Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/840 E. 2019/1192 K. 24.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/840 Esas
KARAR NO : 2019/1192
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 24/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin eşi ve çocukların babası …’in 19.06.2010 tarihinde meydana gelen trafik kazasında vefat ettiğini, meydana gelen kazada … plaka sayılı aracın davalı nezdinde zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı olduğunu, kazanm … plaka sayılı aracın sürücüsü … ‘nun viraja hızlı sebebiyle meydana geldiğini, müteveffa …’in araçta yolcu olarak bulunduğunu, müteveffanın 25.08.1980 doğumlu olduğu ve … A.Ş. de aylık primlerle beraber 2.500,00.-TL. Maaşla aktif olarak çalıştığını, davacının hayatını idame ettirmek için tek dayanağı olduğunu, davacı eşinin ölümü ile desteğinden yoksun kaldığını ve manevi çöküntü içine girdiklerini beyanla fazlaya dair haklar saklı tutularak şimdilik her bir davacı için 5.000,00.- TL. dan 15.000,00.- TL. destekten yoksun kalma tazminatının kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … Sigorta vekili cevabında özetle; … plaka sayılı aracın şirketleri nezdinde … no.lu ve 25.05.2010/26.12.2010 vade tarihli zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, hasar ihbarı akabinde şirketleri tarafından … no.lu hasar dosyasının açıldığını ve aktüer hesabı yapıldığını ve davacılar için toplam 92.902,69.- TL. Destekten yoksunluk tazminatının 08.06.2011 tarihinde davacı …’e ödendiğini, bedeni zararlar yönünden azami sorumluluklarının 175.000,00.- TL. Olduğunu, ödenen miktarın mahsubundan sonra 82.097,04.- TL, Azami limitle sorumlu olabileceklerini, talep olunan faiz oranının kabul edilmediğini, müvekkillerinin temerrüde düşmediğini, dava tarihinden itibaren ve yasal faiz ile sorumluluklarının doğacağını beyan ile müvekkillerinin poliçeden kaynaklanan sorumluluklarını yerine getirmiş bulunduğundan davanın reddini talep etmiştir.
Bilirkişi kurulu 23/05/2014 tarihli raporunda özetle ; Dava dışı araç sürücü … % 100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu, Müteveffa …’in hak sahibi; Eş‘i … için hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatının 129.056,83 TL, Oğlu … için hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatının 22.753,44 TL, Oğlu … için hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatının 24.854,10 TL olmak üzere hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatı toplamının 176.664,38 TL olduğu ancak, poliçe teminatının likit teminat olmadığı, davalı Zorunlu mali mesuliyet sigortacısı … Sigorta A,Ş.’ nin kusur ve zarar kapsamında hesaplanacak destekten yoksunluk tazminatından 175.000,00,- TL. azami poliçe teminatı ile sorumlu olacağı, Davacı vekili tarafından 15.000,00 TL talep edildiği ve talebiyle bağlı bulunduğu, Davalı … Sigorta A.Ş. tarafından, davacılar …’in haksahibi eş ve çocukları adına 08.06.2011 tarihinde 92.902,69 TL tazminat ödendiği, ödenen tazminatın %9 yasal faiz oranı dikkate alınarak tespit edilen 24.671,39 TL faiz tutan ile güncellenmiş ödenen tazminat tutarının 117.574,08 TL olduğu, güncellenmiş ödenen tazminat tutarının mahsubundan sonra …’in haksahibi eş ve çocuklarının talep edebileceği/ödenebilir EK destekten yoksun kalma tazminat tutarının 57,425,92 TL olduğu ,davalı sigortacıya dava tarihinden önce başvuru bulunduğu belgelediğinden 07.04.2011 tarihi itibari ile temerrüde düştüğünün kabul edileceği ancak, rapor hesap tarihi itibariyle güncel değerler üzerinden tazminat hesabı yapıldığından davacının faiz talebine yer olmadığı ancak, rapor hesap tarihi 20.05.2014 tarihinden itibaren faiz talep edebileceği, dava konusu olayın haksız fiilden kaynaklandığı ve davalı sigortacının işlete düşen hukuki sorumluluğu üstlenmesi sebebi ile yasal faiz ile sorumlu olacağını bildirmiştir.
Bilirkişi kurulu 12/02/2015 tarihli ek raporunda özetle ; Kök raporda da belirtildiği üzere, rapor tanzim tarihi itibariyle 176.664,37 TL toplam tazminat hesaplandığını , ancak kaza tarihinde poliçe azami limiti kişi başı 175.000,00.-TL olduğundan müteveffanın hak sahibi eş ve çocuklarına ödenebilir tazminat tutarı toplamının 175.000,00.-TL olarak hesaplandığını, haksahiplerine ilişkin konu ile ilgili tazminat kök raporda da belirtildiği üzere, dosya kapsamında yer alan ve davalı şirket tarafından hazırlattırılan raporun tanzim tarihinin 25.03.2011 olduğu tespit edilmiş olup davalı şirketin 07.04.2011 tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü gerekeceğinden bu durumda eksik ödenen 82.097,31 tazminatın , duruşmanın atılı bulunduğu, 23.02.2015 tarihi itibarıyle yasal faiz oranı üzerinden güncellenmiş değeri 111.200,81 .-TL olduğu bu durumda müteveffa …’in haksahibi olmak üzere eş ve çocukları adına ödenebilir ek tazminat tutarı toplamının 29.103,50.-TL faiz dahil 111.200,81 TL olduğunu bildirmişlerdir.
Davacı vekili 09/03/2015 tarihli ıslah dilekçesinde özetle ; bilirkişi kurulu raporu doğrultusunda … için hesaplanmış olan maddi tazminat miktarı gereğince 5000,00.-TL olarak talep etmiş olduğumuz maddi tazminat talebimize 60.142,02.-TL eklenerek toplamda 65.142,02.-TL olarak ıslahını, … için hesaplanmış olan maddi tazminat miktarı gereğince 5000,00.-TL olarak talep etmiş olduğumuz maddi tazminat talebimize 1.673,86.-TL eklenerek toplamda 6.673,86.-TL olarak ıslahını , … için hesaplanmış olan maddi tazminat miktarı gereğince 5000,00.-TL olarak talep etmiş olduğumuz maddi tazminat talebimize 5.281,43.-TL eklenerek toplamda 10.281,43.-TL olarak ıslahını, talep etme zorunluluğu doğduğunu, talep edilen toplamda 15.000,00.-TL maddi tazminat talebine bilirkişi raporu doğrultusunda hesap edilmiş olan 67.097,31.-TL eklenerek toplamda 82.097,31.-TL olarak kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizine ve ıslahına karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyadaki tüm bilgi ve belgeler , bilirkişi raporu , ıslah dilekçesi değerlendirildiğinde belirlenen kusur oranları doğrultusunda Aktüerya hesabı yapılıp davacının davasının anneleri … için 65.142,02.-TL , … için velayeten anneleri …’e 6.673,86.-TL , … için velayeten anneleri …’e 10.281,43 .-TL üzerinden kabulüne dair hüküm davalı vekilinin vaki temyizi üzerine Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/12328 esas, 2018/6055 karar sayılı ilamı ile;
“1-Dava, davacılar desteğinin ölümü nedeni ile Borçlar Kanunu’nun 45. maddesi (6098 sayılı BK m. 53) gereğince destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından davacılara dava tarihinden önce 08.06.2011 tarihinde 92.902,69 TL ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak mahkemece hükme esas alınan aktüerya raporunda, davalı sigorta şirketi tarafından davacılara yapılan ödemenin ödeme tarihinden rapor tarihe kadar yasal faizle güncellemesi yapılarak bulunan destekten yoksun kalma tazminatından mahsup yapılmadan; bakiye sigorta limiti göz önüne alınarak bu miktarın hüküm altına alınması doğru görülmemiştir. Oysa, davalı tarafından yapılan ödemeleri destekten yoksun kalma tazminatı hesabı yapılmadan önce alan davacılar, hesap tarihine kadar geçen süre nedeni ile aldığı paranın yasal faizi kadar kazanım elde etmiştir. Zarar ve yararın denkleştirilmesi ilkesi gereğince, davacılara yapılan ödemenin, ödeme günü ile destekten yoksun kalma tazminatının hesaplandığı güne kadar geçen süredeki işlemiş yasal faizinin de ödeme tutarı ile birlikte hesaplanan destekten yoksun kalma tazminatından indirilmesi gerekir.
O halde, aktüer raporunda hesaplanan tazminat tutarından sigorta ödemelerinin güncellenerek mahsubu için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, mahkemece bu husus gözetilmeden yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun görülmediğinden kararın davalı sigorta şirketi yararına bozulması gerekmiştir.
2-Somut olayda, hasar dosyasında yer alan Sosyal Güvenlik Kurumu yazısına göre müteveffanın … AŞ.’de çalışmaktayken 19.06.2010 tarihinde iş kazası sonucu vefat ettiği, hak sahiplerine gelir bağlandığı, davalı tarafından sigortalısına ve kendisine karşı müteveffanın mirasçılarına karşı yapmış olduğu toplam 101.655,94 TL ödeme dolayısıyla rücuan tazminat davası açtığı anlaşılmakla birlikte müteveffanın trafik iş kazası neticesinde vefat ettiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece Sosyal Güvenlik Kurumu’ndan davacı eş ve çocuklar için ödenen ilk peşin sermaye değeri için açılan rücu davasının sonucu sorulmak suretiyle, ilk peşin sermaye değerlerinin hesaplanan tazminattan mahsubu için bilirkişiden alınacak ek raporda bu hususun da gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile, yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.”gerekçesi ile bozularak mahkememize tevzi olmuş, … esasına kaydedilmiş ve yargılamaya mahkememizce devam olunmuştur.
Mahkememizce dosyanın daha önce rapor tanzim eden bilirkişilere tevdi ile davalı sigorta şirketi tarafından davacılara yapılan ödemenin ödeme tarihinden rapor tarihine kadar yasal faiz ile güncellemesi yapılarak bulunacak destekten yoksun kalma tazminatından mahsubu ile davacı eş ve çocuklar için ödenen ilk peşin sermeye değerlerinin de hesaplanan tazminattan mahsubu hususunda ve yargıtay bozma ilamında belirlenen hususlarda ek rapor alınarak konuya ilişkin 01/07/2019 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
“Müteveffanın hak sahibi davacı Eşi …’e ilişkin olarak söz konusu kaza nedeniyle davadan önce davalı … Sigorta A.Ş.’ye yapılan müraccat üzerine, davacının isteyebileceği tazminat miktarının eşi …’e 62.698,95 TL, oğlu …’e 14.338,52 TL ve oğlu …’e 15.865,22 TL olmak üzere toplam 92.902,69 TL olarak hesaplandığı ve 08/06/2011 tarihinde ödendiği, SGK tarafından davacılar … için 64.895,65 TL peşin değerli gelir, … için 18.851,78 TL peşin değerli gelir, … için 17.908,51 TL peşin değerli gelir olmak üzere toplam 101.655,94 TL gelir bağlandığı, uğranılan kurum zararı, bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı olan 50.827,97 TL baliğ olduğu, tazminat ödeme tarihi 08/06/2011 tarihi itibariyle müteveffanın haksahibi;
Eşi …’e ilişkin ödenebilir tazminat tutarı 116.498,88 TL,
Oğlu …’e ilişkin ödenebilir tazminat tutarı 10.159,96 TL,
Oğlu …’e ilişkin ödenebilir tazminat tutarı 7.887,52 TL olmak üzere toplam 134.546,36 TL tazminat hesaplandığı,
Davacı … adına ödenen 62.698,95 TL tazminat ile aynı tarih itibariyle hesaplanan 116.498,88 TL tazminat arasında 53.799,93 TL fark olduğu ve söz konusu farkın % 46,2 oranında olduğu, davalının davacıya ödeme yaptığı tarihteki veriler esas alınmak suretiyle ödenen meblağ ile hesaplanan zarar arasında fahiş fark/açık nispetsizlik tespit edildiğinden, davalı sigorta şirketinin tazminat ödeme sorumluluğunu yeterince yerine getirmediği, yeni tazminat hesabı yapılarak ödenen tutarın yasal faiz oranında güncellenerek hesaplanan tazminattan mahsup edilmesi gerektiği, davacı … adına ödenen 14.338,52 TL tazminat ile aynı tarih itibariyle hesaplanan 10.159,96 TL tazminat arasında -4.178,56 TL fark olduğu ve söz konusu farkın -%41,1 oranında olduğu, davalının davacıyı ödeme yaptığı tarihteki veriler esas alınmak suretiyle ödenen meblağ ile hesaplanan zarararasında fahiş fark/açık nispetsizlik tespit edilmediğinden, davalı sigorta şirketinin tazminat ödeme sorumluluğunu yerine getirdiği, davacı … adına ödenen 15.865,22 TL tazminat ile aynı tarih itibariyle hesaplanan 7.887,52 TL tazminat arasında -7.977,70 TL fark olduğu ve söz konusu farkın -%101,1 oranında olduğu, davalının davacıyı ödeme yaptığı tarihteki veriler esas alınmak suretiyle ödenen meblağ ile hesaplanan zarar arasında fahiş fark/açık nispetsizlik tespit edilmediğinden, davalı sigorta şirketinin tazminat ödeme sorumluluğunu yerine getirdiği, duruşma günü 18/06/2019 tarihi itibariyle, davacı eşi …’e ilişkin destekten yoksun kalma tazminat tutarı 116.498,88 TL hesaplandığı, hesaplanan 116.498,88 TL destekten yoksun kalma tazminat tutarından; 08/06/2011 tarihinde ödenen tazminatın güncellenmiş tutarı 108.657,28 TL’nin tenzil edilmesinden sonra, davacı eşi …’e ilişkin bakiye zarar tutarının 7.841,60 TL olduğu, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk/Trafik sigorta poliçesinin kişi başına sakatlanma ve tedavi teminatı ayrı ayrı 175.000 TL olduğu, davacı vekili tarafından 82.097,31 TL maddi tazminat talep edildiği” şeklinde mütalaada bulundukları görülmüştür.
Dava, trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Bozma ilamı doğrultusunda alınan bilirkişi raporunda tespit edildiği üzere, davalı sigorta şirketince yapılan ödemenin güncel tutarı hesaplandığında davacı … dışındaki davacıların zararının ödeme ile tamamen karşılandığı, ancak …’in zararının tamamen karşılanmadığı, bu davacı için ödemenin güncel tutarı hesaplanan tazminattan tenzil edildiğinde 7.841,60 TL tazminatın talep edilebilir olduğu, SGK tarafından davalı … Sigorta’ya karşı açılan 50.827,97 TL’lik ilk peşin sermaye değerine ilişkin rücu davası göz önüne alınarak peşin sermaye değerinin de hesaplanan tazminattan tenzil edildiği, usul ve yasaya uygun olmakla mahkememizce uyulmasına karar verilen bozma ilamı gereklilikleri yerine getirildiğinden, neticeten davanın kısmen kabulü ile davacı … yönünden açılan davanın kısmen kabulü ile, 7.841,60 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 07/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, davacılar … ve … yönünden açılan davaların reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davacı … yönünden açılan davanın kısmen kabulü ile, 7.841,60 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 07/04/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
Davacılar … ve … yönünden açılan davaların reddine,
2-Mahkememiz dosyası bozulmuş olmakla, 14/04/2015 tarihli gerekçeli kararda harç hesaplanmış olup, harç tahsil müzekkeresi yazıldığı anlaşılmakla, yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı … kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 2.725 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak bu davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 2.725 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak bu davalıya verilmesine,
5-Bozmadan önce yapılan 1.639 TL yargılama gideri ile ( bilirkişi ücreti, PTT ücreti v.s.) bozmadan sonra yapılan 129,15 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.768,15 TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 212,84 TL’sinin davalıdan alınarak davacı …’e verilmesine,
6-Bozmadan önce yapılan davalı tarafından yapılan 24 TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 21,70 TL’sinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere dilekçe sunulmak suretiyle Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 24/12/2019

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA