Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/635 E. 2020/460 K. 06.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/635 Esas
KARAR NO : 2020/460
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 15/09/2014
KARAR TARİHİ : 06/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili, mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle ; Müvekkili ile davalı arasında vuku bulan ticari ilişki neticesinde, müvekkilinin davalıdan 82.068,08 USD alacaklı olduğunu, söz konusu alacağın tahsili için … İcra Müdürlüğü’nün 2011/… E. sayılı dosyası üzerinden icra takibine girişildiğini, ancak davalının zaman kazanmak amacıyla yapmış olduğu itiraz üzerine söz konusu icra takibinin durdurulduğunu, cari hesap ekstresinde ve 31.12.2009 tarihli davalının bu tarih itibariyle 80.498,33 USD borçlu olduğunu bildirdiği ve altında davalı şirketin kaşesini ve şirket yetkilisinin imzasının bulunduğu belgeden de davalının yapmış olduğu itirazın kötü niyetli olduğunu, söz konusu cari hesap alacağı için davanın açıldığı tarihe kadar herhangi bir ödeme de yapılmadığını, haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ile takibin devamına, davalının alacağın %40’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, mahkememize vermiş olduğu cevap dilekçesinde özetle, davaya konu olayın Türkmenistan’da yapılmış olan hastane inşaatıyla ilgili olduğunu, yapılan inşaatın Türkmenistan’da olmasından dolayı Türkiye Mahkemelerinin görevli ve yetkili olmayıp, görevli ve yetkili mahkemenin Türkmenistan Mahkemeleri olduğunu, davacının ileri sürmüş olduğu alacağa ilişkin davalı şirketin herhangi bir borcu bulunmadığını, bu konuda şirket defterlerini ibraz etmeye hazır olduklarını, alacak konusunun mevcudunu ve davacının herhangi bir mesnede dayanmayan iddialarının yerinde olmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
Dava dosyası Ticaret mahkemelerinin heyet mahkemeleri olarak faaliyete geçmeleri nediniyle HSYK kararı gereğince, Kapatılan … Asliye Ticaret Mahkemesi’nden mahkememize devredilmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip, celbi gerekli deliller celp edilerek dosyamız arasına girmiştir.
Mahkememizce davalı tarafça yetki itirazının süresinde yapılmaması ve davalının ikametgahının mahkememiz yargılama sahası içinde olması nedeniyle yetki itirazının,ayrıca Türkmenistan Mahkemelerinin görevli olduğu yönündeki milletler arası yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya mahkememizde devam edilerek dava dosyasının esastan incelenmesine geçilmiştir.
Mahkememiz dosyasının delillerini, … İcra Müdürlüğünün 2011/… esas sayılı takip dosyası, cari hesap ekstreleri, faturalar, ticari defter ve kayıtlar, cevabi yazılar, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu alınan bilirkişi kök ve ek raporları oluşturmaktadır.
Celp ve tetkik edilen …. İcra Müdürlüğünün 2011/… esas sayılı takip dosyasında; davacı tarafından, davalı …Ş. hakkında 80.498,37 USD asıl alacak + 1.569,71 USD takip öncesi faiz olmak üzere toplam 82.068,08 USD alacağa, takip tarihinden itibaren işleyecek dövize uygulanan en yüksek mevduat faizi, icra harç ve giderleri ile avukatlık ücretinin, ödeme günü itibariyle merkez bankasının efektif satış kuru üzerinden tahsili talebi ile takibe geçtiği, takibe yapılan vaki itiraz üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmaktadır.
Mahkememizce dosya üzerinde iddia ve savunma doğrultusunda Mali Müşavir … marifeti ile inceleme icra edilerek konuya ilişkin 17.12.2012 tarihli kök rapor ve ek raporlar teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Bilirkişiden alınan 17.12.2015 tarihli raporda özetle; ibraz edilen davalı şirket defter ve kayıtları ile dosya muhteviyatı belgeler üzerinde yapılan inceleme sonucu; davanın konusunun davacı tarafından davalı adına tanzim edilen faturaların tahsil edilmeyen bakiyesi olduğunun iddia edilmesi, davalının ise davacı şirkete borçlarının olmadığını beyan etmelerinden kaynaklandığını, dava dosyası içerisinde davacı ile davalı arasındaki ilişkiyi belirleyen yazılı bir sözleşme bulunmadığını, dava dosyası içersinde, davalı … A.Ş.’ni temsilen … tarafından ….Noterliğinden 28.05.2009 tarihinde … yevmiye nolu vekaletname ile şirket çalışanı olan …’ın 28.10.2010 tarihi mesai bitimine kadar (Türkmenistan hudutları dahilinde … A.Ş, olarak açacağımız şubenin “şube müdürü” olarak yönetim kurulumuzca atanan 1969 doğumlu … pasaport numaralı … şirketimiz adına her türlü inşaat, alt yapı, üst yapı projeleri hakkında teklif almaya ve vermeye, ihalelere katılmaya, takip etmeye ve sonuçlandırmaya, defter ve evrakları onaylatmaya ve onaylattırmaya, inşaatlarla ilgili bankalardaki işlemleri takip etmeye, defter ve evrakları onaylatmaya ve onaylattırmaya, şirketimiz namına bankalarda hesaplar açtırmaya, tek imza ile 50.000,00 USD veya muadili manat çekmeye, 3. şahıslara havale ve/veya transfer ettirmeye, ödemeleri yapmaya, para yatırmaya, çeşitli para birimleri arasında kambiyo işlemleri yapmaya, şirket namına gelen havaleleri şirket hesapları arasında dağıtmaya gümrüklerde şirket namına gelecek malları teslim almaya, aldırtmaya, Türkmenistan’dan Türkiye’ye şirket adına mal yollamaya, gümrüklerde doğacak tüm yasal masrafları ve komisyonları ödemeye, ödetmeye, vekil tayin edildiğini, davacı tarafından davalı düzenlenen 31.12.2009 tarihli cari hesap özetine ait “mutabakat” metninde, aynen; … firmamızda bulunan cari hesabınızda 31.12.2009 tarihi itibari ile 80.49837 USD borcunuz bulunmaktadır. Mutabık olup olmadığınızı bildirilmenizi rica ederim.” denildiği, mutabakat metnine davalı … İnşaat A.Ş. adına … tarafından “Firmamız kayıtlarında Telekeji firmanıza ait cari hesabınızın 31.12.2009 tarihi itibariyle 80.498.33 USD ALACAĞI bulunmaktadır.” şeklinde belirtilerek imzalandığını, davalı şirkete ait kaşe basıldığı ancak yuvarlak şeklindeki kaşenin ortasında davalı şirketin ünvanı yazılı olduğu, kenar kısmında da “Aşgabat Şaheri Türkmenistandaky Şahamçasy” yazılı olduğunu, davacı tarafından 21.02.2010 tarihinde döküm alınmış davalı şirket ile ilgili 01.01.2009-31.12.2009 dönemine ait cari hesap ekstresine davalı şirkete ait kaşe basıldığı ancak yuvarlak şeklindeki kaşenin ortasında davalı şirketin ünvanı yazılı olduğu, kenar kısmında da “Aşgabat Şaheri Türkmenistandaky Şahamçasy” yazılı olduğu … tarafından imzaladığını, bu ekstrede davalının davacıya 80.498,33USD borçlu olduğunu,davalı … İnşaat A.Ş.’nin Türkmenistan’daki şantiye sorumlusu olarak görev yapan şirket çalışanı … tarafından 25.06.2010 tarihinde imzaladığı yazının içeriğinin ise; … A.Ş. Türkmenistan şirketimizin Lojistik ve Satın alma Müdürü pozisyonunda görevli …’ nın 27.3.2008 tarihinde aylık 2.500 USD karşılığında şirket bünyesinde çalıştığının belirtildiğini, yazıyı … (Kaşe ve imza bulunmaktadır) tarafından imzalandığını, bila tarihinde imzaladığı yazının içeriğinin ise, … A.Ş. Türkmenistan çalışanlarından satın alma müdürü … Temmuz 2010 sonu itibariyle şirketten 22.632,00 USD maaş alacağı bulunduğunu, yazıyı şantiye sorumlusu … (Kaşe ve imza bulunmaktadır) tarafından imzalandığını, ayrıca, dava dosyası içerisinde davalı şirket çalışanı olan …’ya ait 2008, 2009 ve 2010 yıllarına ait 335-Personele Borçlar muavin hesabının olduğu ve muavin hesaplarının fotokopilerinin üzerlerinde davalı şirket şantiye sorumlusu … ‘ ın imzasının olduğunu, davacı ile ilgili belgeler üzerinde yapılan inceleme: davacının yurtdışı şirket tarafından inceleme günü ticari defter ibraz edilmediğinden ticari defterler üzerinde inceleme yapılamadığını, ancak dava dosyasına ibraz edilmiş olan 2009 yılı cari hesap ekstresi ile 2009 yılındaki tüm satış faturalarının üzerlerinde unvan olarak davalı şirketin ünvanının yazılı olduğunu, teslim alan bölümünde satın alma müdürü … olarak imzalandığı görülmüş olup, ayrıca davacının davada talep ettiği tutarında davalıya mutabakat yazısı ile hatırlatıldığını, davalı şirketinde kaşe ve şantiye sorumlusu şahsın imzası ile borcun kabul edildiğini, dava dosyasına sunulan davalı şirket ile ilgili hesap ekstresinin dökümünde; davacı tarafından davalı adına tanzim edilmiş faturaların fotokopilerinin bulunduğunu, faturaların teslim alan bölümünde satın alma müdürü … olarak imzalandığını, davalı şirket tarafından inceleme günü sunulan 2008, 2009, 2010 yıllarına ait ticari defterlerdeki kayıtların incelenmesinde; davacı tarafça dava dosyasına sunulan davalı şirket adına tanzim edilmiş, teslim alan bölümünde satın alma müdürü … olarak imzalanmış faturaların davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığını, davacı adına açılmış bir cari hesap bulunmadığını,ticari defterlerdeki kayıtların incelenmesinde de; 2009 yılında … Merkez ve Şubeler Cari Hesabı isimli ana hesabın Tali hesabı olarak … Şubesi cari hesabı adı altında bir hesapta işlemler yapıldığını, örneğin 16.09.2009 tarih … numaralı Yevmiye maddesinde … Şubesi cari hesabına 210.000,00USD borç olarak kaydedildiğini, bu kayıtlardan da davalı şirketin Türkmenistan’da bir şubesinin bulunduğu anlaşılmış olup, davalı şirketi temsilen … tarafından şirket çalışanı olan …’a verilen ….Noterliğinden 28.05.2009 tarih … yevmiye nolu vekaletnamesinden de Türkmenistan’da bir şube kurulması için vekalet verildiğinin anlaşıldığını, ancak dava dosyasına İstanbul Ticaret Sicil Memurluğu tarafından gönderilmiş Ticaret Sicil Gazetelerindeki davalı şirket ile ilgili ilanlarda şube açılış ile ilgili alınmış bir kararın bulunmadığını, davacıya ait dosya içeresindeki cari hesap ekstresi ve 2009 yılma ait satış faturaları, mutabakat metni ile davalı tarafından ibraz edilen ticari defterler ve tüm dosya muhteviyatı belgeler üzerinde yapılan incelemelerde; dava dosyasında mevcut davacı tarafça sunulmuş cari hesap ekstresine göre davacının davalı şirketten 80,498,33 USD alacaklı olduğunun tespit edildiğini, davacı tarafından davalı şirket adına 2009 yılında tanzim edilmiş cari hesap ekstresinde yer alan faturaların davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı, ancak davalı şirkete ait ticari defter kayıtlarında … Şubesi cari hesabı adı altında bir hesapta işlemler yapıldığını, davalı şirket … A.Ş.’ni temsilen … tarafından ….Noterliğinden 28.05.2009 tarihinde … yevmiye nolu vekaletname ile şirket çalışanı olan …’ ın 28.10.2010 tarihi mesai bitimine kadar (Türkmenistan hudutları dahilinde … A.Ş. olarak açacağımız şubenin “şube müdürü” olarak yönetim kurulumuzca atanan 15.11.1969 doğumlu … pasaport numaralı …’ ın şirket adına her türlü inşaat, alt yapı, üst yapı projeleri hakkında teklif almaya ve vermeye, ihalelere katılmaya, takip etmeye ve sonuçlandırmaya, defter ve evrakları onaylatmaya ve onaylattırmaya, inşaatlarla ilgili bankalardaki işlemleri takip etmeye, defter ve evrakları onaylatmaya ve onaylattırmaya, şirketimiz namına bankalarda hesaplar açtırmaya, tek imza ile 50.000,00 USD veya muadili manai çekmeye, 3. şahıslara havale ve/veya transfer ettirmeye, ödemeleri yapmaya, para yatırmaya, çeşitli para birimleri arasında kambiyo işlemleri yapmaya şirket namına gelen havaleleri şirket hesapları arasında dağıtmaya gümrüklerde şirket namına gelecek malları teslim almaya, aldırtmaya, Türkmenistan ’dan Türkiye ’ye şirket adına mal yollamaya, gümrüklerde doğacak tüm yasal masrafları ve komisyonları ödemeye, ödetmeye vekil tayin edildiğinin görüldüğünü, davalı şirket tarafından davaya cevap dilekçesinde, davaya konu olay Türkmeniztan’da yapılmış hastane inşaatıyla ilgili olduğunun belirtildiğini, davacı tarafından 2009 yılında davalı şirket ünvanına satış faturalarının tanzim edildiği, faturaların üzerlerinde unvan olarak davalı şirketin unvanının yazılı olduğunu, teslim alan bölümünde satın alma müdürü … olarak imzalandığını, ayrıca davacının bu davada talep ettiği tutarında davalıya mutabakat yazısı ile hatırlatıldığını, mutabakat metnine davalı … inşaat a.ş. adına … tarafından “Firmamız kayıtlarında Telekeji firmanıza ait cari hesabınızın 31.12.2009 tarihi itibariyle 80.498.33 USD alacağı bulunmaktadır.” Şeklinde belirtilerek imzalandığı, davalı şirket’e ait kaşe basıldığı ancak yuvarlak şeklindeki kaşenin ortasında davalı şirketin ünvanı yazılı olduğu, kenar kısmında da “Aşgabat Şaheri Türkmenistandaky Şahamçasy” yazılı olduğu, dava dosyasında mevcut hesap ekstresinde de yuvarlak şeklinde ortasında davalı şirketin unvanı yazılı olduğu, kenar kısmında da “Aşgabat Şaheri Türkmenistandaky Şahamçasy” yazılı olduğu kaşe basıldığı ve … … tarafından imzalandığını, faturaların üzerlerinde teslim alan bölümünde imzası bulunan satın alma müdürü … ile ilgili olarak dava dosyası içerisinde … (Kaşe ve imza bulunmaktadır) imzalamış yazılar bulunduğunu, bu yazılarda … A.Ş. Türkmenistan şirketimizin lojistik ve satın alma müdürü pozisyonunda görevli …’nın 23.07.2008 tarihinde işe başladığını,şirket bünyesinde çalıştığı, 2.500 USD aylık maaş aldığını, … A.Ş. Türkmenistan çalışanlarından Satınalma Müdürü … Temmuz 2010 sonu itibariyle şirketlerinden 22.632,00 USD maaş alacağı bulunduğu, belirtilerek yazıların şantiye sorumlusu … tarafından kaşe basılmak sureti ile imzalandığının görüldüğünü, ayrıca, bu konu ile ilgili olarak dava dosyası içerisinde davalı şirket çalışanı olan …’ya ait 2008, 2009 ve 2010 yıllarına ait Personele Borçlar muavin hesabının olduğu ve işbu muavin hesaplarının fotokopilerinin üzerlerinde davalı şirket şantiye sorumlusu …’ın imzasının olduğunu, tüm bu belgelerin birlikte değerlendirilmesinde davalı şirketin Türkmenistan’da bir şubesinin bulunduğunun, bu alımların bu şubenin yetkilileri tarafından yapıldığının , ancak dava dosyasına … Ticaret Sicil Memurluğu tarafından gönderilmiş Ticaret Sicil Gazetelerindeki davalı şirket ile ilgili ilanlarda şube açılış ile ilgili alınmış bir kararın bulunmadığını” mütalaa ve beyan etmiştir.
Davacı tarafın defterlerinin incelenmesi babında, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu bilirkişiden alınan ek raporda ise bilirkişi özetle, davacı vekili tarafından 21.1.2013 tarihli teslim tutanağında; defterlerin Türkmenistan’ ın Halep Konvansiyonu tarafı olmaması nedeniyle apostil şerhli suretleri sunamadıklarını, vergi dairesi onaylı suretlerini sunduklarını belirttiklerini, davacıya ait Türkmenistan’ ın … Devlet Vergi Dairesi … İlçesi Vergi Dairesi … İlçesi Vergi Dairesi Müdür Yardımcısı tarafından kaşelenip imzalanmış gelir- gider kayıt defterinin fotokopilerinin tercümeleri üzerinden yapılan incelemede, kök raporda yer alan dava konusu alacağı oluşturan dava dosyasına ibraz edilmiş 2009 yılında davacı tarafından tanzim edilmiş üzerlerinde unvan olarak davalı şirketin ünvanın yazılı olduğunu, teslim alan bölümünde Satın Alma Müdürü … olarak imzalandığı görülen faturaların bu defterlerde kayıtlı olduğunun görüldüğünü, ancak defterlerin tercümesinde tutar bölümünün tercümesinin yapılmaması sebebi ile faturaların tutarları ile ilgili bir tespitinin yapılamadığını, sadece fatura numaralarının kontrolünün yapılabildiğini, bu defterlerde sadece faturalarla ilgili bilgilerin yer alması sebebiyle cari hesapla ilgili bir bakiyenin görülemediğini, mütaala ve beyan etmiştir.
Davacı vekiline, faturaların tutar bölümündeki çeviri eksikliğini gidermesi yönünde verilen süre sonunda, davacı vekili tarafından sunulan davacıya ait Vergi Dairesi onaylı defter suretlerinin tercümesi ve davalı tarafça sunulan 2009 yılı 12 aylık SGK bildirimleri ve ekinde yer alan Sigortalı Hizmet Listeleri ile tüm dosya muhteviyatı belgeler üzerinde yapılan tetkikatın değerlenderilmesi bakımından, dosya bilirkişiye tevdi edilmekle bilirkişiden ek rapor istenmiş olup, bilirkişi vermiş olduğu ek raporunda özetle; davalı şirketin … Sarıyar … pafta, … parsel Yerliköy mevkii adresinde iş yerinde …’ ın 2009 yılı 1. Ve 12. Ay dahil olmak üzere tüm aylarda şirketin sigortalı çalışanı olduğunu, davacı tarafından davalı şirket adına tenzim edilmiş dava konusu alacağı oluşturan faturaların davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu ancak gelir gider kayıt defteri olması sebebi ile defterlerde sadece faturaların kayıtlarının tespit edilebildiğini, sunulan kayıtlardan cari hesapla ilgili bir bakiyenin tespitinin yapılamadığını, dava dosyasında mevcut davacı tarafça sunulmuş cari hesap ekstresine göre davacının davalı şirketten 80.498,33 USD alacaklı olduğunu, davalının ticari defterlerinde davacı tarafından davalı şirket adına 2009 yılında tanzim edilmiş cari hesap ekstresinde yer alan faturaların kayıtlı olmadığını, davalı şirketi temsilen … tarafından …’ ın şirketler adına vekil tayin edildiğini, dava dosyasına sunulan davalı şirketin 2009 yılı SGK bildirgeleri sigortalı hizmet listelerinde davalı şirketin … Sarıyer … pafta, … parsel Yerliköy Mevkii adresindeki iş yerinde …’ ın 2009 yılı 1. Ve 12. Ay dahil olmak üzere tüm aylarda şirketin sigortalı çalışanı olduğunu, davacı tarafından davalı şirket adına tanzim edilmiş faturaların üzerinde unvan olarak davalı şirketin unvanının yazılı olduğunu, teslim alan bölümünde satın alma müdürü …’ nin imzasının bulunduğunu, dava dosyasında mevcut mutabakat metnine davalı şirketin adına … tarafından şirket kaşesinin bulunduğu ve imzasının bulunduğunu, faturaların teslim alan bölümünde imzası bulunan satın alma Müdürü … ile ilgili olarak dava dosyası içerisinde …’ın kaşe ve imzasının bulunduğu yazılarda,davalı şirketin Türkmenistan şirketinin lojistik ve satın alma müdürü pozisyonunda görevli …’ nın 23.7.2008 tarihinde işe başladığını, şirket bünyesinde çalıştığını 2.500 USD aylık maaş aldığını, davalı şirketin Türkmenistan çalışanlarından satın alma müdürü …’nın Temmuz 2010 sonu itibariyle şirketlerinden 22.632,00 USD maaş alacağı bulunduğunun, belirtildiği yazıların şantiye sorumlusu … tarafından kaşe basılmak suretiyle imzalandığının tespit edildiğini, mütalaa ve beyan etmiştir.
Mahkememizce resen belgelerde adı geçen … ve …’nın tanık sıfatıyla beyanlarının tespiti yönünde ara karar oluşturulmuş ise de; adı geçenlerin adresine ulaşılamadığı gibi davacı tarafça da duruşmada hazır edilemediklerinden beyanları tespit edilememiştir.
Mahkememizce mali müşavir bilirkişi …’ın yanına mimar bilirkişi … ‘inde ilavesi suretiyle dayanak faturaların kadri marufluğunun tartışılması ve teyidi babında oluşturulan ara karara rağmen bilirkişi … konuya ilişkin türkçe çevirili evraklar dosyaya ibraz edilemediğinden incelemenin yapılamadığı yazısıyla dosya mahkememize iade edilmiştir.
Akabinde dosyadaki faturaların denetimi ve kadri marufluk değerlendirilmesi maksadı ile her iki bilirkişinin katılımı ile bilirkişilerden iddia ve savunmayı karşılar ve var ise davacı alacağını tespit eder nitelikte diğer raporlar ile gerekli bağlantı sağlanmak suretiyle hükme esas, denetime olanaklı rapor alınması için ek inceleme yapılmasına, heyete inşaatçı bilirkişi … ’ in dahil edilmesi ve ek rapor alınması yönündeki ara doğrultusunda; 18.3.2015 tarihli heyet ek raporunda ek raporda özetle; davacı tarafından sunulan ticari defter kayıtları ve tüm dosya muhteviyatı belgeler üzerinden kök, 1 ve 2. Ek raporlarda ve yapılan incelemeler neticesinde; dava dosyasında mevcut faturalar üzerinde yapılan incelemede, faturaların indirimli toplam tutarının 75. 383.28 USD olduğunu, gelir-gider kayıt defterine işlenmemiş bu ürünlerin toplam tutarının 233.21 USD olduğunu, fatura toplam indirimli tutarından defterde yazılı olmayan ürünlerin tutarı çıktığında, kalan fatura miktarı 75.150,07 USD tutarının kadrimaruf olacağı kanaatine varıldığını, bu fatura tutarından davacı tarafından kabul edilen davalı tarafından yapılmış 57.405,00 USD ‘lik ödemenin düşülmesi ile davacının alacak bakiyesinin tespit edilebileceğini, davacının cari hesabında yer alan 2008 yılından devreden de 11.771,38 USD.lık devir bakiyesinin kabul edilip edilmeyeceğinin mahkemenin takdirinde olduğunu, mahkeme tarafından, davacının cari hesabında yer alan 2008 yılından devreden 11.771,38 USD.lık devir bakiyesinin kabul edilmemesi halinde davacının davalıdan 17.745,07 USD alacaklı olduğunu, mütalaa ve beyan etmiş,bilirkişilerden inşaatçı … raporu ayrık raporuna istinat eden ihtirazi kayıtla imzalayarak 18.03.2015 tarihli ayrık raporunu ibraz etmiştir.
İnşaatçı bilirkişi … 18.03.2015 tarihli ayrık raporunda özetle; davacı tarafından sunulan ticari defter kayıtları ve tüm dosya muhteviyatı belgeler üzerinden kök ve 1. ve 2. Ek raporlarda ve yapılan incelemeler sonucunda; dava dosyasında mevcut faturalar üzerinde yapılan incelemede, faturaların indirimli toplam tutarının 75.383,28 USD olduğunu, gelir gider kayıt defterine işlenmemiş bu ürünlerin toplam tutarının 233.21 USD olduğunu, fatura toplam indirimli tutarından defterde yazılı olmayan ürünlerin tutarı çıkarıldığında kalan fatura miktarının 75.150,07 USD tutarının kadri-maruf olacağı kanaatine vardığını,bu fatura tutarından davacı tarafından kabul edilen 57.405 USD ödemenin düşülmesi ile davacının alacak bakiyesinin tespit edilebileceği,davacının cari hesabında yer alan 2008 yılından devreden de 11.771,38 USD lik devir bakiyesinin kabul edilip edilmeyeceğinin mahkemenin takdirinde olduğu, davacının cari hesabında yer alan 2008 yılından devreden 11.771,38 USD’lik bakiyesinin kabul edilmesi halinde davacının davalıdan 29.517,45 USD alacaklı olacağı, kabul edilmemesi halinde davacının davalıdan 17.745,07 USD alacaklı olacağı yönünde mütalada bulunmuş ancak bu raporun düzeltilmesine ilişkin 24.03.2015 tarihli raporunda dava dosyasında mevcut faturalar üzerinde yapılan incelemede, faturaların indirimli toplam tutarının 75.383,28 USD olduğunu, gelir gider kayıt defterine işlenmemiş bu ürünlerin toplam tutarının 233.21 USD olduğunu, fatura toplam indirimli tutarından defterde yazılı olmayan ürünlerin tutarı çıkarıldığında kalan fatura miktarının 75.150,07 USD tutarının kadri-maruf olacağı kanaatine vardığını beyan ve mütalaa ettiği görülmüştür.
Dava; faturaya dayalı alacağın tahsili istemine ilişkin …. İcra Müdürlüğünün 2011/… esas sayılı takip dosyasına vaki itirazın iptali ile takibin devamına yöneliktir. Davalı yan davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasındaki ihtilaf; davalı yanın Türkmenistan’daki işyerine teslim edildiği iddia olunan inşaat malzemesi satışına istinat eden fatura ve cari hesaptan dolayı davalıdan alacaklı olup olmadığı ve alacağın miktarı hususlarında toplanmaktadır.
Davacı yan; her ne kadar taraflar arasında cari hesap ilişkisi bulunduğu ve davalı yanın 57.405 USD ödemesinin mahsubu neticesi bakiye cari hesap alacağı yönünden takibe girişildiğini beyan iddia etmiş ise de; davacı yan Türkmenistan da bulunan iş yerine ilişkin usulüne uygun apostil şerhi içeren kayıtlar ile Ülkemizde tutulan usulüne uygun ticari defter ve belgelerini ibraz edebilmiş değildir.
Davacı yan; faturalara, davalı şirket … A.Ş.’ni temsilen … tarafından ….Noterliğinden 28.05.2009 tarihinde … yevmiye nolu vekaletname ile “şirket çalışanı olan …’ ın 28.10.2010 tarihi mesai bitimine kadar (Türkmenistan hudutları dahilinde … A.Ş. olarak açacağımız şubenin “şube müdürü” olarak yönetim kurulumuzca atanan 15.11.1969 doğumlu … pasaport numaralı …’ ın şirket adına her türlü inşaat, alt yapı, üst yapı projeleri hakkında teklif almaya ve vermeye, ihalelere katılmaya, takip etmeye ve sonuçlandırmaya, defter ve evrakları onaylatmaya ve onaylattırmaya, inşaatlarla ilgili bankalardaki işlemleri takip etmeye, defter ve evrakları onaylatmaya ve onaylattırmaya, şirketimiz namına bankalarda hesaplar açtırmaya, tek imza ile 50.000,00 USD veya muadili manai çekmeye, 3. şahıslara havale ve/veya transfer ettirmeye, ödemeleri yapmaya, para yatırmaya, çeşitli para birimleri arasında kambiyo işlemleri yapmaya şirket namına gelen havaleleri şirket hesapları arasında dağıtmaya gümrüklerde şirket namına gelecek malları teslim almaya, aldırtmaya, Türkmenistan ’dan Türkiye ’ye şirket adına mal yollamaya, gümrüklerde doğacak tüm yasal masrafları ve komisyonları ödemeye, ödetmeye vekil tayin edilmesine” ilişkin vekaletname ile davalı … A.Ş. adına … tarafından “Firmamız kayıtlarında Telekeji firmanıza ait cari hesabınızın 31.12.2009 tarihi itibariyle 80.498.33 USD alacağı bulunmaktadır.” şeklinde belirtilerek imzalanan mutabakat belgesine ve dava dışı mal teslimi yapılan …’nın davalı şirket çalışanı olduğuna ilişkin kayıtlara dayanmıştır.
Davacı yan her ne kadar dava dışı … tarafından imzalı mutabakat belgesine dayanmış ise de;a nılı belgede “Firmamız kayıtlarında Telekeji firmanıza ait cari hesabınızın 31.12.2009 tarihi itibariyle 80.498.33 USD alacağı bulunmaktadır.” şeklinde belirtilerek imzalandığı ve davalı şirket’e ait kaşe basıldığı ancak yuvarlak şeklindeki kaşenin ortasında davalı şirketin ünvanı yazılı olduğu, kenar kısmında da “Aşgabat Şaheri Türkmenistandaky Şahamçasy” yazılı olduğu, dava dosyasında mevcut hesap ekstresinde de yuvarlak şeklinde ortasında davalı şirketin unvanı yazılı olduğu, kenar kısmında da “Aşgabat Şaheri Türkmenistandaky Şahamçasy” yazılı olduğu kaşe basıldığı ve … … tarafından imzalandığı” görülmekle anılı belge usulüne uygun olmadığı ve davalı şirket yönünden borçlandırıcı belge olarak tek başına yeterli hesap mutabakat belgesi olarak benimsenemeyeceği mahkememizin kabulündedir.
Dosyada mübrez inşaatçı bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda davacı yanın dayandığı faturaların 75.150,07 USD olduğu ve bu miktarın kadri maruf bulundugu mütaala edilmiştir. Her ne kadar anılı bilirkişi raporunda davacının davalıdan bu miktar alacaklı olduğu mütalaa edilmiş ise de; anılı bilirkişinin teknik bilirkişi olduğu, heyetteki görevinin kadri marufluk tespitinden ibaret olup mali incelemenin mali müşavir bilirkişi tarafından değerlendirilmesinin gerekli olduğu anlaşılmakla inşaatçı bilirkişinin mali değerlendirmesine mahkememizce itibar edilmemiştir.
Davacı tarafça bakiye cari hesap alacağı ve 11.771,38 USD devir bakiyesi usulüne uygun, birbirini teyit ticari defter ve belge kapsamıyla kanıtlanamadığından mahkememizce inceleme fatura bazında ve ürün teslim belgeleri ve kadri marufluk araştırması doğrultusunda doğrultusunda yapılmış,
Dosyadaki mübrez vekaletname ve bilgi belgelerden dava dışı …’ın davalı şirketin Türkmenistan’daki işyerinin bir kısım işlemlerinin takibi için yetkilendirildiği, dava dışı …’nın davalı yanın Türkmenistan’daki işyerinin çalışanı olduğu,ürün teslimlerinin adı geçene yapıldığı anlaşılmıştır.İnşaatçı bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda davacı yanın dayandığı faturaların 75.150,07 USD olduğu ve bu miktarın kadri maruf bulunduğu mütaala edilmiştir. Davalı yanın 57.405 USD ödemesinin bulunduğu davacı yanın kabulündedir.İzah edilen nedenle davacı yanın kabulünde bulunan davalı yan ödemesinin mahsubu sonrası mali bilirkişi Afet Başaran’ın 18.03.2015 tarihli raporundada mütalaa edildiği üzere (75.15,07USD-57.405 USD)=17.745,07 USD olarak belirlenmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya münderecatından edinilen vicdani kanaat gereğince, davanın kısmen kabulü ile, … İcra Müdürlüğü’nün 2011/… esas sayılı takip dosyasında davacının davalıdan 17.745,07 USD alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptaline, bu miktara takipten itibaren 3095 sayılı yasanın 4a maddesi gereğince işleyecek yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, davalı yanın likit olan alacak nedeniyle yasal şartları oluştuğundan % 40 icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, fazlaya ilişkin talebin reddine dair hüküm davacı vekilinin temyiz talebi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/12463 E. ve 2018/937 K. sayılı ilamı ile;
“Davalı davacının davasını dayandırdığı mal teslimini tamamen inkar etmiştir. Davacı ise alacağını toptan satış faturası, cari hesap özeti, mutabakat belgesine dayandırmış olup toptan satış faturalarında mal teslimi davalının şantiye şefi … Kanca tarafından cari hesap özeti ve mutabakat belgesi davalının Türkmenistan’daki vekili … tarafından imzalanmıştır. Bu durumda taraflar arasındaki ihtilafın bu belgeye göre çözümlenmesi gerekir. Diğer yandan mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli gerekçeyi taşımayan, Yargıtay denetimine elverişli olmayan niteliktedir. Mahkemece bu rapora değer verilerek hüküm kurulması da doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş davacı ve davalı şirketin … şubesi temsilcisi tarafından imzalanan cari hesap çizelgesindeki mal satış ve tahsilat kayıtlarının esas alınıp bunların matematiksel toplamında hata olup olmadığının bir mali müşavir bilirkişi tarafından denetlenerek sonucuna göre karar verilmekten ibarettir. “gerekçesi ile bozularak mahkememize tevzi olmuş, 2018/635 esasına kaydedilmiş ve yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan açık yargılaması sonucunda; usul ve yasaya uygun bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamı doğrultusunda tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde iddia ve savunma doğrultusunda mali müşavir … ile inşaatçı bilirkişi … marifeti ile inceleme icra edilerek konuya ilişkin 23/05/2019 tarihli kök rapor teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Bilirkişiden alınan 23/05/2019 tarihli raporda özetle;
“Davacı alacaklı olduğunu iddia ettiği 82.068,08 USD ile ilgili olarak… . İcra Müd.’nün 2011/… esas sayılı dosyası aracılığıyla icra takibi başlatmıştır. … Borcu kabul etmeyerek itirazda bulunmuştur. Bunun üzerine iş bu itirazın iptali davası açılmıştır.
Türkmenistan’da yapılan bir hastane inşaatı nedeniyle davacının davalı için yapmış olduğu işler kapsamında cari hesaptan kaynaklı olarak 80.498,33 USD alacaklı olduğu dosyaya sunulu cari hesap ekstrelerinden anlaşılmaktadır. Davacı ile davalı arasında her ne kadar yazılı bir sözleşme olmasa da taraflar arasında bir ilişki olduğu, davacının davalıya iş ve işlemler yapmış olduğu anlaşılmaktadır.
Yapılan işlemler ile ilgili olarak davalı ticari defterlerinde kayıtlar bulunmasa da açılmış olan … şubeler cari hesabının alt kırılımlarında … Şubesi Cari Hesabının bulunduğu ve bu şubeye paralar gönderildiği anlaşılmaktadır. Öte yandan davacı tarafından yapılan işlerin faturaları ve 31/12/2009 tarihli cari hesap ekstresinin davalının temsilcisine gönderildiği davalı şirket …’nin Türkmenistan’daki şantiye temsilcisi ve sigortalı çalışanı … tarafından davacıya olan 80.498,33 USD borcun varlığının kabul edildiği, fatura içeriklerinin ise alınarak yapılan inşaat işinde kullanılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyaya sunulan cari hesaplar, faturalar ve diğer belgelerden hareketle yapılan incelemede davacının net alacağının 75.150,07 USD olarak var olduğu tespit edilmiştir. Nitekim dosyadaki önceki bilirkişi raporlarında da bu tutar aynen tespit edilmiştir. Dosyadaki Bilirkişi … ‘ın raporuna göre davacının cari hesap ekstrelerinden dolayı devreden olarak 11.771,38 USD alacaklı ve yine davacı tarafından kabul edilen 57.405,00 USD ödemede dikkate alındığında davacının bakiye alacağı 29.516,45 USD olmaktadır. Davacı tarafın 11.771,38 USD cari hesap alacağının doğrulanmadığından hareketle mahkeme tarafından davacının 17.745,07 USD (75.150,07 – 57.405,00) alacağına hükmedilmiştir. Yargıtay 19. Hukuk dairesi tarafından verilen bozma kararında ise bilirkişi raporlarının yeterli gerekçeden yoksun olduğu, denetime elverişli olmadığı vurgulanmış, cari hesap çizelgesinin esas alınarak matematiksel bir hata olup olmadığı kontrol edilerek bir sonuca gidilmesi yönünde karar verilmiştir.
Dosyadaki cari hesap ekstreleri ve diğer belgeler incelendiğinde davacı yanın 2009 yılı ve öncesinde düzenlediği faturaların ve alacak tutarının ve alacak tutarının toplam 138.537,42 USD olduğu bunun karşılığında nakit ve banka aracılığıyla ve de mahsuben yapılan işlemler nedeniyle 58.039,09 USD borçlu olduğu ve sonuçta 13.11.2009 tarihi itibariyle 80.493,33 USD bakiye tutarda alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Dosya bulunan bilirkişi raporlarında bakiye tutar üzerinden yapılan ödemeler toplamı olan 57.405,00 USD bir kez daha düşülerek mükerrer işlem yapılmıştır. Halbuki bakiye 80.498,33 USD’ye ulaşılırken zaten 57.405,00 USD düşülmüştür. Bu nedenle bir kez daha incelendiğinde davacının 80.498,33 USD bakiye alacağının bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı yanın 13.11.2009 tarihinden sonra bir ödeme yaptığına ilişkin belge dosyaya sunulu değildir. Olması halinde ödeme yapılan bu tutarın bakiye tutardan düşülmesi gerektiği tabidir.
Sonuç olarak;
Davacı ile davalı arasında 2009 yılından evvel Türkmenistan ‘da bir hastane inşaatı nedeniyle yazılı bir sözleşme olmasa bile sözlü bir sözleşme olduğu ve davacı tarafından inşaat için mal tedarik edilerek faturalar düzenlendiği ve kısmi ödemeler alındığı, yani taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğu, dosyaya sunulu cari hesap ekstresi kapsamında davacı yanın 80.498,33 USD bakiye alacaklı olduğu, davalı şirket …’nin Türmenistan’daki şantiye temsilcisi ve sigortalı çalışanı … tarafından bu bakiye borcun doğru olduğunun kabul edildiği, dolayısıyla davacının davalıdan 80.498,33 USD alacaklı bulunduğu” şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Mahkememizce taraflar arasındaki cari hesaba dayanak teşkil eden fatura ve ödemelerin dökümü ve tasnifi yapılarak Yargıtay bozma ilamına yansıdığı üzere mutabakat belgesindeki miktarda matematiksel bir hata olup olmadığının denetlenmesi, yapılan ödemelerde mükerrerlik olup olmadığının ödeme belgelerinin tafsilatlı olarak dökümü yapılmak suretiyle denetlemeye olanak verecek şekilde tespiti ve itirazların karşılanması baabında ek rapor alınarak konuya ilişkin 03/02/2020 tarihli ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı ek raporlarında özetle;
“Davacı …; davalı …Ş.’den alacaklı olduğunu iddia ettiği 82.068,08 USD ile ilgili olarak … İcra Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı dosyası aracılığıyla icra takibi başlatmıştır. …borcu kabul etmeyerek itirazda bulunmuştur. Bunun üzerine iş bu itirazın iptali davası açılmıştır.
Türkmenistan’da yapılan bir Hastane inşaatı nedeniyle davacının davalı için yapmış olduğu işler kapsamında cari hesaptan kaynaklı olarak 80.498,33 USD alacaklı olduğu dosyaya sunulu cari hesap ekstrelerinden anlaşılmaktadır. Davacı ile davalı arasında her ne kadar yazılı bir sözleşme olmasa da taraflar arasında bir ilişki olduğu, davacının davalıya iş ve işlemler yapmış olduğu anlaşılmaktadır. Yapılan işlemler ile ilgili olarak davalı ticari defterlerinde kayıtlar bulunmasa da açılmış olan … Cari Hesabının alt kırılımlarında … Şubesi Cari Hesabının bulunduğu ve bu şubeye paralar gönderildiği anlaşılmaktadır. Öte yandan davacı tarafından yapılan işlerin faturaları ve 31.12.2009 tarihli cari hesap ekstresinin davalının temsilcisine gönderildiği davalı şirket …’nin Türkmenistan’daki şantiye temsilcisi ve sigortalı çalışanı … tarafından davacıya olan 80.498,33 USD borcun varlığının kabul edildiği, fatura içeriklerinin ise alınarak yapılan inşaat işinde kullanılmış olduğu anlaşılmaktadır.
Dosyaya sunulan cari hesaplar, faturalar ve diğer belgelerden hareketle yapılan incelemede davacının net alacağının 75.150,07 USD olarak var olduğu tespit edilmiştir. Nitekim dosyadaki önceki bilirkişi raporlarında da bu tutar aynen tespit edilmiştir. Dosyadaki Bilirkişi Afet Başaran’ın raporuna göre davacının cari hesap ekstrelerinden dolayı devreden olarak 11.771,38 USD alacaklı ve yine davacı tarafından kabul edilen 57.405,00 USD ödemede dikkate alındığında davacının bakiye alacağı 29.516,45 USD olmaktadır. Davacı tarafın 11.771,38 USD cari hesap alacağının doğrulanmadığından hareketle Mahkeme tarafından davacının 17.745,07 USD (75.150,07 – 57.405,00) alacağına hükmedilmiştir.1 Yargıtay 19.Hukuk Dairesi tarafından verilen bozma kararında2 ise Bilirkişi Raporlarının yeterli gerekçeden yoksun olduğu, denetime elverişli olmadığı vurgulanmış, cari hesap çizelgesinin esas alınarak matematiksel bir hata olup olmadığı kontrol edilerek bir sonuca gidilmesi yönünde karar verilmiştir.
Dosyadaki cari hesap ekstreleri ve diğer belgeler incelendiğinde Davacı yanın 2009 yılı ve öncesinde düzenlediği faturaların ve alacak tutarının toplam 138.537,42 USD olduğu bunun karşılığında nakit ve banka aracılığıyla ve de mahsuben yapılan işlemler nedeniyle 58.039,09 USD borçlu olduğu ve sonuçta 13.11.2009 tarihi itibariyle 80.498,33 USD bakiye tutarda alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Dosyada bulunan bilirkişi raporlarında bakiye tutar üzerinden yapılan ödemeler (sadece nakit ve banka ödemeleri) toplamı olan 57.405,00 USD bir kez daha düşülerek mükerrer işlem yapılmıştır. Halbuki bakiye 80.498,33 USD’ye ulaşılırken zaten 57.405,00 USD düşülmüştür. Bu nedenle bir kez daha incelendiğinde davacının 80.498,33 USD bakiye alacağının bulunduğu anlaşılmıştır. Davalı yanın 13.11.2009 tarihinden sonra bir ödeme yaptığına ilişkin belge de dosyaya sunulu değildir. Olması halinde ödeme yapılan bu tutarın bakiye tutardan düşülmesi gerekmektedir.
Taraflar arasındaki cari hesap tablosu bir kez daha oluşturulmuş ve matematiksel bir hata olmadığı ve davacının 80.498,33 USD alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Davalı şirket tarafından verilen itiraz dilekçesinde; davacının bir mal tesliminde bulunmadığını, cari hesap ekstresi ile ilgilerinin olmadığını, …’ın şirket yetkilisi olmadığını, …’ın düzenlediği mutabakat belgesinin usulüne uygun olmadığını ileri sürerek borcun bulunmadığını beyan etmiştir.
Yapılan incelemede ise …’ın 2009 yılının tamamında şirketin bir çalışanı olduğu, Davalı şirket …’nin yetkilisi … tarafından ….Noterliğinden 28.05.2009 tarih ve … yevmiye numaralı bir Vekaletname verilmiş olduğu, Türkmenistan hudutları dahilinde davalı şirketin açılan şubesinin “Şube Müdürü” olarak atandığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle …’ın düzenlediği belgelere itibar edilmesi gerekmektedir. Ayrıca faturaların üzerinde teslim alan bölümünde imzası bulunan Satın Alma Müdürü … ’nın da davalı şirketin bünyesinde 2.500,00 USD maaş ile çalışan olduğu tespit edilmiştir.
Sonuç olarak;
Dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile davacı ve davalı beyanları, ….İcra Müdürlüğünün 2011/… Esas sayılı dosyası ve davacı ve davalıya ait cari hesap ekstreleri ve diğer belgeler üzerinde yapılan incelemeler ile yukarıda açıklamaya çalıştığımız tespit ve değerlendirmeler sonucunda;
Davacı ile davalı arasında 2009 yılından evvel Türkmenistan’da bir hastane inşaatı nedeniyle yazılı bir sözleşme olmasa bile sözlü bir sözleşme olduğu ve davacı tarafından inşaat için mal tedarik edilerek faturalar düzenlendiği ve kısmi ödemeler alındığı, yani taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğu,
Dosyaya sunulu cari hesap ekstresi kapsamında davacı yanın 80.498,33 USD bakiye alacaklı olduğu, davalı şirket …’nin Türkmenistan’daki şantiye temsilcisi ve sigortalı çalışanı … tarafından bu bakiye borcun doğru olduğunun kabul edildiği, dolayısıyla davacının davalıdan 80.498,33 USD alacaklı bulunduğu,
…’ın davalı şirket …’nin Türkmenistan Şube Müdürü olduğu kedisine şirket yetkilisinin ….Noterliği aracılığıyla bir vekaletname vermiş olduğu” şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya münderecatından edinilen vicdani kanaat gereğince; usul ve yasaya uygun bulunan bozma ilamına uyulmakla, bozma kapsamında davalının şantiye şefi …’nın imzasını taşıyan toptan satış faturaları ile davalının Türkmenistan’daki vekili … tarafından imzalanan 31/12/2009 tarihli cari hesap özeti ve mutabakat mektubuna göre uyuşmazlığın çözümlenmesinin gerektiği, bu kapsamda davacının ticari defter ve belgeleri üzerinde yapılan incelemede; 31/12/2009 tarihli mutabakat mektubuna uygun olarak davacının davalı şirketten 80.498,33 USD alacaklı olduğuna ilişkin davacı ticari defterlerinde kayıt bulunduğu, davalı şirket vekilince imzalı mutabakat mektubu ve yine davalı çalışanının teslim alan imzalarına havi toptan satış faturaları uyarınca fatura konusu malların teslim edildiği ve davalının davacıya borçlu olduğu yönünde tarafların mutabık olduğu tespit edildiğinden davalı şirketin asıl alacak 80.498,33 USD’ye ilişkin itirazının iptali gerekmekle birlikte, takipte işlemiş faiz kalemi mevcut ise de, davacı yan davalı şirketi takipten önce TTK’nun 18/2. maddesine uygun olarak usulüne uygun bir ihtar ile temerrüde düşürmediğinden işlemiş faiz talebi mahkememizce yerinde görülmeyerek, taraflar arasında belirli/muayyen olan cari hesap alacağına dayalı takibe haksız itiraz nedeniyle alacağına geç kavuşan davacı lehine takip ve dava tarihi itibarıyla geçerli %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmek suretiyle açıklanan gerekçelerle aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı nedenlerle,
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
… İcra Müdürlüğünün 2011/… esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 80.498,33 USD alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacak 80.498,33 USD’ye takip tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 4a maddesi gereğince değişen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
Alacağın % 40’ı oranındaki 50.897,48 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 8.518,75 TL karar harcından 1.277,85 TL peşin harcın ve bozma ilamından önce 01/06/2016 tarihinde tahsil edilen 1.278,00 TL’nin mahsubu ile arda kalan 5.962,90 TL bakiye karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.277,85 TL peşin harç ve 18,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.296,25 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 16.038,15 TL ücret-i vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 2.481,30 TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Bozmadan önce yapılan 1.349,35 TL yargılama gideri ile ( bilirkişi ücreti, PTT ücreti v.s.) bozmadan sonra yapılan 2.171 TL yargılama gideri ( bilirkişi ücreti, PTT ücreti v.s.) olmak üzere toplam 3.520,35 TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 3.453,01 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde Yargıtay nezdinde temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 06/10/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza