Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/273 E. 2020/309 K. 10.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/273 Esas
KARAR NO : 2020/309
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/05/2019
KARAR TARİHİ : 10/07/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafından alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün 2018/45083 Esas sayılı dosyası üzerinden davalı … Paz. İth. İhr. Ltd. Şti. Aleyhine cari hesaba dayanarak ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borçlu olmadığını iddia ederek borca itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu, arabulucuya başvurulduğu ancak bir sonuç alınamadığını, işbu davaya ve icra takibine konu alacağın likit olduğunun öne sürüldüğünü itirazın iptalini, takibin takip tarihi itibariyle işleyecek faiz, vekalet ve tüm ferileri ile birlikte devamını, alacağın %20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafa çıkartılan dava dilekçesi ekli tebligatların usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ancak davalının herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; faturadan kaynaklı cari hesap alacak istemi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İtirazın iptali istemine konu … İcra Müdürlüğü’nün 2018/45083 esas sayılı takip dosyası celp edilmiştir.
Davacı vekili tarafından cari hesap alacak istemine dayanak irsaliyeli faturaların ibraz edildiği görülmüştür.
Mahkememiz görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 15/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Davacı tarafın usul ve yasaya uygun olarak tutulmuş ticari defterlerinin sahibi lehine delil kudretine haiz olduğunu, belirlenen inceleme gün ve saatinde ticari defter ve kayıtlarını sunmayan davalı tarafın, yerinde inceleme yapılmasına ilişkin bir talebi de dosya muhteviyatında bulunmadığından davalı taraf ticari defter ve kayıtlarının incelenemediğini, dava konusu icra takibinin dayanağı hesap ilişkisinin 2018 yılındaki faturalar ödemelerden oluştuğunu, davacı şirket ticari defterlerindeki kayıtlara göre davalı tarafa toplam 8.872,22-TL tutarında 23 adet fatura düzenlendiğini, davalı tarafından toplam 7.093,81-TL tutarında ödeme yapıldığını, 12/12/2018 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 1.778,41-TL alacaklı göründüğünü, ilgili irsaliyeli faturaların incelemeye sunulmamış olması nedeniyle, 23/01/2018, 01/02/2018, 07/03/2018, 19/03/2018, 07/05/2018, 10/05/2018, 02/07/2018 ve 12/07/2018 tarihli toplam 2.304,21-TL tutarındaki 8 adet fatura karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilememiş olduğunu, diğer taraftan imzanın sahibi belirlenemeyen irsaliyeler ve davacı şirket kaşesi olmasına rağmen herhangi bir imza bulundurmayan irsaliyelerin karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün de yerine getirilememiş olduğunu, … , … , … , … imzalarının yer aldığı anlaşılan toplam 3.345,92-TL tutarındaki 5 adet fatura karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün, bu kişilerin davalı şirket adına hareket ettiğinin anlaşılması durumunda, yerine getirilmiş olacağını, ancak davacı tarafın kabulündeki davalı ödemelerin, karşılığında mal veya hizmet verildiğine ilişkin ispat yükünün yerine getirilmiş olduğu değerlendirilen faturalar toplamının üzerinde olması nedeniyle 12/12/2018 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan alacaklı olmadığı sonuç ve kanaatine varıldığını…” mütalaa ettiği görülmüştür.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın; davacının mal satım ilişkisinden kaynaklı faturaya dayalı cari hesap alacağının mevcut olup olmadığı, davacının davasını takipteki asıl alacak üzerinden ikame ettiği anlaşılmakla takip dosyası ile talep ettiği asıl alacak miktarının yerinde olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Mahkememiz ara kararı gereğince davacı vekili tarafından ibraz edilen irsaliyeli faturaların davalı tarafa isticvap mahiyetinde tebliğ edilmiş olup davalı tarafın isticvap edileceği duruşmada hazır bulunmaması nedeni ile HMK’nın 171/2 maddesi gereğince irsaliyeli fatura ve içerikleri bu nedenle davalı tarafça kabul edilmiş sayılmıştır. Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davacı tarafın irsaliyeli faturalara dayalı cari hesap alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin, davalı yanın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, davalı tarafın ihtar edilmesine rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, bu nedenle yalnızca davacı ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifeti ile inceleme yapılabildiği, ayrıntılı, dosya kapsamına uygun ve gerekçeli olmakla raporun itibar edilir bulunduğu, davacı yanın davalı taraf ile olan ticari münasebetini defterleri kapsamında takip ettiği, davalı adına tanzim edilen faturaların bu hesabın borcuna kaydedilmiş olduğu, faturalara karşılık yapılan ödemelerin de yine bu hesabın alacağına kaydedilmiş olduğu, davacı ticari defterleri kapsamında davalıya ait cari hesabın takip tarihi itibariyle 1.778,41-TL borç bakiyesi verdiği, alacak talebine dayanak irsaliyeli faturalar altında imzası bulunan gerçek kişilerin davalı çalışanı olduğuna yönelik SGK kayıtları ile mal tesliminin sübut bulduğu gibi anılı irsaliyeli faturaların davalı tarafa isticvap mahiyetinde tebliğ edildiği ancak; davalı tarafın isticvap edileceği duruşmada hazır bulunmadığı, bu nedenle HMK’nın 171/2 maddesi gereğince irsaliyeli fatura ve içeriklerinin davalı tarafça kabul edilmiş sayılmasının gerektiği, tüm bu nedenlerle davacı yanın irsaliyeli faturalar ve ticari defterleri kapsamında davalı taraftan takip tarihi itibariyle 1.778,41-TL (asıl alacak) alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vaki itirazının haksız olduğu, alacağın faturaya dayalı olup likit olduğu anlaşılmakla; davanın kabulüne, davacı lehine icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
… İcra Müdürlüğü’nün 2018/45083 esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 1.778,41-TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin, asıl alacak 1.778,41-TL takip tarihinden itibaren yıllık %19,50 oranını geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
2-Alacağın % 20’si oranındaki 355,68-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 121,48-TL ilam harcından peşin alınan 44,40-TL’nin mahsubu ile bakiye 77,08-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40-TL peşin harç ve 44,40-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 88,80-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.778,41-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 676,40-TL yargılama gideri davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/07/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır