Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/13 E. 2019/166 K. 01.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/13
KARAR NO : 2019/166
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 04/01/2019
KARAR TARİHİ : 01/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 28.05.2010 tarihli dava dilekçesinde özetle;”Davacı şirketin tekstil yıkama işi ile uğraştığı ve … tesisat nolu elektrik sayacının abonesi olduğunu. Davalı kurum çalışanlarının 25.03.2010 tarihinde davacı şirkete ait işyerinde bulunan … marka … nolu elektrik sayacını laboratuar kontrolü için söktükleri ve davalı şirkete 3 gün süre içinde yeni sayaç almak koşuluyla ölçüsüz enerji verdiklerini. Davalı şirket tarafından yeniden sayaç takıldığı, ancak yeni takılan sayacın davalının elektrik işleri ile ilgilenen şahıs tarafından takıldığı ve şahsın yanlışlıkla üzerinde belirli bir kilovvatt olan kullanılmış sayaç taktığını. Daha sonra bu sayacın davalı kurum çalışanlarınca 29.03.2010tarihinde … marka … nolu elektrik sayacı ile değiştirildiğini. Davacı şirketin halen kullandığı sayacın düzgün şekilde çalıştığına dair davalı kurum çalışanlarının 12.05.2010 tarihindetutanak düzenledikleri. Davacı şirket ile ilgili tutulan 25.03.2010 tarihli tutanak neticesinde iki adet faturanın tahakkuk ettirildiği, faturalardan 67.317,90 TL tutarında olanının tutanak tarihinden geriye dönük 12 ay için elektrik tüketimi olarak, diğer faturanın ise tutanaktan geriye doğru 2 gün için 14.580,70 TL olarak tahakkuk ettirildiği. Davacı şirketin yeni sayaç takıldıktan sonraki dönemde tüketimlerinde belirli bir değişikliğin meydana gelmediği, 2 günlük sürede 14.580,70 TL’lik elektrik enerjisi tüketiminin fiziken mümkün olmadığı. … Asliye Hukuk Mahkemesi’nce takdir olunan teminat yatırılmak suretiyle açılacak dava sonuna kadar … tesisat nolu elektrik sayacına uygulanacak enerji kesilmesi işlemlerinin tedbiren durdurulduğu, ifade edilerek, davacı şirketin dava konusu faturalardan dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalıya yüklenmesine karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalı vekilinin sunduğu 22.07.2010 tarihli cevap dilekçesinde özetle; “Davalı şirketin abonesi olduğu … nolu tesisatta ilgili birim tarafından … nolu tutanakla yapılan 25/03.2010 tarihli kontrolde, … marka … seri nolu 15341 kWh endeksli … kombi sayacın tip nosu ile optik port vasıtasıyla bilgisayardan alınan numaraların birbirini tutmadığının tespit edildiği. Sayacın laboratuarda incelenmek üzere söküldüğü ve aboneye ölçüsüz enerji verildiği, sökülen eski sayacın incelenmek üzere Sayaç Ayar Tamir Bakım Başmühendisliği’ne gönderildiği. 29.05.2010 tarihinde … nolu tutanak ile eski sayacın yerine … marka … seri nolu 0 kWh endeksteki … kombi sayacın takıldığı. Laboratuar sonucunda “Sayacın ölçüler mühürleri açılıp kapatılmış (oynanmış) sayaç içi komple değiştirilmiş. Sayaç iç bilgi çıktısıyla etiketteki üretim tarihi ve sayaç modeli birbirini tutmuyor” denildiğinin görüldüğü. Rapora istinaden Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13-a maddesi gereği davacı şirket adına işlem yapıldığı, 14.580,70 TL tutarında kaçak tahakkuku ve 67.317,90 TL tutarında eksik tüketim bedeli olmak üzere 2 adet fatura çıkarıldığı. Kaçak tahakkuk hesabının aynı tesisatta yeni sayacın 29.03.2010-08.04.2010 tarihleri arasındaki 2293 kWh/gün ortalama günlük tüketimine göre yapıldığı. Kaçak tüketim bedelinin ilgili tesisatta tutanaktan önceki son okuma tarihi 11.03.2010 ile 29.03.2010 tarihleri arasındaki 18 gün için 14.580,70 TL olarak hesaplandığı. Eksik tüketim bedelinin EPDK mevzuatı gereği ilgili tesisat için 1 yıl önceki okuma dönemine gidilerek hesaplandığı, bu dönemde ödenmiş normal tüketim çıkarılmasıyla 67.317,90 TL kaçak ek tahakkukunun faturalandırıldığı. Yapılan tespitin ve gerçekleştirilen tahakkukun EPDK mevzuatına uygun olduğu belirtilerek davanın reddine, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
… (Kapatılan) Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulü ile davacı tarafın 67.850,56-TL borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, verilen kararın davalı tarafın temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın … Esas- … Karar ve 13/03/2014 tarihli ilamı ile; “Hükme esas alınan 03.05.2012 tarihli bilirkişi raporunda, davacı şirket tarafından dava konusu tesisatta bulunan sayaca müdahalede bulunulduğu, davacının kaçak elektrik kullandığının anlaşıldığı, tutanak tarihi olan 29.03.2010 ile tutanaktan önceki son okuma tarihi olan 11.03.2010 tarihleri arasında 18 günlük süre için kaçak elektrik kullanımının uygun olduğu, dosya içeriğinde bulunan dava konusu tesisata ait endeks dökümünün incelenmesi sonucunda söz konusu tesisata müdahalenin ne zaman yapıldığına dair net bir bulgu elde edilemediği, bu durumda eksik tüketim bedelinin hesaplanmamasının uygun olduğu, kaçak elektrik faturası bedelinin 14.048.04 TL olduğu belirtilmiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna itirazında, söz konusu tesisatın tüketimlerinde 15.10.2007 tarihinden sonra belirgin bir düşüş olduğunu, eksik tüketim bedelinin EPDK mevzuatı doğrultusunda sayacın son okuma tarihi olan 11.03.2010 tarihinden 1 yıl geriye dönük olarak yapıldığını belirtmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda bahsi geçen dava konusu tesisata ait endeks dökümü incelendiğinde 07.05.2008-13.07.2011 tarihleri arasındaki endeks dökümüne iişkin olduğu görülmektedir. Bu haliyle bilirkişi raporu eksik incelemeye dayanmaktadır.
Hal böyle olunca, mahkemece öncelikte dava konusu tesisata ait abonelik tarihinden itibaren endeks dökümlerinin getirtilerek dosyanın önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilmesi, davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği elektrik bedelinin tutanak tarihinde yürürlükte bulunan Elektrik Tarifeleri Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve bu yönetmelik gereğince yayınlanan usul ve esaslarda açıklanan yönteme göre hesaplanması için rapor alınması, davacının sorumlu tutulabileceği bedelinin duraksamasız belirlenmesi, daha sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” bozulmakla dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Mahkememizce bozma sonrası yapılan yargılamada Yargıtay bozma ilamında belirtildiği üzere ayrı bir heyetten bilirkişi raporu alınmış dosya kapsamına eklenmiştir.
Dosya kapsamına alınan 30/09/2015 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … nolu tesisatta, kaçak elektrik kullanıldığına dair tespitin yönetmeliğe uygun olduğunu, sayaca müdahale edilerek eksik kayıt yapmasının sağlandığı ve kaçak elektrik kullanıldığını, davalı … 14.580,70TL kaçak tüketim ve 67.380,90TL tutarında eksik tüketim faturası olmak üzere 81.968,00TL tahakkuk ettirdiğini, yönetmeliğe uygun olarak ve görüşlerine göre yaptığı hesaplamalara göre kullanılan Kaçak Tüketim bedeli 8.304,44TL eksik tüketim bedelinin 10.988,64TL ve normal tüketim bedeli 1.598,99TL olmak üzere davacının toplam olarak 20.892,07TL borcunun bulunduğunu mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 03/02/2017 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; Kök raporda ki görüşlerinde bir değişiklik olmadığını, … nolu tesisatta, kaçak elektrik enerjisi kullanıldığına dair tespitin yönetmeliğe uygun olduğunu, sayaca müdahale edilerek eksik kayıt yapmasının sağlandığını ve kaçak elektrik enerjisi kullanıldığını, davalı … 14.580,70TL kaçak tüketim ve 67.380,90TL tutarında eksik tüketim faturası olmak üzere toplam 81.968,60TL tahakkuk ettirdiğini, yönetmeliğe uygun olarak ve görüşlere göre yaptığı hesaplamalar neticesinde, kullanılan kaçak tüketim bedeli 8.304,44TL, eksik tüketim bedeli evvel hiç bir tahakkukta yer almadığını bildirdi olmak üzere davacının toplam 20.892,07TL borcunun bulunduğunu mütalaa etmiştir.
Mahkememizin … Esas ve … Karar sayılı ilamı ile yapılan yargılama sonucunda; Davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine karar verildiği, verilen kararın taraf vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın… Esas- … Karar ve 22/10/2018 tarihli ilamı ile;
“1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-) Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar. Usulü kazanılmış hak olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirmektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı YİBK).
Kural olarak bozma kararına uyulmakla orada belirtilen biçimde işlem yapılması yolunda lehine bozma yapılan taraf yararına kazanılmış hak, aynı doğrultuda işlem yapılması yolunda yerel mahkeme için zorunluluk doğar. Bu kazanılmış hak yeni bir hükümle ortadan kaldırılamaz.
Dosyanın incelenmesinden; ilk mahkeme kararında, davacının 18 günlük kaçak elektrik bedeli olan 14.048.04 TL’den borçlu, 67.850,56 TL den borçlu olmadığının tespitine karar verildiği ve bu kararın davacı tarafından temyiz edilmediği, mahkemece bozmaya uyma kararı alındığı, bozma kararında belirtilen endeks dökümlerinin getirtilerek bilirkişi kurulundan rapor alındığı ve raporda kaçak tüketim bedelinin 14 gün üzerinden hesaplanarak 8.304,44-TL, 4 gün için normal tahakkuk bedelinin ise 1.598,99-TL, eksik tüketim bedelinin ise 10.988,64-TL olduğu belirtildiği, mahkemece bu rapora göre hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.
O halde mahkemece, ilk kararda belirtilen davacının 18 günlük kaçak tüketim bedeli olan 14.048,04 TL den borçlu olduğuna ilişkin kısmın temyiz etmeyen davacı aleyhine kesinleştiği ve davalının usuli kazanılmış hakkı gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.” bozulmakla dosya mahkememize tevzi edilmiştir.
Tüm dosya kapsamı, Yargıtay bozma ilamları ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Mahkememizin (Kapatılan … Asliye Ticaret Mahkemesi) … Esas ve … Karar sayılı ilk ilamında; Davacının 18 günlük kaçak elektrik bedeli olan 14.048.04-TL yönünden borçlu olduğu, 67.850,56-TL yönünden ise borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, bu kararın davacı tarafça temyiz edilmediği ve davalı tarafın temyizi sonucunda Yargıtay incelemesinden bozularak döndüğü, Mahkemizce bozma ilamına uyma kararı alındığı ve bozma kararında belirtilen endeks dökümleri getirtilerek bilirkişi kurulundan rapor alındığı ve yeni alınan raporda kaçak tüketim bedelinin 14 gün üzerinden hesaplanarak 8.304,44-TL, 4 gün için normal tahakkuk bedelinin ise 1.598,99-TL, eksik tüketim bedelinin ise; 10.988,64-TL olduğunun belirtildiği, ancak ilk kararda belirtilen davacının 18 günlük kaçak tüketim bedeli olan 14.048,04-TL den borçlu olduğuna ilişkin kısmı temyiz etmeyen davacı aleyhine kesinleştiği ve davalının usuli kazanılmış hakkının gözetilmesi gerektiği anlaşılmakla; davacı tarafın 11/05/2010 tarihli 67.317,90-TL bedelli ve 11/05/2010 tarihli 14.580,70-TL bedelli faturalar olmak üzere toplam 81.898,60-TL bedelli faturalar nedeniyle; 18 günlük kaçak elektrik bedeli olan 14.048.04-TL ve eksik tüketim bedeli 10.988,64-TL olmak üzere 25.036,68-TL borçlu olduğu anlaşıldığından davacı tarafın 56.861,52-TL borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE;
Davacı tarafın 11/05/2010 tarihli 67.317,90TL bedelli ve 11/05/2010 tarihli 14.580,70-TL bedelli faturalar olmak üzere toplam 81.898,60-TL bedelli faturalar nedeniyle 56.861,52-TL borçlu olmadığının tespitine, Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.884,21-TL ilam harcından peşin alınan 1.216,20-TL’nin mahsubu ile bakiye 2.668,01-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.216,20-TL peşin harç ve 17,15-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.233,35-TL davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.604,77-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 3.004,45-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 3.636,50-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.111,71-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 2.524,79-TL ‘ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı tarafından yapılan 1.671,00-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.160,17-TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına; arda kalan 510,83-TL ‘ nin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde temyizi kabil olmak üzere yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2019

Katip …

Hakim …