Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/592 E. 2019/1235 K. 27.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/592
KARAR NO : 2019/1235
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/06/2018
KARAR TARİHİ : 27/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; …. İcra Müd. … E. dosyası ile davalı aleyhine aşağıda yazılı faturalara istinaden ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının borca itiraz ederek takibin durmasına sebep olduğunu, takibe konu faturaların; 748.796,08-TL tutarlı, 02.05.2017 tarihli, … yevmiye nolu 3.455,04-TL tutarlı, 06.06.2017 tarihli, … yevmiye nolu olmak üzere toplam 752.251,12-TL faturaların olduğunu, davalı tarafın 716.584,16-TL tutarında ödeme gerçekleştirdiğini, ancak kalan 35.666,96-TL tutarında ödenmesi gereken borcun ödemediğini, bu sebeple … İcra Müd. … E. sayılı icra takibi başlattıklarını, başlatılan takibe davalının itiraz ettiğini, davalı tarafın borca itiraz dilekçesinde zikrettiği “borcu yoktur yazısının teslim edilmediği” iddiasının doğru olmadığını, davalı tarafın müvekkiline bildirdiği ilgili ödemenin SGK’ya yapıldığını, davalının itirazının iptali ile takibin devamına, davalı borçlunun takip miktarının % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, takip tarihinden itibaren faiz işletilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket ile davacı şirket arasında 09.01.2017 tarihinde müvekkili şirketin … Mahallesi … Caddesi Büyükçekmece/İSTANBUL adresinde bulunan ve İstanbul ili, Büyükçekmece ilçesi, … Köyü, … Ada, 11 parsel’ tapu adresinde bulunan ‘…’ projesi kapsamındaki “Daire İçi Ahşap Kapıları ve Lake Süpürgelik’ işinin onaylı proje ve ekteki teknik şartname uyarınca alacaklı şirketçe “Birim Fiyat Usulü Anahtar Teslim yapılması İşi ile ilgili olarak sözleşme imzalandığını, sözleşme hükümleri göz önüne alındığında davacı tarafin, müvekkil şirket nezdinde yer alan teminat alacağını talep edebilmesi için öncelikle geçici ve kesin kabulün yapılması ve bunun için de geçici kabul ile ilgili olarak davacının müvekkil şirkete yazılı bildirim yapmasının gerektiğini, oysa bugüne kadar davacı tarafından müvekkili şirkete böyle bir yazılı bildirimin gelmediğini, dolayısıyla yüklenicinin, müvekkil şirket nezdinde yer alan teminat alacağı yönünden, sözleşme hükümleri gereğince geçici ve kesin kabulün henüz yapılmadığından takip tarihi itibari ile davacının müvekkili şirketten talep edilebilir herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, davacı tarafın işlemiş faiz talebine, faiz oranına ve faizin başlangıç talebine itiraz ettiklerini, davacının işlettiği faiz oranı ile talep ettiği faiz oranlarının yasal dayanaklarının bulunmadığını, müvekkil şirketi temerrüde düşürülmeden faiz talep edilemeyeceğini bu nedenle işletilen faiz ve faiz oranı ile talep edilen faiz oranına itiraz ettiklerini, icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde yapılması nedeniyle, bu yöndeki itirazının kabulü ile davanın usulden reddini, Mahkememiz aksi kanaate olması halinde, haksız kötü niyetli ve hukuki dayanaktan yoksun işbu davanın esastan reddini ve duran takibin iptaline, haksız, kötüniyetli ve hukuki dayanaktan yoksun icra takibi ve dava nedeniyle davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet üceretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
…. İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasında özetle; 36.863,08-TL tutarındaki alacağın icra gideri, vekalet ücreti ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek faizi ile birlikte tahsilini talep ettiğini, davalı tarafça borca ve takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 16/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında yürütüldüğünün anlaşıldığını, davacı tarafça incelemeye yasal defter ve belgeleri ibraz edilmediğini, bu nedenle dava konu olaylar yönünden davacı yasal defter kayıtlarının incelenemediğini, davalı tarafça incelemeye 2017 yılı envanter defterinin ibraz edilmediğini, incelemeye ibraz edilen; 2017 yılı yasal defterlerinin E-Defter tabi olduğu ve E-Defter beratların yasal süresinde verildiğini, tarafların yasal defter kayıtlarının 0,86 TL farkla örtüştüğünün anlaşıldığını, taraflar arasında davacı tarafça davalıya kesilen ve davalı tarafça davacıya yapılan ödemeler yönünden herhangi bir ihtilafın bulunmadığını, taraflar arsındaki ihtilafın davalı vekilince; “09.01.2017 tarihli sözleşme hükümleri gereğince sözleşme konusu işte halen müvekkili şirketçe tespit edilen eksiklikler mevcut olduğundan sözleşme hükümleri doğrultusunda geçici ve kesin kabuller yapılamadığı gibi, SGK’ dan alınması gereken ilişiksizlik belgesinin de müvekkili şirkete sunulmaması” olarak gösterildiğini, davacının sözleşme kapsamında yaptığı işlerin toplam tutarının KDV dahil 748.796,08-TL olduğunu, davaya konu 06.06.2017 tarih ve 3.455,04-TL bedelli faturanın sözleşme konusu bir işe ait olmadığını, ancak söz konusu faturanın davalının yasal defterlerinde kayıtla olması nedeniyle davalının kabulünde olduğunun kabul edilmesi gerektiğini, yapılan teknik ve mali değerlendirme çerçevesinde davacı tarafça davalıya sözleşme kapsamında yapılan işin toplam bedelinin 752.251,12 TL olduğu bunun karşılığında davalı tarafça davacıya yapılan ödeme toplamının 716.584,16 TL olduğu ve bu ödemenin yapılan iş bedelinden tenzili neticesinde davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak tutarının (752.251,12TL – 716.584,16TL =) 35.666,96 TL asıl alacak, 1.232,68 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 36.899,64 TL olarak hesaplandığını, davacı tarafça icra takibinde asıl alacak + işlemiş faiz tutarı toplamı 35.667,04 + 1.196,04 = 36.863,08- TL olarak talep edildiğinden taleple bağlılık ilkesi gereği bu tutarı talep edebileceğini mütalaa etmiştir.
Dava; Eser sözleşmesinden kaynaklanan teminat alacağı ile fatura alacağına ilişkin itirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Taraflar arasında 09.01.2017 tarihli “…” kapsamında “Daire içi ahşap kapılar ve lake süpürgelik işi”ne ilişkin sözleşme akdedildiği, davacının iş bu sözleşme gereğince yüklenici, davalının ise; iş sahibi olduğu, bu kapsamda davacı tarafça, davalı yan aleyhine; 748.796,08-TL tutarlı, 02.05.2017 tarihli, … yevmiye nolu ve 3.455,04-TL tutarlı, 06.06.2017 tarihli, … yevmiye nolu olmak üzere toplam 752.251,12-TL bedelli faturalar düzenlendiği, davalı tarafın 716.584,16-TL tutarında ödemeyi gerçekleştirdiği; ancak kalan 35.666,96-TL tutarında ödenmesi gereken borcun ödemediğinden bahisle davalı yan aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine girişildiği, başlatılan takibe davalı tarafça; “borcu yoktur yazısının teslim edilmediği” iddiası ile itiraz edildiği iddia edilerek eldeki itirazın iptali talepli davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı yan ise savunmasında; taraflar arasında düzenlenen sözleşme hükümleri gereğince; davacı tarafin, davalı şirket nezdinde yer alan teminat alacağını talep edebilmesi için öncelikle geçici ve kesin kabulün yapılması ve bunun için de geçici kabul ile ilgili olarak davacının davalı şirkete yazılı bildirim yapmasının gerektiğini, yüklenici davacının, davalı şirket nezdinde yer alan teminat alacağı yönünden, sözleşme hükümleri gereğince geçici ve kesin kabulün henüz yapılmadığından takip tarihi itibari ile davacının davalı şirketten talep edilebilir herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığını, davalı şirketin temerrüde düşürülmeden faiz talep edemeyeceğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Esenyurt Sosyal Güvenlik Merkezi’ne yazılan müzekkereye verilen cevabi yazıda; davacı şirketin bir borcunun bulunmadığı ve davalı şirket yönünden 13.07.2018 tarihinde ilişiksizlik yazısının düzenlendiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 16/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin taraflar arasında akdedilen sözleşme kapsamında yürütüldüğü, taraflar arasındaki ihtilafın davalı şirket nezdinde yer alan teminat alacağı ile 3.455,04-TL tutarlı, 06.06.2017 tarihli ve … yevmiye nolu faturadan kaynaklandığı, davacı tarafça incelemeye yasal defter ve belgelerin ibraz edilmediği, bu nedenle dava konu olaylar yönünden davacı yasal defter kayıtlarının incelenemediği, davalı tarafça 2017 yılı envanter defterinin ibraz edilmediği; ancak incelemeye ibraz edilen 2017 yılı yasal defterlerinin e-defter beratlarının yasal süresinde verildiği, tarafların yasal defter kayıtlarının 0,86-TL farkla örtüştüğü belirlenmiştir.
Taraflar arasında davacı tarafça davalıya kesilen ve davalı tarafça davacıya yapılan ödemeler yönünden herhangi bir ihtilaf bulunmamaktadır. Davacının sözleşme kapsamında yaptığı işlerin toplam tutarının KDV dahil 748.796,08-TL olduğu, davaya konu 06.06.2017 tarih ve 3.455,04-TL bedelli faturanın sözleşme konusu bir işe ait olmadığı; ancak söz konusu faturanın davalının yasal defterlerinde kayıtlı olması nedeniyle bu faturaya ilişkin hizmetin yerine getirildiğinin kabulü gerektiği, yapılan teknik ve mali değerlendirme çerçevesinde ise; davacı tarafça davalıya sözleşme kapsamında yapılan işin toplam bedelinin 752.251,12-TL olduğu, bunun karşılığında davalı tarafça davacıya yapılan ödeme toplamının 716.584,16-TL olduğu ve bu ödemenin yapılan iş bedelinden tenzili neticesinde davacının davalıdan icra takip tarihi itibariyle talep edebileceği alacak tutarının (752.251,12-TL – 716.584,16-TL =) 35.666,96-TL asıl alacak olarak hesaplandığı, davacı tarafça icra takibinde asıl alacak toplamı 32.212,00-TL + 3.455,04-TL = 35.667,04-TL olarak talep edildiği, davalı tarafça incelemeye ibraz edilen yasal defterlerinde ise; 31.12.2017 tarihi itibariyle teminatlar hesabında 31.728,65-TL ve satıcılar hesabında 3.937,45-TL olmak üzere toplamda 35.666,10-TL borçlu olduğu yönde bakiyesinin bulunduğu anlaşılmıştır.
Her ne kadar davalı tarafça teminata ilişkin tutarın “09.01.2017 tarihli sözleşme hükümleri gereğince sözleşme konusu işte halen müvekkili şirketçe tespit edilen eksiklikler mevcut olduğundan sözleşme hükümleri doğrultusunda geçici ve kesin kabuller yapılamadığı gibi, SGK’ dan alınması gereken ilişiksizlik belgesinin de müvekkili şirkete sunulmaması” nedeni ile ödenmediği iddia edilmişse de; davacı yanın edimlerini eksik yerine getirdiğine ilişkin dosya kapsamına bir delil sunulmadığı, bu bağlamda davacı edimlerinin yerine getirildiğinin kabulü gerektiği, 31.03.2017 tarihli hakedişin kesin hakediş olarak düzenlenmesi ve uygulamada kesin hakedişin kesin kabul ile düzenlenmesi nedeni ile kesin kabulün yapıldığının tespit edildiği, yine SGK’ya yazılan müzekkere cevabında da belirtildiği üzere; 13.07.2018 tarihinde ilişiksizlik yazının düzenlendiği anlaşılmıştır. Ayrıca davalı yan 31.03.2017 tarihli hakedişin kesin hakediş olmadığı; öyle olması halinde bu hakedişten teminat kesintisi yapılamayacağı ve yine bu sebeple takip tarihi itibariyle talep edilebilir bir alacak bulunmadığı iddia edilmişse de; davalı tarafça, 31.03.2017 tarihinde çıkartılan kesin hesaba itiraz edilmediği, bu sebeple uyuşulan kesin hesap sonuçlarına göre hüküm kurulması gerektiği, 13.07.2018 tarihinde ilişiksizlik yazısının da düzenlendiği nazara alınarak teminat kesintisine ilişkin 32.212,00-TL ile fatura alacağına ilişkin 3.455,04-TL yönünden davalı yanın … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasında itirazının iptaline karar vermek gerektiği halde Mahkememizce sehven itirazın kısmen iptaline karar verildiği, davacı yanca davanın 35.666,96-TL yönünden harcı yatırılarak açıldığı nazara alındığında davanın kabulüne karar vermek gerekirken maddi hata sonucu kısmen kabulüne karar verildiği; ancak gerekçeli karar ile kısa karar uyumsuzluğu oluşturmamak adına yalnızca bu belirtme ile yetinilmiş ve yargılama giderleri hakkında ise; davanın kabulüne ilişkin olarak hesaplama yapılarak kararda belirtilmiştir.
Her ne kadar davacı taraf icra inkar tazminatı talep etmişse de; Taraflar arasındaki ticari ilişkinin eser sözleşmesinden kaynaklanması nedeniyle takip konusu alacağın takip tarihi itibariyle talep edilebilir olup olmadığı ve miktarının tayin ve tespitinin yargılama ve inceleme gerektirmesi nedeniyle davacı vekilinin icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığı anlaşılmış, 13.07.2018 tarihinde ilişiksizlik yazısının düzenlendiği nazara alınarak teminat alacağına ilişkin kısma bu tarihten itibaren faiz işletilmesine karar verilerek, buna ilişkin aşağıdaki hükmü kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE;
… İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasında davalı yanın itirazının kısmen iptali ile, takibin 35.667,04-TL (32.212,00-TL + 3.455,04-TL) asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, asıl alacağın 31.728,65-TL’lik kısmına 13.07.2018 tarihinden itibaren yıllık %9,75’i geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına, kalan kısmına takip tarihinden itibaren yıllık %9,75’i geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmasına,
Davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 2.436,41-TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 609,11-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.827,30-TL harcının davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan 1.274,85-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
4- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.273,37-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
5- Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
6- Davacı tarafça peşin yatırılan 609,11-TL harç ile 35,90-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 645,01-TL harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
Dair ; taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/12/2019

Katip … Hakim …