Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1223 E. 2021/689 K. 19.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2018/1223 Esas
KARAR NO:2021/689

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/12/2018
KARAR TARİHİ:19/10/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket” … ” logosu ile yurt içi ve yurt dışı paket ve kargo taşımacılığı işi ile iştigal ettiğini, taraflar arasında 12.12.2017 tarihti Yurt Dışı Taşıma Ve Cari Hesap Sözleşmesi akdedildiğini, bu sözleşme kapsamında davalı / borçlu şirkete ait gönderilerin müvekkili şirket tarafından taşındığını ve alıcılarına teslim edildiğini, müvekkili şirketin taşıma sözleşmesinden doğan edimini gereği gibi ifa etmiş olmakla taşıma ücretine hak kazandığını, Davalı/borçlu şirketin müvekkili şirket tarafından keşide olunan taşıma ücreti faturaları toplamından 12.856,85.- TL. tutarındaki kısmını ödemediğini, Bu sebeple davalı/borçlu şirket aleyhine 18.10.2018 tarihinde…. icra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, Davalı/borçlu şirketin 21.11.2018 tarihli itiraz dilekçesi ile icra takibine itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, davalı/borçlu şirketin icra müdürlüğünün yetkisine yönelik itirazının haklı ve hukuki olmadığını, yetki itirazının reddine karar verilmesini, icra takibinin dayanağını 20.02.2018 tarihli … no.lu 130,99.- TL. vade farkı faturası, 14.03.2018 tarihli … no.lu 7.066,17.-TL. taşıma ücreti faturası, 14.03.2018 tarihli … no.lu 5.491,42.- TL. taşıma ücreti faturası ve 16.04.2018 tarihli … no.lu 168,27.- TL tutarlı vade farkı faturası olduğunu, Davalı/borçlu şirketin …’da mukim … …… isimli firmaya 01.12.2017 tarihinde … takip numarası ile ve yine aynı tarihte …’da mukim … …… isimli firmaya … takip numarası ile iki adet yurt dışı gönderi yaptığını, Anılan gönderilerin alıcısına teslim edildiğini, Delilleri arasında ibraz olunan … ve … numaralı uluslararası hava yolu taşıma senedi = konşimento = airvvaybill içeriğinden görüleceği üzere konşimentoda, taşıma ücretinin gönderi alıcısı tarafından ödeneceği hususu hava yolu taşıma senedi = konşimento = airvvaybill üzerine işaretlendiğini, Ancak gönderiye ait taşıma ücretleri gönderi alıcısı tarafından ödenmediğini, Bu itibarla Yurt Dışı Taşıma Şart Ve Kurallarına göre taşıma ücreti davalı/borçlu şirkete fatura edildiğini, Yurt Dışı Taşıma Şart Ve Kurallarına göre alıcı ödemeli yapılan gönderilerde gönderi alıcısı, taşıma ücreti ve diğer masrafları ödemez ise ücretlendirmenin gönderene yapılacağı, yani taşıma ücretinin davalı / borçlu şirkete fatura edileceği açık bir şekilde hüküm altına alındığını, Bu sebeple davalı/borçlu şirketin icra takibine vaki itirazlarının haksız ve usulsüz olduğunu, Davalı / borçlu şirketin, müvekkili şirket tarafından düzenlenen 20.02.2018 tarihli … no.lu 130,99.-TL tutarlı vade farkı faturasına karşı 27.04.2018 tarihinde, 14.03.2018 tarihli … no.lu 7.066,17.-TL tutarlı ve 14.03.2018 tarihli … no.lu 5.491,42.-TL tutarlı iki adet taşıma ücreti faturasına karşı 25.04.2018 tarihinde, 16.04.2018 tarihli … no.lu 168,27.- TL. tutarlı vade farkı faturasına karşı ise 06.07.2018 tarihinde iade faturası tanzim ettiğini, TTK’ nun 21/2. maddesine göre faturayı teslim alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa fatura içeriğini kabul etmiş sayılmakta ve fatura içeriğinin kesinleştiğini, Davalı/borçlunun müvekkili şirket tarafından düzenlenen faturalarını ticari defterlerine kaydettiğini, ancak aradan 2 ay – 3 ay gibi bir süre geçtikten sonra iade faturası tanzim ettiğini, Yargıtay içtihatlarına göre, faturaları kendi ticari defterlerine işledikten sonra, anılan faturalar için karşılıklı mutabakat olmaksızın tek taraflı olarak iade faturası düzenlenmesinin iade faturasının düzenleyen taraf yararına sonuç doğurmadığını beyan ederek davalı/borçlu şirketin icra takibine vaki itirazının İPTALİNE, icra takibinin DEVAMINA, icra takibine haksız yere itiraz eden davalı / borçlu şirketin% 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça müvekkil şirketin …’ ya yapılan bir taşıma hizmetinin müşterisi olarak gösterildiğini, uyuşmazlık konusu ticari ilişki, davacı (taşıyan) … ile dava dışı (taşıtan/müşteri) … arasında akdedilmiş ve süreklilik arz eden bir taşımacılık sözleşmesinde, müvekkili şirketin sadece gönderici olarak yer aldığı, dava dışı …’nin ise …’nin müşterisi olduğu bir ticari ilişki olduğunu, Bu yönüyle davalı müvekkili şirketin … – … arasındaki sözleşmenin tarafı olmadığını, davacı tarafça da kasıtlı olarak bu sözleşmeden bahsedilmediği gibi, örneği de sunulmadığını, müvekkili şirketin taraf olmadığı … – … arasındaki sözleşme gereği alıcı (taşıtan) … şirketi, davalı müvekkil şirketin kendilerine göndereceği bir gönderi söz konusu olduğunda müvekkili şirkete … tarafından kendilerine verilen bir “label” (gönderi kodu) gönderdiğini, müvekkili şirket …’in ise, … tarafından kendisine bildirilen bu gönderi kodunu kullanarak … – … arasındaki sözleşmeye istinaden ürün gönderimi yaptığını, Bu yöntem ile, dava konusu uyuşmazlıktan evvel de müvekkili şirket tarafından … şirketine bu şekilde birçok gönderim yapıldığını, bu gönderimlerin davacı … kayıtlarında mevcut olduğunu, Davacı … ile yaşanan bu uyuşmazlık sürecinde müvekkili şirket pek çok kez yukarıda yaptıkları izahati … yetkililerine yapmaya çalıştıklarını, ancak olumlu bir yaklaşım göremediklerini, müvekkili şirket çalışanlarından … ile, … çalışanı … arasında gerçekleşen mail silsilesine bakıldığında, … tarafından ödemesi yapılmadığı için ve müvekkili şirkete fatura edilen gönderim bedellerinin müvekkili şirketçe kabul edilmediğinin açıkça görüleceğini, Bu mail trafiği içerisinde müvekkili şirket, yapılmadığı söylenen ödemenin, taşıtan … tarafından yapılmış olabileceği ihtimaline binaen, davacı …’ ten, ödemenin … tarafından yapılmadığına dair yazılı bir evrak talep ettiğini ancak kötü niyetli olarak bu taleplerinin de karşılanmadığını, davacı tarafın “Taraflar arasında akdedilen yurt dışı taşıma sözleşmesi hükümlerine göre..” gerekçesini sunarak, alıcı tarafından ödenmeyen taşıma ücretlerinden taraflarını sorumlu tuttuklarını, Davacı tarafın dilekçesi ekinde sunduğu, web sitesinden edinilmiş “Yurt Dışı Taşıma Kuralları” başlıklı metin, davalı müvekkil şirketin imzasını içermediği gibi, tek taraflı hazırlanmış ve dosyaya sunulduğunu, davacı şirketin müvekkili şirkete, tarafı olmadığı bu ilişki için, …’nin kullanımına arz ettikleri ürün taşıma etiketleri gönderdiğini, gönderileri bu etiketler İle yapmasını istediklerini, Ancak davacı tarafın kendi sunduğu eklerde dahi bahsi geçen … şirketinden ve bu ilişkiden bahsetmemesinin kötü niyetli bir yaklaşımın olduğunu, Müvekkili şirkete, alıcı tarafından ödenmediği gerekçesiyle kesilen ve takip konusu yapılan faturaların kabul edilmediği, mail ortamında defalarca belirtilmesine karşın, davacı taraf, ulaşamadığı … yerine, sözleşme dahi yapmadığı müvekkili şirketin üzerine gelmeyi tercih ettiğini, davacı taraf dilekçesinde …’ da mukim … ve … … isimli iki ayrı firmaya gönderi yapıldığını belirttiğini, uyuşmazlığın odağını dağıtma çabasına girdiğini, …, … … şirketinin yetkilisi olup, her iki gönderi de … adına yapıldığını, müvekkili şirketin iki ayrı müşterisi ve iki ayrı temerrüdü mevcut olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; kargo taşıma işine dayalı olarak düzenlenen faturalar ile başlatılan takibe davalı tarafça yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememizce dosya arasına alınan …. İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında özetle; … A.Ş. Tarafından … San. Ltd. Şti.’ne karşı icra takibi başlatıldığını, 12.856,85 TL alacağın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak ve tahsilde tekerrür olmamak üzere asıl alacak ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren fiili ödeme tarihine kadar işleyecek yıllık %19,5 avans faizi ve değişen oranlardaki faizi ile icra giderleri, avukatlık ücreti ile birlikte Borçlar K.nun 100.maddesi uyarınca yapılacak kısmi ödemelerin öncelikle faiz ve masraflara mahsubuyla tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, davacı tarafın alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarı ve ferileri hususlarında tarafların ticari defterleri de incelenmek suretiyle bilirkişi raporu alınmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan 09.10.2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“….
Somut olayda davacı … A.Ş. davalı müşterisi … San. Ltd. Şti. ile;
– Yurt Dışı Taşıma ve Cari Hesap Sözleşmesi aktedmek suretiyle davalıya ait emti-kargoların taşıma hizmeti/hizmetlerini üstlenmiştir.
-Çekişme konusu olan Türkiye’den …’ya gönderilen iki ayrı havayolu kargo gönderisi için davalı yanın Proforma Faturalar düzenlediği, davacı taşıyıcıya faturalar tahtında teslim edildiği anlaşılan gönderilerin, taşıma ve hizmet bedelelerinin varış yerinde alıcı ödemeli olarak Airwaybill/Hava Yük Senetlerinin düzenlendiği,
-Uluslararası havayolu ile gerçekleştirilerek varış ülkesinde alıcısına teslim edilen taşımalar yönünden taraflar arasında çekişme bulunmadığı, ihtilafın ödemeli gönderilen kargolar ile ilgili alıcı tarfından taşıma-hizmet bedellerinin ödenmemesinden kaynaklandığı,
-Davalı göndericinin yurt dışında yerleşik müşterisinin taşıma bedellerini ödediğini bildirdiği, ancak ödeme dekontları ve/veya ödemeye ilşkin belge ibraz ededemediği, davacının yansıttığı taşıma ve hizmet bedeli fatura tutarlarını da davacı yana ödemediği tespitleri kapsamında davacı yanın davalıdan taşıma ve hizmet bedellerini talep edebileceği
Yukarıda yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda ;
•Davacı … A.Ş.’nin davalı … Sanayi Ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’nden 12.856,85 TL alacaklı olduğu,
•Davalı … Sanayi Ve Dış Ticaret Ltd. Şti.’nin…. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasına yaptığı itirazın yersiz olduğu, Takibe 12.856,85 TL üzerinden devam edilmesi gerektiği ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Tarafların itirazları üzerine mahkememizce dosya kapsamına alınan 11.06.2020 tarihli Bilirkişiler … ile … tarafından hazırlanan ek raporda özetle;
“..
Davacı … AŞ’nin davalı … Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi ‘nden 12.856,85 TL alacaklı olduğu,
Davalı … Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi’nin… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın yersiz olduğu, takibe 12.856,85 TL üzerinden devam edilmesi, kök raporda arz edilen görüşlerimizi değiştirecek yeni bir bulguya rastlanılmadığı ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.

Mahkememizce dosya kapsamına alınan 12.03.2020 tarihli Bilirkişi … tarafından hazırlanan ek ayrık raporda özetle;
“..
Davacı taşımanın dayanağı olarak 12.12.2017 tarihli sözleşmeyi göstermiştir. Söz konusu sözleşme kurallarının 03.12.2017 tarihinde tamamlanmış taşıma hizmetine uygulanması mümkün değildir.
Taşımanın alıcı ödemeli olduğu belirtilmiştir.
Gerçek alıcının … değil … … olduğu, evraklarda davalının isminin sadece tanınma amaçlı olarak yer aldığı, gönderici davalının taşımanın taraflarından biri olmadığı sonucuna varmak kaçınılmaz olmaktadır.
Davacının itirazın iptali talebinin reddine karar verilmesinin uygun olacağı,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin uygun olacağı ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; Taraflar arasında 12.12.2017 tarihli taşıma ve cari hesap sözleşmesi akdedildiği, ancak davaya konu taşımanın bu tarihten daha önceye ait olması nedeniyle taraflar arasında bu sözleşme hükümlerinin uygulanamayacağı, taşımaya ilişkin evraklarda ödemenin alıcı tarafından yapılacağının belirtildiği, taşınan emtianın alıcıya teslim edildiği ancak alıcı tarafından taşıma bedelinin ödenmediği, bu durumda taşıma bedelini tahsil etmeden ve durumdan derhal davalıyı haberdar etmeden taşınanı teslim eden davacının, davalıdan bir talepte bulunamayacağı, mahkememizce alınan ek ayrık raporda belirlendiği üzere davalının, davacı ve alıcı arasındaki ilişkide taraf olmadığı, bu iki taraf arasındaki ilişkiye binaen özel indirim kodları ile gönderim sağladığı, davacının asıl muhatabının alıcı taraf olduğu anlaşılmakla davanın ve şartları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı yanın kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Davacı tarafça peşin yatırılan 155,29 TL harçtan, 59,30 TL karar ve ilam harcının düşümü sonucu başkaca harç alınmasına yer olmadığına, kalan 95,99 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/10/2021

Katip 156854
e-imzalıdır

Hakim 179188
e-imzalıdır