Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/688 E. 2020/113 K. 19.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/688 Esas
KARAR NO : 2020/113
DAVA : Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/07/2018
KARAR TARİHİ : 19/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 12/07/2014 tarihinde sürücü … … sevk ve idaresindeki … Sigorta A.Ş sorumluluğunda bulunan … plakalı aracı ile Kastamonu ilinden … ilçesine seyir halinde iken yola çıkan köpeğe çarpmamak için sola ani manevra yapması ile direksiyon hakimiyetine kaybetmesi neticesinde tek taraflı yaralanmalaı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş, meydana gelen kaza neticesinde müvekkil … yaralanmış ve bedensel güç kaybına uğramış, davacı müvekkil kazada ağır yaralanmış, … Hastanesinde ve … Hasntaesinde tedavisinin yapıldığını, dava sürecinde, davacının atli tıp kurumu veya üniversite hastanesi adli tıp anabilim adlı başkanlığğına sevki ile yapıalcak muayene sonucu maluliyetinin hesaplanması talep ettiklerini, müvekkilin görmüş olduğu tedaviler dilekçe ekinde mevcut olmuş, müvekkilin takdirde sevk edileceği kurumların raporları ve sair deliller ile beden gücü kaybı oranının belirlenmesinin talep edilmekte olduğunu, müvekkil kaza tarihi itibari ile 4 yaşında olup tazminat hesaplamasının asgari ücret üzerinden yapılmasını, iş göremezlik tazminatı hesaplaması yapılırken bu hususun dikkate alınarak hesaplama yapılmasını, davacının yaşına, aktif ve pasif yaşam süresine, beden gücü kayıp oranına, davalı sürücünün asli ve tam kuısuruna ve yargılama sırasında toplanacak delillere göre, 6100 sayılı yasanın 107. Maddesine göre fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00-TL daimi iş göremezlik ve 500,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın hüküm altında alınmasını talep ettiklerini, davalı … şirketinin poliçesi kapsamında belirlenecek daimi iş göremezlik tazminatı tutarının sakatlık ve ölüm teminatından, maluliyet oranının yüksek çıkması veya geçici iş göremezlik süresi boyunca bakıcı giderine hükmedilecek olması halinde ise bakıcı giderine ilişkin zararın sağlık gideri – tedavi teminatından tahsiline karar verilmesini, davanın kabulünü, trafik kazası sebebiyle oluşan bedensel zarar nedeniyle 6100 sayılı HMK’nın 107. Maddesine göre fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak kaydıyla şimdilik 500,00-TL iş göremezlik ve 500,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1.000,00-TL maddi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile davalı … şirketinden tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı yan mahkemede görülmekte olan işbu dava ile 12.07.2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle … plakalı aracın müvekkil şirket nezdinde Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortalı olduğundan bahisle müvekkili … adına maddi tazminat talep etmekte, … adına kayıtlı … plakalı araç müvekkil şirket nezdinde … poliçe no ile 02.08.2013 02.08.2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile teminat altına alınmış olduğunu, davacı yanın mahkeme nezdinde ikame ettiği işbu dava ile müvekkil şirketten fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, 500,00-Tl kalıcı iş göremezlik, 500,00-TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 1000,00-TL maddi tazminat talep etmekte, müvekkil şirketin poliçe kapsamında sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı azami teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı, müvekkil şirketin sorumluluğu bedeni zararlarda 268.000,00-TL azami poliçe limiti ile sınırlı, teminat limiti bildirmemiz davayı kabul anlamına gelmemekte, manevi tazminat talepleri Trafik Kanunu Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi teminatı dışında olmakta, Zorunlu trafik sigortası bir meblağ sigortası olmayıp bir zarar sigortası olup, kısaca açıklamak gerekirse, söz konusu teminat limitinin tamamının defaten ödenmesi söz konusu olmayıp, zarar görenlerin kaza nedeniyle uğradığı gerçek maddi zararın tespiti ve sigortalının kusuru oranında bu gerçek zararın tazmini esasında olduğunu, sigorta şirketi sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğundan, öncelikle davacı tarafından müvekkil şirkete sigortalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispatlanması gerekmekte olduğunu, müvekkil şirket tarafından kazaya karışan … plakalı araca ilişkin karayolları Trafik Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlenmiş olması tek başına poliçede yer alan teminat tutarının tamamının müvekkil şirket tarafından ödeneceği anlamını taşımamakta, öncelikle sigortalı araç sürücüsü … …nın dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunduğunun davacı tarafından ispatı gerekmekte olduğunı, … Cumhuriyet Başsavcılığının … soruşturma numaralı dosyasından alınan sigortalı araç sürücüsü … … ve davacının babası …nın ifadelerinde; sigortalı araç sürücüsünün koçak köyü mevkiine geldiği esnada önüne çıkan sahipsiz köpeğe çarpmamak için sola doğru manevra yapması sonucu aracın direksiyon hâkimiyetini kaybederek aracın yoldan çıkmasıyla dava konusu kaza meydana gelmiş, sigortalı araç sürücüsü … …nın dava konusu kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusuru ve ihlali bulunmamakta, dava konusu maddi tazminat taleplerinin, “zamanaşımına” uğraması nedeniyle davanın usulden, davacının maluliyetinin bulunmaması, herhalde tedavi giderleri kapsamında bulunan geçici iş göremezlik taleplerinden ve kazanç kaybından poliçe kapsamında müvekkil şirketin sorumluluğu bulunmadığından davanın esastan reddini,mahkemenin aksi kanaatte olması halinde; her durumda dava konusu kazanın meydana gelmesinde tarafların kusur durumunun belirlenmesinde dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesine karar verilmesini davacının, maddi tazminata hak kazanacak ölçüde kalıcı maluliyeti olup olmadığının saptanması için dosyanın Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesine gönderilmesini, ilgili Sosyal Güvenlik Kurumuna müzekkere yazılmak suretiyle dava konusu kaza nedeniyle davacılara ödenen rücuya tabi bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin bulunup bulunmadığı ve var ise tenzile tabi tutarının sorulmasına karar verilmesini, mahkeme tarafından kusur durumunun tespitinden sonra aktüeryal hesaplamanın Hazine Müsteşarlığı tarafından belirlenen aktüerler tarafından yerine getirilmesini, davaya yönelik tüm beyanlarının dikkate alınmak suretiyle, şartların varlığı halinde sigortalı araç sürücüsü ve işletenine rücu hakkımız saklı kalmak kaydıyla, davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; 12/07/2014 tarihli trafik kazasından kaynaklı geçici/sürekli iş göremezliğe dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davalı … şirketine yazı yazılarak poliçe ve hasar dosyası celp edilmiştir.
SGK’ya yazı yazılarak davacıya davaya konu trafik kazası nedeni ile ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin kurum kayıtları ve araç tescil kaydı celp edilmiştir.
Davacıya ait tedavi evraklarının celbine müteakip … Adli Tıp Anabilim Dalı marifeti ile maluliyet raporu temin edilmiş olup 05/03/2003 doğumlu davacının 12/07/2014 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde meslekte kazanma gücünden sürekli kayba uğramadığı, geçici iş göremezlik süresinin ise 60 güne kadar uzayabileceğinin tespit edildiği görülmüştür.
Davalı vekilinin cevap dilekçesi kapsamında zamanaşımı defi ileri sürdüğü görülmekle iş bu savunma öncelikli olarak irdelenmiştir. Bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde; 2918 sayılı KTK’nun 109. maddesi gereğince, haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır. Ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için, eylemin aynı zamanda bir suç oluşturması yeterli olup, bunun dışında fail hakkında ceza davasının açılması ya da mahkumiyet kararı verilmesi gibi bir koşul aranmamaktadır. Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında yaralamalı trafik kazasından kaynaklı eylem için kaza tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK kapsamında öngörülen 8 yıllık ceza zamanaşımı süresi dikkate alındığında 12/07/2014 kaza tarihi ve 19/07/2018 dava tarihi itibari ile zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılmakla; zamanaşımı savunmasının yerinde olmadığı sonucuna varılmış ve yargılamaya devam edilmiştir.
Huzurdaki davada ileri sürülen talepler kapsamında tatbiki gereken 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde; “İşletenlerin, bu Kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” hükümlerine yer verilmiş, Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesi de; “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Huzurdaki davada; davalı … şirketinin ZMSS ile sigortaladığı, dava dışı sürücünün idaresindeki aracın, 12/07/2014 tarihinde gerçekleşen tek taraflı trafik kazası neticesinde araç içerisinde yolcu olarak bulunan davacının yaralanmasına bağlı olarak iş göremezliğe dayalı maddi tazminat isteminde bulunulduğu görülmüştür. Bununla birlikte kaza tarihi itibari ile yürürlükte olan yönetmelik hükümleri kapsamında adli tıp raporu temin edilmiş olup davacı küçüğün sürekli maluliyetine rastlanılmadığı, geçici iş göremezlik süresinin ise 60 gün olarak tespit edildiği görülmüştür. Bu kapsamda davacının 2003 doğumlu olup kaza tarihinde 11 yaşında olmakla gelir getiren bir işte çalışmasının olmadığı, efor tazminatı verilmesini gerektiren kalıcı bir maluliyetinin de bulunmadığı, bu kapsamda tedavi müddeti boyunca mahrum kaldığı herhangi bir kazancının da bulunmadığı göz önüne alındığında geçici işgöremezlik zararının mevcut olmadığı sonucuna varılmış, bu nedenlerle sübut bulmayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir. (Emsal karar: Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/4671 esas, 2018/12410 karar sayılı ilamı)
H Ü K Ü M: Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafından alınması gereken 54,40-TL karar ilam harcından peşin yatırılan 35,90-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 18,50-TL’nin davacıdan alınıp hazineyi irat kaydına,
3-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre hesaplanan 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan masrafların kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair; davalı vekilinin yüzüne karşı, dava miktarı itibariyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/02/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır