Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/627 E. 2020/104 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/627
KARAR NO : 2020/104
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 05/07/2017
KARAR TARİHİ : 18/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı tarafça trafik sigortası yapıldığı … plakalı aracın 28/06/2015 tarihinde, müvekkilin kullandığı … plakalı araca, kusurlu şekilde çarpması sonucunda müvekkil yaralandığını, olayın ardından müvekkil hastaneye kaldırılmış ve tedavi gördüğünü, tarafınca davalı sigorta şirketine başvurulduğunu ve olayla ilgili hasar dosyası açıldığını, davalı sigorta şirketi tarafından, yapılan bu başvuru sebebiyle, müvekkile ödeme yapılmış ancak eksik şekilde ödeme yapıldığını, müvekkilin özür oranı %23 olduğunu, bu hususun engelli sağlık kurulu raporu ile sabit olduğunu, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik belirsiz alacağı 5.000-TL bedeni hasar tazminatın muaccel olduğu tarihten itibaren işlemiş yasal faizi, avukatlık ücreti ve yargılama giderleri ile birlikte davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davayı kabul anlamına gelmemekle birlikte, müvekkil şirket maddi tazminat talepleri açısından, poliçe limitleri dahilinde ve sigortalı aracın sürücüsünün kusuru oranında davacının zararlarını gidermekle yükümlü olduğunu, kazanın oluşumunda davacı asli kusurlu olduğunu, bu nedenle dava reddedilmesi gerektiğini, davacının sürekli iş görmezlik talebi, davacının da kusurlu olması sebebiyle ve ödeme yapılmış olması nedeniyle reddedilmesi gerektiğini, davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamına Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan 11/02/2019 tarihli ATK raporunda özetle; Dava dosyasının incelenmesinde olay tarihli tıbbi belgelerde kişinin diz ve diş problemleriyle ilgili bulguların mevcut olmadığını, dolayısıyla söz konusu yaralanmalar ile 28/06/2015 tarihli dava konusu olay arasında illiyet kurulamadığı cihetle; mevcut belgelere ve Kurulumuzda yapılan muayeneden elde edilen bulgulara göre; … ve … oğlu, 30/05/1995 doğumlu, …’un 28/06/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle, 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında engellilik oranının % 0 olduğunu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğini mütalaa etmiştir.
Dosya kapsamına Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’ndan alınan 05/04/2019 tarihli ATK raporunda özetle; Davalı sürücü … ‘nın %75 oranında kusurlu olduğunu, davacı sürücü … ‘un %25 oranında kusurlu olduğunu mütalaa etmiştir.
Her ne kadar Mahkememizin 19/11/2019 tarihli 4.celsenin 2 nolu ara kararı gereğince dosyanın aktüerya bilirkişisine tevdi edilerek rapor tanzim edilmesi istenilmiş ise de; davacı tarafın yatırması gereken delil avansını Mahkememiz 3 nolu Mahkemeler Veznesine yatırmadığı anlaşıldığından dosyasının bilirkişiye tevdi edilemediği anlaşılmıştır.
Dava; Trafik kazası sebebiyle açılan maluliyet tazminatı talebine ilişkindir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanılan delillerin bir bütün olarak değerlendirilmesi sonucunda; 28/06/2015 tarihinde davalı sigorta şirketi tarafından sigortalı … plakalı araç ile davacı tarafın kullandığı … plakalı aracın karıştığı trafik kazası sonucunda davacının maluliyetine neden olacak şekilde yaralandığından bahisle maddi tazminat talepli eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 11/02/2019 tarihli ATK raporunda; Davacı …’un 28/06/2015 tarihinde geçirdiği trafik kazası nedeniyle 30/03/2013 tarih ve 28603 sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik Hükümleri kapsamında engellilik oranının % 0 olduğu, iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğinin belirlendiği anlaşılmıştır. Yine dosya kapsamına alınan ve hüküm kurmaya elverişli bulunan 05/04/2019 tarihli ATK raporunda ise; dava dışı sürücü … ‘nın %75 oranında kusurlu olduğu, davacı sürücü …’un %25 oranında kusurlu olduğunun belirlendiği anlaşılmıştır.
Ayrıntısı yukarıda açıklanan 11/02/2019 tarihli ATK raporunda; davacı yanın davaya konu kaza sebeiyle engellilik oranının % 0 olduğu belirlendiğinden davacı yanın sürekli işgöremezlik tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. Davaya konu kaza sebebiyle davacının iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceğinin belirlendiğinden geçici işgöremezlik tazminatı miktarının hesaplanması için aktüerya bilirkişisinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş ve Mahkememizin 19.11.2019 tarihli 4.celsesinin 2 nolu ara kararı gereğince bilirkişi incelemesi için davacı tarafa HMK’nın 324. maddesi gereğince iki haftalık kesin süre verilmiş, ancak davacı tarafça verilen kesin süre içerisinde delil avansının ikmal edilmediği anlaşılmıştır. Davacı tarafa verilen kesin süre içerisinde delil avansının ikmal edilmemesi halinde bu delile dayanmak hakkından vazgeçmiş sayılacağının ihtar edildiği; ancak davacı tarafça delil avansı verilen kesin süre içerisinde yatırılmadığından ispatlanamayan geçici işgöremezlik tazminatı talebinin de reddine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin davanın reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE;
2-Davacı tarafça peşin yatırılan 85,39-TL harçtan, 54,40-TL karar ilam harcından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, karar kesinleştiğinde 30,99-TL harcın davacıya iadesine,
3-Dava ret ile sonuçlandığından, davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına
4-Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının 6100 sayılı Yasanın 333. maddesi ile Yönetmeliğin 207. maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden sonra hesap numarası bildirilmiş ise elektronik ortamda hesaba aktarmak suretiyle; hesap numarası bildirilmemiş ise masrafı kalan paradan karşılanmak suretiyle PTT merkez ve işyerleri vasıtasıyla adreste ödemeli olarak yazı işleri müdürü tarafından iadesine,
Dair;davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda; miktar bakımından KESİN olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/02/2020

Katip …

Hakim …