Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/560 E. 2018/1062 K. 23.11.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/560
KARAR NO : 2018/1062

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/06/2017
KARAR TARİHİ : 23/11/2018

Mahkememizde görülmekte bulunan davanın dosya üzerinde yapılan incelemesi sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili şirketin dilekçede belirtilen adresinde faaliyet gösteren deniz ve kıyı alanlarının petrol ve diğer atıklardan temizlenmesi, rehabilitasyonu ve eski hale getirilmesi, acil durumlarda müdahale edilmesi gibi işler ile iştigal eden kurumsal bir şirket olduğunu, davacı müvekkili şirket ile davalı şirket arasında imzalanan, delilleri arasında bulunan, yazılı sözleşme kapsamında davalı şirkete sözleşme konusunu teşkil eden hizmetler verildiğini, sözleşmeye uygun şekilde hizmet görülerek sözleşme ile yüklenilen edimlerin eksiksiz yerine getirildiğini, davacı müvekkilin davalı şirket ile imzaladığı sözleşme kapsamında üstlendiği edimleri eksiksiz yerine getirip hizmet görme borcunu ifa etmesinden sonra sözleşme ile davalı şirkete yüklenilen bedel / ücret ödeme borcunun ifası için ve sözleşmenin 10. Maddesinde kararlaştırılan aylık ücretin tahsili için davalı şirkete değişik tarih ve seri numaralı faturalar düzenleyerek tebliğ ettiğini ve böylece taraflar arasında ticari ilişki ve cari hesap ilişkisinin ortaya çıktığını, davacı müvekkili şirketin davalı şirkete düzenlediği fatura örnekleri ve cari hesap ekstresinin delilleri arasında olduğunu, davacı müvekkilinin yazılı sözleşme kapsamında üstlendiği hizmet görme borcunu sözleşmeye uygun şekilde ifa etmiş olmasına rağmen davalı şirketin sözleşme bedeli ödemekten ibaret edimini yerine getirmediğini, sözleşmenin 10. Maddesinde kararlaştırılan aylık ücret ödeme borcunu ifa etmediği için davacı müvekkili şirketin sözleşmeden, faturadan ve cari hesaptan doğan 171.948,90-TL alacağının tahsili amacı ile davalı şirket aleyhine 13.02.2017 tarihinde İstanbul 29. İcra Müdürlüğü’nün 2017/4384 esas sayılı dosyasında ilamsız icra takibi başlatıldığını, borçlu şirketin ödeme emrinin tebliği üzerine 21.02.2017 tarihli dilekçesi ile süresinde borcun 130.091,46-TL’lik kısmına itiraz ettiğini ve takibin 130.091,46-TL’lik kısmını durdurduğunu, takibe konu edilen borcun 41.857,44-TL tutarındaki kısmını ise kabul ederek icra müdürlüğüne ödediğini, kısacası borca kısmen itiraz ettiğini, davalı borçlu şirketin kendisi aleyhine 13.02.2017 tarihinde başlattıkları icra takibine alt ödeme emrinin 16.02.2017 tarihinde tebliğ edildikten sonra cari hesapta ve ticari defterinde davacı müvekkili şirkete borçlu olduğunun farkına vardığını ve bu alacaklarını resmi olarak çürütmek gayesi ile 13.02.2017 tarih ve 237623 seri numaralı toplam 130.091,46-TL bedelli 1 adet fatura düzenleyerek davacı müvekkili şirkete 20.02.2017 tarihinde tebliğ ettiklerini, davalı şirketin bu faturayı icra takibine ilişkin ödeme emrinin kendisine tebliğinden sonra düzenleyerek davacı şirkete tebliğ ettirmesinin amacının borca kısmen itiraz ettiği 130.091,46-TL’lik tutan resmi anlamda cari hesapta kapatma gayesi ile yaptıkları beyhude ve hukuka uygun düşmeyen bir usulsüz işlem olduğunu, nitekim davacı müvekkili şirketin, davalı şirketin hukuka uygun olmayan şekilde düzenleyip 20.02.2017 tarihinde tebliğ ettiği 13.02.2017 tarih ve 237623 seri numaralı toplam 130.091,46-TL bedelli 1 adet faturaya, fatura içeriğine ve sebebine aynı gün Beyoğlu 21.Noterliğinden keşide ettiği 20.02.2017 tarih 01580 yevmiye sayılı iade ve ihtarname başlıklı yazısı ile itiraz ederek fatura aslını davalı şirkete geri gönderdiğini, ticari defterlerine de işlemediğini, kısacası; davalı borçlu şirketin kendisi aleyhine başlatılan ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emrini tebliğ aldıktan sonra davacı şirkete fatura düzenleyerek cari hesabından 130.091,46-TL borç düşürme yoluna giderek borca kısmen itiraz etme yoluna gittiğini, ancak bu kanuna karşı hile olarak kabul edilebilecek kötü niyetli işlemi taraflarınca kabul görmediğini, davalı borçlu şirketin … 29.İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında kendisine tebliğ edilen ilamsız icra takibine ilişkin ödeme emrinde gösterilen borcun 41.857,44-TL’sini kabul ederek ödemesine rağmen 130.091,46-TL’lik kısmına yaptığı kısmi itirazı haksız ve hukuka aykırı olduğunu, ilamsız icra takibine dayanak yapılan faturadan kaynaklanan ticari alacağın taraflar arasında imzalanan sözleşme kapsamından doğduğunu, davacı müvekkil şirketin, sözleşme ile üstlendiği tüm edimleri eksiksiz yerine getirmesine rağmen davalı şirket sözleşmenin 10. Maddesinde düzenlendiği şekli ile bedel ödemekten ibaret edimini yerine getirmediği gibi borcun tahsili için başlatılan ve dayanağı fatura olan ilamsız icra takibine de sırf sürüncemede bırakmak adına kötü niyetli olarak kısmi itiraz ettiğini, sonuç olarak bu nedenlerle davalı borçlu şirket tarafından … 29. İcra Müdürtüğü’nün … esas sayılı dosyasından başlatılan ilamsız icra takibinde borcun 130.091,46-TL’sine karşı yaptığı haksız kısmi itirazın İcra ve İflas Kanunu gereğince iptalini ve takibin devamına itiraz edilen kısmın takip tarihinden itibaren işleyecek faiz, icra masraf ve vekalet ücreti ile birlikte davalı şirketten tahsilini, kötü niyetli olarak borca itiraz eden davalı borçlu aleyhine asıl alacağın %20 sinden az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı borçluya yükletlimesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
GEREKÇE: Dava; deniz ve kıyı alanlarının temizlenmesine ilişkin hizmet sözleşmesinden kaynaklı alacak istemi ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 29. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası celp edilmiştir.
13/09/2018 tarihinde mahkememiz tarafından görevlendirilen bilirkişi … ve … marifetiyle hazırlanan bilirkişi raporu temin edilmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama sırasında davacı vekilinin 22/11/2018 tarihli ve uyaptan gönderdiği feragat dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini beyan ettiği, feragata yetkili olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce vaki feragat üzerine davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmasına karar verilmiştir.
H Ü KÜ M : Yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın FERAGAT NEDENİ İLE REDDİNE,
2-Alınan 2.221,64-TL peşin harçtan, alınması gereken 35,90-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.185,70-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan masrafın kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine, iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına,
Dair; tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi. 23/11/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza