Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/66 E. 2018/787 K. 11.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/66
KARAR NO : 2018/787

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 17/01/2018
KARAR TARİHİ : 11/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen 03.02.2011 tarihli dava dilekçesinde özetle;.”Müvekkil şirket, davalı yan ve dava dışı … Vadisi Site Yönetimi arasında spor ve fitness hizmetlerinin verilmesi konulu, 11.09.2009 tarihinde 5 yıl süreli Hizmet Alım ve İşletme Sözleşmesi akdedildiğini, davalı tarafça keşide edilen 21.09.2010 tarihli ihtarname ile işletme ruhsatının alınamaması nedeniyle sözleşmenin ifa edilmesinin mümkün olmadığını ve müvekkili şirketin ilgili ruhsatın alınması için üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirmediğini iddia ettiğini. Ayrıca söz konusu ihtarname ile taraflar arasındaki mevcut sözleşmeyi feshettiğini, davalı yanın sözleşmesel yükümlülüklerine aykırı hareket ettiğini, müvekkili şirketin yapmış olduğu büyük yatırıma rağmen, elde edeceği gelirden yoksun kaldığını, müvekkilce tüm edimlerin eksiksiz yerine getirildiğini, haksız feshe gerekçe gösterilen eksikliklerin de süresinde tamamlandığını ileri sürmüş ve sonuç olarak, davalı tarafından feshedilen sözleşme uyarınca müvekkilinin elde etmeye hak kazandığı, davalı tarafından taahhüt edilen minimum yıllık tutar üzerinden hesaplanmış olan 2.464.110,00.-USD’nin derdest davada ıslah yolu ile dava değerini arttırma ve ıslah edilen miktara 14.09.2010 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunu’nun 4/A maddesi uyarınca faiz işletilmesini talep etme haklarının saklı kalması kaydıyla, şimdilik 10.000.-USD’lik kısmınım 14.09.2010 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunu’nun 4/A maddesi uyarınca faizi ile birlikte, aynen veya fiili ödeme günündeki TCMB efektif Satış Kuru üzerinden hesaplanacak Türk Lirası karşılığının davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini, sözleşmenin feshedilmesinden ve ilgili hizmetlerin gereği gibi sağlanamamasından kaynaklanan zararlar da dâhil olmak üzere 100.000.500.-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren, 3095 sayılı kanunun 4489 sayılı Kanun ile değişik 2. maddesi uyarınca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının kısa vadeli avanslar için uyguladığı faiz oranı üzerinden işleyecek yıllık faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline” karar verilmesini ister iş bu dava açılmıştır.
Davalı / Karşı Davacı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; “Davacı şirket, müvekkilinin sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirmediğini iddia ettiğini. Bunların gerçeği yansıtmadığını, müvekkili tarafından söz konusu taşınmazın ruhsatı yangın merdiveninin yönetmeliğe uymadığından dolayı alınamadığını, öte yandan sözleşme imzalandığı sırada işletmeye açılması beklenen taşınmazın yapı kullanma izninin de bulunmadığını, bu sebeple iskân izni olmayan bir taşınmaza işletme ruhsatının alınamayacağını, itfaiye raporunda belirtilen eksikliklerin giderilmediği takdirde, müvekkili şirketin söz konusu tesisteki faaliyetlerinden men edileceğinin bildirildiğini, davacının sözleşme konusu tesisi benzer bir sözleşme ile hâlihazırda üçüncü bir şahsın kullanımına tahsis ettiğini, aynı dönem için müvekkilinden haksız yere maddi tazminat talep ettiğini, davacı şirketin sözleşmesinin feshi nedeniyle elde etmeyi beklediği gelirden mahrum kalması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, davacı şirketin, dava konusu tesisin müvekkili şirket tarafından tahliye edilmesinin akabinde, söz konusu tesisi kendi uhdesinde işlettiğini ve tesisten gelir elde ettiğini, müvekkilinin …’in somut dava bakımından herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürmüş ve açılan davanın reddine, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine” karar verilmesini isteminde bulunmuştur.
Davalı/Karşı Davacı vekili tarafından sunulan karşı dava dilekçesinde ise özetle; “Taraflar arasındaki mevcut sözleşmenin, müvekkili şirket tarafından gönderilen 21/09/2010 tarihli ihtarname ile haklı nedenle feshedildiğini, işletmenin fesih tarihinden sonra tarafların karşılıklı mutabakatı ile, 19/10/2010 tarihinde davacı / K.davalı şirket ve dava dışı Toskana vadi site yönetimi tarafından, tüm teçhizat ve malzemeleri ile birlikte teslim alındığını, mahrum kalman gelirlere ilişkin müvekkili şirket tarafından dava dışı yönetim aleyhine, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … E.saydı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, söz konusu takibe Site Yönetimi tarafından itiraz edildiğini, müvekkillerinin sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davacı şirketin, müvekkili şirket tarafından tesisin siteye kattığı değer sayesinde söz konusu sitedeki dairelerin satışını gerçekleştirebildiğini, gerek …ve gerekse Site Yönetiminin, sözleşmenin imzalanması ve…markası altında spor tesisinin faaliyette bulunması nedeniyle menfaat temin ettiğini ve sözleşmeden beklediği yararı sağlamadığını, müvekkili şirketin dava konusu tesisi tahliye ettikten sonra, kayıtlı üyelerinin spor salonu hizmetlerinden faydalanabilmesi ve hak kaybına uğramaması nedeniyle, dava dışı… Ltd.Şti. ile söz konusu şirketin işlettiği … Tesisinin kullanımı ile ilgili bir protokol imzalandığını, imzalanan bu protokol ile, dava dışı firmaya 50.000.-TL.lik ödemenin yapıldığını, diğer yandan davacı / K.davalı ve site yönetimi tarafından, müşteri çevresine gönderilen yazı ile, açıkça haksız rekabete yol açtı gereği müvekkilinin sözleşme dönemi boyunca mahrum kaldığı gelirler ve yapılan yatırım tutarları da dâhil olmak üzere uğradığı kayıpları, dava dışı ….ve Tic. Ltd.Şti ile … Vadisi Evlerinde bulunan tesisin işletmesi ile ilgili olarak imzalanan protokol kapsamında, dava dışı … Ltd.Şti’ne ödenen toplam tutarı, müvekkili şirket tarafından tesisin davacı / k davalılara tesliminden sonraki tarihe ait olan elektrik faturası dâhil, çeşitli masraf bedellerini karşılamak üzere, şimdilik 10.000.-TL maddi ve 10.000.-TL manevi tazminatın tahsili” istemi ile iş bu karşı davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Kapatılan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas ve… Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda; “İş bu davanın Kısmen Kabulü ile 10.000.-USD Maddi tazminatın ve 10.000.-USD Manevi tavzimatın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince dava tarihinden itibaren yürütülecek yıllık USD faizi ile birlikte B.K 83 madde gereğince fiili ödeme günündeki kur karşılığı TL nin iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine, Kanıtlanamayan karşı davanın reddine” karar verilmiş, kararın davacı ve davalı vekillerinin temyizi üzerine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 2016/7528 Esas ve 2017/2569 Karar sayılı 05/10/2017 tarihli bozma ilamı ile;
“1-Yargılama sırasında ve karardan önce davalılardan …Ltd. Şirketinin tasfiye edilerek tüzel kişiliğinin sona erdirildiği ve sicilden terkin edildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu durum yargılama aşamasında farkedilmeyip yargılamaya devam edilerek adı geçen şirket aleyhine de hüküm kurulduğu gibi aynı şirket tarafından açılan karşı davada da hüküm kurulmuştur. Hal böyle olunca taraf eksik olduğu halde davanın sonuçlandırıldığı anlaşılmaktadır. Bu durumda asıl dava yönünden davacıya davalı şirket aleyhine davayı sürdürmek isteyip istemediği sorularak istemesi halinde şirketin ihyası yönünden süre ve yetki verilerek ihya edilmesi durumunda şirketin belirlenecek temsilcilerine tebligat yapılmak suretiyle duruşmaya çağrılıp yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerektiğinden bu doğrultuda taraf teşkilinin sağlanabilmesi bakımından hükmün re’sen bozulması gerekmiştir.
2-Kabule göre; asıl davada iki davalı olmasına rağmen hükmedilen alacağın davalıdan tahsiline denilmek suretiyle infazda tereddüt yaratacak şekilde karar verilmesi hatalı görülmüştür.” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiş, işbu dosya Mahkememizin yukarıdaki esasına kayıt edilerek yargılamaya devam edilmiştir.
Davacı-karşı davalı vekili, müvekkili şirket ile davalı taraf ve dava dışı … Vadisi… Yönetimi arasında spor ve fitness hizmetlerinin verilmesi konulu sözleşmenin davalı karşı davacı vekilince haksız yere feshedilmesi nedeniyle 10.000,00-USD maddi tazminat ile 100.000,00-TL manevi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı-karşı davacı vekili söz konusu taşınmazın yangın merdiveninin yönetmeliğe uymadığından işletme izni alınamadığını bu nedenle sözleşmenin haklı olarak feshedildiğini savunarak davanın reddini istemiş karşı davasında haklı nedenle fesih nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur.
Tüm dosya kapsamı, Yargıtay bozma ilamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Kapatılan İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…Esas ve …Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında ve karardan önce davalılardan… Ltd. şirketinin tasfiye edilerek tüzel kişiliğinin sona erdirildiği ve sicilden terkin edildiği, bu nedenle asıl dava yönünden davacıya davalı şirket aleyhine davayı sürdürmek isteyip istemediği sorulmuş; ancak davacı-karşı davalı ve davalı-karşı davacı tarafça davalı şirketin ihyasının gerçekleştirilmeyeceği beyan edildiğinden, bu davalı yönünden dava şartı yokluğunda davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş, yine davacı tarafın maddi tazminat yönünden Kapatılan … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… E. ve … K. sayılı dosyasında “10.000,00USD maddi tazminatın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince dava tarihinden itibaren yürütülecek yıllık USD faizi ile birlikte BK 83 madde gereğince fiili ödeme günündeki kur karşılığı TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde karar verilmiş ise de; davacı tarafça maddi tazminatın tahsil edildiği beyan edilmekle bu konuda yeniden karar tesisine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
Her ne kadar Kapatılan … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …E. ve …K. sayılı dosyasında; “10.000.-USD Manevi tavzimatın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince dava tarihinden itibaren yürütülecek yıllık USD faizi ile birlikte B.K 83 madde gereğince fiili ödeme günündeki kur karşılığı TL nin iş bu davalıdan alınarak davacıya verilmesine” karar verilmiş ise de; davacı tarafın manevi tazminata ilişkin talebinin TL para birimi olduğu anlaşılmakla manevi tazminata ilişkin Yargıtay bozma ilamı kapsamında tarafların manevi tazminata ilişkin temyiz itirazları henüz incelenmediğinden yalnızca önceki hükümde USD olarak belirlenen miktarın TL olarak belirlenmesine ve karşı davanın reddine ilişkin hüküm kurmak gerekmiş, buna ilişkin aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE ;
Davalı… Ltd. Şti. Aleyhine açılan davanın HMK’nun 114/1d bendindeki dava şartı yerine getirilmediğinden bu davalı yönünden dava şartı yokluğunda davanın usulden reddine,
Maddi tazminat yönünden Kapatılan … Asliye Ticaret Mahkemesinin… E. Ve … K. Sayılı dosyasında “10.000,00-USD maddi tazminatın dava tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4/a maddesi gereğince dava tarihinden itibaren yürütülecek yıllık USD faizi ile birlikte BK 83 madde gereğince fiili ödeme günündeki kur karşılığı TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde karar verilmiş ise de davacı tarafaca maddi tazminatın tahsil edildiği beyan edilmekle bu konuda yeniden karar tesisine yer olmadığına,
10.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihi olan 03/02/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Karşı davanın reddine,
2- Asıl Davada: Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 683,10-TL ilam harcından peşin alınan 2.017,35-TL’nin mahsubu ile bakiye 1.334,25-TL. Harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 683,10 -TL karar harcı ve 18,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 701,15 -TL’nin davalı …’den tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince, manevi tazminat yönünden hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücretinin davalı …’ten tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş bulunduğundan, yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.gereğince red edilen manevi tazminat yönünden hesaplanan (Davacıya verilen vekalet miktarını geçemeyeceğinden) 2.180,00 TL. Vekalet ücretinin davacıdan alınarak, Davalı …’e verilmesine,
5-Karşı dava yönünden, Karar tarihinde yürürlükte bulunan, harçlar tarifesi gereğince hesaplanan 35,90-TL ilam harcından, peşin alınan 297,60-TL’nin mahsubu ile bakiye 261,70 TL. Harcın karar kesinleştiğinde talep halinde karşı davacıya iadesine,
Karşı davada, davacı-karşı davalı …Ş. kendisini vekille temsil ettirmiş bulunduğundan, yürürlükte bulunan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine gereğince maddi tazminat yönünden hesaplanan 2.180,00-TL vekalet ücreti ile, maevi tazminat yönünden hesaplanan 2.180 TL. Vekalet ücreti olmak üzere, toplam: 4.360,00 TL. Vekalet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak, …ne verilmesine,
6-Davacı-Karşı Davalı tarafından yapılan 1.901,50-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 164,19-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; artan 1.737,31-TL’nin davalı-Karşı Davacı …’ten tahsili ile davacı …ne verilmesine,
7-Davalı-Karşı Davacı … tarafından sarf edilen 77,50-TL yargılama giderinin davacı-Karşı davalı …Ş.’den alınarak bu davalıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde temyizi kabil olmak üzere yargıtay yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/09/2018

Katip …

Hakim …