Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1119 E. 2019/1074 K. 03.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1119 Esas
KARAR NO : 2019/1074
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2018
KARAR TARİHİ : 03/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, taraflar arasında imzalanmış olan 30/04/2014 tarihli Danışmanlık ve Hizmet Alım Sözleşmesi’nden kaynaklı alacağının tahsili için takibe vaki davalının haksız itirazının iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete fatura tanzim edilmesinin hizmetin verildiğini ispat edemeyeceğini, söz konusu faturalar sebebiyle temerrüde düşürülmelerinin söz konusu olmadığını, faturaların müvekkiline tebliğ edilmemiş olduğunu, sözleşmenin 5/a maddesine göre …’in ‘e işletme kârının %50sini vereceğinin, ilk 6 ay boyunca %40ının … tarafından alınacağının kararlaştırıldığını, faturaların talep edildiği dönem itibarıyla müvekkilinin kar değil zarar ettiğini beyanla davanın reddini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap alacağına istinaden toplam 56.259,19 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde, iddia ve savunma doğrultusunda mali müşavir … marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 10/06/2019 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişi anılı raporunda özetle;
“… Kanuni defterlerini açılış ve kapanış tasdikin isüresinde yaptırdığından HMK 222 maddesine göre defter kayıtları lehine/aleyhine delil olarak kabul edilecektir.
… San. Dış Tic. Ltd. Şti. Kanuni defterlerinin açılış tasdikini süresinde yaptırdığı, kapanış tasdiklerini yaptırmadğından HMK 222 maddesine göre defter kayıtları lehine delil olarak kabul edilemeyecek ancak aleyhine delil olarakkabul edilmeyecektir.
Davalı … San. Dış Tic. Ltd. Şti. Kanuni defter kayıtlarında davacı … A.Ş.’ne takip tarihi 08/03/2018 itibariyle 55.072,18 TL borçlu olduğu görünmektedir.
Yerinde yaptığımız incelemede davalı 09/12/2015 tarihi 3.270 TL’lik ödeme makbuzunu şuan sunamadığını beyan etmiştir.
Bu durumda davalı defter kayıtlarında takip tarihi 08/03/2018 tarihi itibariyle 55.072,18+3.270=58.342,18 borçlu olduğu görülmektedir.
Yapılan inceleme ve değerlendirmeler sonucunda;
Davacı …Ş.’nin defter kayıtlarında davalı … San. Dış Tic. Ltd. Şti.’den takip tarihi 08/03/2018 itibariyle 59.246,19 TL alacaklı olduğu, davalı … San. Dış Tic. Ltd. Şti.’nin defter kayıtlarında davacı …Ş.’ne takip tarihi 08/03/2018 itibariyle 58.342,18 TL borçlu olduğu, davaya konu … İcra Müdürlüğünü’nün … E. Sayılı dosyası 08/03/2018 tarihinde 56.259,19 TL asıl alacak olmak üzere cari hesap alacağı üzerinden takibe konu edildiğinden davalı tarafından … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yapılan itirazın haksız olduğu, itirazın iptal edilmesi ve 56.259,19 TL asıl alacak üzerinden icra takibine devam edilmesi gerektiği, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin uygulanma durumunun değerlendirilmesinin sayın mahkemece yapılmasının uygun olacağı” şeklinde mütalaa ettiği görülmüştür.
Dava; cari hesap alacağına dayalı olarak başlatılan icra takibine davalı yanın itirazının iptali isteminden ibarettir.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davacı tarafın faturaya/cari hesaba dayalı alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin, davalı şirketin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, taraların ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifetiyle inceleme yapıldığı, tarafların alacak talebine konu faturaların ait olduğu dönem itibari ile 2014,5,6,7 ve 2018 yılına ait ticari defter ve belgelerini ibraz ettikleri, davacı tarafça ibraz edilen ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, davacı ticari defterlerinin lehine delil vasfını haiz olduğu, davalı tarafça ibraz edilen ticari defterlerin açılış tasdiklerinin süresinde yaptırıldığı ancak kapanış tasdiklerinin yapılmadığı, kanuna ve usulüne uygun şekilde tasdikler yapılmayan davalı ticari defterlerinin aleyhine delil vasfını haiz olduğu saptanmıştır. Davacı şirketin defter ve kayıtlarına göre davalı şirketten 59.246,19 TL alacaklı olduğu, davalı şirketin defter ve kayıtlarına göre davacı şirkete 55.072,18 TL borçlu olduğu, her iki tarafın defterleri arasındaki farkın 4.174,00 TL olduğu, davalı defterlerinde kayıtlı görünen 3.270 TL’lik ödemenin davacı defterlerinde bulunmadığı, bilirkişi incelemesi sırasında ödemeye ilişkin makbuzun sunulamaması nedeniyle takip tarihi itibarıyla davalının kayıtlarına göre 55.072,18 TL + 3.270 TL = 58.342,18 TL borçlu olduğunun anlaşıldığı, davalı şirket ticari defterleri açılış tasdikleri yapılmış olmakla kapanış tasdikleri yapılmadığından usulüne uygun olarak tutulmadığı, bu nedenle sahibi aleyhine delil teşkil ettiği, taraflar arasında imzalanan 30.04.2014 tarihli Danışmanlık ve Hizmet Alım Sözleşmesinin her iki tarafça benimsendiği, sözleşmenin 5. maddesinde işletme karının %50 sinin davacı şirkete ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davalının bu maddeye dayanarak işletmenin kar etmeyip zarar ettiği için davacı talebinin haksız olduğu savunmasında bulunduğu, her ne kadar sözleşmenin danışmanlık ücreti ve ödenmesi başlıklı 5/a maddesi içerik itibarıyla kârın paylaşımına ilişkin ise de taraflar arasındaki faturaların sözleşmenin bu maddesine atıfla düzenlenmediği, hizmet bedeli ve danışmanlık bedeli şeklinde düzenlenen faturaların davalı yanca kabul edilerek deftere kaydedilmesiyle sözleşme hükmünün ticari ilişki sırasında uyarlandığının anlaşıldığı, faturaların deftere kaydedilmiş olması nedeniyle davacı alacağının davalı yanca benimsendiği, davalı yanın faturalara itiraz edildiğine dair herhangi bir beyan ve delili dosyaya sunmadığı, TTK’nın 21/2. maddesi uyarınca faturaya süresinde itiraz ve iade etmeyerek ticari defterlerine borç kaydeden tacirin fatura münderecatını aynen kabul etmiş sayıldığından faturayı gönderen tarafın faturaya dayalı bu alacağının varlığını 6762 sayılı TTK’nın 84. ve 85. madde hükümleri (HMK m. 222) uyarınca ispatladığı anlaşılmakla; davanın kabulü ile, … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 56.259,19 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, alacağın % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE,
… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 56.259,19 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
2-Alacağın % 20’si oranına isabet eden 11.251,84 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.843,11 TL karar harcından 679,47 TL peşin harcın mahsubu ile 3.163,59 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 679,47 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 715,37 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 6.538,49 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yapılan 731,20 TL bilirkişi ücreti posta v.s. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/12/2019

Katip …
E-İMZA

Hakim …
E-İMZA