Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/294 E. 2022/18 K. 18.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/294 Esas
KARAR NO:2022/18

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:26/03/2018
KARAR TARİHİ:18/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; 12/04/2016 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı … plaka sayılı aracın seyir halinde yapmış olduğu kaza neticesinde müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, kalıcı maluliyetinin oluştuğunu, hasar nedeniyle davalıdan 31/07/2017 tarihinde 76.385 TL ödeme alındığını, ancak müvekkilinin mağduriyetinin ve hasarının bu süre zarfında daha da arttığını, müvekkilinin kazada bir kusurunun bulunmadığını, müvekkilinin bedensel zarara uğraması ve bakıcı gideri nedeniyle maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının zararınını feragatname-ibraname karşılığında ödendiğini, borç ilişkisinin ileriye ve geriye dönük olarak ortadan kalktığını, bu nedenle esasa girmeden davanın reddinin gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla müvekkilinin sorumluluğunun poliçe limitleri kapsamında olduğunu, kusur ve maluliyet oranının ATK tarafından tespitinin gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip, celbi gerekli deliller celp edilerek dosyamız arasına girmiştir.
Mahkememiz dosyasının delillerini, hastane evrakları, Savcılık dosya örneği, hasar işlem dosya örneği, SGK yazı cevabı, ATK raporu, ATK Üst Kurulu raporu, … Teknik Üni. Tıp Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığı Raporu ve makine mühendisi Prof. Dr. … ve hesap uzmanı …’dan alınan bilirkişi heyet raporu ve tüm cevabi yazılar oluşturmaktadır.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu 03/10/2019 tarihli raporunda özetle;
“… oğlu 1986 doğumlu …’in 13.07.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği Tablo 3.33a %19 kişinin özür oranı olduğuna göre;
1.Kişinin tüm vücut engellilik oranının %19.0 (yüzdeondokuznoktasıfır) olduğu,
2.İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,
3.Kişinin başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği ” şeklinde mütaalada bulunulduğu görülmüştür.
… Teknik Üni. Tıp Bilimleri Anabilim Dalı Başkanlığı’nın 02/08/2017 tarihli raporunda özetle;
“Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine ekli cetveller kullanılarak … T.C. Kimlik nolu 1986 doğumlu …’in;
13/04/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle meydana gelen femur kırığı arızasının tıbbi iyileşme süresinin 9 aya kadar uzayabileceği ve bu sürede %100 malul sayılması gerektiği,
Şahısta sürekli işgöremezlik halinin bulunduğu,
Sürekli işgöremezlik oranının %41 olduğu” şeklinde mütaalada bulunulduğu görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu Raporu ile … Teknik Üni. Adlı Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının raporları arasındaki çelişkinin giderilmesi maksadıyla İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 2. Üst Kurulu’ndan alınan 19/10/2020 tarihli raporda özetle;
“… hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler İkinci Üst Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
… oğlu 1986 doğumlu …’in 13.07.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliği Tablo 3.33a %19 kişinin özür oranı olduğuna göre;
1. Kişinin tüm vücut engellilik oranının %19.0 (yüzdeondokuznoktasıfır) olduğu,
2. İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,
3 Kişinin başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği
4. Özürlülük kavramıyla meslekte kazanma gücü kaybı, çalışma gücü kaybı kavramlarının farklı kavramlar oldukları, farklı tüzük ve yönetmeliklerin, farklı bölümlerinde değerlendirildikleri, aralarında bağlantı bulunmadığı, aralarında çelişkiden bahsedilemeyeceği” şeklinde mütaalada bulunulduğu görülmüştür.
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu 03/06/2021 tarihli raporunda özetle;
“… oğlu, 1986 doğumlu …’in 13.07.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve meslek grup numarası bildirilmemekle Grup 1 kabul olunarak:
Gr1 XII (11Bbba………………40)A%44
E cetveline göre:%41.0 (yüzdekırkbirnoktasıfır) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
İyileşme (iş göremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği,
Aynı yönetmeliğin 15. Maddesi çerçevesinde başka birisinin sürekli bakımına muhtaç durumda olmadığı, ancak iyileşme süresi içerisinde 3 (üç) ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği ” şeklinde mütaalada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce; güncel içtihatlarda maluliyetin tespitinde uygulanması gerekli yönetmeliğin kaza tarihi itibarıyla belirlenmesinin gerektiğine işaret edilmiş olduğundan, 13/07/2016 kaza tarihi itibarıyla uygulanması gerekli Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine göre belirlenen maluliyet oranı esas alınmak ve TRH 2010 tablosu ile %10 artış %10 iskonto yöntemi kullanılmak suretiyle ayrıntılı ve denetime elverişli rapor aldırılmak üzere dosyanın kusur bilirkişisi … ile aktüerya bilirkişisi …’a tevdi ile konuya ilişkin rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişilerin anılı raporlarında özetle;
“Delillerin ve hukuki durumların takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere 12.04.2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında;
1.Davalı şirkete sigortalı aracın sürücüsü …’ın %100 (yüzde yüz) asli kusurlu,
2.Davacı motosiklet sürücüsü …’in kusursuz olduğu,
Davalının %100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’in;
A)Ödeme Tarihindeki Verilere Göre;
a)Dosyada mevcut İbranameye göre davacı tarafından ….Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. sayılı dosyası ile açılan dava sonucu tarafların anlaşmaya vardığı ve davacıya 31.07.2017 tarihinde 76.385,00 TL ana para ödemesi yapıldığı ve davacının davalıyı ibra ettiği gözükmekte olup, ibranın hukuki sonuçlarına ilişkin takdir Sayın Mahkemeye ait olmak üzere davacının ödeme tarihindeki verilere göre;
b)Geçici ve Sürekli iş göremezlik dönemine ait %19 maluliyet oranı ile ilgili maddi zararının 145.949,23 TL olarak belirlendiği,
c)Davalı tarafından ise davacıya 76.385,00 TL ödeme yapıldığı buna göre de ödeme ile ödeme tarihindeki verilere göre belirlenen zarar arasında fark bulunması nedeniyle ödeme ve ibra ile borcun sona erip ermediği hususundaki nihai takdirin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu,
B)Sayın Mahkemece ödeme ve ibra ile borcun sona ermediğinin ve ödemenin kısmı ifayı içerir makbuz kabul edilmesi halinde;
Günümüze kadar gerçekleşen veriler esas alınarak belirlenen zarar tutarından, ödemenin güncel tutarın tenzili sonucu davacının;
30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre belirlenen %19 maluliyet oranına ve 9 aylık geçici iş göremezlik süresine ve 3 aylık bakıcı dönemine göre;
a)Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının 11.750,13 TL,
b)Sürekli iş göremezlik dönemine ait %19 maluliyet oranı ile ilgili bakiye maddi zararının 287.767,17 TL. olduğu ve toplam 299.517,30 TL olduğu anlaşılmıştır.
Davacının geçici ve sürekli iş gücü kaybı zarar toplamı davalının sakatlık teminatı kapsamında sorumlu olduğu bakiye 233.615,00 TL’lik poliçe limitin aştığından;
Geçici ve sürekli iş gücü kaybı zararından ;
Davalının sorumluluğunun 233.615,00 TL.lık bakiye poliçe limiti ile sınırlı olacağı,
c)Bakıcı gideri nedeniyle maddi zararının 14.730,96 TL. olduğu,
Davacının bakıcı gideri zararının tamamının tedavi gideri teminat limiti içinde kalması nedeniyle davalının bakıcı giderinin tamamından sorumlu olacağı,
D)Dosya münderecatına göre davalının 31.07.2017 ödeme tarihinden önce temerrüde düştüğünün belirlenemediği,
E)Sigortalı aracın kullanım şeklinin ticari olduğunu gösterir bir belgeye dosyada rastlanılmamış olup, buna göre ticari avans faizi talebine ilişkin takdir Sayın Mahkemeye ait olduğu” şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Davacı vekilinin 05/01/2022 tarihli dilekçesi ile; kalıcı maluliyetten kaynaklı 100 TL olan maddi tazminat talebini 233.615,00 TL sürekli iş göremezlik, 4.941,00 TL bakıcı gideri olmak üzere 238.456,00 TL arttırarak toplamda 238.556,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Dava; 12/04/2016 tarihli trafik kazasında davacının yaralanarak sürekli maluliyete uğradığı ile dava öncesinde yapılan ödemenin zararı karşılamadığından bahisle KTK’nun 111/2. maddesi kapsamında davalı ZMS sigortacısı aleyhine açılan bakiye maddi tazminatın tahsili davasından ibarettir.
Mahkememiz nezdinde 26/03/2018 tarihinde açılan davadan önce 31/07/2017 tarihinde taraflar arasındaki ibraname uyarınca davacıya ödeme yapılmış olmakla, KTK’nun 111/2. maddesi kapsamında ibraname tarihinden dava tarihine kadar davanın iki yıllık hak düşürücü süre içinde açılmış olduğu resen tespit edilmiştir.
Dava tarihi itibarıyla KTK’nun 97. maddesi uyarınca sigorta şirketine başvuru dava şartı düzenlemesi yürürlükte olmakla, davadan önce davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığı görülmüştür.
Güncel Yargıtay içtihatları uyarınca kaza tarihi itibarıyla uygulanması gereken Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre ve davacının 02/09/2019 tarihinde muayene edilmesi suretiyle hazırlanan Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’nun 25/09/2019 tarihli raporu ve Adli Tıp Kurumu 2. Üst Kurulu’nun 17/09/2020 tarihli raporunda; davacının geçirmiş olduğu trafik kazasına bağlı yaralanmasının iş göremezlik süresinin olay tarihinden itibaren 9 aya kadar uzayabileceği ve sürekli maluliyetinin %19 oranında olduğu, iyileşme süresinde 3 ay boyunca başka birisinin yardımına ihtiyaç duyabileceği hususlarının tespit edildiği anlaşılmıştır. Davacının muayene edilmesi suretiyle ATK raporu düzenlenmiş olduğundan davacı vekilinin bu husustaki itirazı mahkememizce yerinde görülmemiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; 12/04/2016 tarihli trafik kazasının … plakalı sigortalı aracın dava dışı sürücüsü …’ın kamyoneti ile … önünde banket üzerinde aniden U dönüşü yapmak istediği sırada arkasından gelmekte olan davacı yönetimindeki … plakalı motorsiklete aracının sol ön kapı kısmı ile çarpması suretiyle meydana geldiği, sigortalı araç sürücüsünün banket üzerine çıkarak yolu keserek U dönüşü yapmak istediğinde yolda seyreden trafiği kontrol etmeden aniden yolu kestiğinden trafiği tehlikeye sokacak şekilde dikkatsiz, tedbirsiz ve özensiz araç kullanarak kazaya sebebiyet verdiğinden %100 oranında asli kusurlu, davacının kendi şeridinde seyir halinde iken aniden önünü kesen araca karşı tedbir alması mümkün olmadığından kusursuz olduğu tespit edilmekle, söz konusu kaza sebebiyle denetime ve hüküm kurmaya elverişli ATK raporları uyarınca davacının %19 oranında malül kaldığı, belirlenen kusur durumu ve maluliyet oranına göre davacının maddi zararının hesabında; içtihat değişikliği uyarınca güncel Yargıtay kararlarına göre yaşam süresinin TRH 2010 yaşam tablosuna göre belirlendiği ve Anayasa Mahkemesi’nin 2019/40 esas, 2020/40 karar sayılı, 09/10/2020 tarihli iptal kararı uyarınca genel şartlardaki hesaplama yöntemi yerine genel şartlardan önce kullanılan %10 artış ve iskonto yöntemine göre hesaplama yapıldığı karma yöntemin uygulanmasının gerektiği, bu kapsamda hükme esas alınan bilirkişi raporunda davadan önce yapılan ödemenin ödeme tarihi itibarıyla davacının zararını karşılamaya yeter düzeyde olmadığı, ödeme ile belirlenen zarar arasında açık fark bulunduğu tespit edildğinden ibranamenin iptali gerekmekle, ibraname makbuz hükmünde sayılarak davacının aldığı ödeme güncellendikten sonra kalan bakiye zararını talep edebileceği, buna göre davacının bakiye sürekli iş göremezlik tazminatının 287.767,17 TL olduğu, poliçedeki sakatlık teminatı 330.000 TL’den dava öncesi yapılan ödeme çıkarıldığında bakiye 233.615,00 TL’lik teminat limiti kaldığından hesaplanan sürekli iş göremezlik zararından davalının bakiye sakatlık teminatı limitine kadar sorumlu olduğu, dava dilekçesinde geçici bakıcı gideri ile geçici iş göremezlik tazminatı talep edilmemiş ise de, davacı vekilinin sunmuş olduğu tam ıslah dilekçesi ile geçici bakıcı gideri tazminatına da hükmedilmesi talep edildiğinden raporda maddi hata sonucu sonuç bölümünde 14.730,96 TL olarak yazılan ancak raporun önceki sayfasında 4.941,00 TL olarak hesaplanan ve 330.000 TL’lik tedavi gideri teminatı kapsamında bulunmakla teminat limitini aşmayan geçici bakıcı gideri tazminatına da hükmedilmesinin lazım geldiği, her ne kadar sigortalı araç kamyonet niteliğinde ise de, trafik tescil kaydında kullanım amacının hususi olması nedeniyle işleyecek faiz türünün yasal faiz olarak takdir edilmesinin gerektiği ve bakiye tazminat bakımından temerrüt tarihinin son ödeme tarihi olarak esas alınacağı anlaşıldığından açıklanan gerekçeklerle davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda yazılı nedenlerle,
1-Davanın KABULÜ İLE,
233.615,00 TL sürekli iş göremezlik, 4.941,00 TL bakıcı gideri olmak üzere toplam 238.556,00 TL maddi tazminatın 31/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 16.295,76 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 855,90 TL’nin (ıslah harcı da dahil) mahsubu ile 15.439,86 TL ilam harcının davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin, 35,90 başvurma harcı ve 820 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 891,80 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 25.148,92 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 2.072,70 TL (bilirkişi ücreti, tebligat gideri v.s.) ve 2.330 TL ATK fatura bedelleri olmak üzere toplam 4.402,70 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/01/2022

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza