Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/956 E. 2021/32 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/956 Esas
KARAR NO : 2021/32
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2018
KARAR TARİHİ : 26/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müd.’nün 2018/… esas sayılı dosyasında müvekkil alacaklı tarafından, …. Noterliğinin 25/02/2010 tarih ve … yevmiye nolu temliknamesi ile şirket müdürlüğü yetkisi iptal edilmiş olan … … tarafından, …’a temlik edildiğini, temlikname ekinde yer alan imza sirkülei ve imza sirkülerinin dayanağı olan ortaklar kurulu kararının daha önce … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2010/… esas sayılı dosyasının kesinleşmiş ilamı ile iptal edildiğini, temlik işleminin geçersiz olup, yok hükmünde olduğunu beyanla temliknamenin geçersizliğinin tespiti ile icra dairesine yatırılan paranın temlik alan davalı …’a ödenmemesi konusunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin ticaret sicil kayıtlarına güvenerek alacağı temlik aldığını, davacı iddialarının müvekkile karşı ileri sürülemeyeceğini, davacının ortaklar kurulu kararına karşı açtığı iptal davasının alacağın temlikinden sonra 02/03/2010 tarihinde açıldığı ve 03/10/2012 tarihinde kesinleştiğini beyanla mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını ve müvekkile karşı açılmış bulunan davanın reddini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… (eski 2005/… ve 2009/…) esas sayılı takip dosyasının fotokopisinin yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça … Ltd.Şti. aleyhine toplam 33.527.000.000 TL alacağın faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret olduğu, davalı tarafından 25/02/2010 tarihli temlikname ibraz edilerek alacağın devralındığından bahisle tahsilatın tarafına yapılmasına ilişkin 05/03/2010 tarihli dilekçe sunulmakla bu tarihten itibaren takibe davalı yanca devam olunduğu anlaşılmıştır.
Huzurdaki dava, dava dışı … …’nun şirket temsilcisi seçildiği davacı şirketin 2009/1 sayılı ortaklar kurulu kararının … Asliye Ticaret Mahkemesince iptal edilmesi nedeniyle yok hükmünde olduğu, buna bağlı olarak 13.04.2009 tarihli imza sirkülerinin ve dava dışı … …’nun davacı şirketin … İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyasındaki alacağını davalıya temlik etmesine yönelik işlemin de geçersiz olduğu iddiasıyla temliknamenin geçersiz olduğunun ve davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine yönelik olarak açılmıştır.
İptal edilen 2009/1 sayılı ortaklar kurulu kararı gereğince temsilci olarak seçilen dava dışı … …’nun İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirimde bulunması üzerine 28.08.2009 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ortaklar kurulu kararının yayımlandığı, iş bu davaya konu iptali talep edilen temliknamenin 25.02.2010 tarihinde düzenlendiği, … Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/… esas 2010/… karar numaralı 30.12.2010 tarihli kararı ile … Paz. San. Tic. Ltd. Şti’nin 06.04.2009 tarihli 2009/1 sayılı ortaklar kurulu kararının usulsüz çağrı nedeniyle iptaline karar verildiği, kararın 03.10.2012 tarihinde şirket yönünden Yargıtay 11. HD’sinin 2011/7405 esas 2012/14996 karar sayılı ilamı ile kararın gerekçesi hatalı bulunmakla birlikte sonuç itibariyle doğru olduğundan bahisle onanarak kesinleştiği anlaşılmıştır.
… Asliye Ticaret Mahkemesinde görülen ortaklar kurulu kararının iptali davası sonunda verilen iptal kararı tüm ortakları bağlayıcı niteliktedir ve mahkemenin bu kararıyla ortaklar kurulu kararı ortadan kalkmıştır, karar iyiniyetli üçüncü kişilerle yapılan işlemler hariç olmak üzere sonuç doğuracaktır.
TTK’nun 37. maddesi “Tescil kaydı ile ilan edilen durum arasında aykırılık bulunması hâlinde, tescil edilmiş olan gerçek durumu bildikleri ispat edilmediği sürece, üçüncü kişilerin ilan edilen duruma güvenleri korunur.” diyerek tescil kaydına güvenin korunacağını düzenlemiştir.
TTK’nun 36/1. maddesi “Ticaret sicili kayıtları nerede bulunurlarsa bulunsunlar, üçüncü kişiler hakkında, tescilin Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde ilan edildiği; ilanın tamamı aynı nüshada yayımlanmamış ise, son kısmının yayımlandığı günü izleyen iş gününden itibaren hukuki sonuçlarını doğurur. Bu günler, tescilin ilanı tarihinden itibaren işlemeye başlayacak olan sürelere de başlangıç olur.” diyerek tescilin ilan edildiği tarihten itibaren üçüncü kişiler bakımından tescilin sonuç doğuracağını düzenlemiştir.
Anılı düzenlemeler değerlendirildiğinde, ortaklar kurulu kararının tescili bakımından üçüncü kişi konumunda olan davalının, kararın gazetede ilan edildiği 28.08.2009 tarihinden itibaren iyiniyetli olması halinde bu kayda olan güveni korunacaktır. TMK’nun 3. maddesine göre “Kanunun iyiniyete hukukî bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır.” denmekle iyiniyetin kanuni bir karine olarak kabul edildiği anlaşılmaktadır. Bir karineye dayanan tarafın karinenin doğruluğunu ispat yükümlülüğü bulunmayıp, karinenin aksini iddia edenin bu durumu ispat etmesi gerekmektedir. Eldeki davada davalı yönünden iyiniyet karinesinin esas olduğu, bu durumunun aksini iddia eden davacı yanın davalı yanın kötü niyetli olduğunu ispatla mükellef olduğu tespit edilmiştir.
… CBS’nın 2019/… numaralı dosyasında yürütülen soruşturma sırasında, davalı …’ın dava dışı … …’nun eniştesi olduğunu, kendisine 2006 yılında verdiği 35.000 TL’lik borcu ödeyemediğini, 3 4 yıl sonra kendisinin ortağı olduğu davacı … şirketinin … isimli şirketten olan 34.000 TL’lik alacağını kendisine temlik ederek borcunu bu şekilde ödemek istediğini, kendisinin de temliği kabul ederek icra takibi yaptığını beyan ettiği görülmüştür.
Davalı yanın savcılıkta verdiği ifadesinde, dava dışı … …’nun şirket ortağı olmadığını bildiğine ilişkin bir beyanı bulunmayıp aksine, … …’nun şirketin ortağı olduğunu ifade ettiği, nitekim 28.08.2009 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde … …’nun 5 yıl müddetle şirket müdürlüğüne getirilmesine ve şirket temsilcisi olmasına ilişkin ortaklar kurulu kararının ilan edildiği, 25.02.2010 tarihli temlikname tarihinde bu karar yürürlükte olmakla, İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2010/… esas sayılı dosyasında ortaklar kurulu kararının iptaline 30/12/2010 tarihi itibarıyla karar verildiği, temliknamenin yapıldığı tarihte ortaklar kurulu kararının geçersizliği dolayısıyla dava dışı … …’nun yetkisizliği belli olmadığından, davalı yanın takip dosyasındaki alacağı temlik almasına ilişkin süreçte iyiniyetli olduğu ve tescil ve ilan edilen duruma güveninin korunmasının gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacı yanca muvazaa iddiasında da bulunulmuş olmakla, kendi muvazaasına dayanan tarafın bu iddiasını yazılı delillerle ispat etmesinin gerektiği ancak sunulan deliller kapsamında muvazaa iddiasının da ispatlanamadığı anlaşıldığından, davacı yanın yerinde görülmeyen ve ispatlanamayan davasının reddine dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından yatırılan 580,64 TL peşin harçtan 59,30 TL’in mahsubu ile arda kalan 521,34 TL nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 5.100,00 TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza