Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/26 E. 2019/394 K. 10.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/26
KARAR NO : 2019/394
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2018
KARAR TARİHİ : 10/05/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında sözleşmesel ilişki çerçevesinde alışverişlerin olduğunu, davacının; davalı talebi doğrultusunda kumaş üretip sattığını, davalıya 58.302,81-TL’lik mal sattıklarını bunun 42.472,58-TL’sini davalının ödediğini, geri kalan 15.830,23-TL’sini ödemediğini, bunun üzerine davalı şirket aleyhine; … İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, ancak davalının ödeme emrine yetkiye, borcun fer’ileriyle birlikte tamamına itiraz edip durdurduğunu, sonuç olarak, kötü niyetle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın kaldırılmasını, %20 oranından az olmamak kaydıyla davalı şirketin icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı tarafın davaya cevap vermediği anlaşılmıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; faturaya dayalı mal satış bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası UYAP üzerinden celp edilmiştir.
Davacı vekili tarafından fatura, sevk irsaliyelerinin ibraz edildiği görülmüştür.
Davalı/ takip borçlusu tarafından öncelikle icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş ise de İİK’nın 50. maddesinin HMK’nın yetkiye ilişkin hükümlerine atıf yaptığı, kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 10 ve TBK’nın 89. maddeleri uyarınca para borçları yönünden ifa yerinin alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri olması, taraflar arasındaki ticari ilişkinin açıkça reddedilmemesi bağlamında davacının ikametgahı icra dairelerinin yetkili olması kapsamında somut olayda davacının yerleşim yeri itibariyle İstanbul İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğu anlaşılmakla, davalı yanın yetki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmakla yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan 17/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Taraflar arasında; ticari bir ilişkinin mevcut olduğunu, davaya konu faturalardaki malların, davacı tarafından, davalıya kargo aracılığıyla teslim edildiğini, davacının ticari defter ve belgeleri üzerinden, alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine; … İcra Dairesi … E. Sayılı dosyasıyla, 15.830,00-TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığını, davalının; yetkiye, ödeme emrine, faiz ve tüm fer’ilerine itiraz ederek takibi durdurduğunu, davaya konu ödeme emrine, 15.830,00-TL asıl alacak üzerinden edilen itirazın iptal edilmesi ile, davacı tarafından talep edilen, icra inkar tazminatı hükmünün; yalnızca mahkemenin takdirinde olduğunu… mütalaa ettiği görülmüştür.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın; davacının faturaya dayalı mal satım ilişkisinden kaynaklı alacağının mevcut olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Davalı tarafın itirazında borca ve faiz oranına itiraz ettiği, ayrıca ve açıkça mal teslimi noktasında itirazda bulunmadığı görülmüştür. Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davacı tarafın mal satım bedeline ilişkin faturaya dayalı alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin, davalı tarafın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, davalı tarafın meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, bu nedenle yalnızca davacı ticari defterleri üzerinde inceleme icra edildiği, mahkememizce temin edilen bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun, ayrıntılı ve gerekçeli olarak hazırlamakla hükme esas alınmaya elverişli olduğu, ibraz edilen davacı ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, ibraz edilen ticari defterlerin delil vasfını haiz olduğu, davacı yana ait incelenen ticari defterlerinde takibe konu faturaya dayalı alacak toplamı olan 15.830-TL alacaklı göründüğü, davalı tarafça açıkça mal tesliminin yapılmadığı savunmasının ileri sürülmemesi, ibraz edilen tebliğ edilmiş sevk irsaliyesi içerikleri ve ticari defterler kapsamında mal teslim olgusunun sübut bulduğu, bu noktadan sonra faturaya dayalı alacak bedelinin ödendiğinin ispat yükünün davalı üzerinde bulunduğu, davalı/ takip borçlusunun davacıya ödeme yaptığını HMK’nın 200-(1). maddesi uyarınca yazılı delille ispat edemediği, tüm bu nedenlerle davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 15.830-TL tutarında alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vaki itirazının haksız olduğu, alacağın faturaya dayalı olup likit olduğu anlaşılmakla; davanın kabulüne, davacı lehine icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
… İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 15.830,00-TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin 15.830,00-TL asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
2- Alacağın % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 1.081,34-TL harçtan peşin alınan 270,34-TL harcın mahsubu ile bakiye 811,00-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 270,34-TL peşin harç, 600-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 130-TL olmak üzere toplam 1.036,24-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 2.725-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine; iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.10/05/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır