Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/566 E. 2018/1088 K. 03.12.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/566
KARAR NO : 2018/1088
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/06/2017
KARAR TARİHİ : 03/12/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (ölüm ve cismani zarar sebebiyle açılan tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 24/06/2009 günü 20:30 sıralarında … yönetimindeki … plakalı motosiklet ile … yolunu takiben … istikametine seyrederek istikametine göre sol tarafta bulunan tali yol kavşağına geldiğinde motosikletin ön kısmı ile … yönetiminde … plakalı kamyonet ile aynı istikametten seyrederek tali yol kavşağında U dönüşü yapmak için orta refüj içinde sol tarafa yanaşarak duraklaması üzerine kamyonetin arka bagaj kapısı sağ kısmı ile arka tampon sağ uç kısmına çarpması sonucu yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza esnasında müvekkil …’nın … plakalı araçta yolcu olarak bulunduğunu, bu nedenle kusurlu olmadığını, aracın zorunlu maluliyet sigortası olmadığından davanın …na karşı açıldığını, trafik kazasında yaralanan müvekkilin kazadan dolayı uğradığı sürekli/kalıcı işgücü kaybı nedeniyle 100 TL, mutad iştigalinden geri kaldığı ve çalışmayarak geçici iş göremez hale gelmesi nedeniyle 100TL olmak üzere toplam 200TL maddi tazminatın davalı sigorta şirketinden temerrüt tarihinden itibaren işletilecek temerrüt faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;davacı …’nın trafik kazası esnasında … plakalı araca kasksız olarak binmiş olması halinde müterafik kusurlu olduğunu, …nın ilgili maddelerinde belirtilen durumlarda zarar görenlerin ve yakınlarına destekten yoksun kalma tazminatı ve zarar görene maluliyet tazminatı ödendiğini, davacının geçici iş göremezlik tazminat talebinin …ndan karşılanacak zararlar arasında yer almadığından dolayı davacı tarafın geçici iş göremezlik tazminatını …ndan talep edemeyeceğini, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli deliller de celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
… Asliye Hukuk Mahkemesi’ne talimat yazılarak … ‘nca alınan raporda “17.10.2017 tarihinde Anabilim Dalımızda alınan anamnez ve yapılan muayenesinde; sol diz ağrısı ve eklem hareketlerinde kısıtlılık şikayetleri olduğu, yürürken hafif sola doğru sekerek yürüdüğünün izlendiği, sol diz üzerinde 12×5 cm’lik hipopigmente nedbe olduğu, her iki kalça, sağ diz ve her iki ayak bileği eklem hareketlerinin ve her iki alt ekstremite kas gücünün tam bulunduğu, sol diz eklem hareket açıklığının 0-90 derece olduğu, her iki alt ekstremite uzunluk ölçümlerinin ve her iki bacak çevre ölçümlerinin eşit bulunduğu, sol uyluk çevresinin sağa göre 2 cm atrofık olduğu, Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalının 15.12.2017 tarih, … sayılı raporunda; sol diz fleksiyon-ekstansiyonunda kısıtlılık olduğu, sol ayak bileği dorsifleksiyon 20°, plantar fleksiyonun 50°, inversiyonun 30°, eversiyonun 10-20°, sağ diz fleksiyonunun 135°, sağ ayak bileği dorsifleksiyonun 20°, plantar fleksiyonun 50°, inversiyonun 30°, eversiyonun 10-20° bulunduğu, sol ayakta genel hipoestezi tariflediği(2/5), radyografilerinde patolojik bulgu izlenmediği, kemik yapıda minimal dejeneratif değişiklikler izlendiği, EMG tetkikinde mevcut elektrofizyolojik bulguların normal sınırlarda olduğu anlaşılmaktadır. Halen yürürlükte olan Sosyal Güvenlik Kurumu; Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine ekli cetveller kullanılarak 1993 doğumlu …’nın arızası değerlendirildiğinde;
Arıza için: A Cetveli: XII. LİSTE Pelvis ve Alt Ekstremite Arızaları Arıza Sıra No: 22 Diz eklem hareketlerinde kısıtlanmaya neden olan sertlikler ( x ) H- 0 0 -90 0 arası hareketli a— Tek taraflı Arıza Ağırlık Ölçüsü: 15 Arıza için:B Cetveli: Meslek Grup No: 1 (Şahıs herhangi bir evrak ibraz etmediğinden değerlendirmeye düz işçi olarak alınmıştır.) C Cetveli: Sürekli İşgöremezlik Simgesi: A D Cetveli: 38-39 yaşa göre sürekli işgöremezlik oranı: 19 E Cetveli: Raporla tespit edildiği tarihteki yaşa (16) göre işgöremezlik oranı: %14.3(yüzdeondörtnoktaüç)’tür.
Bu yaralanma neticesinde şahsın gerek hastane, gerekse hastane dışında yaralarının iyileşmesi ve mevcut haliyle olağan yaşamına dönebilmesi için ihtiyaç duyduğu sürenin 3(üç) ay olduğu,
Sürekli işgöremezlik oranının %14.3(yüzdeondörtnoktaüç) olduğu” yönünde rapor tanzim edildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya üzerinde iddia ve savunma doğrultusunda trafikçi bilirkişi Prof. Dr. … ve aktüerya uzmanı … marifetiyle var ise davacı alacağının tespiti ve temerrütün de tartışılması açısından inceleme icra edilerek konuya ilişkin 10/09/2018 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Olay mahallindeki bölünmüş yol her yönde 8 m. genişliğinde, iki şeritli, hafif viraj ve asfalt kaplama olup sağ yanda yaya kaldırımı bulunduğu, vakit gece, hava ve görüş açık, aydınlatma mevcut, zemin kuru ve meyilsiz olduğu, kaza yeri krokisinde kamyonetin ön yansının orta refüj aralığında ve arka yansının sol şeritte olduğu, motosikletin kamyonete sağ arka köşeden çarptığı, daha sonra 18 m. ileride sağ kaldırıma çıkıp durduğu, kaza tutanağında motosiklet sürücüsü arkadan çarpma nedeniyle asli kusurlu bulunmuş, kamyonet sürücüsüne kusur verilmediği, davalı … vekili davaya verdiği cevabında kazaya karışan… plakalı aracın motosiklet mi yoksa motorlu bisiklet mi olduğunun sorumluluktan yönünden önemli olduğunu, ayrıca davacının kask takmaması halinde müterafik kusurlu olacağını beyan ettiği, kaza sonrası davacının sadece sol dizinde açık yaralanma meydana gelmiş, yapılan muayenede sol diz tibia üst uç kırığı tespit edildiği, davacının kaza sırasında kask takıp takmadığı yönünde dosyada bilgi olmadığı, ancak kask takılmasa bile davacının başında yaralanma olmamasına göre bu durum yaralanmada etkili olmadığı, Trafik Şubesinden gelen yazıya göre… plakalı araç motorlu bisiklet değil motosiklet olup davalı kurumun sorumluğunun mevcut olduğu, kamyonet sürücüsü … polis merkezindeki ifadesinde olay günü kullandığı … plakalı kamyonet ile … mevkiine doğru seyir halinde bulunduğunu, yol üzerindeki refüj aralığından U dönüşü yaparak tekrar Manavgat ilçe merkezi İstikametine yavaşlayıp durduğunda birden aracına arka sağ taraftan bir motosikletin çarptığını, çarpma sırasında yolda olmadığını, refüj arasında karşı yönden gelen araçların geçmesini beklemekte olduğunu beyan ettiği, davacı motosiklet yolcusu … hastanede verdiği ifadesinde “olay günü saat 20.30 sıralarında arkadaşı …’ın kullandığı … plakalı motosiklet ile … yolunda denizden dönmekte olduklarını, bu esnada önlerinde seyir halinde olan plakasını ve markasını göremediği beyaz renkli aracın solundan geçmek isterken aracın sinyal vermeden sola kırdığını, kendilerinin araca arkadan çarptığını” beyan ettiği, motosiklet sürücüsü …’ın yaşı 18’den küçük olduğundan ifadesi alınmadığı, sola dönüş yapmak isteyen sürücülerin sola dönüş işareti vermeleri, yolun gidişe ayrılan kısmının soluna yaklaşmaları, dönüş yerine yaklaşırken hızlarını azaltmaları gerektiği, olayda kamyonetin iki şeritli yolun hangi şeridinde seyrettiğinin belli olmadığı, ancak arkadan gelen sürücülerin sinyal verip hızını azaltarak döneceğini belirtmesinin zorunlu olduğu, olayda sola dönüş kurallarına aykırı hareket eden kamyonet sürücüsü tali kusurlu olduğu, geçme yapmak isteyen araç sürücülerinin geçmeyi geçilecek aracın solundaki şeritten yapması, geçilecek araç sürücüsünün ses ve ışık cihazları ile uyarılması zorunlu olduğu, sürücülerin diğer bir aracı izlerken önünde güvenli bir mesafe bırakmaları gerektiği, olayda önündeki aracı hızına göre yakın mesafeden izleyen, bu aracı geçmek istediğinde ses ve ışıkla uyarmayan, öndeki araç sinyal vermeden aniden orta refüj aralığına girip arka yansı sol şeritte kalacak şekilde durunca bu araca arkadan çarpan motosiklet sürücüsü asli oranda kusurlu olduğu, kamyonet sürücü … % 25 (yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu, Motosiklet sürücüsü … % 75 (yüzdeyetmişbeş ) oranında kusurlu olduğu, kusur değerlendirmesinde kaza tarihinde zorunlu trafik sigortası bulunmayan… plakalı araç sürücüsü …’ın da %75 kusurlu olduğu, … Ün. Tıp Fak. Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen rapor ile davacının iyileşme (geçici İş göremezlik) süresinin 3 ay olduğu, diğer yandan; Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2014/17502 ile 2014/8884 E sayılı kararlarında yaşı küçük olan ve gelir getiren bir işte çalışmayan küçüğün iyileşme döneminde mahrum kaldığı bir kazancının olmaması nedeniyle geçici iş göremezlik dönemi için zararının bulunmayacağı, somut olayda davacı 16 yaşında olup, eğitim gördüğüne dair bir bilgi ve belge yer almadığı, bu durumda kaza tarihinde 16 yaşında olan davacının geçici iş göremezlik dönemine ilişkin zarar talebinde bulunup bulunmayacağı hususundaki hukuki durumun takdiri Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; davacının 3 aylık geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararı %100 malul gibi hesaplanarak Sayın Mahkemenin takdirine sunulacağı, davacının sürekli iş göremezlik dönemindeki maddi zararı ise; geçici iş göremezlik süresinin sona erdiği tarihten itibaren maluliyetiyle orantılı olarak hesaplanacağı, … Adli Tıp Anabilim Dalı tarafından düzenlenen rapor ile davacının maluliyet oranı %14,3 olarak belirlenmiş olup, anılan orana göre davacının dönemindeki maddi zararı hesaplanacağı, 02.08.1993 doğumlu davacı, 24.06.2009 olay tarihinde 15 yıl, 10 ay, 22 günlük olup, 16 yaşında kabul edilerek, P.M.F.1931 işaretli yaşam tablosuna göre muhtemel bakiye ömrü (49)yıl ve muhtemelen (65)yaşına kadar yaşayacağı, Yargıtay’ın bu konuda yerleşmiş içtihatlarında aktif çalışma yaşı sonu 60 olarak kabul edilmekte olup buna göre kazalının aktif çalışma hayatının (60)yaşına kadar süreceği kabul olunarak, olay tarihinden (60) yaşma kadar bakiye aktif hayat süresi (60-16) 44 yıl ve pasif devresi 5 yıl olduğu, askerlik hizmet süresi kazanç tespitinde dışarıda tutulacağı, her ne kadar kazalının yaptığı iş ile elde ettiği ücret ve kazançları gösterir bir belge mevcut değil ise de; kazalının yaşamsal faaliyetine devam ettirmek için sarf edeceği emek ve mesainin parasal değerinin yasal asgari ücretlerin altında olmayacağı kabul edileceğı, ancak 18 yaşına kadar geçen dönem hesabına esas alınan asgari ücret, ücretli çalışılarak elde edilen bir kazanç olmadığından, brüt asgari ücretler netleştirilirken asgari geçim indirimi dikkate alınmayacağı, buna göre; kazalının 24.06.2009-24.06.2018 arası geçen (9)yıllık işlemiş devre net kazançları; kazalının %14,3 oranında malul olduğu bilinen dönemdeki kazanç toplamının 108 ay 86.241,90 TL olduğu, davacının işlemiş ve bilinen devredeki net kazançları yukarıdaki esaslara göre belirlenmiş olup, herhangi bir artış ve iskontoya tabi tutulmaksızın aynen esas alınacaktır. Ancak; işleyecek ve bilinmeyen bakiye devre sonuna kadar geçecek süre içinde Yargıtay’ın bu konudaki yerleşmiş içtihatlarında belirtilen hususlar nazara alınarak her yıl için ayn ayrı %10 artış ve %10 iskontolama esasma göre hesaplama yapılacağı, bu duruma göre, kazalının işleyecek devre başındaki net bir yıllık geliri ise; (1.603,12 x 12 Ay) 19.237,44 T. olup, anılan tutar işleyecek aktif devre maddi zarar hesabına esas alınacağı, diğer yandan; davacı aktif devre sonunda pasif dönemde de emsallerine göre daha fazla efor hayatini idame ettireceğinden Yargıtay’ın bu konudaki kararları dikkate alınarak pasif devre hesabına da asgari geçim indirimi dikkate alınmaksızın belirlenen net asgari ücretin (1.450,91 x 12 ) 17.410,92 TL esas alınacağı, buna göre; kazalının 3 aylık geçici iş göremezlik dönemindeki maddi zararı 1.485,72 TLx 100%malü. x 75%=1.114,39 TL, kusur kazalının sürekli iş göremezlik dönemindeki maddi zarar toplamı =90.798,59 TL olduğunu ve 24.06.2009 kaza tarihinde yürürlükte olan tarifeye göre davalının zorunlu trafik sigorta poliçesine istinaden sorumluluk limiti sakatlık teminatı bareminden 150.000,00 TL olduğu, Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2014/16455 ile 2013/2073 E sayılı kararlarında açıkça geçici iş göremezlik zararının zorunlu trafik sigorta poliçesi kapsamında ve sakatlık teminatı limitine dahil olduğu, bu durumda; davacının maddi zararı, poliçe kapsamında ve limiti içinde olduğu, Karayolları Trafik Kanunun 99.maddesinde; “Sigortacılar, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağı veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren sekiz iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.” düzenlemesinin bulunduğu, bu durumda; davacı tarafından 26.05.2017 tarihinde başvuruda bulunulmuş olup, başvuru tarihinden 8 iş günü sonrası 07.06.2017 tarihinde mesai saati bitimi sona erdiği, bu durumda temerrüt bir sonraki iş günü olan 08.06.2017 tarihinde gerçekleşmiş olacağı, sigorta poliçesi bulunmayan araç motosiklet olup ticari nitelikte olmadığı, zorunlu trafik sigorta poliçesi bulunmayan… plakalı aracın ruhsatında cinsi motosiklet olarak gözükmekte olup, silindir hacmi 124 cm3 olduğu, bu durumda davalının iddia ettiği gibi sigortasız aracın silindir hacminin 50 cm3 den az motorlu bisiklet olarak kabulü mümkün olmadığından kazaya karışan aracın davalının sorumluluğu kapsamında olduğu, dava dışı kamyonet sürücü … % 25 (yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu, davacının yolcu olarak bulunduğu sigortasız… plakalı motosiklet sürücüsü dava dışı … % 75 (yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, sigorta poliçesi bulunmayan araç sürücüsünün %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacının geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının =1.114,29 TL, sürekli(daimi) iş göremezlik dönemine ait %14,3 maluliyeti ile ilgili maddi zararının 90.798.59 TL. olduğu, davacı sigortasız araçta yolcu olarak bulunmakta olup, davalı tarafından hatır taşıması iddiasında bulunulduğu, hatır taşıması nedeniyle yukarıda belirlenen zarar tutarlarından indirim yapılıp yapılmayacağı, yapılacak ise oranının takdirinin Sayın Mahkemeye ait bulunduğu, davacının belirlenen maddi zararının kaza tarihinde geçerli olan zorunlu trafik sigorta poliçesindeki sakatlık teminat limitini aşmadığı, başvuru tarihine göre davalı balonundan temerrüt tarihinin 08.06.2017 olarak belirlendiği, kazaya karaşın aracın kullanım amacının ticari olduğuna dair bir kayıt bulunmadığı, sigortasız aracın cinsinin motosiklet ve silindir hacminin 50 cm3 ün üzerinde olması nedeniyle, işbu kazanın davalının sorumluluk kapsamında bulunduğu…” yönünde mütalaada bulunulduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekili 21.11.2018 tarihli ıslah dilekçesi ile HMK 107/2 maddesi uyarınca: dava değerini fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 91.712,88 TL arttırarak 200 TL ile birlikte toplamda 91.912,88TL (maddi tazminat – geçiçi iş göremezlik tazminatı sebebiyle 1.114,29-TL,sürekli iş göremezlik tazminatı sebebiyle 90.798,59-TL)’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklı geçici ve sürekli malüliyet nedeniyle maddi istemine ilişkindir. Dava yan, davanın reddini savunmuştur.
Taraflar arasındaki ihtilaf; dava konusu kaza nedeniyle oluştuğu iddia edilen geçiçi ve sürekli maluliyete istinaden …ndan maddi tazminat talep edilip edilemeyeceği hususlarına ilişkindir.
Mübrez raporla, 24.06.2009 tarihinde meydana gelen trafik kazasında dava dışı kamyonet sürücü … % 25 (yüzdeyirmibeş) oranında kusurlu olduğu, davacının yolcu olarak bulunduğu sigortasız… plakalı motosiklet sürücüsü dava dışı … % 75 (yüzdeyetmişbeş) oranında kusurlu olduğu, sigorta poliçesi bulunmayan araç sürücüsünün %75 kusur oranındaki sorumluluk durumuna göre davacının geçici iş göremezlik dönemine ait maddi zararının =1.114,29 TL, sürekli(daimi) iş göremezlik dönemine ait %14,3 maluliyeti ile ilgili maddi zararının 90.798.59 TL. olduğu kazanın sigorta poliçesinin geçerlilik süresinden sonra meydana geldiği belirlenmiş olup mahkememizce de benimsenmiştir.
Öncelikle; maddi tazminat yönünden genel açıklama yapılmasında yarar görülmüştür.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 54.maddesine ve ondan önceki 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 46.maddesine göre, tazminat istemeyi gerektirecek bir olay sonucu yaralanan kişinin maddi zararları, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 18-19 maddelerindeki ve ondan önce 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 16-20. maddelerinde ‘ Geçici işgöremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı, sürekli işgöremezlik (kalıcı sakatlık) nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı, tedavi giderleri ve tüm iyileşme sürecinde yapılan her türlü masraflar, ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar şeklinde tanımlanmıştır.
Bu kapsamda; davacı taraf her ne kadar olay tarihinde 18 yaşın altında ise de, eğitim gördüğüne ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin dosyaya yansımamış olması ve çalışabilecek durumda olması nedeniyle geçici iş görmezlik tazminatı talebinde bulunabileceği mahkememizin kabulündedir.
Davacı tarafın, her ne kadar davacı zararı 1.114,29TL gcçici maluliyet ve 90.798,59TL daimi maluliyet olmak üzere 91.912,80TL olarak belirlenmiş ise de; olayda hatır taşınması olduğundan takdiren %20 hatır taşıması ve davacıya yanın yolcu olarak bulunduğu motosiklet sürücüsünün kaza tarihinde 18 yaşın altında ve ehliyetsiz olması da nazara alındığında araca bilmemesi gerektiği gibi sürücüyü de bu yönde telkin etmesi yükümlülüğü altında olduğu ,dolayısıyla kusura katkısının bulunduğu anlaşılmakla %20 müterafık kusur indirimi olmak üzere tazminatta toplam %40 indirime gidilerek 55.147,72 TL esas alınarak davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince; davanın kısmen kabulü ile her ne kadar davacı zararı 1.114,29TL gcçici maluliyet ve 90.798,59TL daimi maluliyet olmak üzere 91.912,80TL olarak belirlenmiş ise de; takdiren %20 hatır taşıması ve %20 müterafık kusur indirimi olmak üzere tazminatta toplam %40 indirime gidilerek 55.147,72TL’nin 08/06/2018 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM: gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile her ne kadar davacı zararı 1.114,29TL gcçici maluliyet ve 90.798,59TL daimi maluliyet olmak üzere 91.912,80TL olarak belirlenmiş ise de; takdiren %20 hatır taşıması ve %20 müterafık kusur indirimi olmak üzere tazminatta toplam %40 indirime gidilerek 55.147,72TL’nin 08/06/2018 temerrüt tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.767,10TL ilam harcından peşin ve ıslahla alınan 345,40TL’nin mahsubu ile bakiye 3.421,70TL ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 381,40TL harçlar toplamının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 6.416,37TL ücret-i vekaletin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş ise de; verilen hükümde takdiren indirim yapıldığından davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
6-Davacı tarafça yapılan 1.464,50TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.03/12/2018

Katip …

Hakim …

TAVZİH KARARI

Mahkememizin 03/12/2018 tarihli kısa kararında temerrüt tarihinin 08/06/2017 olarak yazılması gerekirken yazım hatası sonucunda tutanağa sehven 08/06/2018 olarak yazıldığı anlaşılmakla; meydana gelen hata yazım hatasından kaynaklı maddi hata olduğundan, hükmün daraltılması ve genişletilmesi yoluna gidilmediğinden tutanağa sehven ”08/06/2018” olarak yazılan temerrüt tarihinin ”08/06/2017” olarak düzeltilmesine karar verildi.04/01/2019

Katip …

Hakim …