Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/126 E. 2019/896 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/126 Esas
KARAR NO : 2019/896

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 16/11/2018
KARAR TARİHİ : 16/10/2019
Mahkememizde görülmekte bulunan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Genel Müdürlüğü tarafından yapılan alt yapı çalışması sırasında müvekkili şirkete ait tesislere hasar verildiğini, davalı tarafından hasar bedellerinin ödenmemesi üzerine toplam 2.182,10 TL’nin tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …esas sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, davalı tarafından icra takibine itiraz edildiğini belirterek İst… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının %20 icra inkâr tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından açılan davanın müvekkil idare açısından usul ve esas yönünden mesnetsiz olup reddi gerektiğini, haksız fiilden mütevellit zararların tazminini düzenleyen B.K m.49’e göre zararın tazmini için kusur-zarar-illiyet bağı şartları oluşmadığını, davacının tespitlerini de ve buna dair tutanakları da, gıyabımızda yapılıp düzenlendikleri ve müvekkil idareye hiçbir savunma ve itiraz hakkı tanımadıkları için, kabul etmemiz mümkün olmadığını, dava konusu olayın incelenmesi sırasında davacının kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduklarını, davacı tarafın taraf olarak dahi gösterilmediğimiz ve yokluğumuzda yapılan tespit giderlerine yönelik talebi de usul ve yasaya aykırı olup reddi gerekmekte olduğunu, dava konusu hasarın meydana gelmesinde davacının karşılıklı kusur durumunun da araştırılması gerektiği kanaatinde olduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; haksız eylemden kaynaklı zarara dayalı hasar bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Dosyanın İstanbul… Asliye Hukuk Mahkemesi’nin… esas,… karar sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize tevzi edildiği anlaşılmıştır.
Davalı İSKİ’nin kuruluşu hakkındaki 2560 sayılı Kanun’da bu kurumun Genel Kurul, Yönetim Kurulu ve Genel Müdürlük ile yönetileceği, denetçileri vasıtasıyla denetim yapılacağı, yıllık faaliyet ve yatırımlarının bilançolarda belirlenip, genel kurulun onayına sunulacağı ve bütçesinin kamu iktisadi teşebbüslerinde uygulanan bütçe formülüne göre düzenleneceği açıklandığına göre, bu kuruluşun özel hukuk hükümlerine göre idare edilen bir kamu kuruluşu olduğunun kabulü gerekmektedir. Nitekim, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu da, 2560 sayılı Kanuna tabi olan…’nin gördüğü hizmet kamu hizmeti ise de, faaliyetini özel hukuk kuralları altında yapması itibariyle 6762 sayılı TTK.’nin l8/l. maddesi anlamında tacir sayılacağını ve tacir olan davalı ile davacı arasındaki haksız fiilden kaynaklanan (TTK.’nun 3. maddesi) davaya bakma görevinin adli yargının görevine girdiğini belirtmiş, YHGK.nun 2l.09.l983 gün ve Esas l980/ll -272l Karar, l983/823 ve YHGK.nun 29.ll.l995 gün Esas l995/ll-647 Karar l995/l043, 03.10.2007 gün ve 2007/4-597 Esas-2007/694 Karar sayılı kararlarında da aynı görüşü benimsemiştir. Bu nedenlerle somut olayda idari yargının görevli olmadığı, davacı tarafın ve davalı… Genel Müdürlüğünün tacir olması kapsamında mahkememizin görevli olduğu anlaşılmıştır.
Davaya konu İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… esas sayılı icra dosyası celp edilmiş ve dosyanın tetkikinde;”…Davacı tarafından davalı aleyhine 2029,94 TL hasar bedeli, 152,16TL işlemiş faiz üzerinden icra takibi başlatıldığı, davalının itiraz etmesi üzerine takibin durduğu…” görülmüştür.
Davacı tanıklarının (tutanak mümzileri) beyanları alınmıştır.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın; 08/09/2017 tarihinde davalı tarafından yapıldığı belirtilen kazı çalışması sırasında davacı şirkete ait tesislere zarar verilip verilmediği, davacının hasar bedelinin tahsili amacıyla başlatmış olduğu icra takibine davalı yanın itirazının iptaline karar verilip verilemeyeceği hususunda toplandığı anlaşılmıştır. Bu kapsamda toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi ile tespit edildiği üzere;…Belediye Başkanlığı Yol Bakım ve Altyapı Koordinasyon Daire Başkanlığı’nın kayıtları kapsamında Esenyurt ilçesi Osmangazi mahallesi … sokak üzerinde davalı …’ye 16/ 05/2017 tarihinde kazı çalışması yapması amacı ile altyapı kazı ruhsatının verildiği, tutanak mümzilerinin beyanları kapsamında hasar sebebi ve hasar miktarının doğrulandığı, zararın …tarafından yürütülen kazı sırasında meydana geldiğinin anlaşıldığı, her ne kadar davalı kurum zarar nedeni ile hasar bedelinden yüklenicisi firmanın sorumlu olduğunu savunmuş ise de davalı iş sahibi …’nin TBK’nın 66. maddesi gereğince “adam çalıştıran” sıfatıyla olmak üzere sorumlu olacağı, sözleşmenin bunun aksine olan ve iç ilişkiyi düzenleyen hükümlerinin zarar gören üçüncü kişilere karşı öne sürülmesinin mümkün olmadığı, olay mahallindeki kazı çalışmaları sırasında davacıya ait kabloların hasara uğratıldığı, olay tarihi itibarıyla malzeme+isçilik+vasıta bedellerinden ibaret toplam 2.029,64-TL tutarındaki hasar bedelinin tazmininden, altyapı tesislerinin geçtiği güzergahları, kazı yapılacak yerlere ait plan/proje üzerine işaret ettirmesi ve nezaretçi talebinde bulunması gerektiği halde bunların yerine getirilmemesi, tedbirsiz ve dikkatsizce yapılmış olunan kazı çalışmalardan dolayı meydana gelen olayda davalı …’nin kusurlu olmakla sorumlu olduğu, takipten önce mütemerrit olunmaması nedeni ile işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, tüm bu nedenlerle; davacının takip tarihi itibari ile davalıdan 2.029,94-TL alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vaki itirazının haksız olduğu, davacı, davalının kazı çalışması sırasında elektrik kablolarına vermiş olduğu zarar tutarının tahsili için icra takibi başlatmakla dava konusu alacak miktarının belirlenmesi yargılamayı gerektirdiğinden ve likit (muayyen) olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceği anlaşılmakla; davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. (Emsal karar: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2014/10428 esas, 2015/7741 karar sayılı ilamı)
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 2.029,94 TL alacakl olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin, asıl alacak 2.029,94-TL’ye takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faizi uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya dair istemin REDDİNE,
2- Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı isteminin REDDİNE,
3-Karar tarihi itibarıyla kabul edilen miktar üzerinden hesaplanarak alınması gereken 138,66 TL nispi karar ve ilam harcının davacı tarafından yatırılan 35,90 TL harçtan mahsubu eksik kalan 102,76 TL harcın karar davalıdan tahsiline,
4-Davacı tarafından yapılan 112,5 TL yargılama gideri, 35,90 TL başvurma harcı ve 35,90 TL peşin harç olmak üzere toplam 184,3 TL yargılama giderinden kabul ve red edilen miktarlar dikkate alınarak hesaplanan 171,44 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, arta kalan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Kendisini vekille temsil ettiren davacı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 2.029,94 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereğince red edilen miktar üzerinden hesaplanan 152,16 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/10/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır