Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1040 E. 2020/18 K. 21.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/1040 Esas
KARAR NO : 2020/18

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/11/2018
KARAR TARİHİ : 21/01/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı sigorta şirketinin sigortalısı … Danışmanlık Hizmetleri’nin malik ve işleteni olduğu … plakalı aracın 03/09/2018 tarihinde müvekkiline ait … plakalı araca çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, bu kaza sonucu müvekkilinin aracında hasar meydana geldiğini, söz konusu hasarın bedelinin bağımsız eksper tarafından 3.084,87 TL olarak tespit edildiğini, davalıdan hasar bedelinin talep edildiği, ancak yanıt alınamadığını beyanla şimdilik hasar bedeli olan 100,00 TL, değer kaybı bedeli olan 10 TL ve ekspertiz ücreti olan 250,00 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu … plaka sayılı aracın müvekkili tarafından sigortalı olduğunu, müvekkili nezdindeki araç sürücüsünün olayda kusurunun bulunmadığını, davacıya ait araçta değer kaybının tespit edilemediğinin ve değer kaybı olmadığının beyanla davanın reddini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli deliller de celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır. Mahkememizce kazanın meydana gelmesindeki kusur oranları ile kaza nedeni ile…plakalı araçta meydana gelen hasar bedeli ve değer kaybının, kaza tarihi ve poliçe başlangıç tarihi de nazara alınarak 01/06/2015 tarihli yeni genel şartlar ekindeki değer kaybı tablosu da nazara alınarak tarafların kusur durumunun tespiti ile talebi mümkün değer kaybı alacağının tespiti baabında makine mühendisi bilirkiş… ile sigorta uzmanı… marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 28/08/2019 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır. Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler anılı raporlarında,
“Kaza mahallinin yerleşim yeri içinde ve yolun tek yönlü olduğu Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağında görülmektedir. Davalıya sigortalı aracın sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTY’nin araçların manevralarına dair kuralları düzenleyen Madde 137- “Araç sürücülerinin; park etmiş araçlar arasından çıkarken, taşıt yolunun sağına veya soluna yanaşırken, şerit değiştirirken, sağa, sola, geriye dönerken, geri giderken ve bunlara benzer hallerde; karayolunu kullananlar için tehlike ve engel yaratmamaları ve manevraları sırasında aşağıdaki esas ve usullere uymaları mecburidir. Araç sürücülerinin geri gitme, geri dönüş, duraklanan veya park edilen yerlerden çıkış manevraları, Duraklanan ve park edilen yerden çıkılırken; Araçlarını ve araçların etrafını kontrol etmeleri, Sakıncalı bir durum olmadığını gördükten sonra araçlarını çalıştırmaları, Işıkla veya kolla, gerekli hallerde her ikisi ile aynı zamanda çıkış işareti vermeleri, Görüş alanları dışında kalan yerler varsa veya araçları kamyon, çekici, otobüs veya römork takılı bir araç ise, tehlikesizce hareket edebilmeleri ve uyarılmaları için bir gözcü bulundurmaları, Yoldan geçen araçlara geçiş kolaylığı sağlayıp, güvenli durumun oluştuğuna emin olduktan sonra manevraya başlamaları ve manevra bitinceye kadar gerekli önlemleri devam ettirmeleri mecburidir.” şeklinde ifade edilen kurallara aykırı olarak kontrolsüz biçimde park ettiği yerden sola hareket etmiş olması nedeniyle % 75 oranında asli kusurlu olduğu, kazaya karışan diğer sürücü…’nın ise ön kısmı ile çarpmış olması da dikkate alınarak meskun mahalde ve Restoran önünde park halindeki araçların da bulunduğu yerde daha tedbirli ve dikkatli seyrederek, park halinden çıkmakta olduğunu gördüğü araca karşı etkili fren ve manevra tedbirini almamış olması nedeniyle % 25 oranında tali kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Davalının yukarıda özetlenen 16.12.2018 kayıt tarihli cevap dilekçesinde belirttiği 31.10.2018 tarihli ve 1.202,44 TL tutarında hasar belirlemiş olan ekspertiz raporu kazaya karışan ve davalıya sigortalı olan…plakalı araca ait olup, davacının talep ettiği… plakalı araca ait değildir.
Davacının temlik sahibi bulunduğu ve dava konusu kazaya karışmış olan … plakalı araç … marka,…tipinde ve 2013 model olup kaza tarihinde 139.055 km’de olduğu dava dosyasında bulunan fotoğraflardan anlaşılmaktadır.
Aracın 03.09.2018 tarihinde geçirmiş olduğu dava konusu kaza ile ilgili olarak dava dosyasında bulunan 07.09.2018 tarihli ekspertiz raporunda ön tampon, sinyaller sağ ön kapı bölgesinde ön sağ yan sinyal dışında parça yenilenmeden, sökme/takma, onarım ve boya yoluyla hasarın giderildiği ve KDV hariç hasar tutarının 34,80 TL’si parça olmak üzere toplam 2.614,30 TL olduğu belirlenmiş olup, gerek dosyada mevcut hasarlı araç fotoğrafları ve gerekse… Ltd. Şti.’nin 08.09.2018 tarih ve … no.lu faturada belirtilen 2.614,30 TL KDV hariç tutarla uyumludur.
Dava dosyasında ayrıca 17.09.2018 tarihli ikinci bir ekspertiz raporu mevcuttur. Bu raporda hasar çamurluk değişimi ve kalan hasarın onarımı şeklinde hesaplanmış ve parça bedeli olarak çamurluk için 307,69 TL olmak üzere diğer hasarın onarımı ile toplam parça ve işçilik bedelleri KDV hariç 1.257,69 TL olarak değerlendirilmiştir. Heyetimiz takdir edilen bedelleri günün rayicine uygun bulmamıştır.
Sonuç olarak … plakalı araçta meydana gelen hasarın onarım tutarı KDV hariç 2.614,30 TL olarak günün rayicindedir. Hasar miktarı KDV dahil 3.084,87 TL yapmaktadır.
Aracın onarım sonrası uğramış olacağı değer kaybı için Gelir İdaresi Başkanlığının 2018 yılı Kasko Değer Listesine göre aracın kaza tarihindeki kasko değeri 44.789,00 TL olarak belirlenmiş olup, hasarın cinsi, onarım şekli ve aracın yaşı ve kilometresi göz önüne alındığında uğrayacağı değer kaybı % 1 olarak takdir edilmiş olup dolayısıyla 447,89 TL’dir.
Aracın ekspertiz ücreti ile ilgili dava dosyasında bulunan 07.09.2018 tarihli ve… no.lu faturaya göre ödenen ücret KDV hariç 204,08 TL’dir.
Dava dışı malik ve sigortalı… Danışmanlık Hizmetleri’ne ai…plakalı 2016 model…marka … HB 1.5 DCI tipi hususi araç; davalı …Sigorta A.Ş. tarafından, dava konusu 03.09.2018 kaza tarihini de kapsayan 10.01.2018-10.01.2019 tarihleri arasında geçerli olan ZMS/Trafik Sigorta Poliçesi ile sigorta edilmiş olup, poliçenin kaza tarihi itibariyle araç başına maddi limiti 36.000,00 TL’dir.
Davacı şirket, dava konusu kazada zarar gören tarihinde … plakalı araç maliki …’dan temlik almıştır.
Dava konusu kaza tarihi 03.09.2018 olup; davacı temlik alan şirket tarafından yaptırılmış olan sigorta eksperi… tarafından düzenlenen ekspertiz raporunun ve davacı tarafından ödenmiş olan ekspertiz ücreti makbuzunun tarihi 07.09.2018 ‘dir.
Sigorta şirketi tarafından atanan sigorta eksperinin raporunun tarihi ise 17.09.2018 ‘dir.
Sigorta Eksperleri Atama Yönetmeliği’nin 7/1, 11/2, 11/3 ve 11/4 maddeleri sırasıyla şu şekildedir;
•Motorlu araç sigortalarında sigortalı veya sigorta ettiren ya da sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişi tarafından, her aşamada eksper atanabilir.
•6. Madde uyarınca 1 iş günü içinde atanan eksperin/eksperlerin ücreti, sigorta şirketi tarafından ödenir.
•6. Madde uyarınca sigorta şirketi tarafından süresinde eksper ataması yapılmaması halinde, sigortalı veya sigorta ettiren ya da sigorta sözleşmesinden menfaat sağlayan kişi tarafından atanan eksperin ücreti, sigorta şirketi tarafından ödenir.
•7. Maddenin 1. fıkrasına göre atanan eksperin ücreti, atamayı yapan tarafça ödenir.
Dava konusu somut olayda; yukarıda izah edilen Yönetmeliğin ilgili maddeleri göz önüne alındığında, dava konusu kazanın ve hasarın davalı sigorta şirketine ihbarı yapılmadan ve hasar tespiti için eksper talebinde bulunulmadan, davacı şirket tarafından atanan sigorta eksperine ödenen ekspertiz ücretinin davacı şirketin uhdesinde kalması gerektiği, davalı sigorta şirketinden talep etmesinin mümkün olmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.
Bu nedenle; davacı temlik alan…Ltd. Şti.’nin talep edebileceği gerçek zarar miktarının, KDV dahil 3.084,87 TL hasar bedeli ve 447,89 TL değer kaybı olmak üzere toplam 3.532,76 TL olduğu, ancak bu miktarın % 75 oranındaki kusur oranına göre 3.532,76 TL x % 75 = 2.649,57 TL tutarındaki tazminatın talep edilebileceği ve bu miktarın trafik sigortası gereğince…Sigorta A.Ş. tarafından davacı şirkete ödenmesi gerektiği görüş ve kanaatine varılmıştır.” şeklinde mütalaada bulundukları görülmüştür.
Mahkememizce değer kaybı hesabında genel şartlar ekindeki yöntemin uygulanarak, davalı yanın rapora itirazlarının karşılanması baabında bilirkişilerden ek rapor alınarak konuya ilişkin 18/12/2019 tarihli ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı ek raporlarında özetle;
“Heyetimizin 28.08.2019 tarihli raporunda ayrıntılı olarak belirtilmiş olduğu üzere, davalıya sigortalı aracın sürücüsü …’ın 2918 sayılı KTY’nin araçların manevralarına dair kuralları düzenleyen Madde 137’ye aykırı biçimde tedbirsiz olarak park ettiği yerden çıkarken, çıkış yaptığı yolda düz olarak seyir halinde olan sürücü …’nın ise yoluna çıkan araca ön kısmı ile çarpmış olması da dikkate alınarak daha tedbirli ve dikkatli seyrederek, park halinden çıkmakta olduğunu gördüğü araca karşı etkili fren ve manevra tedbirini almamış olması nedeniyle kusurlu olduğu anlaşılmaktadır.
Heyetimiz kazanın oluşunu yeniden değerlendirdiğinde de, meydana gelen kazada park yerinden hatalı çıkışın daha etkili olduğu ve dolayısıyla davalıya sigortalı aracın sürücüsü…’ın % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında asli kusurlu, sürücü …’nın % 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu kanaatimiz değişmemiştir.
Heyetimizin 28.08.2019 tarihli raporunda ayrıntılı olarak belirtilmiş olduğu üzere, davacının temlik sahibi bulunduğu ve dava konusu kazaya karışmış olan …plakalı araç… marka, … tipinde ve 2013 model olup kaza tarihinde 139.055 km’dedir.
Ön ve sağ yan çamurluk ve sağ ön kapısı hasar görmüş bulunan araçta raporda da sıralanan parçaların değişimi yanında sağ ön kapı ve sağ ön çamurluk onarılarak boyanmış bulunmaktadır. Bu hususlar dikkate alınarak Karayolları motorlu araçlar ZMMS Genel Şartları ekine göre değer kaybı hesabı aşağıdaki tabloda verilmiştir.
Bu şekilde yapılan hesap, yukarıdaki tabloda görüldüğü gibi, değer kaybı için 302,13 TL vermektedir.
Araçlarda kaza veya arıza sonucu oluşan hasarların onarımı mutlaka, teknik veya ekonomik açıdan bir değer kaybı doğurmaktadır (bu konuda Yargıtay Kararları mevcuttur). Teknik açıdan değer kaybı onarımın kalitesi ile ilgili olarak ortaya çıkabilecek risk nedeniyle, ekonomik değer kaybı ise satış sırasında alıcıların değerlendirmeleri nedeniyle meydana gelmektedir. Değer kaybı hesaplarında değer kaybına neden olacak faktörler, taşıtın marka model tipi, yapmış olduğu yol, yaşı ve uğradığı onarım işlemine göre, teknik açıdan her olaya özgü ilgili ve yetkin uzmanlarca belli ağırlıklarda hesaba katılmakta, bu faktörlerin ağırlıkları ise bazen somut olarak bazen ise uzman değerlendirmeleri sonucu belirlenmektedir. Bu bakımdan değer kaybı belli oranda uzman görüşü olarak ortaya çıkmaktadır.
Bu durumda genel şartlar ekinde bulunan formülasyon gerçek değer kaybını karşılar nitelikte olamayabilmektedir. Değer kayıplarının kaza tarihi itibarı ile serbest piyasadaki 2. el piyasa rayiç değeri (hasarsız hali) ile aracın hasarı onarıldıktan sonraki haline göre serbest piyasadaki 2. el piyasa değeri arasındaki fark yöntemi ile belirlenmesi daha doğru netice vermektedir. Dolayısıyla heyetimizin 28.08.2019 tarihli raporunda ayrıntılı olarak belirtilmiş olduğu üzere değer kaybı konusundaki kanaati, 447,89 TL olacağı şeklindedir.
V.U.K.’na göre; tüzel kişilerde ürünün eski haline getirilmesi amacıyla alınan her türlü işçilik ve malzeme giderlerine ilişkin masraflar Katma Değer Vergisine tabi olduğundan; sigortanın amacının da sigortalının ve/veya zarar 3. kişinin ürününü hasar anından önceki durumuna getirmek amacı taşıdığı için, tüzel kişi tarafından düzenlenecek yansıtma faturası ile ödenmesi uygundur.
Ayrıca; T.C. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigorta Denetleme Kurulu’nun 31.12.2013 tarihli Hasar ve Tazminat İşlemleri Denetim Rehberi Taslağı’nın “Tazminat Tutarlarına İlişkin Katma Değer Vergisi Tutarına” ilişkin 5.1.1.12. maddesi gereğince özetle;
Şirketler tarafından yapılan tazminat ödemeleri zararın karşılanmasına yönelik olduğundan ve zararın telafisi (sigortalının durumunun riskin gerçekleşmesinden önceki duruma geri getirilebilmesi) için satın alınan mal ve hizmetler ile yapılan diğer giderler Katma Değer Vergisine tabi olduğundan, sigortalı veya tazminat talep eden diğer kişilerin katma değer vergisi mükellefi olup olmadıklarına (dolayısıyla yansıtma faturası düzenleyerek, zararın telafisi için yapılan harcamaların KDV hariç kısmını sigorta şirketinden talep edebilecek ve ödenen KDV tutarını kendi ödeyecekleri KDV’den mahsup edebilecek durumda olup olmadıklarına) bakılmaksızın, katma değer vergisi dahil toplam zarar dikkate alınarak tazminatın ödenmesi gerekmektedir.
Sigortalı vergi mükellefinin riske maruz kalan eşyasının onarıldığı ve onarım bedelinin sigorta şirketi tarafından karşılandığı durumlarda faturanın sigortalı adına tanzim edilmesi ve sigortalının da tazminatı ödeyen sigorta şirketine yansıtma faturası düzenlemesi gerekmektedir. Dolayısıyla sigorta şirketi tarafından KDV’li tutar üzerinden tazminatın (onarım bedelinin) ödenmesi gerekmektedir.
Ancak; Yargıtay’ın yerleşik kararlarında ise, sigorta şirketi sigortalının gerçek zararını gidermekle yükümlü olduğundan, hasar bedeli nedeniyle davacının 3065 Sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu gereğince ödenmesi gereken KDV’nin de sigortalıya ödenmesi gerektiğini, sigortalı muhasebe tekniği bakımından gerçekte avantajlı durumda olmuş olsa dahi, sigorta şirketinin gerçek zararı ödemekle yükümlü olduğuna ve bu noktada bir hak iddia edemeyeceği şeklinde karar vermiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonunun 2013/1737 Sayılı Uyuşmazlık Hakem Ek Kararında da; Yargıtay’ın yerleşik kararları gereğince, sigortalının talebi olan KDV tutarının belge şartı aranmaksızın ödenmesi gerektiği yönündedir.
Bu nedenle, KDV miktarının ödenip ödenmeyeceği hususundaki hukuki takdir ve nihai kararın tamamen Sayın Mahkemenize ait olduğunu bilgilerinize arz ederiz.
Hukuki ve nihai karar tamamen Sayın Mahkemenize ait olmak üzere; davalı sigorta şirketi vekilinin itirazları doğrultusunda, tüm dosya kapsamı üzerinde yaptığımız inceleme sonucunda dava konusu somut olayda heyetimiz,
Davalıya sigortalı aracın sürücüsü …’ın % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında asli kusurlu olduğu,
Sürücü… % 25 (yüzde yirmibeş) oranında kusurlu olduğu,
Genel şartlar ekindeki yöntemin uygulanması halinde değer kaybının 302,13 TL olduğu” şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Dava;…plaka sayılı aracın… plakalı araca çarpması suretiyle meydana gelen maddi hasarlı trafik kazası sonucu…plakalı araçta meydana gelen değer kaybı, hasar bedeli ve ekspertiz alacağının ZMSS poliçesine istinaden davalı sigorta şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Davacı vekili bila tarihli dilekçesi ile; 100 TL olan hasar bedelini 2.213,65 TL ıslah ederek 2.313,65 TL’ye, 10 TL olan değer kaybı bedelini 325,91 TL ıslah ederek 335,91 TL’ye yükselterek 360 TL olan dava değerini ıslah ederek 2.899,56 TL’ye yükseltmiştir.
Dosyada mübrez trafik kazası tespit tutanağı ve anılı bilirkişi raporundaki kusura vaki tespitler konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık olması nedeni ile mahkememizce itibar edilir bulunan işbu bilirkişi raporundaki kusur tespitleri doğrultusunda değerlendirme yapılmıştır. Bu kapsamda kazanın oluşuna ve tutanaktaki bilgiler, kaza yeri krokisi ve dosya kapsamına göre davalı sigorta şirketinde sigortalı araç sürücüsünün park halinden çıkarken … plakalı araca çarparak dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışı nedeniyle kazada asli ve %75 kusurlu olduğu, temlik eden araç sürücüsünün %25 kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Hasar bedeli, değer kaybı ve ekspertiz ücret istemleri yönünden yapılan teknik değerlendirme kapsamında ise kaza nedeni ile …plakalı araçta meydana gelen değer kaybının, 01/06/2015 tarihli yeni genel şartlardan sonra 03/09/2018 tarihinde kaza gerçekleştiğinden genel şartlar ekindeki değer kaybı tablosu da nazara alınarak anılı bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak tespit edildiği üzere; …plakalı araçta meydana gelen hasar onarım bedelinin 3.084,87 TL olduğu, yeni genel şartlar ekindeki değer kaybı tablosu kapsamında yapılan inceleme sonucunda aracın 139.055 km’de olduğu, kaza nedeniyle aracın 302,13- TL değer kaybına uğradığı, anılı kanuni düzenlemeler kapsamında davalı sigorta şirketinin sigortalı aracın %75 kusuruna tekabül eden davacının temlik aldığı aracın uğradığı 2.313,65 TL hasar bedeli ve 226,60 TL değer kaybını zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında tazminle mükellef olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Davalı vekili her ne kadar ana iskelet ve şaside hasar olmaksızın vidalı parçalarda yapılan onarım ve değişimle giderilebilen hasarların teminat kapsamı dışında olduğundan bahisle yapılan değer kaybı hesabının hatalı olduğunu ileri sürse de Danıştay … Dairesinin 27/6/2018 tarihli … E, … K sayılı kararı ile ilgili düzenleme iptal edildiğinden bu itiraz mahkememizce kabul görememiştir, ayrıca Yargıtay içtihatları gereğince aracın hesaplanan hasar bedeline KDV yansıtılması gerekmektedir.
Yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca ekpertiz ücretine ilişkin talep yargılama giderleri arasında değerlendirileceğinden kısa kararda ekspertiz ücretinin kabulü ya da reddine ilişkin bir hüküm kurulmamış olup, talebin incelenebilmesi açısından Sigorta Eksperleri Atama Yönetmeliği ele alınmalıdır. Anılı yönetmelik gereğince sigorta şirketlerinin hasarın ihbarını aldığı tarihten itibaren en fazla bir iş günü içinde eksper ataması yapmak zorunda olduğu, bu suretle yapılan atamada ekspertiz ücretinin sigorta şirketince karşılanacağı, sigorta şirketince ihbarın alınmasından itibaren süresinde eksper ataması yapılmaması halinde sigortalı, sigorta ettiren veya menfaat sağlayan kişi tarafından atanan eksperin ücretinin sigorta şirketi tarafından ödeneceği, ayrıca sigortalı, sigorta ettiren veya menfaat sağlayan kişi tarafından motorlu araç sigortalarında her aşamada eksper atanabileceği ve bu suretle atanan eksper ücretinin atamayı yapan kişi tarafından ödeneceği düzenlenmiştir. Somut olayda davacı temlik alanın, sigorta şirketine hasarın ihbarını yapmayarak resen eksper ataması yaptığı anlaşılmakla bu suretle atanan eksper ücretini kendisinin ödemek zorunda olduğu, sigorta şirketinden talep edemeyeceği kanaati hasıl olmakla, ekspertiz ücreti yargılama giderlerine dahil edilmemiştir.
Her ne kadar ekspertiz ücreti hakkında yargılama giderlerine dahil edilerek karar verilmesi gerekiyor ise de davacı taraf ekspertiz ücretine ilişkin talebini müddeabihe ekleyerek dava açtığından, davacı aleyhine hesaplanan vekalet ücretinde ve yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre tespiti sağlanırken bu tutar gözardı edilememiş, hesaplamaya dahil edilmiştir.
Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi gereğince davadan önce sigorta şirketine başvuru yapılmasına dair dava şartının davacı tarafın 01.10.2018 tarihli başvurusu ile sağlandığı, aynı kanunun 99. maddesi gereğince sigorta şirketinin başvurunun alındığı tarihten itibaren 8 iş günü içinde başvurucuya ödeme yapmak zorunda olduğu, başvuru tarihine 8 iş günü eklendikten sonra 11.10.2018 tarihi itibarıyla ödemede bulunmayan davalının temerrüde düştüğü anlaşılmakla, izah edilen nedenlerle, mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya kapsamından edinilen vicdani kanaat gereğince; davanın kısmen kabulü ile, 2.313,65 TL hasar ve 226,60 TL değer kaybı olmak üzere toplam 2.540,25 TL tazminatın 11/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçeye göre,
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
2.313,65 TL hasar ve 226,60 TL değer kaybı olmak üzere toplam 2.540,25 TL tazminatın 11/10/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gerekli 173,52 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90 TL ve ıslah harcı olan 44,00 TL olmak üzere toplam 79,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 93,62 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL peşin harç, 35,90 TL başvurma harcı ve 44,00 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 115,80 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu 1.955,50 TL yargılama giderinin ret ve kabul oranına göre hesap edilen 1.713,17 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 2.540,25 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 359,31 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 21/01/2020

Katip
e-imza

Hakim
e-imza