Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/792 E. 2019/931 K. 05.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/792
KARAR NO : 2019/931
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/09/2017
KARAR TARİHİ : 05/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafın güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesi kapsamında davalı ile 01/01/2014 tarihinde … Alışveriş Merkezi Güvenlik Hizmetleri Sözleşmesini akdettiğini, sözleşme uyarınca müvekkilinin tüm sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirdiğini, 26/12/2016 tarihinde … AŞ’nin garantörlüğündeki devir sözleşmesi kapsamında, müvekkilin tüm sözleşmesel yükümlülüklerini … Sanayi Ticaret ve Ltd. Şti’ye devrettiğini, müvekkil sözleşmesel yükümlülüklerini yerine getirip, ihtilafsız bir şekilde sözleşmeyi devretmesinin akabinde kesin teminat bedellerinin serbest bırakılmasını davalıdan talep ettiğini, fakat herhangi bir hukuki dayanağı olmaksızın davalı şirket bu talebi reddettiğini ve davacı devletten 6661 sayılı kanun kapsamında aldığı teşvik bedeli meblağı olan 30.545,16-TL kadar kesin teminat mektuplarından kesinti yaptığını, davacı 6661 sayılı kanun kapsamında işçi sayısı ve diğer standartları sağlaması nedeniyle 2016 yılında devletten 28.145,16-TL teşvik elde ettiğini, elde edilen teşvik miktarında davalının herhangi bir hukuki temele dayanan alacak hakkı bulunmadığını, 26/12/2016 tarihinde gerçekleştirilen sözleşmeye dair yükümlülüklerin … Güvenlik Organizasyon Sanayi Ticaret ve Ltd. Şti’ye devri esnasında davalıya garantör olduğunu ve herhangi bir alacak hakkı talep etmediğini, bu kapsamda davalının herhangi bir kayıt koymadan garantör olması, davacının sözleşmeye dair tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini ve davalı lehine herhangi bir alacak hakkının olmadığını ortaya koyduğunu, işin ihtilafsız tamamlanmasının ardından, davalı tarafından müvekkile sözleşmesi kapsamında verdiği kesin teminat mektubundan teşvik kapsamında kesinti yapması hukuki dayanaktan yoksun olduğu gibi iyi niyet kurallarıyla bağdaşmadığını, 22/03/2016 tarihli … Referans numaralı 70.000,00-TL’lik … … Şubesince düzenlenen kesin teminat mektubundan kesinti yapılan 30.545,16-TL’nin açıklandığı üzere haksız, taraflar arasındaki sözleşmeye ve hukuka aykırı olarak paraya çevrildiği açık olduğunu, ilgili kesin teminat mektubundan 30.545,16-TL tutarında haksız kesinti yapılması akabinde müvekkil lehine alacak hakkı doğduğundan, … İcra Müdürlüğünün … takip sayılı dosyasıyla ilamsız takiplere mahsus icra takibi başlatıldığını, davalı tarafça itiraz edildiği, takibe vaki davalı borçlunun haksız ve kötüniyetli itirazının iptalini, takibin devamı ile takibe konu 30.545,16-TL takip tarihinden itibaren işleyecek en yüksek ticari reeskont avans faiz oranı ile birlikte tahsilini, davalının %20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahum edilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Haksız açılan icra takibine yapılan haklı itirazının iptali için açılan işbu davanın reddi ile haksız talep edilen faiz oranının ve icra inar tazminatının da reddine, ayrıca haksız açılan icra takibinden dolayı dosyada alacaklı olarak görünen davacı şirketin icra dosyası miktarının yüzde yirmisinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
… İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasında özetle; 30.545,16-TL’nin tahsil tarihine kadar asıl alacağa işleyecek en yüksek reeskont avans faiz oranı, masraf, vekalet ücreti ile tahsilini talep ettiği, davalı tarafça borca ve takibe itiraz edildiği anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan 20/09/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirkete ait 2016 yılı yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğunu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunu, davaya konu teşvik tutarları toplamının 2016 yılı Ocak-Aralık dönemi için toplam 28.145,16-TL olduğunu, bu anlamda davacı şirketin kurumlar vergi matrahına 28.145,16-TL daha gelir ilave etmek sureti ile bu tutarı ayrıca vergilendirdiğini, nitekim yürürlükteki mali mevzuatın da işlemlerin bu şekilde yapılması gerektiği düzenlendiğini, davacı yanın dava tarihi itibariyle davalı yandan cari hesaba dayalı herhangi bir alacağının bulunmadığını, incelenen davalı şirkete ait 2016 yılı yevmiye ve kebir defterlerinin açılış ve kapanış beratları ile envanter defterinin açılış tasdikinin yasal süresinde yaptırılmış olduğunu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğunu, ticari ilişkinin 2014 yılında başlayarak dosyaya sunulu cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere sıfır bakiye ile 20/01/2017 tarihinde sonlandığını, davacı yan tarafından verilen 70.000,00-TL tutarındaki teminat mektubunnun 30.545,16-TL’lik kısmının 14/03/2017 tarihinde nakde çevrildiğini, raporun değerlendirmeler bölümünde açıklanan nedenlerle; davalı yanın teşvik tutarlarını davacı yandan talep edebileceğini, bununla birlikte yine rapor içerisinde açıklanan nedenlerle 5.629,03-TL’lik vergi yükümlülüğü karşılığının davalı yanca iade edilmesi gerekeceğini, bu anlamda davacı yanın 15/03/2017 takip tarihi itibariyle davalı yandan 5.629,03-TL alacaklı olabileceğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına alınan 13/06/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle; Kök raporda ulaşılan sonuç ve kanaati aynen muhafaza edildiği hususu Mahkememizin takdirinde olduğunu mütalaa etmiştir.
Dava; İtirazın iptali istemine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; Taraflar arasında; davalı tarafın güvenlik hizmetlerinin yerine getirilmesi kapsamında 01/01/2014 tarihinde … Alışveriş Merkezi Güvenlik Hizmetleri Sözleşmesi akdedildiği, 26/12/2016 tarihinde … AŞ’nin garantörlüğünde devir sözleşmesi kapsamında, davacı yanın tüm sözleşmesel yükümlülüklerininin dava dışı … Ticaret ve Ltd. Şti’ye devredildiği, sözleşmenin devredilmesinden sonra kesin teminat bedellerinin serbest bırakılmasının davalı taraftan talep edildiği; ancak davalı yanca 6661 sayılı Kanun kapsamında alınan teşvik bedeli meblağı olan 30.545,16-TL kadar kesin teminat mektuplarından kesinti yapıldığı, 22/03/2016 tarihli 70.000,00-TL bedelli … … Şubesince düzenlenen kesin teminat mektubundan kesinti yapılan 30.545,16-TL’nin davalı yandan tahsili amacıyla … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasıyla ilamsız takiplere mahsus icra takibi başlatıldığı, davalı tarafın takibe vaki itirazının iptali talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan bilirkişi kök ve ek raporlarında da belirlendiği üzere; Davacı şirkete ait 2016 yılı yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda davacı yan ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davaya konu teşvik tutarları toplamının 2016 yılı Ocak-Aralık dönemi için toplam 28.145,16-TL olduğu, bu anlamda davacı şirketin kurumlar vergi matrahına 28.145,16-TL daha gelir ilave etmek sureti ile bu tutarı ayrıca vergilendirdiği, bu işlemin yürürlükteki mali mevzuatına da uygun olduğu, davacı yanın dava tarihi itibariyle davalı yandan cari hesaba dayalı herhangi bir alacağının bulunmadığı, incelenen davalı şirkete ait 2016 yılı yevmiye ve kebir defterlerinin açılış ve kapanış beratları ile envanter defterinin açılış tasdikinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu, ticari ilişkinin 2014 yılında başlayarak dosyaya sunulu cari hesap ekstresinden de anlaşılacağı üzere sıfır bakiye ile 20/01/2017 tarihinde sonlandığı, davacı yan tarafından verilen 70.000,00-TL tutarındaki teminat mektubunun 30.545,16-TL’lik kısmının 14/03/2017 tarihinde davalı yanca nakde çevrildiğinin tespit edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 4. maddesi gereğince; davacı yanın davalı yana düzenlediği kesin teminat mektubunun sözleşmenin feshi halinde varsa davalının alacağı kesildikten sonra kalan tutarın davacı yanın SGK ve sözleşme kapsamında çalıştırdığı işçilerden alacağı ilişiksizlik belgesinin ibrazı kaydıyla davacıya ödeneceği, ilişiksizlik belgesinin ibraz edilmemesi halinde teminat mektubunun nakde çevrileceğinin düzenlendiği; fakat bu hususta işçi ve diğer standartların sağlanmasına ilişkin herhangi bir hesabın yapılmadığı ve davalıdan olan alacağından mahsubuna ilişkin bir düzenleme bulunmadığı anlaşılmıştır.
Ancak; 01.01.2016 tarihinden geçerli olmak üzere 14.01.2016 tarihli 6661 sayılı yasa kapsamında; 31.03.2006 tarihli 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa eklenen geçici madde ile; bu Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamında; 2015 yılının aynı ayına ilişkin kuruma verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde prime esas günlük kazancı 85,00-TL ve altında bildirilen sigortalıların toplam prim ödeme gün sayısını geçmemek üzere, 2016 yılında cari aya ilişkin verilen aylık prim ve hizmet belgelerinde bildirilen sigortalılara ilişkin toplam prim ödeme gün sayısının 2016 yılı Ocak ila Aralık ayları için günlük 3,33-TL ile çarpımı sonucu bulunacak tutarın bu işverenlerin Kuruma ödeyecekleri sigorta primlerinden mahsup edileceği ve bu tutarım Hazinece karşılanacağının düzenlendiği, yine söz konusu teşvikten davacı yanın faydalanması için Kanunun 2. ve 3. maddesindeki sorumlulukları yerine getirmesi gerektiğinin belirlendiği, bu bağlamda sözleşme gereği güvenlik hizmetinde çalışan işçilerin davacı yan bünyesinde olduğu ve dolayısıyla teşviki işverenin yani davacı şirketin hak ettiği; ancak maliyet çizelgelerinin incelenmesi sonucunda; davacının, davalı tarafa personel maliyetinin tümünü yansıttığı, başka bir anlatım ile; personel maliyeti içerisinde yer alan işveren hisselerinin tamamının davalıya yüklendiği, hizmet çizelgesinde dava konusu olmayan bir başka husus olan asgari geçim indirimi ile 5510 sayılı yasa kapsamında da yine işverene tanınan SGK işveren teşvik payının toplam personel maliyetinden düşürüldüğü, bu bağlamda davacı yanın çalıştırdığı personel için SGK Kurumuna ödediği tüm prim bedelini davalıya yansıttığı ve elde edilen teşvik tutarlarının sigorta primlerinden mahsup edildiği dikkate alındığında; davaya konu bu teşvik tutarlarının davalı yana yansıtılan bedellerden düşürülmesi gerektiği, açıklanan nedenle külfete katlanan davalı yanın teşvik tutarlarını davacı yandan talep edebileceği değerlendirilmiş, bununla birlikte davacının teşvik tutarını ilgili yılın kurumlar vergisi matrahına ilave etmiş olduğu hususu nazara alınarak davalı yanın, davacı yanın toplam teşvik tutarı üzerinden yüklenmiş olduğu 28.145,16-TLx0,20=5.629,03-TL’lik vergi yükümlülüğü karşılığının davalı yanca iade edilmesi gerekeceği belirlenmiş olup, bu anlamda davacı yanın 15/03/2017 takip tarihi itibariyle davalı yandan 5.629,03-TL alacaklı olduğu anlaşıldığından, davalı yanın takibe vaki itirazının kısmen iptali ile takibin 5.629,03-TL asıl alacak yönünden devamına karar vermek gerekmiş, alacak miktarı likit olmadığından ve yargılama sonucu belirlendiğinden davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
… İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasında davalı yanın itirazının kısmen iptali ile takibin 5.629,03-TL asıl alacak yönünden diğer kayıt ve şartlarla devamına,
Davacı yanın icra inkar tazminatın talebinin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 384,51-TL ilam harcından peşin alınan 368,91-TL’nin mahsubu ile bakiye 15,60-TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 368,91-TL peşin harç ve 31,40-TL başvuru harcı olmak üzere toplam 400,31-TL davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 2.989,94-TL ücreti vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.008,40-TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 1.638,29-TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına; arta kalan 370,11-TL ‘nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/11/2019

Katip …

Hakim …