Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/893 E. 2020/125 K. 25.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/435
KARAR NO : 2020/127
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 04/05/2017
KARAR TARİHİ : 25/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı borçlular aleyhine …. İcra Müdürlüğünün 2016/37243 takip sayılı icra dosyası ile takibe geçilerek 20/04/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasından doğan maddi zarar ve araç değer kaybının tahsilini, ödeme emri davalı borçlulara tebliğ edilmiş olup davalı borçlular tarafından borca, faize ve yetkiye itiraz edilerek icra takibi haksız ve kötüniyetli olarak durdurulduğunu, davalı borçlunun yetkiye ilişkin itirazları haksız ve hukuka aykırı olup reddi gerektiğini, HMK yetkiye ilişkin hükümlerde genel yetki Mahkeme, davalı gerçek ve tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri Mahkemesi olduğunu, davalıların yerleşim yeri itibariyle İstanbul Mahkemeleri ve icra daireleri yetkili olduğunu, davalı borçluların … İcra Müdürlüğünün 2016/37243 takip sayılı dosyasına karşı yaptıkları yetki, borç ve ferilerine ilişkin haksız ve suiyiniyetli itirazlarının iptalini, icra takibinin devamına, takip durmuş olduğundan,alacak tutarı likit olduğundan ve borçlular itirazında haksız ve kötüniyetli olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatın, davalı borçlulardan müştereken ve müteselsilen alınarak müvekkile verilmesini, yargılamanın uzun sürme ihtimalinin kuvvetle muhtemel olması da dikkate alınarak alacaklarının semeresiz kalmaması ve müvekkil açısından ilerde telafisi imkansız zararların doğmaması bakımından davalıların üzerine kayıtlı olduğu tespit edilecek olan araç ve gayrimenkullerin 3.şahıslara devrinin önlenmesi amacıyla trafik ve tapu kayıtları üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini, yargılama giderlerinin ve 1136 sayılı Avukatlık Kanununun 4667 sayılı kanunla değişik 164/ son fıkrası uyarınca vekalet ücretinin davalılara müştereken ve müteselsilen yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … Anonim Türk Sigorta Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle sigortalı aracın kazaya karışıp karışmadığını, maddi vakıanın tespiti açısından var ise soruşturma ve kovuşturma dosyalarının celbini talep ettiğini, husumet itirazının gözetilerek davanın reddini, aksi halde iddia edilen kusura ve hasara ilişkin itirazları gereği; kusur konusunda ATK Trafik İhtisas Dairesi nezdinde kusur incelemesi yapılmasını, değer kaybına ilişkin talepler yönünden ise sigorta ekspertiz incelemesi yapılmasını, davacı yanın fahiş orandaki hasar tutarı ve değer kaybı taleplerinin reddine karar verilmesini, izah edildiği üzere faiz taleplerinin reddini, KTK’nın 97.maddesi gereği; dava öncesi başvuru yapılmadığından dava şartı eksikliği nedeniyle esasa girilmeksizin davanın reddine, her halde haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … San. Tic. Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; Arabanın piyasa değeri araştırması doğru olmadığını, raporda belirtilen parçalara ve fiyatlarına itibar edilemeyeceğini, aracın tamir eden firmadan alınan rapor değil bilirkişi raporu konulması hukuka aykırı olduğunu, işçilik bedeli afaki olduğunu, değer kaybı doğru olmadığını, davanın esasa girilmeden husumetten reddini, aksi kanaat var ise, davanın esastan reddini, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmasını, dava masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğü’nün 2016/37243 takip sayılı dosyasında özetle; 60.230,43-TL toplam alacağın asıl alacağa takip tarihinden itibaren TL için işleyecek %9, Adli Kanuni faiz, icra harç ve gidelerleri ile Avukatlık ücretinin borçlulardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ettiğini, davalılar tarafından borca ve takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 08/06/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dava konusu olayda davalı sürücü …’ın %100 oranında tam kusurlu olduğunu, davacıya ait KIK5163 plakalı araçtaki hasar miktarının KDV dahil 5.325,00-TL olduğunu, araçtaki değer kaybının hesaplanabilmesi için aracın kaza anındaki km bilgisini gösteren resmi bir belgenin dosyaya sunulması gerektiğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 17/12/2018 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Kusur yönünden davaya konu olayda; davalı sürücü … %100 oranında kusurlu, davacı sürücü …’nin kusursuz olduğunu, aracın onarım giderleri toplamı 5.325,00-TL olarak hesaplandığını, araçta kaza nedeniyle meydana gelen değer kaybı 1.612,45-TL olarak hesaplandığını, davalı … şirketinin trafik sigorta poliçesi nedeniyle toplam 6.937,45-TL sorumluluğu olduğunu mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 24/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Kusur yönünden davaya konu olayda; davalı sürücü … %100 oranında kusurlu, davacı taraf sürücüsünün olayda kusursuz olduğunu, araçtaki hasarı onarım bedeli 13.493,11-TL olup değer kaybı 1.612,45-TL olmak üzere davalıların sorumlu olduğu toplam tutarın; 13.493,11+1.612,45=15.105,56-TL olarak hesaplandığını, işlemiş faiz tutarının 532,63-TL olduğunu mütalaa etmiştir.
Dava; Trafik kazası sebebiyle araçta oluşan değer kaybı alacağının tahsili istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Davacı tarafça; 20/04/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle davacı yanın aracında meydana gelen maddi zarar ve araç değer kaybının tahsili talebiyle davalılar aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün 2016/37243 takip sayılı icra dosyası ile takibe girişildiği, davalıların takibe vaki itirazlarının iptali istemi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 24.10.2019 havale tarihli bilirkişi raporunda da belirlendiği üzere; 20/04/2016 tarihinde meydana gelen davaya konu trafik kazası sebebiyle; davalı sürücü … %100 oranında kusurlu, davacı sürücü …’nin ise kusursuz olduğu, davaya konu aracın yabancı plakalı bir araç olması sebebiyle hasar onarımının yurt dışında yapıldığı, dosya kapsamına sunulan onarım faturaları nazara alındığında aracın orijinal parçalar ile onarımının yapıldığı belirlendiğinden KDV dahil onarım bedelinin 13.493,11-TL (4.184,04-Euro) olarak hesaplandığı, dosya kapsamına sunulan … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2016/73 D.İş. sayılı dosyasında davaya konu araçta kaza sonucunda 40.000,00-TL değer kaybı olacağı belirlenmişse de; aracın değer kaybı tespit edilirken Türkiye’deki değeri nazara alınarak değil aracın onarım durumu, marka ve modeli, hasar durumu ve onarım şekli, kilometresi, kullanım şartları ve piyasa koşullarının dikkate alınması gerektiği, bu bağlamda aracın 10 yaşında olması, üst segment bir araç olması, hasar durumu ve onarımının yetkili serviste orijinal parçalarla yapılması dikkate alındığında; araçta 1.612,45-TL (500,00-Euro) değer kaybı oluştuğunun belirlendiği, bu nedenle; …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/37243 takip sayılı dosyasında davalıların itirazlarının kısmen iptali ile; takibin 13.493,11-TL onarım bedeli ile 1.612,45-TL değer kaybı alacağı olmak üzere toplam 15.105,56-TL asıl alacak ile kaza tarihi ile takip tarihi arasındaki döneme ilişkin hesaplanan 882,74-TL işlemiş faiz yönünden takibin devamına karar vermek gerekmiş, takipte talep edilen işlemiş faiz miktarından yalnızca davalı araç sürücü … ile davalı araç maliki …. İnş. Taah. ve Tic. Ltd. Şti’nin sorumlu olmasına, davalı araç sigortacısı … Sigorta A.Ş.’nin ise; takipten önce temerrüde düşürüldüğünün ispat edilememesi sebebiyle bu davalının işlemiş faizden sorumlu tutulamayacağı anlaşılmıştır. Davacı yan her ne kadar icra inkar tazminatı talep etmişse de; alacağın likit olmaması, bilirkişi incelemesi sonucu tespit edilmesi ve bu sebeple yargılamayı gerektirmesi nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine ilişkin aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile KISMEN REDDİNE;
…. İcra Müdürlüğünün 2016/37243 takip sayılı dosyasında davalıların itirazının kısmen iptali ile; takibin bu defa;
13.493,11-TL onarım bedeli ile 1.612,45-TL değer kaybı olmak üzere toplam 15.105,56-TL asıl alacak ile 882,74-TL işlemiş faiz ( işlemiş faizden yalnızca davalılar … ile …. ve Tic. Ltd. Şti’nin sorumlu olmasına) yönünden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
Davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-Sair hususların gerekçeli kararda hüküm altına alınmasına,
3-Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 1.092,16-TL karar-ilam harcından peşin yatırılan 727,44TL harcın düşümü sonucu kalan 364,72-TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 4.815,84-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (%26,55) hesaplanan 1.278,38 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya ödenmesine,
6-Davalılar … Sigorta A.Ş. ile … İnşat…Ltd.Şti kendilerini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/3 maddesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile ilgili davalılara ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/02/2020

Katip …

Hakim …