Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/594 E. 2020/73 K. 11.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/594 Esas
KARAR NO : 2020/73
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/06/2017
KARAR TARİHİ : 11/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesine dayalı müvekkilin alacağının tahsili, için takibe vaki davalının haksız itirazını iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalı yana usulüne uygun tebligata rağmen davaya karşı herhangi bir yanıt vermemiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine cari hesap ve fatura alacağına istinaden faizler dahil toplam 26.489,58 TL alacağın avans faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce iddia, savunma, deliller ve taraf ticari defterleri üzerinde yapılacak inceleme ile davacı tarafça bayilik sözleşmesi / faturaya dayalı mal satımının gerçekleşip gerçekleşmediği, takibe dayanak faturaların taraf defterlerine kayıtlı olup olmadıkları, alacak taleplerinin fatura içerikleri ile uyuşup uyuşmadığı, davacının mevcut ise takip tarihi itibari ile talep edebileceği asıl alacak miktarının tespiti babında mali müşavir bilirkişi … marifeti inceleme icra edilerek konuya ilişkin 20/11/2018 bilirkişi kök raporu teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi anılı kök raporunda özetle;
“Davacı şirket TTK’nın 64/3 maddesi ve VUK ‘un mükerrer 242 maddesi ve 1 nolu elektronik defter genel tebliğine istinaden 2016 takvim yılına ait Yevmiye ve kebir defterini E-defter uygulaması ile tuttuğu dönem beratlarının; Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından verildiği, Envanter defterinin açılış tasdikini zamanında yaptırdığı, defterlerin birbiri ile uyumlu olduğu, HMK’nun 222 maddesi hükümlerine göre; davacı şirketin 2015-2016-2017 Takvim yılına ait kanuni defterlerinin, kendi lehine delil teşkil ettiği tespit edilmiştir.
Davacının, 2015-2016 hesap dönemi Ticari defterleri ile muhasebe hesap ve kayıtlarına göre davaya konu faturalar üzerinden; 15.07.2016 tarihinden itibaren, davalıdan, 26.489,58.-TL alacağının olduğu, 01.02.2017 tarihinde bu hesabı Şüpheli Alacaklar hesabına devrettiği, tespit edilmiştir.
Davalı şirket 2015-2016 Ticari defterleri ile dava konusu muhasebe hesap ve kayıtları: Mahkemeniz tarafından davalıya gönderilen; 10.10.2018 tarihli duruşma tutanağında, HMK 219 maddesine göre ticari defterlerini ibraz etmesi yönünde ihtarlı tebligat gönderildiği, davalının ikametgah adresine bulunan bir yakınına 22.10.2018 tarihinde tebliğ edildiği, inceleme gününde defter belgelerini mahkemeye getirmediği, davalının ticari defterlerini, ibrazdan kaçındığı tespit edilmiştir. (EK: 3)
Davaya konu ödeme emri ve itiraz dilekçesi: … İcra Müdürlüğü … Esas sayılı Ödeme emrine davalı vekili tarafından; 09.02.2017 tarihinde, takibe konu ödeme emrine, asıl alacağa, faize ile faiz oranına ve tüm fer’ilerine itiraz ettikleri ve takibi durdukları tespit edilmiştir.(EK:4)
Taraflar arasında düzenlenen sözleşme: Taraflar arasında yazılı bir bayilik sözleşmesi akdedildiği, sözleşme konusunun, davacının ürettiği, yurtiçi ve yurtdışından satın aldığı, beyaz eşya ürünlerinin; davalı tarafından satın alınarak perakende ve toptan satışını yapmak üzerine olduğu, Mal siparişlerinin davacı firmanın sipariş formlarının asılları üzerine davalı firma kaşe ve imzalı verilmesi telefonla dahi sipariş verildiğinde fax kanalıyla gönderilen sipariş formlarının kaşe ve imzalanarak tekrar geri gönderilmesi şeklinde olacağı, ödemelerin; sipariş anında ödeme evrakının davacıya teslim edilmesi şeklinde yani kapalı hesap çalışması şeklinde olacağı, cari hesap çalışmalarında ise, ödemelerin davalı adına düzenlenmiş ödeme araçları ile yapılabileceği, nakit ödemelerin ise davacının banka hesaplarına veya davacı merkez adresindeki veznesine makbuz karşılığı yapılacağı, Temerrüt faizinin aylık %12 olacağı, Deliller kısmında ise; çıkacak tüm ihtilaflarda davacının; defter kayıt belgeleri ile bilgisayar kayıtlarının HMK nın 287. Maddesi gereği münhasır delil sayılacağı, bunlara karşı davalının her türlü itiraz hakkından feragat ettiği, davalı tarafından fax aracılığı ile gönderilen sipariş, talimat, vs yazılı taleplerin yazılı delil olarak kabul edileceği ve davalıyı hukuken ilzam edici mahiyette olduğu, sözleşmenin; tarihsiz, süresiz ve davacı kaşe ve imzasız olduğu tespit edilmiştir. (EK:5)
Tüm dava dosyası, davacı vekili tarafından inceleme günü sunulan, defter ve belgeler ile yapılan bilirkişi incelemesinde:
Tarafların arasında; yazılı bir bayilik sözleşmesi akdedildiği, ancak davaya konu faturalardaki mal içeriğinin, davacı tarafından davalıya teslim edildiğine dair dosyaya bir delil sunulmadığı, davacının ticari defter ve belgeleri üzerinden, alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine; … İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasıyla, 26.489,58.-TL asıl alacak ve yıllık %9,75 Ticari faiz üzerinden icra takibi başlattığı, davalının ödeme emrine, faize ve tüm fer’ilere itiraz ederek takibi durdurduğu, mahkemeniz tarafından; sadece sözleşmenin deliller kısmında belirtilen davacı defter ve belgelerinin delil olarak kabul edilmesi halinde, Davaya konu ödeme emrine; 26.489,58.-TL asıl alacak üzerinden edilen itirazın iptal edilmesi, davacı tarafından; ödeme emri tarihinden itibaren talep edilen, değişken oranlarda yıllık % 9,75 ticari faiz ile İcra inkar tazminatı hükmünün; yalnızca Yüce Mahkemenizin takdirinde olduğu, sonucuna ulaşılmıştır.” şeklinde mütaalada bulunduğu görülmüştür.
Mahkememizce Ba Bs kayıtlarının ve irsaliyeli faturaların tespit edilmesi suretiyle ek rapor hazırlanmak suretiyle ek rapor hazırlanması babında bilirkişi tarafından inceleme icra edilerek konuya ilişkin 16/09/2019 tarihli ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi anılı ek raporunda özetle;
“Tüm dava dosyası, davacı vekili tarafından inceleme günü sunulan, ticari defter ve belgeler üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde:
Tarafların arasında; ticari bir ilişkini mevcut olduğu, davalının; ödeme emrine konu irsaliyeli faturaları BA formuyla vergi dairesine beyan ettiği, bu durumda bahsi geçen irsaliyeli faturaları muhasebe hesap kayıtlarına aldığının kabulü gerektiği, ayrıca; 02.07.2019 tarihli duruşma tutanağının 3.2 nolu bendine göre; ödeme emri konusu irsaliyeli faturaların isticvap mahiyetinde davalıya gönderildiği, 29.07.2019 tarihinde davalı ikametgahında bulunan eşi … ’e tebliğ edildiği, davalının herhangi bir itirazının bulunmadığı, davacı Taraf ticari defterlerinin, HMK 222/2 maddesine göre delil teşkil ettiği, davalı ticari defterlerini mahkemenin ihtarına rağmen incelemeye ibraz edilmediği, davacı ticari defter kayıtlarına göre, ödeme emri tarihinde; davacının, davalıdan 26.489,58.-TL alacağının olduğu, sonucuna ulaşılmıştır.”şeklinde mütaalada bulunduğu görülmüştür.
Dava; faturaya/cari hesaba dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasından ibarettir.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davacı tarafın faturaya/cari hesaba dayalı alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin davalı şirketin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, davalı şirketin ticari defterlerin ibrazı çıkarılan meşruhatlı tebligatın tebliğine rağmen ticari defterlerini ve sair herhangi bir delili dosyaya ibraz etmediği, bu nedenle yalnızca davacı tarafın ticari defterleri üzerinde mali müşavir bilirkişi marifetiyle inceleme yapılabildiği, davacı tarafın alacak talebine konu faturaların ait olduğu dönem itibari ile 2015-6-7 yılına ait ticari defter ve belgelerini ibraz ettiği, ibraz edilen ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, ibraz edilen ticari defterlerin davacı lehine delil vasfını haiz olduğu saptanmıştır.
Dosya kapsamında sunulan Bayilik Sözleşmesi uyarınca taraflar arasındaki ticari ilişkinin yürütüldüğü anlaşılmakla, mahkememizce davalı yana sözleşme hakkında isticvap davetiyesi çıkarılarak altındaki imza hakkında duruşmaya davet edildiği ancak davalının isticvap olunacağı duruşmaya icabet etmemesi nedeniyle HMK’nun 171/2. maddesi gereğince sözleşme altındaki imzanın kendisinden sadır olduğu kabulünün gerektiği, davacı şirketin ticari defterlerine göre ödenmeyen 3 fatura toplamı 26.489,58 TL davalıdan alacaklı olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen fatura ve sevk irsaliyelerinin davacı şirketçe dosyaya sunulduğu, bir kısım irsaliyeler altında davalının teslim alan kaşe ve imzaları mevcut ise de ödenmeyen faturalara ilişkin irsaliyelerin tetkikinde bunlar altında teslim alan kaşe ve imzalarının bulunmadığı, bu faturalar konusu malların teslim edilip edilmediğinin tespiti açısından davalı yanın bağlı olduğu vergi dairesine müzekkere yazılarak BA kayıtlarının celp edildiği, uyuşmazlık konusu üç faturadan ikisi 2015 yılı 4. ayına ilişkin olup biri 2015 yılı 5. ayına ilişkin olmakla, davalı BA kayıtlarına göre 4. ayda 15 belge karşılığı KDV dahil 71.945,78 TL’lik mal alımının bildirildiği, 5. ayda 5 belge karşılığı 22.821,20 TL’lik mal alımının bildirildiği, bildirilen tutarların kök bilirkişi raporunda dökümü yapılan davacıya ait hesap ekstresi göz önüne alındığında ilgili ayda davacı şirketçe kesilen fatura toplamları ile uyumlu olduğu, yine davacı defterlerine göre 4. ve 5. aydan kalma toplam 26.489,58 TL fatura ödemesinin yapılmadığının anlaşıldığı, BA formu ile davalı yanın bildirdiği anlaşılan faturalar, faturalara konu malların teslim edildiğine karine olmakla davalı yanca karinenin aksini ispat eder bir husus ileri sürülmediğinden davacı şirketin fatura konusu malları davalıya teslim ettiği ancak ödemelerini alamadığı anlaşıldığından, mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davanın kabulü ile, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 26.489,58 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranı geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, takip faturaya dayalı olup likit olduğundan takibe haksız itiraz nedeniyle alacağına geç kavuşan davacı lehine alacağın % 20’si oranına isabet eden 5.297,91 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ İLE,
… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 26.489,58 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9,75 oranı geçmemek üzere değişen oranlarda avans faizi uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına,
Alacağın % 20’si oranına isabet eden 5.297,91 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.809,50 TL karar harcından 452,38 TL peşin harcın mahsubu ile 1.357,12 TL’nin davalıdan tahsili ile Hazine’ye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 452,38 TL peşin harç ve 31,40 TL başvurma harcı olmak üzere toplam 483,78 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan A.A.Ü.T. gereğince hesap ve taktir olunan 3.973,43 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 963,10 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/02/2020

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza