Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1062 E. 2021/350 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1062 Esas
KARAR NO : 2021/350
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2018
KARAR TARİHİ : 01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde kasko sigortalı olduğunu, 11/07/2018 tarihinde sigortalı aracın lastiğinin hasarlanması nedeniyle aracın çekilmesinin … şirketinden talep edildiğini, aracın sorunsuzca çekiciye yüklendiğini ve sigortalı şirket sürücüsüne haber verildiğini, aracın yüklenmesinden sonra çekicinin yola çıktığını ancak taşıma sırasında yapılan hatalar nedeniyle sigortalı aracın hasar gördüğünü, aracın taşıma sırasında alt geçitten geçerken üstünün hasar aldığını, sigortalı şirkete araç rayiç bedeli olarak ödenen 125.000 TL ve araç hasarı olarak ilgili servise ödenen 17.249,67 TL toplamından aracın tamir edilmiş halde satıldığı 105.000 TL sovtaj yapıldığında 37.249,67 TL’nin sorumlusuna rücu edilecek miktar olduğunu beyanla müvekkilin alacağının tahsili için takibe vaki davalıların haksız itirazının iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı … Servis vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete gönderilen tebligatta sadece dava dilekçesinin tebliğ edildiğini, dilekçe ekinde herhangi bir delil veya belge tebliğ olunmadığını, bu nedenle taraflarına tebliğ edilecek tüm delillere karşı beyan haklarını saklı tuttuklarını, davaya konu hasara sebebiyet veren müvekkili şirket olmadığını, ödeme emrinde “… şirketine ait çekici hizmeti” dendiğini, müvekkili şirketin asistanslık hizmeti kapsamında davacı sigorta şirketine, sigortalısının bozulan aracının çekilmesi işini gerçekleştirmek için diğer davalıyı çekici olarak temin ettiğini, müvekkili şirketin bilfiil çekicilik hizmeti vermediğini, sigortalı aracın çekilmesi işini diğer davalı şirketin gerçekleştirdiğini, bu nedenle eğer kusurlu çekimden kaynaklanan bir hasar söz konusu ise bunun sorumlusunun diğer davalı şirket olduğunu, müvekkili şirketçe davacı tarafa herhangi bir nedenle ödeme yapmak zorunda kalınması durumunda taraflarınca diğer davalıya rücu olunacağını, davacı tarafça talep edilen tazminatın oldukça fahiş olduğunu, davacının sigortalısı araçta lastik arızası meydana geldiğini, son derece popüler ve işlek olan Florya’nın ortasındaki … restoranın önünde duran araç için lastikçilerin olay mahalline gelmediklerinin iddia edildiğini, akabinde diğer davalı tarafından aracın çekilmesi esnasına alt geçitten geçildiği esnada aracın üst bölümü alt geçidin üstüne çarptığını, ne var ki dava dilekçesinde ifade olunan hasar tutarlarının bir hayli yüksek olduğunu, bundan da diğer davalının sorumlu olduğunu, takip öncesinde müvekkili şirketin temerrüde düşürülmediğinden müvekkilinden işlemiş faiz talebinde bulunulması usul ve yasaya aykırı olduğunu, takibe konu alacağın likit olmadığından icra inkar tazminatı yasal ve hukuki dayanaktan yoksun bulunduğunu, yasal ve hukuki dayanaktan yoksun bulunan davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün 2018/… takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalılar aleyhine toplam 40.372,52 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalıların yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 22/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda;
“1-Dava konusu otomobilin hasar onarımı ve değer kaybından kaynaklanan tazminat bedeli hasar tarihi itibarıyla 32.562,72 TL olduğu,
2-Davacı … A.Ş/nin dava dışı sigortalısına ödediği hasar tazminatına halef olduğu,
3-Davalı … ve … A.Ş. şirketlerinin 32.562,72 TL hasar bedelinden müşterek ve müteselsilen sorumlu oldukları,
4-Davacı tarafın %20 icra inkâr tazminat talebi ile diğer taleplerinin Sayın Mahkemenizin takdirinde olduğu” şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 12/06/2020 havale tarihli ek raporda;
“Kök raporda varılan sonucu değiştirecek yeni bir bilgi belge dosyaya sunulmadığından kök raporumuza varılan sonuçlar geçerliliğini korumaktadır”şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Bilirkişi … tarafından düzenlenen 25/01/2021 tarihli ek raporda;
“1.Her iki davalının, taşıma sırasında işletme güvenliği gözetilmeksizin yüklü taşıtın üzerinde yük yüksekliğini dikkate almadan yapılan taşıma sebebi ile taşıyıcı sıfatı ile meydana gelen zarardan sorumlu olduğu,
2. Davalının fiili, 2.davalının akdi taşıyıcı, davacının ise gönderen – taşınan emtia aracın= hasar giderimi için taşınmasını talep eden kişi olduğu, davacının gönderen sıfatı ve yine sigortacı-tazmin eden konumu ile işbu davayı ikame edebileceği,
3.Meydana gelen zarar bakımından sovtaj hesabında aracın rayiç satılabilir kıymetinin gözetilmesi gerektiği, davacının satış fiyatının daha düşük olmasının zararın daha yüksek olduğu anlamına gelmeyeceği,
4.Somut olayda taşıma kaynaklı davalıların müteselsilen sorumlu olduğu zararın KÖK ve l.EK raporlarda belirtildiği üzere 32.563,62 TL hesaplandığı,
5.Sigorta ve Hasar zararı hesabı bakımından KÖK rapor sonuçlarının aynen korunduğu,
6.Davacının işlemiş faiz talebinin somut olaya uymadığı sonuç ve kanaatlerimizi, Nihai Takdiri Sayın Mahkemenize ait olmak üzere arz ederiz.” şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Dava; sigortalısının zararını ödeyen davacı sigortanın sorumlulardan rücu amacıyla başlattığı takibe davalı yanların itirazlarının iptali istemiyle açılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün halinde değerlendirilmesi sonucunda; davalı … Servis’in akdi taşıması, davalı …’ün fiili taşıması sırasında sigortalı aracın çekici marifetiyle taşındığı sırada aracın üst geçite çarpması suretiyle davacı ödemesine konu zararın meydana geldiği, alanında uzman bilirkişilerin ayrıntılı ve gerekçeli yazılmakla hükme esas alınan bilirkişi raporlarında tespit edildiği üzere, zarar nedeniyle aracın onarımlarının yaptırıldığı servislere ödenen KDV dahil 17.249,67 TL’nin kadri maruf olduğu, aracın değer kaybı 15.313,05 TL olarak hesaplanmış olup, onarım daha ekonomik olduğu halde araç pert total olmuş gibi her ne kadar dava dışı sigortalı olmayan … şirketine ödenen 125.000 TL’den aracın 105.000 TL’ye satılması nedeniyle aradaki 20.000 TL’lik değer kaybının da tazmini talep edilmiş ise de, tek ortağı dava dışı sigortalı olsa da ödemenin sigortalıdan ayrı bir tüzel kişiliği haiz dava dışı şirkete yapılmış olmasının TTK’nun 1472. maddesindeki halefiyet ilkesine aykırı olduğu, nitekim davaya konu takipte açıkça halefiyet ilkesine dayalı olarak talepte bulunulmuş olup, davacı sigorta şirketi taşıtan sıfatını haiz ise de, takipte taşıma hukukundan kaynaklı talepte bulunulmadığından gerçekte sigortalısı olmayan şirkete yaptığı 125.000 TL’lik ödeme nedeniyle davacı yanın takiple sıkı sıkıya bağlılık ilkesi nedeniyle halefiyetten kaynaklı talebinde haklılığını ispatlayamadığı, yine sigortalının muvafakati üzerine ödemenin sigortalı olmayan şirkete yapıldığı dosya kapsamında kanıtlanamadığından aracın onarımı için davacı tarafça tamirhanelere ödenen bedel dışındaki değer kaybı talebinin mahkememizce yerinde görülmediği, tamirhanelere 17/04/2018 tarihinde 120 TL, 01/03/2018 tarihinde 5.593,00 TL ve 20/02/2018 tarihinde 11.536,67 TL olmak üzere toplam 17.249,67 TL ödeme yapılmakla, her bir ödeme tarihinden itibaren davacı yanın temerrüt faizi talep edebileceği, 120 TL’lik ödeme için 17/04/2018 ila 18/09/2018 takip tarihi arası 154 gün için işlemiş faizin 4,56 TL olduğu, 5.593,00 TL’lik ödeme için 01/03/2018 ila 18/09/2018 takip tarihi arası 201 gün için işlemiş faizin 277,20 TL olduğu ve 11.536,67 TL’lik ödeme için 20/02/2018 ila 18/09/2018 takip tarihi arası 210 gün için işlemiş faizin 597,38 TL olduğu hesaplanmakla talep edilebilecek toplam işlemiş faizin 879,14 TL olarak bulunduğu, bu nedenle 17.249,67 TL asıl alacak ve 879,14 TL işlemiş faiz yönünden davalılarca takibe yapılan itirazın iptalinin gerektiği, fakat takibe konu alacak bilirkişi incelemesi sonucu belirlenebilecek olup likit olmadığından icra inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığı anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne dair açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
…. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalılardan 17.249,67 TL asıl alacak, 879,14 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 18.128,81 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacak 17.249,67 TL’ye takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
İcra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Alınması gerekli 1.238,38 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 54,40 TL’nin mahsubu ile 1.183,98 TL ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin, 54,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 108,80 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre davanın kabul kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı Al Servis kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın ret kısmı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.650,00 TL bilirkişi ücreti, 322,90 TL tebligat vs.posta masrafı olmak üzere toplam 2.972,90 TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre hesap edilen 1.334,95 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ile davalı Al Servis vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır