Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/94 E. 2019/1013 K. 21.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1152
KARAR NO : 2019/1098
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 20/12/2017
KARAR TARİHİ : 10/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil sigorta şirketi ile dava dışı … İnşaat San. ve Tic. A.Ş. arasında “…” Sigorta Sözleşmesi akdedildiği ve … nolu poliçeye bağlandığı, anılan poliçe ile dava dışı sigortalı … İnşaat’ın … Mah. … Sok. No:…/ Şişli/İstanbul adresindeki inşaatında meydana gelebilecek rizikolar müvekkil …. tarafından sigorta himayesine alındığını, davalı şirketin, müvekkil şirket sigortalısı ile imzaladığı, 03.02.2016 tarihli Özel Güvenlik Hizmet Sözleşmesi gereğince müvekkil şirket sigortalısının anılan inşaatının özel güvenliğinden sorumlu olan firma olduğunu, 17.04.2017 tarihinde müvekkil şirket sigortalısının … inşaatı şantiyesi ile alt yüklenici olan elektrik taşeronu … ve Tic. Ltd. Şti.’nin şantiye içindeki deposunda, İnşaatın satış ofisinde ve diğer şantiye alanında hırsızlık meydana geldiğini, söz konusu olayın, etrafı duvar ve üzeri korkuluk ile çevrili ve bekçi tarafından korunmakta olan şantiyede meydana geldiğini ve sebebinin davalı şirket tarafından görevlendirilen güvenlik görevlileri ve bekçilerin hırsızların şantiye alanına girmelerine izin vermeleri olduğunu, olayla ilgili tanzim edilen ekspertiz raporları, olay yeri inceleme raporu ve ifade tutanağı ile davalı güvenlik firmasının olayda kusurunun olduğunu, güvenlik elemanlarının sorgulamadan hırsızları içeri alarak hırsızlık olayına sebebiyet verdiklerinin tespit edildiği, ekspertiz raporu ile tespit edilen toplam hasar bedeli olan 79.248,71.-TL sigorta tazminatının 07.07.2017 tarihinde müvekkil şirketçe sigortalıya ödendiğini, müvekkil sigorta şirketi tarafından 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1472. maddesi gereğince sigortalının haklarına kanuni halef olunduğunu, davalı şirketin, kusuru nedeniyle müvekkil şirket sigortalısı … İnşaat’ın işyerinde meydana gelen hırsızlıktan dolayı oluşan hasardan, Borçlar Kanunu hükümleri gereğince sorumlu olduğunu, dolayısıyla oluşan zararı karşılamak zorunda olduğunu, açıklanan nedenlerle, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklan da saklı kalmak üzere; müvekkil şirketçe sigorta tazminatı olarak ödenen 79.248,71.-TL’nin davalıdan tahsili ile müvekkil sigorta şirketine ödenmesine, asıl alacak olan 79.248,71.-TL’yi ödeme tarihi olan 07.07.2017 tarihinden itibaren avans faiz işletilerek faiziyle birlikte tahsili ile müvekkil sigorta şirketine ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil Şirket ile dava dışı … San. ve Tic. A.Ş. arasında özel güvenlik hizmeti verilmesi amacıyla sözleşme akdedildiği, dolayısıyla; müvekkil Şirketin anılan hırsızlık olayına ilişkin olarak haksız fiili ile zarara sebebiyet veren ya da bu zarardan sorumlu olan kişi konumunda olmadığı, diğer yandan, imzalanan özel güvenlik hizmet sözleşmesinde işveren şirkete hırsızlık, yangın vb. hasarlara karşı Ali Risk sigortası yaptırma yükümlülüğü getirildiği, işverene yüklenen bu yükümlülük karşısında; bu aşamadan sonra iddia edilen zararın müvekkil şirketten talep edilmesi de mümkün olmadığını, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere; hırsızlığın meydana geldiği alanın … Proje Taahhüt ve Ticaret Ltd. Şti’nin şantiye içindeki deposu vd. yerleri olduğunu, zarara uğradığı iddia edilen dava dışı … Ltd. Şti. ile davacı arasında herhangi bir sigorta ilişkisi bulunmadığını, hırsızlık olayının meydana geldiği şantiyenin 3.500 metre karenin üzerinde çok büyük bir alanda kurulu olduğunu, belirtilen alanın güvenliğinin 3 güvenlik görevlisi tarafından sağlandığını, olayın olduğu saatlerde tüm güvenlik görevlileri görevlerinin başında ve görev yerlerinde olduğunu, 1 güvenlik görevlisi yukarı kısımda, bir güvenlik görevlisi ise aşağı kısımda sabit iken, 3’üncü güvenlik görevlisi şantiyede devriye görevini sürdürdüğü, şantiyenin etrafının kısmen açık, kısmen duvar üzeri demir korkuluk ile çevrili olduğunun tespit edildiğini, şantiye alanında hiç kimsede yaka kartı bulunmadığı dava dışı işveren tarafından bunun aksi yönde hiç bir önlem alınmadığını, talimat verilmediği ve denetim yapılmadığını, hırsızlık eylemini gerçekleştiren şahısların şantiye alanına giriş yaptıkları esnada kafalarında baret ve üzerlerinde yelek olduğunu, taşeronların yaptığı işi yapıyormuş gibi hareket eden şahısların, taşeron işçileri de dahil olmak üzere hiç kimsenin hırsızlık eylemini fark etmediğini, bu süreçte bir ihmalinin/ aksamasının bulunmadığını, güvenlik görevlilerinin nöbet tuttuğu yerler/ nöbet kulübeleri hırsızlık olayının gerçekleştiği alanları görmediğini, olay yerinde bulunan alarmlar sadece ve sadece kendi kendilerine ses çıkardıkları ve nöbet kulübesine uyarı vermediğini, etkisiz hale getirildikleri anda işlevlerini kaybettiklerini, olayın olduğu yerde bulunan kameraların, güvenlik ofisinden seyredilemediği, dolayısıyla güvenlik kamerasının çektiği görüntülerin o anda güvenlik görevlilerince tespiti mümkün olmadığını, bu konuda yapılan uyanlara rağmen işveren gerekli güvenlik koşullarını sağlamadığını, alınan fiziki önlemlerin yetersiz olduğunu, hırsızlık eyleminin gerçekleştiği bölgelerde tek kilit sistemi olduğunu, bu bakımından kapalı alanlarda bulunan eşyalara yönelik olarak yeterli, güvenli ve caydırıcı bir kilit sistemi kullanılmadığı ve elektrikli sürgülü kapının açık olduğu ve herhangi bir zorlama izinin olmadığının tespit edildiğini, davacı tarafından iddia edilenin aksine; hırsızlık olayını devriye görevini yapan güvenlik görevlisinin fark ettiğini, camın kırık olduğunu gördüğü ve hemen akabinde hiç vakit kaybetmeksizin derhal kolluk kuvvetlerine, müvekkil şirket yetkililerine ve işverene haber verildiğini, tespit edilen toplam hasara kabaca göz atıldığında; 10.218 metre kablo vb., 417 Kg bakır kablo, 4 adet bilgisayar, 1 adet TV, 1 adet monitör çalındığı iddia edildiğini, tespitin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, içeri giriş, çıkış, kilit kırma, yer tespiti vb. durumlar için geçecek süreler de dikkate alındığında hırsızlar tarafından belirtilen toplam 35 dakika sürede bu nitelikte malzemeler bu araca yüklenip çalmabilir mi, Şantiye alanının etrafının kısmen açık olduğunu, tamamen kapalı olmadığı, deponun kapısının boardex olduğu (bu malzeme bir levha olup, maket bıçağı ile dahi kolayca kesilir, kolaylıkla delik açılabilir), diğer bir ifade ile malzemelerin “kapalı, emniyetli ve kilitli ” bir depoda olma koşulunu sağlamadığını, basit asma kilit sistemlerinin kullanıldığını, emniyetli, aşılması, caydırıcı kilit sistemlerinin kullanılmadığını, davacının iddialarını kabul anlamı taşımamakla birlikte, müvekkil Şirket ile … Sigorta A.Ş. arasında … poliçe numaralı özel güvenlik mali sorumluluk sigorta poliçesi düzenlendiğini, işbu davanın anılan sigorta şirketine ihbar edilmesini talep ettikleri, açıklanan ve Mahkememizce re’sen nazara alınacak tüm nedenlerle; öncelikle işbu davanın … Sigorta A.Ş.’ye ihbarına, haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerine yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 08/03/2019 tarihli kök bilirkişi heyet raporunda özetle; Davalı yanın görev alanı içinde kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyette koruma ve güvenliğin sağlanmasından sorumlu olduğu halde, hırsızlık olayımn meydana gelmesine engel olunamadığı anlaşıldığından, … Hiz. Ltd. Şti.’nin meydana gelen olayda %70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu olduğunu, davacı taraf sigortalısı dava dışı … İnşaat San. ve Tic. A.Ş. tarafından fiziki olarak alınması gereken tedbirlerde eksiklik olduğu ve şantiye alanı fiziki güvenliğinin tam ve muhkem olarak alınmadığı anlaşıldığından, meydana gelen olayda dava dışı … İnşaat San. ve Tic. A.Ş. nin; % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğunu, maddi hasarın birim fiyatlarının, piyasa rayiç değerleri ile karşılaştırıldığında, belirlenen toplam 79.248,71-TL maddi hasar bedel değerinin, kadri maruf olduğu ve kabul edilebilir düzeyde olduğunu, yapılan kusur tespitinin ve davalının pasif husumet ehliyetinin varlığının kabulü ve ödeme yapıldığına dair dekontun ibrazı halinde; sigortacılık tekniği bakımından, davacı … şirketinin sigortalısına yaptığı ddeme neticesinde ve TTK kapsamında rücu hakkını elde ettiği ve ödediği bedelin % 70′ ini davalıdan talep edebileceğini, ödeme tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 17/06/2019 tarihli ek bilirkişi heyet raporunda özetle; İtiraz dilekçelerinde kök raporda ki görüşleri değiştirecek hususun olmadığı ve bu yüzden kök raporda ki kusur oranlarında sabit kalınmış olup, belirlenen toplam 79.248,71,-TL maddi hasar bedel değerinin, kadri maruf olduğu ve kabul edilebilir düzeyde olduğunu, yapılan kusur tespitinin ve davalının pasif husumet ehliyetinin varlığının kabulü ve ödeme yapıldığına dair dekontun ibrazı halinde; sigortacılık tekniği bakımından, davacı … şirketinin sigortalısına yaptığı ödeme neticesinde ve TTK kapsamında rücu hakkını elde ettiği ve ödediği bedelin %70’ini davalıdan talep edebileceğini, ödeme tarihinden itibaren faiz talep edilebileceğini mütalaa etmiştir.
Dava; … Sigorta sözleşmesine dayalı rücuen alacak istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı … şirketi, sigortalısının halefi olarak işbu davayı açmıştır. Sigorta şirketi ancak sigorta poliçesi hükümleri çerçevesinde ödeme yapmakla yükümlü olduğu tazminatı ödedikten sonra, bunu 6102 sayılı TTK’nın 1472. maddesi gereğince rizikonun gerçekleşmesine neden olan kimseye rücu edebilir. Ayrıca; 01.02.2009 tarihinde yürürlüğe giren İnşaat Sigortası Genel Şartlarının C/3 maddesinde; sigortalının, sigorta konusu inşaat işleri ile malzeme, teçhizat, tesisat ve makinelerin emniyeti ve korunması için, sigortalı değilmiş gibi gerekli ihtimamı göstermekle yükümlü olduğu, ifade edilmiş, “Teminat Dışında Kalan Kıymetler ve Haller” in düzenlendiği, A-4 maddesinin (j) bendinde ise; sigortalının veya onun yerine kaim olan sorumlu kişinin, kasdı ve ayrıca sözleşme varsa ağır kusurundan kaynaklanan ziya ve hasarların teminat kapsamı dışında kaldığı hükme bağlanmıştır.
Somut olayda; davacı … şirketi ile sigortalısı dava dışı … İnşaat San. ve Tic. A.Ş. arasında 01.07.2015 başlangıç tarihli “inşaat tüm riskler sigorta poliçesi” ve dava dışı sigortalı ile davalı şirket arasında ise; 03.02.2016 tarihli özel güvenlik sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı tarafça; 17.04.2017 tarihinde dava dışı sigortalıya ait inşaat şantiyesinde meydana gelen hırsızlık olayında projenin güvenlik ve denetim hizmetlerini sağlamakla yükümlü olan davalı şirketin kusurlu olduğu iddia edilmiş, davalı yan ise, hırsızlık olayında davalı şirketin kusurunun bulunmadığını, inşaat alanındaki güvenlik tedbirlerinin yeterli, emniyetli ve caydırıcı olmadığını savunmuştur.
Somut olayın; özel güvenlik hizmet sözleşmesi, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun hükümleri ve poliçenin ilgili hükümleri çerçevesinde, dava dışı sigortalı ile davalı özel güvenlik şirketinin şantiye alanındaki güvenlik tedbirlerinin alınması ve sözleşmeden ve poliçeden kaynaklanan yükümlülüklerini yerine getirip getirmedikleri, dolayısıyla davaya konu hırsızlık olayının meydana gelmesinde tarafların kusur oranları ve olayın poliçe teminatı kapsamında olup olmadığı hususlarının değerlendirilmesi kapsamında dosya kapsamına ve hükme esas alınan 08.03.2019 havale tarihli kök bilirkişi ve 17.06.2019 havale tarihli ek bilirkişi heyet raporlarında da belirlendiği üzere; Dava dışı … San. ve Tic. A.Ş. ile İstanbul İli, Şişli İlçesi, … Mahallesi, … pafta, … ada, … numaralı parselde yer alan … Projesine ait şantiye alanının güvenlik ve korumasını sağlamak üzere, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile Yasanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre özel güvenlik hizmeti vermek için Güvenlik Hizmet Sözleşmesi imzaladığı, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun 7. maddesinin (a) fıkrasına göre; koruma ve güvenliğini sağladıkları alanlara girmek isteyenleri duyarlı kapıdan geçirme, bu kişilerin üstlerini detektörle arama, eşyaları x-ray cihazından veya benzeri güvenlik sistemlerinden geçirme görevi olduğu ve ayrıca görev alanında, can ve mal güvenliğinin ve kamu düzenin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi, taşınması veya bulundurulması yasaklanmış her türlü silah, patlayıcı madde veya eşyanın tespit edilmesi amacıyla detektörle, x-ray cihazından geçirerek ve görev alanında bir suçla karşılaştığında suça el koymak, suçun devamını önlemek, sanığı tespit ve yakalama ile olay yerini ve suç delillerini muhafaza, yetkili genel kolluğa teslim etmekle görevli ve yetkili olduğu, Özel Güvenlik Hizmet Sözleşmesinde ise; şantiye alanında, gündüzcü 2 ve gececi 3 olmak üzere 5 personel ve bu personellerin izinli olduğu günlerde çalışmak üzere de; 3 part time personel istihdam edeceği ve giriş-çıkışları denetim altında tutacak şekilde her gün, günde 24 saat 12/24 vardiya düzeniyle gece ve gündüz güvenliği ve emniyet hizmeti vermek esasına göre personel çalıştıracağının belirtildiği, şantiye alanına araç giriş ve çıkışlarının güvenli ve seri şekilde sağlamakla ve görev alanına güvenlik amaçlı olarak bağlantısı yapılmış kameraları veya varsa diğer bir şekilde kurulmuş hareket algılayıcı sensörleri sürekli olarak kontrol altında tutmak ve olağandışı bir durumun tespiti halinde derhal gerekli tedbirleri alarak, duruma müdahale etmek ve tesis yetkilisine ve kolluk kuvvetlerine haber vermekle yükümlü olduğu, ayrıca belirtilen adrese ziyaret amaçlı gelen misafir, taşeron ve diğer şahısların girişte onay teyit uygulamasına tabi tutularak tüm ana giriş kapılarında personel, ziyaretçi ve iş takipçisi kayıtlarının tutulacağı ve işverenden onay alınmadan hiçbir malzemenin dışarı çıkartılmasına izin verilmeyeceğinin hükme bağlandığı, yine şantiye alanı dahilinde ve tamamında tüm sakinlerin, ziyaretçilerin, maruz kalacaklan her türlü uygunsuz hareket, terör, sabotaj, yangın ve hırsızlık eylemlerine karşı önleyici ve caydırıcı önlemleri almakla ve her türlü saldırılara karşı emniyet ve güvenliği sağlamak hususlarında görevli olduğu belirlenmiştir. Ancak davalı yanın emniyet ve güvenliğini sağlamayı taahhüt ettiği davaya konu şantiye alanında, incelenen kamera görüntü kayıtlarına göre; 17.04.2017 tarihinde saat 06:00 sıralarında şantiyeye beyaz renkli kapalı kasa araçla, üzerlerine baret ve yelek giyerek gelen şahıslar tarafından hırsızlık olayının gerçekleştirildiği, şantiyeye gelen hırsızların ilk etapta inşaatın (-2) bodrum katında bulunan elektrik taşeronunun deposunun olduğu mahalde bulunan kapının üzerindeki asma kilidi kırarak içeride bulunan kabloları çaldığı, alarmın devreye girmesine rağmen hırsızlar tarafından kırılarak etkisiz hale getirildiği, kameranın da demir çubukla yönü çevrilerek olay anının görüntülenmesinin engellendiği, elektrik malzemelerinin konulduğu deponun, binanın (-2) bodrum katında yer aldığı ve etrafının kapalı ve kilitli olduğu, kamera saatlerine göre olayın 35 dakika içerisinde gerçekleştiği, hırsızların kimliklerinin tespit edilemediği ve hırsızlık olayına ilişkin … Başsavcılığı’nın … soruşturma numaralı dosyasında şüpheli hakkında kovuşturulmaya yer olmadığına ilişkin karar verilerek soruşturmanın zamanaşımı süresine kadar daimi aramaya alındığı, açıklanan sebeplerle davalı yanın görev alanı içinde kamu güvenliğini tamamlayıcı mahiyette koruma ve güvenliğin sağlanmasından sorumlu olduğu halde, hırsızlık olayının meydana gelmesine engel olunamadığı anlaşıldığından davalı … Hiz. Ltd. Şti.’nin meydana gelen olayda % 70 (yüzde yetmiş) oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Davalı … Hiz. Ltd. Şti.’nin şantiye alanının güvenliğinin sağlanması konusunda, 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanun ile Yasanın Uygulanmasına İlişkin Yönetmelik ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre; Özel Güvenlik Hizmet Sözleşmesi imzalamış olsa da; şantiye alanının emniyet ve güvenliğinin tam olarak sağlanabilmesi için fiziki tedbirlerin tam olarak işveren şirket yönetimi tarafından alınması gerektiği, işveren ile yüklenici olarak davalı … Hiz. Ltd. Şti. arasında imzalanan Güvenlik Hizmet Sözleşmesinin 3.1.Yüklenicinin ve Personelinin Yükümlülükleri maddesinin 3.1.3. fıkrasına göre; “Yüklenici ve/veya gözetim ve denetim personeli, İşveren yönetiminin atayacağı bir idari yönetici ile koordineli olarak çalışacak ve bu kişi tarafından verilecek emirlere uyulacaktır.” şeklinde hüküm bulunduğu, özel güvenlik şirketi işverenin, talepleri doğrultusunda ve yönetiminde görev yaptığından ve işverenin özel güvenlik şirketini ve yapılan işi denetleme ve kontrol etme yükümlülüğü bulunduğu, koruma ve güvenlik hizmetinin tam olarak yerine getirilip getirilmediğinin sürekli denetlenmesi gerektiği, dosya muhteviyatına göre; olay yerinde bulunan alarmların sadece bulundukları yerde ses çıkardıkları ve nöbet kulübesine uyarı vermediği, etkisiz hale getirildikleri anda işlevlerini kaybettikleri, olayın olduğu yerde bulunan kameraların güvenlik ofisinden seyredilemediği, dolayısıyla güvenlik kamerasının çektiği görüntülerin o anda güvenlik görevlilerince tespitinin mümkün olmadığı, … İlçe Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme ve Kimlik Tespit Grup Amirliği tarafından tanzim edilen Olay Yeri Görgü ve Tespit Tutanağına göre; inşaat satış ofisi dış elektrikli sürgülü kapısının açık olup, kapı üzerinde herhangi bir zorlama izi olmadığının belirlendiği, bu durumda alınan fiziki önlemlerin yetersiz olduğu, mevcut olan kamera ve alarm sisteminin kolayca etkisiz hale getirildiği, bu şekilde fiziki tedbirlerle ilgili gerekliliklerinin yapılmamış olmasından kaynaklanan güvenlik zafiyetleri ile incelenen hırsızlık olayı arasında illiyet bağı bulunduğu, işveren tarafından özel güvenlik şirketinden hizmet satın alınmış olsa da; fiziki olarak alınması gereken tedbirlerde eksiklik olduğu ve şantiye alanı fiziki güvenliğinin eksiksiz olarak alınmadığı belirlendiğinden meydana gelen olayda dava dışı … San. ve Tic. A.Ş. nin; % 30 (yüzde otuz) oranında kusurlu olduğu, maddi hasarın birim fiyatlarının, piyasa rayiç değerleri ile karşılaştırıldığında; davacı tarafça dava dışı sigortalısına ödenen toplam 79.248,71-TL maddi hasar değerinin kadri maruf olduğu ve kabul edilebilir düzeyde olduğu, davacı … şirketinin sigortalısına yaptığı ödeme neticesinde ve TTK kapsamında rücu hakkını elde ettiği ve ödediği bedelin %70′ ini davalıdan talep edebileceği anlaşılmış, izah edilen nedenlerle davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine ilişkin; 55.474,07-TL tazminatın ödeme tarihi olan 07.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE;
55.474,07-TL tazminatın ödeme tarihi olan 07.07.2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 3.789,43-TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 1.353,37-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.436,06-TL harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan 2.142,00-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (%70) hesaplanan 1.499,40-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı tarafça yapılan 48,00-TL yargılama giderinden davanın red oranına göre (%30) hesaplanan 14,40-TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine, kalan kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 6.452,15-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.852,96-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
7- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
8- Davacı tarafça yatırılan 1.353,37-TL peşin harç ve 31,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 1.384,77-TL harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.1 10/12/2019

Katip …

Hakim …