Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/90 E. 2019/368 K. 02.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/90
KARAR NO : 2019/368
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/01/2018
KARAR TARİHİ : 02/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalılardan Genel Kredi Sözleşmesine dayalı alacağının tahsili için yapılan takibe vaki davalıların haksız itirazının iptalini, takibin devamını ve davalıların %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalılara yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davaya karşı herhangi bir yanıt vermemişlerdir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalılar aleyhine genel kredi sözleşmesi alacağına istinaden 2.300.000,00TL asıl alacak, 622,92TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.300.622,92TL’si alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine ve yetkili icra dairesinin Bursa İcra daireleri olduğundan bahisle yetkisine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 13/12/2018 tarihli celsesinde; Davalı yanın, icra dairesine vaki itirazının takibe dayanak bonoda İstanbul İcra Dairesi ve Mahkemeleri yetkili kabul edilmiş olmakla reddine karar verilerek dosyanın esastan incelenmesine geçilmiştir.
Mahkememizce; banka kayıtları ile dosya üzerinde, iddia ve savunma doğrultusunda bankacı bilirkişi …, … ve … marifeti ile inceleme icra edilerek konuya ilişkin 01/10/2018 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Davacı banka, kredi alacaklarının tahsili için davalılar hakkında 2.300.000,00TL asıl alacak, 622,92TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 2.300.622,92TL üzerinden icra takibi yapmıştır.
Yapılan incelemede, 28.11.2017 takip talep tarihi itibariyle davacı alacağı 1.758.974,90TL Eşit taksitli kredi asıl alacak tutarı, 4.688.446,00TL Çek Iskonto kredisi asıl alacak tutarı olmak üzere toplam 6.447.420,90TL olarak tespit edilmiştir. Ancak, davacı yan, 2.300.000,- TL asıl alacak talebinde bulunduğundan, talep gereğince davacı alacağı 2.300.000.- TL olarak kabul edilmiştir.
Banka kayıtlarına göre, davalı şirket asaleten, diğer davalı kefaleten borçlu durumda bulunmaktadır. Anlaşmazlık halinde, sözleşmelerin 6.1 md. uyarınca banka defter ve kayıtları HMK 193. md. uyarınca geçerli, bağlayıcı ve kesin delil kabul edilmiştir.
Dava tarihi itibariyle davacının eşit taksitli krediden kaynaklanan alacağı, 1.758.974,90TL asıl alacak, 26.677,79TL faiz, 1.333,89TL vergi olmak üzere toplam 1.786.986,58TL şekilde tespit edilmiştir. Davacı banka ise davayı 1.692.961.25 TL üzerinden açmıştır. 1.692.961.25 TL’nın asıl alacak tutarı kabul edilerek, takibin bu miktar üzerinden devamı gerekir.
Davanın kabulü halinde, davacı banka asıl alacak tutan için takip itibaren % 9,75 ve değişen oranlarda avans faizi talep edebilecektir.
Dava tarihinden sonra, Kredi Garanti Fonu’ndan 14.06.2018 tarihinde sağlanan 1.495.709.31 TL tahsilatın icra kapak hesabında dikkate alınması gerekir.” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Dava; Genel Kredi Sözleşmesi, kapsamında kullandırılan kredinin tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali isteminden ibarettir.
Yanlar arasındaki ihtilaf; davacı bankanın davalılardan Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı kullandırılan kredi nedeniyle alacaklı olup olmadığı, var ise miktarı, uygulanacak faiz oranı ve alacağın davalılardan tahsilinin talep edilip edilmeyeceği hususlarına ilişkindir.
Takip bonoya dayalı olarak yapılmıştır. Bonoda İstanbul icra daireleri ve İstanbul mahkemeleri yönünden yetki sözleşmesi yer almaktadır. Bu sebeple yetki itirazı yerinde görülmemiştir.
Davalıların sözleşmedeki imzalara itirazı var ise de; takip bonoya yönelik olduğundan ve bonodaki imzaya itiraz bulunmadığından imza incelemesi işlemlerine gerek duyulmamıştır. Her ne kadar takip miktarı ve tespit edilen alacak miktarı harca esas değerden daha yüksek ise de; mahkememizce harca esas değer esas alınmıştır. Davacı taraf takipte Genel Kredi Sözleşmeleriyle ilgi kurmadığından genel gider belgesine hükmedilmemiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince; mübrez raporla davalıların dayanak genel kredi sözleşmesine istinaden asıl borçlu ve müşterek-müteselsil kefalete istinaden sorumluluklarının bulunduğunun belirlendiği ayrıca alacak miktarının yanlar arasındaki sözleşme, kredi ilişkisi ve bankacılık mevzuatına uygun olarak belirlendiği dolayısıyla mahkememizce denetlenen raporun hükme esas alınabileceği anlaşılmakla; davanın kabulü ile, taleple bağlı kalınarak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 1.692.961,25 TL alacaklı olduğunun tesbitiyle bu miktara ilişkin itirazın iptaline, bu miktara takipten itibaren yıllık %9,75’i geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, kredi garanti fonundan yapılan tahsilatlar yönünden davacı tarafta takibe devam edildiğinden, tahsilatların mahsubuna yer olmadığına dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile,
Taleple bağlı kalınarak … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 1.692.961,25 TL alacaklı olduğunun tesbitiyle bu miktara ilişkin itirazın iptaline, bu miktara takipten itibaren yıllık %9,75’i geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına,
Kredi garanti fonundan yapılan tahsilatlar yönünden davacı tarafta takibe devam edildiğinden, tahsilatların mahsubuna yer olmadığına,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 115.627,74 TL karar harcından TL 17.408,44TL peşin harcın mahsubu ile arda kalan 98.219,30TL bakiye karar harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 17.449,54TL toplam harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 74.738,83 TL ücret-i vekaletin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.240,50TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzereoy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.02/05/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …