Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/53 E. 2019/266 K. 02.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/209
KARAR NO : 2019/310
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2017
KARAR TARİHİ : 10/04/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkil aleyhinde başlatılan … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına yatacak olan bedeli dava sonuçlanıncaya kadar alacaklıya ödenmemesi için İİK 72. Maddesi gereğince, takdir edilecek teminat mukabilinde ihtiyatı tedbir kararı verilmesini, açıklanan ve duruşmalar sırasında ortaya çıkacak sebeplerden dolayı, menfi tespit davamızın kabulü ile kötü niyetle açılan takibin durdurulması akabinde iptalini, … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı icra dosyasına konu 25.09.2014 tarihli 11.10.2016 vade tarihli 50.000,00-TL bedelli senedin teminat senedi olduğunun tespitine ve teminat senedi ile kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip yapılamayacağından takibin iptalini, … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasına dayanak teşkil eden senetten dolayı ve müvekkilin nakliye hizmeti sebebiyle takip tarihi itibari ile muaccel bir borcunun da bulunmaması dikkate alınarak müvekkilin borçlu olmadığının tespitini, kötü niyetle hareket ederek müvekkilin ticari hayatında onarılmaza zararlar veren davalı/davalıların %20’den aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet yönünden reddini, bu yönden reddedilmeyerek esasa girilmesi halinde hukuki dayanaktan yoksun ve haksız olması nedeniyle davacının tüm taleplerinin reddini, haksız ve hukuka aykırı olarak verilen ihtiyatı tedbirin kaldırılmasını, kötüniyetli ve haksız şekilde işbu davayı açan ve müvekkilin alacağına geç ulaşmasına ve dolayısıyla zararına neden olan davalı/borçludan alacağın %20’si oranında tazminatın alınarak müvekkile verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; icra takip dosyasına dayanak bononun teminat senedi olduğu iddiasına dayalı olarak menfi tespit istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası celp edilmiştir. Anılı takip dosyasının tetkikinde; davalı tarafından davacı aleyhine 50.000,00-TL bono ve 1.175,35-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 51.275,35-TL alacağın takip tarihinden (fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla) itibaren asıl alacağa işleyecek yıllık %9,75 oranında faiz ile birlikte tahsili talebinde bulunduğu görülmüştür.
Halk bankasına yazı yazılarak davacıya ait hesap hareketlerini gösterir belgeler celp edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler … ve … tarafından hazırlanan 06/06/2018 tarihli bilirkişi raporu temin edilmiştir.
Taraf vekillerinin itirazlarının tetkiki amacı ile bilirkişi heyetine mali müşavir bilirkişi … eklenerek ek rapor temin edilmiştir.
Davalı şirket ile davalı şahsın yetkilisi olduğu şirkete ait sicil kayıtlarının dosyada olduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda; huzurdaki davada uyuşmazlığın; … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasına dayanak 11/10/2016 tarihli 50.000,00-TL bedelli bononun teminat bonosu niteliğinde olup olmadığı, davacı keşidecinin takip tarihi itibariyle davalılara borçlu olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Somut olaydaki davacı iddiası kapsamında takibe dayanak bononun teminat bonosu olup olmadığının tespiti bakımından, bononun ödeme vaadi niteliğinde bir kambiyo senedi olup, bağımsız borç ikrarını içerdiği, senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davacının bononun bedelsiz olduğunu yazılı delille kanıtlamasının gerektiği, senet metninde ya da arkasında “teminat senedidir” ibaresinin yer almasının senedi teminat senedi haline getirmeyeceği, teminatın neye ilişkin olduğunun açıkça belirtilmesinin gerektiği anlaşılmıştır. Davacının keşideci sıfatı ile imzası bulunan bono incelendiği vakit, ihdas sebebinin belirtilmediği ve arka yüzünde ”Bu senet teminat senedidir” ibaresi ile birlikte taşımanın yapıldığı araca ait olduğu belirtilen … plakasının yazılı olduğu görülmekle bononun teminat bonosu niteliğinde olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca davalı şirketin senedin cari hesaptan kaynaklanan alacağa istinaden düzenlendiği savunmasını ileri sürmekle taraflar arasındaki temel ilişkinin değerlendirilmesinin gerektiği sonucuna varılmıştır. Bilirkişiler vasıtası ticari defterler ve banka kayıtları üzerinde yapılan inceleme neticesinde davacı tarafın; davalı /bono lehtarı şirket ile diğer davalı/bono hamili şahsın yetkilisi olduğu dava dışı şirket (…) ile ticari ilişki içerisinde olduklarının tespit edildiği, bononun davacı ve davalı defterlerinde kaydı görünmediği gibi davacının davalı tarafa borçlu olduğunu gösterir ticari kayda da rastlanılmadığı, bu haliyle teminat senedinin bedelsiz kaldığının anlaşıldığı, davalı lehtar şirket ile davalının yetkilisi olduğu dava dışı şirketin (…) faaliyet alanlarının ve şirket adreslerinin birebir aynı olması, davacı ile her iki şirketin de nakliye taşımacılığı noktasında ticari ilişki içerisinde olması, davacının dava dışı … şirketinden alacaklı görünmesi ve aralarındaki takip/ dava dosyaları da göz önünde bulundurulduğunda organik bağın hasıl olduğu, davalı hamilin bononun teminat vasfında ve bedelsiz olduğu hususlarında bilgi sahibi olup, bu nedenle başlatılan icra takibinde kötü niyetli olduğunun kabulünün gerekeceği sonuç ve kanaatine varılmakla; davanın kabulü ile, … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasına dayanak 11/10/2016 tarihli 50.000,00-TL bedelli bono yönünden davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, davalıların %20 kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
…. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasına dayanak 11/10/2016 tarihli 50.000,00-TL bedelli bono yönünden davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalıların %20 kötü niyet tazminatı ile sorumlu tutulmasına,
3-Alınması gereken 3.415,50-TL harçtan peşin alınan 875,66-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.539,84-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 875,66-TL peşin harç, bilirkişi ücreti ile tebligat ve posta masrafından oluşan 1.470-TL olmak üzere toplam 2.377,06-TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı taraflarca yapılan masrafın kendi üzerilerinde bırakılmasına,
6-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 5.850-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
7-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine; iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/04/2019

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır