Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/967 E. 2019/798 K. 24.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
(Yargılama yapmaya ve hüküm vermeye yetkili Mahkememizin verdiği)
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/967 Esas
KARAR NO : 2019/798

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2018
KARAR TARİHİ : 24/09/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki “Yemek Hizmeti Alımı Sözleşmesi’nden” kaynaklı müvekkili alacağının tahsili için takibe vaki davalının haksız itirazını iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle yetki itirazlarının olduğunu, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, iş bu davanın haksız ve kötüniyetli olarak açıldığını beyanla davanın reddini ve davacının %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminat ile sorumlu tutulmasını talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün …takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap ve fatura alacağına istinaden 58.962,82 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine ve yetkili icra dairesinin Anadolu İcra dairesi olduğundan bahisle yetkisine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı yanın, mahkemenin ve icra dairesine vaki itirazının; tacir olan her iki taraf arasında Yemek Hizmeti Alım Sözleşmesi’nin 15. maddesi gereğince İstanbul Mahkemeleri ve İcra Müdürlükleri yetkili mahkeme olarak seçildiğinden, HMK 17. maddesi gereğince reddine karar verilerek dosyanın esastan incelenmesine geçilmiştir. Davalı taraf her ne kadar sözleşme süresi olan 1 yılın dolduğundan bahisle sözleşmedeki yetki şartına dayanılamayacağı savunmasını ileri sürse de tarafların ticari defterlerinden anlaşıldığı üzere 1 yıl sonunda sözleşme iptal edilmeyerek taraflar arasında uygulanmaya devam ettiğinden bu itiraza itibar edilememiştir.
Mahkememizce, taraf talepleri ve dosya kapsamı çerçevesinde, defterler ve tüm kayıtlar incelenmesi alacıyla dosyanın mali müşavir bilirkişi … marifetiyle incelenmesine karar verilmiş, konuya ilişkin 17/05/2019 tarihli bilirkişi raporu teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi ayrıntılı olarak hazırlayıp mahkememize sunmuş olduğu raporunda özetle;
“Davacı şirket, davalı şirketden alacaklı olduğunu iddia ettiği 58.952,82 TL ile ilgili olarak İstanbul … İcra müd.’nün … E. Sayılı dosyası aracılığıyla icra takibi başlatmıştır. … Borcu kabul etmeyerek itirazda bulunmuştur. Bunnu üzerine iş bu itirazın iptali davası açılmıştır.
Davacı şirket ile davalı şirket arasında 26/01/2015 tarihinde ‘Yemek Hizmeti Alım Sözleşmesi’ imzalanmıştır. Sözleşme kapsamında 31/01/2015 tarihinden itibaren düzelenen faturalar davalı tarafından düzenli olarak ödenmiştir. 23/05/2018 tarihinde davacının alacaklı olduğu 26.528,04 TL’de davalı tarafından … Bankası aracılığıyla ödenerek hesap kapatılmıştır. Davacı yanın ticari defterleri ve belgeleri esas alındığında davacının davalıdan 66.346,24 TL alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirket ise bu faturalardan haberdar olmadığını, kendilerine bu faturaların verilmediğini ileri sürmüştür.
Bu faturaların ödenmediği bu nedenle bundan sonra hizmet verilemeyeceğine ilişkin davacı tarafından gönderilen elektronik iletiler davalı şirketin muhasebe yetkilisi …, vermiş olduğu cevapta iki faturanın ödemesinin onayda olduğu 17/07/2018 tarihinde davacı yetkilisine yazmıştır. Bu ve diğer iletiler göstermektedir ki davalı şirket kendilerine düzenlenen bu faturalardan haberdardır. Dahası faturanın içeriği olan yemek hizmetlerini almadıkları yönünde bir itirazları da olmayıp ödeneminin yapılacağını yazdıkları iletilerde açıklamaktadırlar. Yine gönderilen iletilerden yemek hizmeti aldıkları hatta bazı yemekler değişiklik taleplerinde bulundukları anlaşılmaktadır. Davacı şirketin 2018 yılı defterleri incelendiğinde; ticari defterlerin tasdiklerinin süresinde yapılmış olduğu, beratların süresinde alınmış olduğu anlaşılmıştır.
Defter kayıtlarına ilişkin bilgiler; Davacıya ait ticari defterler ve belgeler üzerinde yapılan incelemede; ticari defterlerin tasdiklerinin süresinde yapılmış olduğu, faturaların ticari defterlere kayıtlı olduğu, bu faturalara ilişkin bir tahsiat yapılmadığı, davacının davalıdan 66.346,24 TL alacaklı olduğu görülmüştür.
Davalı şirketin defter ve belgelerinin incelenmesi neticesinde; 2018 yılı ticari defterlerin tasdiklerinin süresinde yapılmış olduğu anlaşılmıştır.
Davalıya ait ticari defterler ve belgeler üzerinde yapılan incelemede davacı tarafından düzenlenen faturaların davalı tarafından ticari defterlere kaydedilmiş olduğu, verilen beyannameler ve Ba formu ile bağlı bulunduğu vergi dairesine bildirmiş olduğu ve netice olarak davacıya 66.346,24 TL borçlu olduğu tespit edilmiştir. ” şeklinde mütaalada bulunduğu görülmüştür.
Dava; taraflar arasındaki “Yemek Hizmeti Alımı Sözleşmesi’nden” kaynaklı fatura alacaklarının tahsili için yapılan takibe vaki davalının itirazının iptali talebinden ibarettir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya münderecatından edinilen vicdani kanat gereğince; davacı tarafın faturaya/cari hesap alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin, davalı şirketin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, tarafların ticari defterlerinin bilirkişi marifetiyle incelenmesine karar verildiği, bilirkişi raporunda; her iki tarafın ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, davacı ticari defterlerinde davacının davalıdan 66.346,24 TL alacaklı olduğu, davalı ticari defterlerinde davalının davacıya 66.346,24 TL borçlu olduğu, defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, ayrıca davalının BA kayıtlarında da faturaların vergi dairesine bildirilmiş olduğu görülmüştür. Faturaların vergi dairesine BA formu ile bildirilmesi ve davalı defterinde kayıtlı olması fatura içeriğindeki malın davalıya teslim edildiğine/hizmetin verildiğine karine oluşturur. Bu karinenin aksini iddia eden davalının ispatlaması gerekmektedir. Davalı tarafça hizmetin verilmediğini ispat eder bir delil dosyaya sunulmamıştır. Her iki tarafın ticari defterleri kapsamında davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 66.346,24-TL (asıl alacak) alacaklı olup, takipte yalnızca 58.962,82- TL istendiğinden taleple bağlılık ilkesi gereğince bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vaki itirazının haksız olduğu, alacağın faturaya dayalı olup likit olduğu anlaşılmakla; davanın kabulüne, davacı lehine icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE,
İstanbul … İcra Müdürlüğünün …esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 58.962,82 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %19.50’yi geçmemek üzere değişen oranlarda avans faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
2-Alacağın % 20’si oranındaki 11.792,56 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 4.027,75 TL karar harcından 1.006,94 TL peşin harcın mahsubu ile 3.020,81 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.006,94 TL peşin harç ve 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.042,84 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 6.835,82 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 650 TL bilirkişi ücreti, 102,35 TL tebligat v.s posta masrafları olmak üzere toplam 752,35 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/09/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza