Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1088 E. 2021/606 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1088 Esas
KARAR NO:2021/606

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:14/11/2018
KARAR TARİHİ:21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; mülkiyeti … ve … ait olan … plakalı Ticari taksi sürücüsü … yönetiminde iken … … … Bulvarında seyir halinde iken No:… noktasında kontrolünü kaybederek önce kaldırıma sonrasında yaya kaldırımında korkuluklara yaslanmış olarak duran davacı müvekkiline çarptığını ve aracın sağ yan çamurluğu ile sıkıştırarak ağır şekilde yaralanmasına sebep olduğunu, aracın … … nolu poliçesi ile sigortalı olduğunu, kazada araç sürücüsü …’ın asli kusurlu olduğunu, davacıya atfedilecek bir kusur bulunmadığını, kaza nedeniyle müvekkilinin ağır şekilde yaralandığını, davacının tam olarak iyileşmesi mümkün olmadığı gibi engelli kalması ve iş gücü kaybı yaşaması durumunun da doğduğunu, trafik kazasında müvekkilinin bedensel zarara uğraması nedeniyle, 6100 sayılı yasa’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere), zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı arttırma hakkları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000 TL sürekli iş gücü kaybı tazminatının, sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile tahsiline, davacının çalışamamaktan dolayı maddi |kaybın telafisi için sürücünün asli kusurlu oluşuna ve toplanacak delillere göre fazlaya| ve faize dair haklarımız saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, davacının tedavi sürecinde sgk ca karşılanmayan tedavileri için yaptığı harcamalar için (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere), zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı arttırma hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL’nin sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile tahsiline, davacı … tedavi sürecinde çektiği acı ve ızdırap, kalıcı sakatlığın yarattığı ruhsal ve yaşamsal olumsuzluklar ve tedavinin hala devam ediyor oluşu, davacının uzun yol otobüs kaptanı olması, davalının asli ve tam kusurlu oluşu gözetilerek olay tarihinden itibaren işletilecek temerrüt faiziyle birlikte 50.000 TL manevi tazminatın sigorta şirketi yönünden teminat kapsamında olması halinde poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretiyle birlikte, davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; zorunlu dava şartı olan sigorta şirketine usulüne uygun başvurunun davacı tarafça yerine getirilip getirilmediğinin ispat edilmesi gerektiğini, zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, savcılık soruşturması aşamasında ya da ceza davasında uzlaşma var ise davanın reddinin gerekmekte olduğunu, davada alacaklı ve borçu sıfatı birleştiğinden reddinin gerektiğini, huzurdaki davaya ilişkin davacı taleplerinin sulh ile sonuçlandırılmış ise sulh ve feragat nedeniyle davanın reddinin gerektiğini, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, huzurda görülmekte olan davada kazaya karıştığı iddia edilen aracın müvekkili şirket tarafından sigortalanmamış yahut sigorta poliçesi kaza tarihinden önce iptal edilmiş ise davanın husumet yokluğu sebebiyle reddini talep ettiklerini, kaza ile sakatlık ve kaza ile meydana gelen ölüm arasındaki illiyet bağının tespit edilmesi gerektiğini, kusur oranlarının tespiti için mahkemece dosyanın … Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesine sevk edilmesi gerektiğini, maluliyet oranının tespiti için dosyanın … Adli Tıp Kurumu… İhtisas Dairesi’ne sevk edilmesi gerektiğini, “geçici iş göremezlik” tazminatı taleplerinin de hem 6111 sayılı kanun gereği hem de trafik sigortası genel şartları uyarınca tedavi teminatı içerisinde değerlendirildiğinden teminat dışında olduğunu, trafik sigortası genel şartları ek:2 madde 10 gereğince hesaplamaya ilişkin standartlar hazine müsteşarlığı tarafından belirlendiğini, hesap raporunun aktüer bilirkişi tarafından hazırlanması gerektiğini, buna göre; 26.04.2016 tarihinde yürürlüğe giren ve Karayolları Trafik Kanunu’nda yapılan değişiklik ile hesaplamanın zorunlu mali sorumluluk sigortası genel şartlarında öngörülen usul ve esaslara göre yapılacağı açıkça belirtildiğini, zorunlu mali sorumluluk genel şartları hükmü uyarınca da tazminat hesaplamasında kullanılması gereken yaşam tablosu trh 2010 ve hesaplamada esas alınması gereken teknik faiz %1,8 olarak düzenlendiğini, işbu nedenle tazminat hesaplanmasında bu tablonun kullanılmasını ve teknik faizin % 1,8 olarak esas alınmasını talep ettiklerini, davayı kabul manasında olmamak üzere sözkonusu kazanın iş kazası olup olmadığının tespit edilmesi gerektiğini, söz konusu kaza iş kazası ise sgk tarafından bağlanan peşin sermaye değerinin sorulup tenzilinin gerektiğini, müvekkili şirketin söz konusu zarardan poliçe teminat limitleri dahilinde sorumlu olduğunu, işbu dava tarihine kadar herhangi bir ihbar bulunmadığını, davayı kabul manasında olmamak üzere faizin dava tarihinden itibaren yasal faiz olması gerektiğini, daha önce yapılmış ödemelerin faizi ve güncellemesi yapılarak mahsup edilmesi gerektiğini, zorunlu mali mesuliyet sigortası genel şartlarında sigortacının sorumlu olmadığı hususlarının tek tek sayıldığını, huzurdaki davada bu bentin de sayılan durumlardan birinin varlığının tespiti halinde davanın reddinin gerektiğini beyanla haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, davanın ihbarına, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olup, davanın reddinin gerektiğini, müvekkillerinin … plakalı aracın malikleri olup diğer davalı …’ın ise aracın şoförü ve kaza yapan kişi olduğunu, kusur yönünden itiraz ettiklerini, dava dilekçesinde tüm davalıların kusurlu gibi gösterildiğini, bunu kabul etmediklerini, kazanın oluşumunda davacı tarafın da kusuru bulunduğunu, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere aracın kontrolü kaybederek davacıya vurduğu iddia edildiğini, bu kazanın oluşumunda başka etkenlerin olup olmadığı, davacının yaya geçidinde de olup olmadığı ve orda demirlere yaslanmış olmasının Müterafik Kusur durumunu oluşturup oluşturmadığının araştırılması gerektiğini, bu nedenle öncelikle kusur tespitinin yapılması maksadıyla dosyanın Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesine gönderilmesini talep ettiklerini, davacının manevi tazminat talebinin afakî olduğunu ve zenginleşmeye yönelik olduğunu, öncelikle davacının sürekli bir arızasının olup olmadığı maksadıyla (maluliyeti için) Adli Tıp Kurumundan rapor alınması gerektiğini, davacının sürekli iş görmezliğinin ve arızasının geçici mi ya da kalıcı mı olduğunun tespitinin de gerekli olduğunu, davacının dava dilekçesinde özetle 50.000 TL manevi tazminat talebinde bulunması davacının zenginleşmesine yönelik olup bu sebeple reddinin gerektiğini, davacının kusuru çıkması halinde BK.50 ve 51. Maddeleri uyarınca kusuru oranında tazminatta indirim yapılması ya da tamamen kaldırılmasına karar verilebileceğini, gerekli incelemelerin yapılarak tazminatın kaldırılmasını talep ettiklerini, dava dilekçesinde 1.000 TL maddi tazminat talebinde bulunulmakta olduğunu,davacı tarafından bu zararın alacak kalemleri ayrı ayrı belirtilmediğini, dava dilekçesinin HMK’da aranan şartlara uygun olmadığını, bunun yanı sıra davalı müvekkillerine ait aracın … …. A..Ş’den sigortalı olup … poliçe numarası ile kaza tarihinde ZMMS’si bulunmakta olduğunu, kabule gelmemek kaydıyla sürekli iş gücü kaybı, maddi tazminat ve tedavi giderlerinden davalı … şirketinin sorumlu olduğunu, kabule gelmemek kaydıyla tedavi giderlerinin SGK tarafından karşılanıp karşılanmadığını, davanın reddi ile yargılama giderlerine ve avukatlık ücretine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili ıslah dilekçesinde özetle; trafik kazasında müvekkilinin bedensel zarara uğraması nedeniyle, 6100 sayılı Yasa’nın 107.maddesi uyarınca toplanacak delillere göre maddi tazminat tutarı belirlenerek (fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere),zararın kapsamı belli olduktan sonra miktarı arttırma hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000 TL sürekli iş gücü kaybı tazminatının, sigorta şirketi yönünden sigorta limitini aşmamak üzere, temerrüt tarihinden işletilecek faizi ile tahsilinin talep edildiğini, bu taleplerini bilirkişi raporu doğrultusunda 35.258,62 TL ye yükselttiklerini, davacının çalışamamaktan dolayı maddi kaybın telafisi için sürücünün asli kusurlu oluşuna ve toplanacak delillere göre fazlaya ve faize dair hakları saklı kalmak üzere şimdilik 1.000 TL maddi tazminatın sigorta şirketi yönünden poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsili taleplerini 13.058,19 TL ye yükselttiklerini, dava dilekçesindeki diğer taleplerinin aynen geçerli olduğunu beyan etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce delillerin ibrazısın müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememiz dosyasının delillerini, poliçeler, hasar dosyaları, SGK kayıtları, trafik tescil kayıtları, hastane evrakları, sosyal ve ekonomik durum araştırması yönünde yazılan müzekkere cevabı, ATK raporu, tazminat ve kusur bilirkişi raporu ile tüm cevabi yazılar oluşturmaktadır.
ATK 2.İhtisas Kurulunun 12/09/2019 tarihli raporunda özetle;
“Dosyada mevcut tıbbi belgelere göre;
… oğlu, 01.02.1955 doğumlu …’nun 20.03.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmelik dikkate alındığında; Kas İskelet Sistemi, Alt ekstremiteye ait sorunlarda özürlülük oranları, Tablo 3.9 Diz eklemi hareket kısıtlılığına bağlı özürlülük fleksiyon kontraktürü Orta %20, Tablo 3.10. Ayak bileği hareket kısıtlılığına bağlı özürlülük, %7 olduğu, Balthazard formülüne göre: %26, Tablo 3.2 Alt ekstremite özürlülüğünden kişinin özürlülük oranının hesaplanmasına göre: %13 olduğuna göre;
1) Kişinin Tüm Vücut Engelllilik Oranının %13 (yüzdeonüç) olduğu,
2) İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur. “şeklinde mütalaada bulunulmuştur.
ATK 2.İhtisas Kurulunun 22/12/2020 tarihli raporda;
“1) Ahmet oğlu 01.02.1955 doğumlu …’un 20.03.2018 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı yaralanması sebebiyle 11.10.2008 tarih ve 27021 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği hükümlerinden yararlanılarak ve mesleği bildirilmemekle Grup1 kabul olunarak:
Gr1 XII (22İa…….10)A % 14
E cetveline göre %18.2 (yüzdeonsekiznoktaiki) oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağı,
2)İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunur. ” şeklinde mütalaada bulunulmuştur.
Bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen 12/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“20.03.2018 tarihinde meydana trafik kazasında;
1-Davalı … şirketi tarafından kaza tarihini kapsar şekilde zorunlu trafik sigorta poliçesi ile sigortalanmış olan ve diğer davalıların işleteni olduğu … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın “%100 (yüzde yüz) oranında asli kusurlu olduğu,
2- Davacı yaya …’nun kusursuz olduğu,
3-Davalıların 100 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacı …’nun;
a)Geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının 13.058,19 TL
b)Sürekli iş göremezlik dönemine ait %13 maluliyeti ile ilgili maddi zararının 35.258,62
c)Davalıların sorumluluğunda olan tedavi ve tedaviye bağlı giderler nedeniyle maddi zararının (265,00+ 350,00) 615,00 TL olduğu,
d)Davacının yukarıda belirlenen maddi zararları poliçe limitleri içinde kalmakta olup, manevi tazminat talepleri zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamına girmediğinden, Sayın Mahkemece belirlenecek manevi tazminat tutarından sigorta şirketi dışındaki davalıların sorumlu olacağı,
e)Davalı … Şirketinin dava tarihinden(14.11.2018) önce temerrüde düştüğü belirlenememiş olup, araç sürücüsü ve işletenler bakımından her hangi bir ihtar ve ihbara gere katmaksızın temerrüdün 20.03.2018 olay tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigortalı aracın kullanım amacının ticari gözüktüğü sonuç ve kanaati ile tarafımızca tanzim olunan işbu raporu saygı ile arz ederiz.” şeklinde mütalaada bulunulmuştur.
Dava; 20/03/2018 tarihinde … plakalı aracın davacı yayaya çarpması suretiyle meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığından bahisle açılan maddi ve manevi tazminat davasıdır. Davalılar araç sürücüsü, araç malikleri ve aracın ZMSS sigortacısı olup her biri doğan maddi zarardan davacıya karşı müştereken ve müteselsilen sorumludur. Davalı sigortanın poliçe teminatı manevi zararları kapsamadığından, manevi zarar yalnız diğer davalılardan talep edilebilecektir.
Davalı … vekili, KTK’nun 97. maddesi gereğince dava açılmadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmayarak özel dava şartının yerine getirilmediğinden bahisle itirazda bulunmuş olup, istinaf mahkemesinin de kabul ettiği üzere söz konusu dava şartının tamamlanabilir nitelikte olduğu ve davacı vekilince 04/03/2020 tarihli ihtarname ile bu başvurunun yapıldığı anlaşıldığından dava sırasında dava şartı eksikliğinin tamamlanmakla, HMK’nun 115/3. maddesi kapsamında davanın usulden reddine karar verilemeyeceğinden yargılamanın esasına devam olunmuştur.
Maddi tazminat yönünden, dosya kapsamına alınan ATK raporunda, kaza tarihi itibarıyla uygulanması gereken Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğe göre davacı yanın maluliyetinin %13 olarak tespit edildiği, trafik kazısının … plakalı araç sürücüsünün kaldırıma çıkarak davacı yayaya çarpması suretiyle meydana gelmesi nedeniyle kazada davalı sürücü …’ın tam kusurlu, davacının kusursuz olduğu, söz konusu maluliyet ve kusur oranları dikkate alınmak suretiyle hazırlanan aktüer raporunda, davacının sürekli iş göremezlik maddi zararının 35.258,62 TL, geçici iş göremezlik maddi zararının 13.058,19 TL ve tedavi gideri maddi zararının 615,00 TL olarak hesaplandığı, davacı vekilince dosyaya sunulan 06/09/2021 tarihli dilekçe ile davalı … şirketi ile yapılan sulh protokolü gereğince maddi tazminat taleplerinin ödenmiş olması nedeniyle bu talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesinin talep edildiği ve 21/09/2021 tarihli celsede maddi tazminat taleplerinden tüm davalılar yönünden vazgeçildiği ile yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinden de vazgeçildiğinin beyan edildiği anlaşıldığından, maddi tazminat yönünden açılan davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına, davacı tarafça talep edilmediğinden yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
Davacı yan TBK’nun 56/1. maddesi uyarınca manevi tazminat isteminde bulunmakla, ülkenin ekonomik koşulları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olayın ağırlığı, olay tarihi gibi özellikler göz önünde tutularak, olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla, hak ve nesafet kuralları çerçevesinde, manevi tazminat isteyen davacının sosyal ve ekonomik durumu ile davalı gerçek kişilerin sosyal ve ekonomik durumları, olayın meydana gelişindeki davalı sürücünün tam kusurlu, davacının kusursuz oluşu, davacının duyduğu acı ve elemin yoğunluğu nazara alınarak manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 20.000 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
A)Maddi tazminat yönünden;
1-Dava konusuz kalmakla esası hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Harç peşin alınmakla yeniden alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafça talep edilmediğinden yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafça talep edilmediğinden davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
B)Manevi tazminat yönünden;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
20.000 TL manevi tazminatın 20/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı yana verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Alınması gerekli 1.366,20 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 170,77 TL’nin mahsubu ile 1.195,43 TL ilam harcının sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 170,77 TL peşin, 17,95 TL başvurma harcının yarısı ve olmak üzere toplam 188,72 TL harcın sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre davanın kabul kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Sigorta şirketi dışındaki davalılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın ret kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile sigorta şirketi dışındaki davalılara verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 1.950,00 TL bilirkişi ücreti, 538,25 TL tebligat vs.posta, 1.249,00 TL ATK fatura masrafı olmak üzere toplam 3.737,25 TL yargılama giderinin yarısı olan 1.868,62 TL’nin kabul ve ret oranına göre hesap edilen 747,45 TL’sinin sigorta şirketi dışındaki davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile … ve … vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır