Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/301 E. 2023/479 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/301 Esas
KARAR NO : 2023/479
DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 27/03/2018
KARAR TARİHİ : 26/09/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … plaka sayılı araç, müvekkili nezdinde … numaralı poliçe ile 16/08/2011-2012 tarihleri arasında sigortalı olduğunu, sigortalı aracın, 04/01/2011 tarihinde , dava dışı sürücü … ‘ın sevk ve idaresinde iken, davalı nezdinde sigortalı … plakalı araç ile çarpışması sonucu yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, yolcu konumundaki … ve … vefat ettiğini, … için müvekkili şirketin destekten yoksun kalan varislerine 13.926-TL ödeme yaptığını, diğer vefat eden …’ün varislerine ise 45.194-TL tazminat ödemesi yaptığını, aynı kazada vefat eden … ‘nın desteğinden yoksun kalanlar için … ATM’nin 2014/… esas sayılı dosyasına göre müvekkili şirket sigortalı araç sürücüsünün kusuru olmadığından dava müvekkil şirket lehine reddedildiğini, vefat eden … ve … için ödenen toplam 45.194-TL’nin davalı sigortalı aracın sürücüsünün %100 kusurlu olduğu için davalıdan tahsili gerektiğini belirterek iş bu davanın açıldığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile 59.120-TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davanın kabulüne , yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana hükmedilmesini arz ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 04/01/2011 tarihli trafik kazasından dolayı …’nin vefatına neden olduğu iddia edilen … plakalı araç, her ne kadar müvekkili şirket nezdinde ki … nolu trafik poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza tarihi mağdurlara yapılan ödeme tarihleri, kazadaki sürücülerin kusur dağılımını öğrenme tarihi dikkate alındığında, davacının yaptığı ödemelerin müvekkili şirkete rücusu bakımından zaman aşımına uğradığını, davacı yanın davaya konu ettiği ödemeleri müvekkilinden değil, ödeme yaptığı kişilerden – sebepsiz zenginleşme hükümleri- çerçevesinde iadesini talep etmesi gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle beraber, davacının kısmen da haklı bulunması durumunda aktüerya hesebı değil, ölüm tablosu olarak TRH 2010; iskonto oranı (teknik faiz) ise %1,8 olarak hesaplanması gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana hükmedilmesini arz ve talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, dava dışı murislerin yakınlarına ödenen tazminatın, davalının sigortalı sürücüsünün sorumlu olduğundan bahisle davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Davalı vekili tarafından cevap dilekçesi kapsamında zamanaşımı defi ileri sürülmüş ise de 2918 sayılı KTK’nın 109/4. maddesinde motorlu araç kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu haklarının, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrayacağı hüküm altına alındığı gibi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK) rücu isteminde zamanaşımını düzenleyen 73. maddesinin; “Rücu istemi, tazminatın tamamının ödendiği ve birlikte sorumlu kişinin öğrenildiği tarihten başlayarak iki yılın ve herhalde tazminatın tamamının ödendiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar.” düzenlemesinin geçerli olduğu görülmüştür. Davacı tarafın sigortalısının kusuru bulunmadığını ve davalı tarafa rücu edebileceğini ancak … ATM’nin 2014/… esas sayılı dosyasının temyizden dönüşü sonucu öğrenmiştir. Anılan Yargıtay kararı 15.05.2018 tarihli olmakla işbu dava aynı yıl açılmış ve zamanaşımı dolmadığından yargılamaya devem olunmuştur.
Mahkememizce tarafların sigorta poliçeleri ile … ATM’nin 2014/… esas sayılı dosyasının bir örneği dosya kapsamına alınmıştır.
… ATM’nin 2014/… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; davacının … , davalıların dosyamızın tarafları olduğu, dosyamıza konu aynı kaza nedeniyle davacının desteği … ‘nın vefatı nedeniyle dosyamız tarafları olan sigorta şirketlerinden tazminat talebinde bulunulduğu, yargılama sonucunda dosyamız davacısı … Sigorta yönünden sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu anlaşıldığından aleyhine açılan davanın reddine karar verildiği, anılan kararın sadece aleyhine hüküm kurulan … Sigorta tarafından temyiz edildiği ve sadece … sigorta yönünden bozmaya konu olduğu böylece … Sigorta yönünden redde ilişkin kararın ve sigortalı araç sürücüsünün kusursuz olduğu hususunun kesinleşmiş olduğu görülmüştür.
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilmiş, kusur ve hesap hususunda bilirkişi raporları alınmıştır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 30/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
”..Zorunlu Trafik Sigortası Genel Şartlarının A.1.maddesi gereği sigorta şirketinin hukuki sorumluluğundan dolayı davacı … Sigorta şirketi tarafından sigortalı aracın %25 kusur sonucuna göre yukarıda raporumda detayları belirtilen destekten yoksun kalma tazminatlarının ödenmiş olduğu anlaşılmıştır. Ancak davacı şirkette sigortalı olan … plakalı aracın bilirkişi raporuna istinaden kusursuz bulunması ve davalı … şirketinde sigortalı olan … plakalı aracın tam kusurlu olmasından dolayı davacı şirketin tazminat sorumluluğunun kalmadığı hususunu bilgilerinize sunarım.
Sonradan değişmiş olan kusur sonucuna göre davacı … Sigorta şirketinin tazminat sorumluluğu kalmadığı dikkate alınarak, ilk kusur sonucuna göre ödenmiş olan destekten yoksun kalma tazminatlarının davalı … şirketinin geri ödemesi gerektiği hususundaki görüşümü Sayın Mahkemenizin taktirlerine sunarım. Ancak yukarıda belirtildiği gibi bir tarafa ait destekten yoksun kalma tazminatı aktüer hesaplama raporunun dava dosyasında bulunmadığı hususunu bilgilerinize sunarım.
1)…’nin varisleri için %25 kusur durumuna göre hesaplanmış olan toplam 13.926-TL destekten yoksun kalma tazminatının davacı … şirketi tarafından ödenmiş olup bu tazminat tutarının davalı … şirketi tarafından geri ödenmesi gerektiği görüşüne varılmıştır. Dava dosyasında bulunan aktüer … ‘in tazminat hesap özeti Ek:1’de yer almıştır.
2)Kazadan sonra ölmüş olan …’e ait davacı veya davalı … şirketlerinin aktüer hesaplama raporları dava dosyasında yer almamaktadır. Davacı … şirketi tarafından 07/02/2012 tarihinde mirasçılar adına vekil … ‘a toplam 45.194-TL destekten yoksun kalma tazminatı ödenmiş olduğu anlaşılmıştır. Ancak aktüer rapor dava dosyasında bulunmadığından dolayı destekten yoksun kalma tazminat tutarı ve kusura göre tazminat hesaplaması dava dosyası evraklarında yer almamıştır. …’ün mirasçıları için hesaplanmış olan destekten yoksun kalma tazminatına ait aktüer raporun davacı ve davalı taraf vekillerin talep edilmesi hususunu Sayın Mahkemenizin görüş ve takdirlerine sunarım.
Davalı … şirketi vekilinin zaman aşımı konusunda itirazı bulunmaktadır. Dava dosyası ceza davasına da konu olmuş olup zaman aşımı konusunda kararı Sayın Mahkemenizin görüş ve takdirlerine sunarım “şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Bilirkişi … ve … tarafından düzenlenen 04/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
”..a) Rücu hakkının varlığı bakımından;
Kazanın meydana gelmesinde davalı tarafından sigortalanan araç sürücüsünün %100 kusurlu ve davacı tarafından sigortalanan araç sürücüsünün kusursuz olması nedeniyle davacı ile davalı arasında müteselsil sorumluluk bulunmadığı buna göre de tarafların birlikte zarara sebebiyet vermesi ve buna göre birlikte sorumlu olmasının söz konusu olmaması nedeniyle davacının ödediği tutarları davalıdan rücu hakkı bulunmayacağı kanaatine varıldığı,
Davacının tamamen 3.kişi konumunda olması, 3.kişinin ödediği tutarı sorumlu kişilerden talep edebilmesinde Borçlar Kanunu hükümlerine göre ancak “Alacaklıya ifada bulunan üçüncü kişinin ona halef olacağı, borçlu tarafından ifadan önce alacaklıya bildirildiği takdirde” mümkün olduğu , dava dosyasında borçlu tarafından alacaklıya yapılmış bir bildirim bulunmaması nedeniyle buna göre de davacının ödediği tutarları davalıdan rücuan talep hakkının söz konusu olmayacağı,
Sayın Mahkemece davacının ödediği tutarları rücu hakkına sahip olduğunun kabulü halinde ise davacının davalıdan talep edilebilir alacak tutarının aşağıdaki gibi belirlendiği,
b) Rücu edilebilir tutarlar bakımından ;
Ödeme tarihindeki verilere göre …’nin ödeme yapılan hak sahibinin destek zararının 80.780,74-TL olarak belirlendiği, davacı tarafından ise hak sahiplerine toplam 13.926,00-TL ödeme yapıldığı, yapılan ödemenin gerçek zararının altında kalması nedeniyle davalının ödediği tutarın tamamının rücu edebileceği,
Ödeme tarihindeki verilere göre …’ün ödeme yapılan hak sahibinin destek zararının 175.143,09-TL olarak belirlendiği , davacı tarafından ise hak sahiplerine toplam 45.194,00-TL ödeme yapıldığı, yapılan ödemenin gerçek zararının altında kalması nedeniyle davalının ödediği tutarın tamamının rücu edebileceği,
Buna göre de davacının davalıdan rücuen talep edilebilir alacak toplamının (13.926,00+45.194,00)=59.120,00-TL olarak belirlendiği,
c)Temerrüt tarihi bakımından;
Davacı tarafında zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden talepte bulunulması nedeniyle Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesine göre davalının 27/03/2018 dava tarihinden önce temerrüde düştüğünün belirlenmediği,
Sayın Mahkemece aksi kanaate varılarak davacının ödediği tutarları ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte talep edebileceğinin kabulü halinde ise ; 13.735,00-TL bakımından 16/03/2012, 191,00-TL bakımından 28/03/2012, 45.194,00-TL bakımından 07/02/2017 ödeme tarihinden faizi hükmedilmesinin gerekeceği,
d)Dava dilekçesinde yasal faiz talep edildiği, sonuç ve kanaati ile tarafımızca tanzim olunan işbu raporu saygı ile arz ederiz. “şeklinde mütalaada bulunmuştur.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; Davacı … şirketi; 04.01.2011 tarihinde ZMMS ile sigortacısı olduğu … plakalı araç ile davalının sigortacısı olduğu … plakalı aracın karıştığı trafik kazasında dava dışı sigortalı yerine hak sahiplerine ödemiş olduğu tazminat tutarını, dava dışı sigortalısının kusuru bulunmadığından bahisle davalıdan tahsili istemi ile eldeki davayı ikame etmiştir.
Mahkememizce yukarıda incelenen … ATM’nin 2014/… esas sayılı dosyası ile davacı bakımından kesinleştiği üzere davacı tarafça sigortalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığı, kazanın davalı sigortanın sigortacısı olduğu … plakalı aracın kusuru ile meydana geldiği, davacı sigortanın hak sahiplerine ödemiş olduğu tazminatı, müteselsil olarak sorumlulukları bulunan kazada kusurlu olan araç sürücüsü ve maliki ile ZMMS sigortacısı davalıdan talep edebileceği, mahkememizce 04.04.2022 tarihinde alınan bilirkişi raporunda davacının talep edebileceği tazminat tutarının dava dışı hak sahiplerine yaptığı 59.120 TL ödemenin tamamı olacağının belirlendiği, davalı taraf her ne kadar hesaplamada TRH-2010 yaşam tablosu kullanılması nedeniyle fazla hesaplama yapıldığını beyan etmiş ise de , Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı sonrası geliştirilen içtihatlar uyarınca hesaplamada TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak, %10 arttırım/indirim yapılması ile sonuca ulaşılması gerektiği ve anılan bilirkişi raporunun da bu şekilde hazırlanmış olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
59.120 TL tazminatın 13.735 TL’sine 16.03.2012 tarihinden, 191 TL sine 28.03.2012 tarihinden ve 45.194 TL’sine 07.02.2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 4.038,49-TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 1.009,63-TL harcın mahsubu ile bakiye 3.028,86-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 1.009,63-TL peşin harç, 35,90-TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.045,53-TLnin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisine vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 17.900,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 1.849,00-TL yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle … Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/09/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır