Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/167 E. 2018/499 K. 24.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/167 Esas
KARAR NO : 2018/499

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 15/02/2018
KARAR TARİHİ : 24/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … ODABAŞI ‘nın, 05/01/2017 tarihinde … 39. Noterliği … yev. numaralı Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi ile davacı şirkete %17.5 pay oranında hisse sahibi olduğunu, ancak şirketin temsil yetkisinin, şirketin bütün faaliyetlerini yürüten ve %82.5 paya sahip olan … ‘ta olduğunu, davalı tarafın pay devri ile birlikte şirkete ortak olduktan sonra yükümlülüklerini yerine getirmediğini, şirkete zarar vermeye başladığını ve şirketin faaliyetleri sürekli aksamasına neden olduğunu, davalı tarafın, rekabet yasağına aykırı hareket etmesi sonucu şirketin zarar etmesine sebebiyet verdiğini, daha önce şirket çalışanı olan …’ün şirketten ayrıldıktan sonra aynı sektör de faaliyet gösteren kendi adına şirket kurduğunu ve davalının da bu kurulan şirketin gizli ortağı olup (resmi olmayan) ancak şirkette sigortalı çalışan olarak gözüktüğünü, davalı tarafın, davacı şirketin “ticari sırlarını” sigortalı olarak çalıştığı şirketle paylaştığını, şirket müşterilerini, çalıştığı şirkete yönlendirildiği şirket müşterileri tarafından ifade edildiği ve tespit edildiğini, davalının, şirketi zarara uğratma amacının anlaşılır olduğunu, rekabet yasağını ihlal eden ortağın şirket ortaklığından çıkarılması Yargıtay tarafından haklı sebep olarak gösterildiğini, davalı ortağın, davranışları yüzünden de şirket faaliyetlerine sekte vurulmasına neden olduğunu, şirket şantiyesinde çalışan, şirket çalışanlarına hakaretlerde bulunduğunu ve çalışanların iş yapmalarını engellediğini, davalının bu davranışlarından dolayı çalışanların bir kısmının iş sözleşmelerini feshederek şantiyeyi terk ettiklerini, olayı öğrenen diğer ortağın devreye girmesiyle işi bırakan işçilerin geri gelip tekrar iş başı yapmalarını sağlanabildiğini, davalının bu davranışından dolayı işlerin gecikmesine sebebiyet verdiğini ve işin süresinde devredilmediğinden dolayı şirketin zarara uğradığını, neticeten davalının hal ve hareketlerinden dolayı görevini kötüye kullandığını ve ortaklar arasında güven ilişkisi kalmadığını, ortaklardan birinin güvenini kötüye kullanmasının Yargıtay tarafından ortağın şirketten çıkarılması haklı sebep olarak gösterildiğini beyan ederek; davalı ortak …I’nın, haklı sebeplerle şirket ortaklığından çıkarılmasına, davalıya ait olan %17.5 payın şirkete devrine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya yapılan usulüne uygun tebligata rağmen davaya yanıt vermemiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizin 24/05/2018 tarihli celsesinde davacı vekili ” dilekçemizi tekrar ederiz, müvekkil şirketin %17,5 hissedarı olan davalının yükümlülüklerini yerine getirmemesi, şirkete zarar vermesi, şirket faaliyetlerinin aksamasına sebebiyet vermesi, şirket şantiyesinde çalışan işçilere hakaret etmesi, iş programını engellemesi, bir kısım işçilerin bu sebeple iş akdini feshetmeleri ve şantiyeyi terketmeleri, yine davalı tarafın şirket müşterileri ile irtibata geçerek şirkete yapılacak ödemelerin kendis hesabına yapılmasını talep etmesi ve sair sebeplerle haklı nedenlere istinaden TTK’nun 638 ve 640 maddeleri gereğince şirket ortaklığından çıkarılmasını talep ve dava etmek maksadıyla dava dilekçemizi sunmıuş isek de davadan sonra taraflar sulh olmuşlardır ve dava konusuz kalmıştır, ayrıca davalı taraf da hissesini diğer ortağa devretmiştir. Yargılama gideri ve vekalet ücreti talebimiz yoktur” şeklinde beyanda bulunmuştur.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince; dava konusuz kalmakla karar tesisine yer olmadığına, talep edilmediğinden davacı yararına yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçeye göre,
1-Dava konusuz kalmakla karar tesisine yer olmadığına,
2-Talep edilmediğinden davacı yararına yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Alınması gerekli harç peşin alınmakla yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzereoy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.24/05/2018

Başkan … Üye … Üye … Katip …