Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/1000
KARAR NO : 2021/498
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 22/10/2018
KARAR TARİHİ : 02/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi arasında 10/01/2016 tarihli “… Yenileme Projesi Sosyal Tesisleri Dekorasyonu İşleri Sözleşmesi”nin akdedidiğini, müvekkili şirketin 21/10/2016 tarihinde dekorasyon ve peyzaj işini yürüttüğü sırada işin yapıldığı tesiste davalıya ait elektrik kablosunda meydana gelen yaralanma nedeniyle oluşan patlama sonucu yangın meydana geldiğini, yangın neticesinde müvekkili ve sigortalı … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait emtiaların zarar gördüğünü, Sigorta Tahkim Kurulu’ndaki dosyada bulunan 09/11/2016 tarihli raporda tespitlerin yapıldığını, … A.Ş. Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan Elektrik Dağıtım Şebekeleri Enerji Kabloları Montaj Usul Ve Esaslarının 2. Maddesinde, yer altı kablo kanallarının derinliği, niteliği, hesaplanması vesair hususların detaylı olarak belirtildiğini, ihbar olunan … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait panolarda meydana gelen hasarın tamir edildiğini ve hasar bedeli olarak 601.867,84TL’nin 12/09/2017 tarihinde müvekkili şirketin hakedişinden mahsup edildiğini, söz konusu zararın karşılanması için … Sigorta A.Ş.’ye başvurulduğunu ancak sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumluluğunun bulunmadığı gerekçesiyle talebi reddetttiğini, bu nedenle taraflarınca Sigorta Tahkim Komisyonu’na başvurulduğunu, Sigorta Tahkim Komisyonu’nca bilirkişi raporu alındığını, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda davalı … sorumluluğunda olan yeraltına döşenen kabloların PVC çelik zırhlı kablo olması gerekirken ilgili yönetmeliğe uygun kablo döşenmemesi sonucu kazı esnasında zarar gördüğü kanaatinin bildirildiğini, komisyonca yapılan tahkikat sonucu 04/06/2018 tarihli kararla talebin reddine karar verildiğini, bu karara karşı itiraz edildiğini, itirazın reddine dair karara karşı … ATM’nin 2018/ … değişik iş sayılı dosyasından dava açıldığını ve yargılamanın devam ettiğini, davalının yangına sebebiyet veren kabloları mevzuata aykırı şekilde döşemesi sebebiyle, bu kabloların patlaması sonucu meydana gelen yangın zararından sorumlu olduğunu beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL tazminatın olay tarihinden itibaren işletilecek temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın ticari nitelikte olmadığını, bu nedenle Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, görev nedeniyle davanın reddini talep ettiklerini, davanın zamanaşımına uğradığını, davacının kazı için gerekli izinleri almadan, inceleme ve araştırmaları yapmadan, müvekkiline herhangi bir bildirimde bulunmadan çalışma yaptığını ve alçak gerilim kablolarını kopardığını, oluştuğu iddia edilen zarara kendisinin sebep olduğunu, müvekkilinin herhangi bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, müvekkili tarafından oluşturulan tesisin yasanın belirtmiş olduğu standartlara uygun olduğunu, arıza yönetim kayıtlarında davacının 21/10/2016 tarihinde yapmış olduğu kazı çalışmasında müvekkiline ait 2 adet alçak gerilim kablosuna zarar verdiğinin sabit olduğunu, bu nedenle asıl mağdurun müvekkili olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yangın nedeniyle oluşan zararın rücuan tazmini talebine ilişkindir.
Mahkememizce Sigorta Tahkim Komisyonu’nun 2018/ … başvuru ve 2018/ … Karar sayılı dosyası, davacının başvurusu üzerine ihbar olunan … Sigorta A.Ş. nezdinde açılan … sayılı hasar dosyası celp edilmiş, yangın olayının meydana geldiği yerde teknik bilirkişiler refakatiyle keşif icra edilerek, tanıklar dinlenmiştir. Bilirkişi heyeti 25/06/2020 tarihli raporunda özetle; davacı tarafın incelenen ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğunu, davacı tarafından ihbar olunan … Anonim Şirketi’ne toplam 5.224.808,27 TL tutarında hakediş faturası düzenlendiğini, davacının hakedişinden 601.867,84 TL kesinti yapıldığını, davacı ile ihbar olunan … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi arasında 10/01/2016 tarihli … Yenileme Projesi Sosyal Tesisleri Dekorasyonu İşleri Sözleşmesi’nin akdedidiğini, sözleşmenin 9. maddesinde işin, iş sahibi tarafından görevlendirilecek şantiye şefinin koordinatörlüğünde yapılacağının, şantiye şefinin sözleşme ve eklerinde geçen bilimum kontrol ve denetim işlemlerini işveren adına yapmaya, işle ilgili malzeme ve işçiliklikleri muayene ve tecrübeye, redde, gerekirse işi durdurmaya yetkili olduğunun kabul edildiğini, şantiye şefinin kazı çalışmaları dahil tüm işleri kontrol eden mühendis bir teknik kişi olduğunu, dava konusu olayın, bahçeden yer altından ana dağıtım panosuna gelen kabloların iş makinesinin kepçe darbesiyle zedelenmesi ve neticesinde eş zamanlı faz-faz-toprak kısa devresinin meydana gelmesi şeklinde gerçekleştiğini, şantiye alanı içerisinde kablo güzergahının bulunduğu alanda ciddi derinlikte kazı ve önemli miktarda toprak çıkartılarak alanın düzleştirme çalışmasının yapıldığını, davalı … kabloları plastik muhafaza içerisinde olup iş makinesi ile kablolara zarar verildiğini, oldukça derine gömülmüş kablo güzergahında herhangi bir uyarıcı işaret, kum ve tuğla serilmemiş olduğunu, söz konusu kabloların davalı …’ın işletme sorumluluğunda olduğunu ve kabloların tesis edilme şeklinin yönetmeliğe aykırı olduğunu ancak bu durumun kabloların zedelenmesiyle illiyet kurulacak bir husus olmadığını, çünkü tüm dikkatini kepçenin kontrolüne vermiş operatörün kabloları tespit etmesinin mümkün olmadığını, operatörün ancak ikinci bir kişinin kendisine işaret vermesi halinde kabloları fark edebileceğini, yangın olayının bir kaç ihtimalle meydana gelmiş olabileceğini ancak gerçekleşen dinamik olaylar en çok 7-8 saniye kadar sürmüş olup yangınla sonuçlandığını, kısa devre noktası ile elektrik odasının yakın olması sebebiyle gerekli topraklamalar olsa bile gerilim darbesinin büyüklüğü nedeniyle yangın olayının kaçınılmaz olduğunu, sosyal tesise enerji getiren kablolar yüksek akım iletmekte olup bu tür kabloların … ‘ın Yeraltı Kabloları Montaj Ve Usul Esasları Yönetmeliği’ne göre döşendiğini, bu yeraltı kablo tesisi yapılmasına ve trafo istasyonuna bağlantısına davalı … tarafından izin verildiğini, projesinin işletmenin abonelik dosyasına konulduğunu, davalı … tarafından yapılan kontrol sırasında kablonun üzerinin açık bırakıldığını ve onay sonrası kapatıldığını, yönetmelikte kablonun ne şekilde döşeneceğinin açıkça belirtildiğini, bir projesinin bulunması gerektiğini, olay yeri fotoğraflarına göre yönetmeliğe uygun imalat yapılmadığını, teknik olarak dava dışı sosyal tesisin şantiye şefinin doğal gaz, telefon, kablolu TV ve davalı … kablolarının güzergahlarını bilmek, bilmiyorsa ortaya çıkarmak durumunda olduğunu, bu tesislerin yerleri belirlenmeden kazı yapılmasına izin verilmemesi gerekmekte iken davaya konu olayda bahçeye iş makinesinin sokulduğunu, kol kuvveti ile kazma kullanılarak yapılan kazılarda, kablonun üst tarafındaki uyarıcı şerit ve kırmızı kiremit tespit edilebildiğinden kabloya zarar gelmediğini, böylece kablo tesisatının varlığının tespit edilebildiğini ancak iş makinesi ile yapılan kazılarda bu tespiti yapmak mümkün olmadığı gibi kepçe operatörü için de tehlikeli bir durum yaratıldığını, iş makinesi kepçesinin kablo tesisatına isabet etmesi halinde toprak kısa devresi meydana gelmesinin kaçınılmaz olduğunu, dosyada bulunan … Mühendisi bilirkişi raporunda, davalı … kablolarının zırhlı olmaması nedeniyle yangın olayının meydana geldiği belirtilmiş ise de, izolasyonun zedelenmesi halinde zırhın toprak ile temasında kısa devre olayının meydana geldiğini, bu korumanın kazma ile yapılan kazıda koruma sağlayabileceğini ancak olayda kepçe tırnakları söz konusu olduğundan tırnakların izolasyon ve zırhı delerek bakıra kadar hasara sebebiyet verdiğini, bu nedenle kablonun zırhsız seçilmesi ile olay arasında illiyet bağı kurulmasının mümkün olmadığını, esas olanın kablo tesisatının kazı çalışmasına başlanmadan önce tespit edilmesi olduğunu, yapılan teknik değerlendirmeler neticesinde; yangın olayının meydana gelmesinde, sözleşmenin tarafı ihbar olunan … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi’nin kazı çalışması yapılmadan önce davalı … kablosunun güzergahını yüklenici davacıya ya da kazı yapanlara göstermemesi nedeniyle, şantiye şefinin olayın meydana gelmesinde kusurlu olacağı görüşü ile toplamda %25 oranında, her ne kadar davacı kendisine sorumluluk atfedilemeyeceğini beyan etmiş ise de, kazı çalışması yapmadan önce yeraltı tesislerinin güzergahlarını belirlememesi nedeniyle %50 oranında, davalı …’ın söz konusu kablonun yönetmeliğe uygun bir şekilde döşenmemesi nedeniyle %25 oranında kusurlu olduğunu tespit ve mütalaa etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, taraf vekillerinin itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla heyetten ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti ek raporunda, kök rapordaki tespit ve değerlendirmelerinin aynen geçerli olduğunu beyan etmiştir.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacı ile ihbar olunan … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi arasında akdedilen 0/01/2016 tarihli “… Yenileme Projesi Sosyal Tesisleri Dekorasyonu İşleri Sözleşmesi” uyarınca davacının proje kapsamında sosyal tesislerin dekorasyon işlerinin, onaylı uygulama projelerine ve detaylarına, birim fiyatlara, sözleşme ve ekinde belirtilen bütün dökümanlara ve bunlara atıfta bulunan tüm teknik ve idari şartnameler ile T.C. mevzuatındaki tüm yasal ve idari düzenlemelere uygun şekilde yapmayı üstlendiği, sözleşmenin 3. maddesi uyarınca, sözleşme kapsamındaki işlerin, yürürlükteki teknik mevzuat, Deprem Yönetmeliği ve diğer yönetmeliklere uygun olarak yapılması gerektiği, anılan hususlara aykırılık nedeniyle doğacak sorumluluğun davacıya ait olduğu, sözleşmenin 9. maddesi uyarınca ihbar olunan işveren … İnşaat ve Ticaret Anonim Şirketi’nin işi şantiye şefi görevlendirmek suretiyle denetlemekle yükümlü olduğu, 21/10/2016 tarihinde işin ifası sırasında yangın meydana geldiği ve ihbar olunan … ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait emtiaların zarar gördüğü, söz konusu zarar kapsamında ihbar olunan işveren tarafından davacının hakedişinden kesinti yapıldığı, davacı tarafından her ne kadar Sigorta Tahkim Komisyonu dosyasında alınan bilirkişi raporunda, “yangın olayının davalı … sorumluluğunda olan yeraltına döşenen kabloların pvc çelik zırhlı kablo olması gerekirken ilgili yönetmeliğe uygun kablo döşenmemesi sonucu yangının meydana geldiği”nin tespit edildiği belirtilerek hakedişinden yapılan tüm kesintinin rücuan davalıdan tahsili talep edilmiş ise de, Mahkememizce yapılan keşif, tutanak ve fotoğraflar üzerinde yapılan inceleme neticesinde teknik bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen denetime açık rapor uyarınca, davalı tarafından yer altı kabloları yönetmeliğe uygun olarak döşenmemiş ise de, davacı tarafça kazının kepçe makinesi ile yapılması nedeniyle önceden yer altı kablo tesisatının yeri tespit edilmediğinden, kepçe operatörünün kablo tesisatını görmesi mümkün olmayıp operatörü uyaracak ikinci bir işçi çalıştırılmadığından ve kısa devre noktası ile elektrik odasının yakın olması sebebiyle gerekli topraklamalar olsa bile gerilim darbesinin büyüklüğü nedeniyle yangın olayı kaçınılmaz olduğundan, davacının yaptığı kazı çalışması sırasında oluşan yangın zararından ihbar olunana karşı birinci derecede sorumlu olduğu, ihbar olunan işverenin de yer altı tesisatı ile ilgili bir yer belirlemesi yapmaması ve şantiye şefi görevlendirmek suretiyle işi kontrol etmemesi nedeniyle zarardan tali derecede sorumlu olduğu, davalının ancak yaptığı işin ve verdiği hizmetin niteliği gereği tehlikeli olması, kazı çalışmasının yapıldığı yerde sorumluluğu altında bulunan yer altı kablolarının bulunması nedeniyle Türk Borçlar Kanunu’nda düzenlenen kusursuz sorumluluk hallerinden yapı malikinin sorumluluğu ( madde 69) ile tehlike sorumluluğu (madde 71) kapsamında sorumlu tutulabileceği ve yer altı kablo tesisatının yönetmeliğe uygun şekilde döşenmemiş olması, gerekli uyarıcıların bulunmaması sebebiyle olayın meydana gelmesinde tali derecede sorumlu olduğu, bilirkişi raporunda tespit edilen %25 oranındaki kusur durumunun Mahkememizce de uygun görülmesi neticesinde davacının, hakedişinden kesilen 601.867,84 TL’den ancak 150.466,96 TL’sini davalıdan talep edebileceği, TBK’nın 72. maddesi uyarınca davacı tarafından davalının zarardan sorumlu olduğunun, Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde düzenlenen 18/05/2018 tarihli teknik raporla öğrenildiği ve dava tarihi itibariyle iki yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı kanaatiyle davanın kısmen kabulüne, 150.466,96 TL’nin davalının hakedişinden yapılan kesinti tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile 150.466,96 TL tazminatın 12/09/2017 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Karar ve ilam harcı 10.278,40 TL’nin peşin alınan 10.280,78 TL harçtan mahsubu ile kalan 2,38 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan 2.350,00 TL bilirkişi ücreti, 383,90 TL posta ve tebligat masrafı, 314,00 TL keşif harcı olmak üzere toplam 3.047,90 TL yargılama giderinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden hesaplanan 761,98 TL ile ilk harç 10.314,30 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın kabul edilen kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 18.244,36 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddolunan kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 39.620,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi. 02/07/2021
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır
“TASHİH ŞERHİ”
Mahkememizce verilen iş bu 2018/1000 Esas ve 2021/… Karar sayılı kararın 5 nolu bendinde sehven maddi hata yapıldığı anlaşılmakla hükmün “5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddolunan kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 39.620,04 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ” şeklinde olan 5 nolu bendinin “5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davanın reddolunan kısmı üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 18.244,36 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,” şeklinde tashihine karar verildi. 16/07/2021
Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır