Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/232 E. 2018/213 K. 13.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İSTANBUL 16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/232
KARAR NO: 2018/213
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 06/03/2018
KARAR TARİHİ: 13/03/2018
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil davalı şirket ve şahıslar aleyhine açılan davaları takip ettiğini, davalı şirket ve şahısların borç tasfiye görüşmeleri davalı şirketin şirket adresinden tahliyesi, markaları dahil tüm hukuki işlerinde danışmanlık hizmeti verdiğini, davalılarla yapılan şifahi anlaşmada müvekkile telefonla danışacaklarını, bunun karşılığında her ay 2.000,00-TL+KDV ödenmesi konusunda anlaşıldığını, süresiz vekaletnameler çıkartılması neticesinde açılan davaları takip ettiğini, müvekkile aylık olarak ödenen 2.360,00-TL ücret 08/11/2016 ve 18/01/2017 tarihlerinde aylık maaş ödemesi açıklamasıyla davalı … tarafından müvekkilin hesabına yatırıldığını, davalının isteğiyle makbuzlar oğullarına ait olan diğer davalı …Cafe Rest. İnş. Tur. San ve Tic. Ltd. Şti’ne fatura edildiğini, Aralık ve Şubat ayları ödenmediğinden bahisle İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün .. esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamını, haksız itiraz nedeniyle müvekkil lehine %20’den az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava; İtirazın iptali istemine ilişkindir.
26.06.2012 tarih ve 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değiştirilen 6102 sayılı TTK’nın 5. maddesinde, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olup, Asliye Ticaret Mahkemeleri Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu düzenlenmiştir. Bir yerde asliye ticaret mahkemesi bulunduğu takdirde, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevi içinde bulunan ve anılan yasanın 4. maddesi hükmünce ticari sayılan davalara ve özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer işlere asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı da hüküm altına alınmıştır. Anılan maddede, tek tek belirtilen davaların, mutlak ticari dava niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca, mutlak ticari davadan başka, nisbi ticari davaların da tanımı yapılmış ve bir davanın nisbi ticari dava olarak kabul edilebilmesi için her iki tarafın tacir olması ve aynı zamanda uyuşmazlığın da her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili bulunması gerektiği kabul edilmektedir.
Somut uyuşmazlıkta; davacı tarafın avukat olduğu, davalılar tarafından vekil tayin edilerek danışmanlık hizmeti verdiği; ancak buna ilişkin avukatlık ücretinin ödenmediğinden ve icra takibine itiraz edildiğinden itirazın iptali talepli eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık TTK’nın 4. maddesinde belirtilen mutlak ticari davalardan olmadığı gibi, aynı maddede dayanağını bulan nisbi ticari dava niteliğinde de değildir. Davacı tarafın tacir sıfatının da bulunmadığı gibi uyuşmazlık da her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hukuk davası (nispi ticari dava) niteliğinde bulunmadığı da açıktır. Bu nedenle; davacı tarafça açılan davada Mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden reddine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının açtığı davada, mahkememizin görevli olmadığı anlaşılmakla; açılan davanın HMK’nun 115/2. maddesi uyarınca aynı kanunun 114/l-(c) maddesinde belirtilen dava şartı noksanlığı nedeniyle usulden REDDİNE, Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 Sayılı HMK’nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin görevsizlik kararı süresi içinde kanun yoluna başvurulmayarak kesinleşmiş ise kararın kesinleştiği tarihten, kanun yoluna başvurulmuşsa bu başvurunun reddi karannın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize başvurarak dava dosyasının görevli İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesini talep etmelerinin gerektiğinin, aksi taktirde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar serileceğinin İHTARATINA,
3-HMK’nun 20 maddesi uyarınca kararın kesinleşmesini müteakip yasal iki haftalık sürede talepte bulunulduğunda dosyanın görevli Mahkemesi’ne tevzi edilmek üzere İstanbul Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosu’na GÖNDERİLMESİNE,
4-Mahkememizce verilen görevsizlik kararının kesinleşmesinden sonra dava yetkili görevli mahkemede devam edilmemesi ve talep halinde yargılama giderlerinin değerlendirilerek HMK’ nun 331/2. maddesi gereğince bir karar verileceğinin İHTARATINA,
5-Harç ve masrafların görevli mahkemede nazara ALINMASINA,
Dair tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 13/03/2018
Katip …

Hakim …