Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/132 E. 2022/450 K. 21.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/132 Esas
KARAR NO : 2022/450

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 02/02/2018
KARAR TARİHİ : 21/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 20.03.2017 tarihinde sürücü … sevk ve idaresindeki … plaka sayılı aracıyla , müvekkilinin sevk ve idaresindeki … plaka sayılı araca çarpması sonucu yaralamalı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkilinin bu kaza sonucunda daimi sakat kaldığını, kazanın oluşumunda … plakalı aracın kusurlu olduğunu, davalıya müracaat edildiğini , hasar dosyası oluşturulduğunu ancak herhangi bir ödeme yapılmadığını beyanla müvekkili için 100,00 TL geçici iş göremezlik ve 100,00 TL kalıcı iş göremezlikten ileri gelen toplam 200,00 TL maddi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 11.11.2021 tarihli ıslah dilekçesi ile; 100,00 TL geçici iş göremezlik tazminatını 4.112,18 TL arttırarak 4.212,18 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili kurumun zorunlu mali mesuliyet sigortasının teminat limitleri ve … plakalı aracın kusur oranı ile sınırlı sorumlu olduğunu, dava öncesinde başvuru yapılan … Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan verilen 02.01.2018 tarihli maluliyet raporunda meslekten kazanma gücü kaybı oranının %4,2 olarak belirlendiğini, işbu raporun müvekkili kurumun medikal danışmanlık firması tarafından incelendiğini ve özürlülük ölçütü sınıflandırması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporları hakkındaki yönetmelik çerçevesinde davacının herhangi bir vücut fonksiyon kaybının olmadığını, maluliyet oranının sıfır olduğu sonucuna varıldığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; meydana gelen trafik kazası nedeniyle oluşan maluliyetten bahisle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’nun 12/04/2019-7394 karar sayılı raporunda ;
“… oğlu, 1985 doğumlu …’in 20.03.2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında;
1) Tüm vücut engellilik oranının % 0(yüzdesıfır) olduğu,
2) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği” yönünde oy birliği ile mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin 14/10/2019 tarihli raporunda;

A) Davacı sürücü …’in kusursuz,
B) Sürücü …’ın %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulu’nun 24/02/2020-2845 karar sayılı raporunda ; Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalının 02.01.2018 tarihli raporunun;
11.10.2008 tarih 27021 sayılı Çalışma Gücü ve Meslekte kazanma Gücü Kayıp Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine göre düzenlenmiş olduğu, Kurulumuzun 12.04.2019 tarihli 7394 Karar sayılı mütalaasının ise 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında düzenlendiği, raporlar arsındaki farklılığın bundan kaynaklandığı olabileceği, kaza tarihinin 20.03.2017 olduğu dikkate alındığında; mevcut tıbbi belgelere göre Kurulumuzun 12.04.2019 tarihli mütalaasında eklenecek ve değiştirilecek bir husus bulunmadığı” yönünde oy birliği ile ek mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan 04/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
a-Geçici iş göremezlik (iyileşme) döneminde uğradığı maddi zarar nedeniyle; Her iki seçenekte de;
-Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının = 4.212,18 TL olduğu,
b-Sürekli iş göremezlik döneminde uğradığı maddi zarar nedeniyle;
1.Seçenekte; Progresif rant yöntemine (PFM yaşam tablosu + %10 artış ve iskonto)göre;
Sayın mahkemece … Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından 20.01.2018 tarihli rapor ile 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerine göre belirlenen %4,2 maluliyet oranına itibar edilmesi halinde davacının;
Sürekli iş göremezlik dönemine ait
%4,2 maluliyeti ile ilgili maddi zararının = 40.234,78 TL olduğu,
2.Seçenekte;Aktüeryal yönteme (TRH 2010 yaşam tablosu + 1,8 teknik faiz) göre;
Sayın Mahkemece Adlı Tıp Kurumunun 30.12.2019 tarihli raporu ile 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre belirlenen orana itibar edilmesi halinde anılan rapor ile davacının tüm vücut engel oranının %0 olduğu belirlenmiş olduğundan davacının 2. Seçenekte sürekli iş gücü kaybı nedeniyle bir zararının söz konusu olmayacağı,
c-Davacının her iki seçenekte belirlenen maddi zararının poliçe limitini aşmadığı,
d-Başvuru tarihine göre temerrüdün 18.07.2017 tarihinde gerçekleşmiş olacağı,
e-Sigorta poliçesi bulunmayan aracın kullanım amacının hususi gözükmesi nedeniyle ticari faiz talebine ilişkin takdirin mahkemeye ait bulunduğu” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan 02/11/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
a-Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararın 4.212,18 TL olduğu,
Adlı Tıp Kurumunun 30.12.2019 tarihli raporu ile 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümlerine göre düzenlenen raporda davacının tüm vücut engel oranının %0 olduğu belirlenmiş olduğundan davacının sürekli iş gücü kaybı nedeniyle bir zararının söz konusu olmayacağı,
c-Davacının belirlenen maddi zararının poliçe limitini aşmadığı,
d-Başvuru tarihine göre temerrüdün 18.07.2017 tarihinde gerçekleşmiş olacağı,
e-Sigorta poliçesi bulunmayan aracın kullanım amacının hususi gözükmesi nedeniyle ticari faiz talebine ilişkin takdirin mahkemeye ait bulunduğu” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; … plakalı araçla seyir halinde olan davacının 20/03/2017 tarihinde dava dışı sürücü sevk ve idaresindeki … plakalı aracın, çarpması sonucu oluşan kazada yaralandığı, … plakalı aracın kaza tarih ve saatinde geçerli bir ZMMS poliçesinin söz konusu olmadığı, davalı araç sürücüsünün , kazanın oluşumunda ATK’dan alınan ve ceza dosyasında bulunan kaza tespit tutanağı ile de uyumlu olan kusur raporu uyarınca %100 oranında kusurlu olduğu, davacının bir kusurunun bulunmadığı, Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararı sonrası geliştirilen içtihatlar uyarınca kaza tarihinde yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri uyarınca davacının maluliyetinin belirlenmesi ve yine hesaplamada TRH 2010 yaşam tablosu esas alınarak, %10 arttırım/indirim yapılması ile sonuca ulaşılması gerektiği, bu nedenle mahkememizce TRH 2010 yaşam tablosu kullanılan 02.11.2021 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alındığı, kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik hükümleri uyarınca inceleme yapılan ATK raporunda davacının sürekli maluliyeti bulunmadığının ve iyileşme sürecinin 3 aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının geçici iş göremezlikten kaynaklı 4.212,18 TL maddi zararının hesaplandığı, davalı sigortanın davadan önce bir ödeme yapmadığı anlaşılmakla davanın geçici iş göremezlikten kaynaklı talep yönünden kabulüne, sürekli iş göremezlikten kaynaklı talep yönünden reddine, davalı aracının hususi olduğu görülmekle işleyecek faizin yasal faiz olarak belirlenmesine dair miktar itibarıyle kesin olmak üzere aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Geçici iş göremezlikten kaynaklı 4.212,18 TL maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 18/07/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Sürekli iş göremezlikten kaynaklı maddi tazminat isteminin reddine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 287,73 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan (35,90 TL peşin harç+60,00 TL ıslah harcı) 95,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 191,83 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan 2.733,25 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 2.669,84 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.212,18 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 100,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
8- Davacı tarafça yatırılan 35,90 TL peşin harç , 35,90 TL başvuru harcı ve 60,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 131,80 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, miktar itibarıyle kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/06/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır