Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/408 E. 2020/573 K. 11.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/408 Esas
KARAR NO : 2020/573
DAVA : Tazminat (Ölüm Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/05/2018
KARAR TARİHİ : 11/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil …’in 28/07/2014 tarihinde meydana gelen kazada oğlu … … ve torunları … … ve … …, gelini … … hayatlarını kaybettiğini, olay tarihinde kazanın gerçekleştiği … plakalı araç, davalı … tarafından KTK zorunlu mali sorumluluk poliçesi ile sigortalandığını, sigorta poliçesi uyarınca 268.000,00-TL sigorta bedeli ile kişi başı ölüm teminat altına alındığını, gerek karayolları trafik kanunu gerekse karayolları motorlu araçlar zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarına göre davalı şirket üçüncü kişilerin zararlarını tazminle yükümlü olduğunu, bu husus yüksek mahkemenin çeşitli kararlarında istikrarlı şekilde yer aldığını, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla trafik kazası neticesinde yakınlarını kaybeden müvekkil için olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile şimdilik 10.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının davalıdan tahsilini, tüm yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava dilekçesinde bahsi geçen ve 28/07/2014 tarihli kazaya karıştığı belirtilen … plakalı araç müvekkil şirketçe 13/08/2013 – 2014 tarihleri arasında geçerli olmak üzere 70445046 numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza tarihi itibari ile müvekkil şirketin sorumlu tutulabileceği azami teminat limiti 268.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacının başvurusu üzerine, müvekkil şirket nezdinde … numaralı hasar dosyası açılmış olduğunu, davacının tazminat talep hakkı bulunmadığından başvuru olumsuz sonuçlandırıldığını, davacının destekten yoksun kalma tazminatı talebi haksız olup davanın reddi gerektiğini, davacının desteği sigortalı araç sürücüsü asli ve tam kusurlu olduğundan davacının destekten yoksun kalma tazminatı talebinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; ölümlü trafik kazasından kaynaklı destekten yoksun kalma tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizce taraf teşkili sağlanmış ve tarafların delilleri toplanmıştır.
Davacının mirasçılık sıfatını gösterir veraset ilamının ibraz edildiği görülmüştür.
Davalı … şirketine yazı yazılarak poliçe ile kazaya konu hasar dosyası celp edilmiştir.
SGK’ya yazı yazılmış ve davacıya murisinin vefatı nedeni ile herhangi bir ödemenin yapılmadığının bildirildiği görülmüştür.
… Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/… sayılı soruşturma dosyası celp edilmiştir.
… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/… esas sayılı dava dosyası uyap üzerinden celp edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler … ve … marifetiyle hazırlanan 03/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan tarifeye göre davalı … şirketinin zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumluluk üst limitinin 268.000,00-TL olduğunu, dava dışı baba lehine … ATM’nin 2016/… E. Sayılı dosyası ile hüküm altında alınan tutarın tenzili sonucu davalının bakiye sorumluluk limiti 209.120,91-TL üzerinden devam ettiğini, davacının maddi zararı bakiye poliçe limiti içinde kalmakta olduğunu, davalı tarafından zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış bulunan … plakalı aracın sürücüsü … … %100 oranında kusurlu olduğunu, kazaya karışan diğer sürücüler kusursuz olduğunu, kendi ölümünde anne … …’in, çocukların ölümünde ise anne … … ile sürücü … …’in müterafik kusurlarının bulunduğunu, davalının destek … …’in %100 kusuru oranındaki sorumluluk durumuna göre olayda vefat eden …’in geride kalan hak sahiplerinin davacı anne …’in destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararının 36.972,92-TL olduğunu, davacının maddi zararının poliçe limitleri içinde kaldığını, dava dilekçesinde yasal faiz talebinde bulunulduğunu, başvuru tarihine göre davalı bakımından temerrüdün 20/03/2018 tarihinde gerçekleştiğini…” mütalaa ettikleri görülmüştür.
Davacı vekili tarafından bilirkişi raporu doğrultusunda davanın ıslah edildiği ve ıslah dilekçesinin tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Ayrıca dava dilekçesi ile ıslah dilekçesindeki netice-i talep noktasında hangi tarafın ölümünden kaynaklı olarak tazminat talep edildiği hususunda muğlaklığın hasıl olduğu görülmekle HMK’nın 31. maddesi ışığında davacı vekiline bu hususta açıklayıcı beyanda bulunmak üzere süre verilmiş olup davacı vekilinin son celsede yalnızca müteveffa … … yönünden destekten yoksun kalma tazminat isteminde bulunduklarını beyan ettiği anlaşılmıştır.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın; 28/07/2014 tarihinde meydana gelen ölümlü trafik kazası nedeniyle davacı annenin destekten yoksun kalıp kalmadıkları, talep ettikleri destekten yoksun kalma tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı hususunda toplandığı anlaşılmıştır.
Destekten yoksun kalma tazminatı 6098 Sayılı TBK’nın 53. maddesinde düzenlenmiş olup haksız bir eylem sonucu desteğini yitiren kişilerin anılan düzenleme gereğince uğradığı zararın tahsilini talep hakkı bulunmaktadır. Ancak destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilebilmesi için öncelikle ölen ile destekten yoksun kalan arasında maddi yönden düzenli ve eylemli bir yardımın varlığı gerekmektedir. Esasında destek kavramı hukuksal bir ilişkiyi değil, düzenli bir yardımı ifade etmektedir. Mevcut olayların olağan akışına göre eğer ölüm vuku bulmasaydı, az çok yakın bir gelecekte de bu yardımı sağlayacak kimse destek olarak kabul edilmektedir. Huzurdaki davada trafik kazası neticesinde vefat eden … …’in davacının oğlu olduğu, ölenin, ölüm meydana gelmeseydi, davacı anneye destek olacağı açık olduğundan davacı annenin desteğini yitirdiği ve zarara uğradığı kabul edilmiştir.
Dosyada mübrez olup ayrıntılı ve gerekçeli tanzim edilmekle mahkememizce hükme esas alınmaya elverişli bulunan bilirkişi raporunda belirtildiği üzere davacı annenin gerçek maddi zararının 64.249,01-TL olarak hesaplandığı tespit edilmiştir. Ayrıca aracı sevk ve idare eden desteğin (müteveffa … ‘in) ölümlü trafik kazasının meydana gelmesinde asli derecede tam kusurlu bulunduğu saptanmakla birlikte davacının talebinin doğrudan kendisi üzerinde doğan destekten yoksunluk zararına ilişkin olması, bu zararın oluşumundaki desteğin kusurunun davacıya yansıtılamayacağı, sürücü desteğin kusurlu olmasının, onun desteğinden yoksun kalan davacıyı etkilemeyeceğine ilişkin HGK’nın 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 Esas-411 Karar, HGK’nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 Esas- 2012/92 Karar, HGK’nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 Esas- 2013/74 Karar sayılı emsal ilamları uyarınca davalı … şirketinin anılı kanuni düzenlemeler gereğince destekten yoksun kalmaya dayalı maddi tazminat istemi yönünden davacıya karşı sorumlu olduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Son olarak temerrüt tarihinin tespiti noktasında inceleme yapılmış olup 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, davacı tarafın dava öncesinde 07/03/2018 tarihinde yapmış olduğu başvuru kapsamında temerrüt tarihinin 16/03/2018 olarak belirlendiği ve yasal faiz talep edildiği görülmekle; davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davacı yararına 64.249,01-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 16/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili davacıya ödenmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 4.388,85-TL ilam harcından peşin alınan 35,90-TL’nin mahsubu ile bakiye 4.352,95-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 962,90-TL peşin harç (ıslah harcı) ve 35,90-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 998,80-TL’ nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.152,37-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Dava tam kabul ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan 1.392,5 TL yargılama giderinin, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine
6-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.11/11/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır