Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/680 E. 2021/609 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/680 Esas
KARAR NO:2021/609

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :18/07/2018
KARŞI DAVA TARİHİ:27/08/2018
KARAR TARİHİ:21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya vermiş olduğu asansör bakım ve onarım hizmetleri karşılığında kesmiş olduğu faturalara dayalı cari hesap ekstresine göre takip tarihinde davalıdan 11.647,90 TL alacaklı olduğunu, iş bu alacağın davalıdan tahsil edilemeyince icra yoluna gidildiğini, ancak davalının 15/03/2018 günü takibe itiraz ederek takibin durduğunu, davalının itiraz dilekçesinde takip konusu faturalar içeriği hukuki ilişkiyi inkar etmemekte olduğunu, bu hususun ihtilafsız olduğunu, ancak davalının işin eksik ve ayıplı yapılmış olduğunu iddia etmekte olduğunu, oysa bu hususta müvekkiline yapmış olduğu herhangi bir bildirimin söz konusu olmadığını, iddiasının tamamen soyut ve dayanaksız olduğunu, davalının bu hususta gereğini yaptığını ispatla mükellef olduğunu, davalının ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, kötüniyetli davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; yapılacak keşif ve keşif sırasında dinlenecek tanıkları sayesinde, müvekkili şirketin üçüncü kişi olan …’e yaptırdığı ve aldığı hizmetle ilgili faturalar da dikkate alınarak, davacı tarafından eksik bırakılan ya da ayıplı iş olup olmadığının, üçüncü kişi faturalarının ve belgelerinin eksik ya da ayıplı işle uyumlu olup olmadığının, eksik ya da ayıplı iş bedelinin ne kadar olması gerektiğinin, sözleşme yorumcusu, mali müşavir ve makine mühendisi bilirkişiler vasıtasıyla tespitini talep ettiklerini, sunulan belgeler ve fotoğraflar ve Mahkemeden talep ettikleri yapılacak bir keşif ile de açığa çıkacağı üzere, davacı asansör bakım ve onarım işini birçok eksik ve ayıp ile ifa ettiğini, müvekkili şirketin, yukarıda bahsedilen ayıplı ve eksik işler nedeniyle …’ten hizmet alımı yaparak eksik ve ayıplı işleri tamamlamak zorunda kaldığını ve zarara uğradığını, davacının eksik ve ayıplı hizmeti nedeniyle davacının müvekkili aleyhine …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasından 11.647,90 bedelle takip yapması ve netice olarak işbu davanın açılması haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla yapılan işlerin ayıplı ve eksik olduğundan davanın reddine, ayrıca icra inkar tazminatının yasal şartları oluşmadığından reddine kadar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili karşı dava dilekçesinde; Fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, asansör bakım ve onarım hizmet alım sözleşmesinin eksik ve ayıplı ifası nedeniyle sözleşmesel alacaklarının söz konusu olduğunu, davacı talebiyle arasında mahsup ilişkisi söz konusu olduğunu, bu nedenle eksik ve ayıplı yapılan hizmet nedeniyle müvekkili şirket nezdinde oluşan zararın tazmini için şimdilik 1.000.-TL’nin davacı karşı davalıdan alınarak davalı karşı davacı müvekkili şirkete verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili karşı dava dilekçesine cevap dilekçesinde; müvekkilinin davalıya vermiş olduğu asansör bakım ve onarım hizmetleri karşılığı kestiği ve davalı tarafından itiraz veya iade edilmemiş faturalara ait cari hesap alacağını tahsil edebilmek için bir icra takibi başlattığını, ancak davalının, başlatılan takibe müvekkilinin işini eksik ve ayıplı yaptığını, bu sebeple işi dava dışı 3. kişiye tamamlattığını iddia ederek itiraz ettiğini, oysa söz konusu faturaların yasal süresinde itiraz veya iade edilmediğini, müvekkiline eksik ve ayıplı iş iddialarıyla ilgili herhangi bir bildirimin de yapılmadığını, faturaların müvekkilininin hakkedişleri olduğunu, davalının açmış olduğu karşı davada, dava dışı 3. kişi tarafından tamamlandığı iddia edilen işlere ait sunulan fotoğraf ve sözleşmelerin delil teşkil etmeyeceği kanısında olduklarını, zira, davalının dilediği kadar farklı yerden hizmet alma serbestisine sahip olduğunu, farklı bir yerden hizmet almasının müvekkilinin işini eksik veya ayıplı yaptığı anlamını taşımayacağı kanısında olduklarını, eksik ve ayıplı olduğu iddia edilen işlerle ilgili delil tespiti yaptırılıp, müvekkiline gerekli bildirimin yapılması gerekirken, bu yapılmayıp, işlerin dava dışı 3. kişi tarafından tamamlandığını gelinen aşamada iddia etmenin Sn. Mahkemeyi yanıltıcı ve kötü niyetli beyanlar olduğu kanısında olduklarını beyanla davanın kabulüne, davalının T.C. …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, davalının takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine, karşı davanın reddine, her türlü yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen …. İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine fatura alacağına istinaden 11.647,90 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen 07/09/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Asıl Dava Yönünden:
Davacı tarafından davalı aleyhine ….İcra Md. … E. Sayılı dosyasında
06.03.2018 tarihli İlamsız İcra takibinde:
Takip tarihi itibariyle: Davacı Ticari defter kayıtlarına göre: davacının davalıdan 11.647.90 TL asıl alacaklı olduğu,
Davalı ticari defter kayıtlarına göre ise: davalının davacıya 11.647.90 TL borçlu olduğu, takip tarihinden sonra olmak üzere 20.08.2018 tarihinde davalı tarafından davacıya 500.00 TL kısmi ödemede bulunduğu ve işbu ödeme sonrasında Davalının davacıya olan borcu 11.147.90 TL bakiyeye düştüğü, tarafların tacir olduğu, 06.03.2018 takip tarihinden itibaren talebe uygun olarak %9 ve değişen oranlarda Ticari avans faizi talep edilebileceği, tarafların diğer taleplerinin Sayın Mahkemeniz takdirlerinde olduğu,
Karşı Dava Yönünden:
Davacı ile davalı arasında imzalanan 01.05.2015 başlangıç tarihli Asansör Bakım ve Hizmet Sözleşmesinin, Davalı işyerindeki Asansörlerin aylık periyodik bakım ve hizmetine yönelik olduğu, İşbu sözleşme ile Asansörlerde her hangi bir yenileme ve imalatın söz konusu edilmediği sadece, ilgili Mevzuata uygun olarak aylık periyodik Servis hizmeti davacı tarafından verildiği, ve işbu servis hizmeti esansında da eskiyen ve arıza yapan para değişimlerinin bedel karşılığında davacı tarafından tamir edilmesi şeklinde olduğu,dolayısyla eksik ve ayıplı bir imalatın taraflar arasında gerçekleşmediği, diğer yandan davalı tarafından Davacının Söz konusu Asansörlerele ilgili olarak Atıplı ve eksik imalat yapıldığına dair her hangi bir yazılı ihbarının da bulunmadığı, taraflar arasında Asansör Bakım Hizmet Sözleşmesinin Sonlanmasından sonra olmak üzere, davalı ile dava dışı … Ltd Şti Arasinda Davalıya ait asansörlerin yenilenmesi Revizyonu amacıyla 13.03.2018 (06.03.2018 takip tarihinden sonra) Revizyon Sözleşmesi imzalandığı, davalı ile dava dışı … Ltd Şti arasında imzlanan Asansör Revizyon Sözleşmesi ile davalı şirketin işyerindeki 3 asansörün yenilenmesinin KDV dahil 33.040.00 TL bedel üzerinden anlaşma yapıldığı, İşbu Sözleşmenin davalı ile davacı arasındaki 01.05.2015 başlangıç tarihli Sözleşme konularının tamamen farklı olduğu, dosya kapsamına ibraz edilen Sözleşmeler ile işbu Sözleşmelere dayalı yapılan işlerin farklılığı gözetildiğinde, davacı tarafından davalıya eksik ve ayıplı bir imalatının olmadığından Karşı dava yönünden taleplerin yerinde olmadığı, görüş ve kanaatine varılmış olup takdiri Mahkemenize ait olmak üzere saygıyla arz olunur. ” şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen 06/07/2020 tarihli bilirkişi ek raporlarında; 07.09.2019 tarihli KÖK Raporun Sonuç Kısmında özetlenen inceleme, tespit ve değerlendirmeler ile heyet görüşünü değiştirecek her hangi bir somut ve belge ibraz edilmediğinden kök rapordaki görüş ve kanaatlerini tekrar sunmuşlardır.
Bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen 18/02/2021 tarihli 2. ek bilirkişi raporunda özetle;

“Asıl Dava Yönünden: Somut olayın incelemesinden davalı/karşı davacının, iddia etmiş olduğu gibi ayıba yönelik ihbara bile yer vermemiş /olması hatta keşide edilen faturaları kabul etmiş olmasının basiretli tacir yaklaşımı ile uyumlu olmadığı değerlendirilmekle, davalı/karşı davacının herhangi bir talebinden söz edilemeyeceği mütalaa olunmakla, önceki raporumuzda varılan sonuçlardan dönmeyi gerektirecek hiçbir bilgi ya da belgenin mevcut olmadığı,
Karşı Dava Yönünden: davalı ile dava dışı … Ltd Şti arasında imzlanan Asansör Revizyon Sözleşmesi ile Davalı şirketin işyerindeki 3 asansörün yenilenmesinin KDV dahil 33.040.00 TL bedel üzerinden anlaşma yapıldığı, İşbu Sözleşmenin davalı ile davacı arasındaki 01.05.2015 başlangıç tarihli Sözleşme konularının tamamen farklı olduğu, dosya kapsamına ibraz edilen Sözleşmeler ile işbu Sözleşmelere dayalı yapılan işlerin farklılığı gözetildiğinde, davacı tarafından davalıya eksik ve ayıplı bir imalatının olmadığından karşı dava yönünden taleplerin yerinde olmadığı” şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Asıl dava; taraflar arasındaki Asansör Bakım Sözleşmesi kapsamında davalı yanın sözleşme bedelini ödemediğinden bahisle başlatılan icra takibine davalı yanın itirazının iptali istemine ilişkin olup, karşı dava; söz konusu sözleşme gereğince işin davacı yanca eksik ve ayıplı olarak ifa edildiğinden bahisle davalı nezdinde oluşan zararın tazmini talebi ile açılmıştır.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince, davacı tarafın Asansör Bakım Sözleşmesi kapsamında kesilen faturalara dayalı cari hesap alacağı istemi ile başlattığı icra takibinin davalı şirketin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yapılmakla, alacak talebine konu faturaların ait olduğu dönem itibari ile 2017 ve 2018 yılına ait ticari defter ve belgelerin ibraz edildiği, ibraz edilen ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, ibraz edilen ticari defterlerin ibraz edenler lehine delil vasfını haiz olduğu saptanmıştır.
Dosya kapsamına alınan bilirkişi raporlarında tespit edildiği üzere, davacı tarafça kesilen faturaların davalı yanca itiraz edilmeksizin ticari defterlerine kaydedildiği, asıl davada tarafların birbiri ile örtüşen ticari defter ve kayıtlarıyla HMK’nun 222/3. maddesi çerçevesinde davacı alacağının haklı göründüğü, davalı karşı davacı yanın eksik ve ayıplı ifa nedeniyle davacının işinin üçüncü bir şirket olan … şirketine yaptırıldığından bahisle asıl davada davanın reddini, karşı davada uğradığı zararının tazminini talep ettiği, söz konusu hususların değerlendirilebilmesi için taraflar arasındaki ve davalı yan ile dava dışı şirket arasındaki sözleşmelerin ele alınması gerektiği, bu kapsamda davacı yanın Asansör Bakım Sözleşmesi ile üstlendiği edimin mevzuata uygun olarak periyodik servis hizmeti verilmesi ve eskiyen ve arıza yapan parçaların bedeli karşılığında değiştirilmesi/tamir edilmesi şeklinde olduğu, asansörlerin yenilenmesinin taraflar arasındaki sözleşmenin konusunu oluşturmadığının görüldüğü, her ne kadar mahkememizce dinlenilen davalı tanığı 2017 yılının 6. ya da 7. ayında davacı tarafça takılan motorun yağ akıttığını beyan etmiş ise de, devamında bu sürecin 15-20 gün sürdüğünü söylediğinden söz konusu sorunun sonradan ortadan kalktığı anlaşıldığından tanık beyanı çerçevesinde sözleşme gereğince periyodik bakımının eksik ya da ayıplı olarak yapıldığından bahsedilemeyeceği, tanığın yalnızca asansörün bozulan motorunun takılması sonrası yağ akıttığına, bu durumu davacı yana ilettiklerine ve sürecin problem çözülmeden 15-20 gün devam ettiğine dair beyanda bulunması ve taraflar arasındaki ilişkinin 2018 yılı 3. ayına kadar sürmüş olması nedenleriyle 2017 yılının 6. ya da 7. ayında gerçekleşen ve sonradan çözülen problemin davacı faturalarının itiraz edilmeksizin ticari defterlere kaydedilmiş olması da nazara alındığında eksik/ayıplı ifa olarak kabul edilemeyeceği, davalı karşı davacı yanın dosya kapsamına sonradan sunduğu TSE raporlarının davacı karşı davalı yanın da bunların sunulmasına muvafakatinin olmaması sebebiyle savunmanın genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağı uyarınca mahkememizce dikkate alınmadığından sonuç olarak asıl davada davalı tarafın eksik/ayıplı ifa savunmasını ispatlayamadığı ve davacı yanın ise davalı yandan alacaklı olduğunu kanıtladığı anlaşıldığından asıl davanın kabulüne, takip faturaya dayanmakla alacak likit olduğundan takibe haksız itiraz nedeniyle alacağına geç kavuşan davacı lehine %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine; karşı dava hakkında ise dava dışı … şirketi ile yapılan Revizyon Sözleşmesinin taraflar arasındaki sözleşmenin konusundan tamamen farklı olduğu, davalı karşı davacı yanın ayıplı/eksik ifa iddiasını usulüne uygun olarak sunulmuş delillerle dosya kapsamında ispatlayamadığı, nitekim bu hususun ispatı halinde dahi tazminini talep ettiği zararını da ispatlaması gerekeceğinden ve dava dışı … ile imzalanan konusu farklı olan sözleşme bedelinin davalı karşı davacı zararı olarak değerlendirilemeyeceği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen karşı davanın reddine dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
A)Asıl dava yönünden;
1-Davanın KABULÜ İLE,
…. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 11.647,90 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacak 11.647,90 TL’ye takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, davadan sonra yapılan ödemelerin infazda nazara alınmasına,
Alacağın % 20’si oranına tekabül eden 2.329,58 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 795,67 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 140,68 TL’nin mahsubu ile 654,99 TL ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 140,68 TL peşin, 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 176,58 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.400,00 TL bilirkişi ücreti, 168,80 TL tebligat vs. posta masrafı olmak üzere toplam 2.568,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
B)Karşı dava yönünden;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 59,30 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 35,90 TL’nin mahsubu ile bakiye 23,40 TL ilam harcının davacıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı karşı davalı vekili ile davalı karşı davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır