icra takibi yapan davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gider, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2017/… takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine faizler dahil toplam 22.771,87 TL alacağın faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
….ATM. 2017/… esas sayılı dosyasında bilirkişiler … , … , … tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda;
“Dosya mevcudu, dava dosyası ve icra dosyası ile yine bu kayıtların dayanağı belgelerin muhasebesel ve taşıma yönünden tetkiki sonucunda ve raporumuzun içinde açıklanan nedenlerle;
1-Davacı alacağının davacı tarafından ticari kayıt ve defterleri ile sabit olmadığı, davacının gördüğünü iddia ettiği iş-tedarik için ticari fatura tanzim ederek ticari kayıtlarına almadığını beyan ettiği, bu nedenle ticari defterlerin incelemeye sunulmadığı,
2-Dosyaya sunulan proforma faturanın işin görülmesine değil, işin henüz anlaşma aşamasında teklif edildiğine dair bir delil olduğu, taraflar arasında ticari ilişkiyi dahi ispat etmediği,
3-Davacının alacak iddiasının ticari fatura, ticari defter kayıt ve belgeleri ve hizmeti alan tarafın bunu teyit ettiği belgeler ile sabit olmadığı, sonuç ve kanaatlerine varılmış olup, nihai takdiri ve her türlü hukuki takdiri ve tavsifi 6100 sayılı HMK’nın 266/c.2 hükmüne göre tamamen Yüce Mahkemeye ait olmak kaydı ile işbu raporumuzu saygılarımızla arz ederiz.” şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Dava, davalıya ait gemilerde elektrik işlerini konu alan eser sözleşmesi kapsamında iş bedeli alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalı yanın itirazının iptali isteminden ibarettir.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davacı tarafın davalıya ait gemilerde yapılan elektrik işi bedeline dayalı olarak başlattığı icra takibinin ödeme emrinin tebliğinden itibaren davalının 7 gün içerisindeki vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, iş bedeline ilişkin davacı yanca fatura tanzim edilmemiş olup, dosya kapsamında yalnızca 17/09/2015 ve 26/12/2015 tarihli … gemisinde bir kısım elektrik işleri yapıldığına ilişkin servis raporu, 30/01/2016 tarihli … gemisine ilişkin hesap özeti ve 04/01/2017 tarihli işçilik bedeli açıklamalı proforma fatura ile 22/02/2016 tarihli … gemisine ilişkin proforma faturaların mevcut olduğu, akabinde davacı vekilince davalı şirket çalışanları ile yapılan e-posta yazışmalarının dosyaya sunulduğu, e-postalarda yer alan işlerin dosyaya sunulan diğer belgelerle kıyaslaması teknik bilgi ve tecrübe gerektirmekte olup mahkememizce tespit edilebildiği üzere, e-postalarda proforma fatura konusu ve hesap özetinde açıklanan tüm işlemlerin bulunmadığı, davacı tarafça gönderilen e-postalardan işlerin henüz yapılmadığı, bir çoğunun yapılmak üzere planlandığının anlaşıldığı, 05/08/2015 tarihli e-postada davacı çalışanınca “…. bugün başlanmıştır” denilen iş hakkında aynı tarihte davalı çalışanınca “uygundur, kolay gelsin” diye cevap verildiği, rapor ve fiyat teklifine ilişkin 22/01/2016 tarihinde davacı çalışanınca gönderilen e-postaya aynı gün davalı çalışanınca “… En kısa zamanda tamirlerin yapılarak rapor ve tutanağın iletilmesini rica ederim…” şeklinde cevap verildiği, davalı çalışanınca gönderilen e-postalarda iş bedelinin kabul edildiğine dair bir ifadenin yer almadığı, bu haliyle davacı yanca düzenlenen belgelerde ve e-postalarda ortak bulunan işlerin yapıldığının halen ispata muhtaç olduğu, usulüne uygun düzenlenmiş ticari faturası bulunmayan elektrik işlerinin yapılıp yapılmadığının teknik alanda uzman bilirkişi tarafından araştırılarak tespitinin gerektiği, bu hususta mahkememizce hem tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesi hem de dosya üzerinde inceleme yapılması amacıyla kaptan, elektrik mühendisi, mali müşavir ve hukukçu bilirkişiden ibaret heyete dosyanın tevdiine karar verilerek davacı vekiline bilirkişi ücretini yatırmak üzere 1 nolu ve 2 nolu celsede kesin süre verildiği, e-postalarda yer alan iş ve fiyat tekliflerinin dosyaya ibraz olunan servis raporları ve hesap özetinde açıklanan işlerden olup olmadığının özellikle elektrikçi bilirkişinin teknik uzmanlığı ile tespit edilebileceğinden verilen kesin sürede bilirkişi ücretini yatırmayan davacı yanın mahkememizde rapor alınmasına yönelik delile dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı, davacı yanın talep ettiği iş bedeli kendi ticari defterlerinde dahi kayıtlı olmayıp dosyadaki diğer belgeler ile davacı alacağının varlığı ispatlanamadığından, yemin deliline de dayanılmadığı anlaşılmakla davacı yanın davasının reddine, takibin başlatılmasında davacı yanın kötü niyetli olduğu hususu ispatlanamadığından davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
Davalı yanın kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
2-Davacı tarafından yatırılan 388,89 TL peşin harçtan 54,40-TL’in mahsubu ile fazla yatan 334,49 TL’ nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 3.415,78 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza