Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/500 E. 2019/613 K. 02.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO: 2017/500 Esas
KARAR NO: 2019/613

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 25/05/2017
KARAR TARİHİ: 02/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
İDDİA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı … Ticaret Anonim Şirketi’nin, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile aleyhlerine yürütülen icra takibine itiraz ettiğini, huzurdaki davaya konu olan ihtilafın … marka araç satmaya yetkili olan … Şirketi’nin sattığı ve ayıplı olduğu İstanbul … Tüketici Mahkemesi’nin … esas ve … karar sayılı dosyası üzerinden yapılan incelemede tespit edilmiş olan araca ilişkin olduğunu, yerel Mahkemenin gerekçeli kararında aynen; “Lastik sensör arızalarının üretimden kaynaklı arızalar olduğu, kullanıcı kaynaklı olmadığı, aracın gizli ayıplı olarak sayılması gerektiği” denilerek aracın üretimden kaynaklı ayıplı olduğunun belirtilmiş olduğunu ve işbu kararın Yargıtayca onandığını bu kapsamda onama harcı olarak Davacı… Şti. ‘nin 4.623,34 TL onama karar harcı ödemesine hükmedildiğini, dava konusu aracın ithalatçısının davalı şirket olup, aracın üretimden kaynaklı olarak ayıplı olmasından dolayı davalının sorumluluğuna gidilmesi gerektiğini, ithalatçı firma sıfatına haiz olmayan müvekkili şirketin, ithalatçı firmanın katlanmak zorunda olduğu yükümlülüklerin müvekkili şirkete yüklemesinin hukuk prensipleri ile de bağdaşmayacağını, bu sebeple ithalatçının ayıplı olarak ithal ettiği araç nedeniyle kusur sorumluluğu kapsamında rücuen davalı borçlu… A.Ş.’nin sorumluluğuna gidilmesi gerektiğini, huzurdaki dava konusu İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile davalıdan talep edilen alacağın likit olduğunu belirterek, davalının İstanbul… İcra Müdürlüğü… Esas sayılı dosyası üzerinden kendisine tebliğ edilen ödeme emrine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, %20’sinden az olmamak üzere davalının icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine ve kötü niyetli davalı aleyhine HMK m. 329 gereğince disiplin para cezasına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı itirazında bulunmuş, esasa ilişkin olarak da davacının iddia ettiği rücu hakkının doğabilmesi için davacının vergi borcuna ilişkin tüm borçlarını yerine getirmesi ve ondan sonra rücu hakkını kullanması gerektiğini, davacının hiçbir şekilde ödemediği ve dolayısıyla herhangi bir zarara icra takibi/dava tarihi itibariyle uğramadığı, muhtemel meblağı müvekkilinden talep ettiğini, hem İstanbul… İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyasında hem de dava dilekçesinde herhangi bir meblağın ödendiğine dair bir beyan ve dilekçe eklerinde bir ödeme belgesi, tahsil alındısı vs. mevcut olmadığını belirterek, dava şartlarından olan dava konusu edilecek hukuki bir menfaat bulunmaması sebebiyle davanın reddine, %20 den aşağı olmamak üzere davacının kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER : 1-İstanbul …İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası,
2-İstanbul …Tüketici Mahkemesini…esas, … karar sayılı doyası,
3-Bilirkişi raporu,

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ : Dava, İİK’nun 67. maddesi uyarınca açılmış itirazın iptali davasıdır.
İstanbul … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası incelendiğinde; 7 örnek ödeme emrinin borçluya 14/11/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun 17/11/2016 dilekçesi ile itiraz ettiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
İstanbul … Tüketici Mahkemesinin… esas, … karar sayılı doyası celp edilerek tetkik edilmiştir.
Dosyanın, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı nazara alınarak rapor alınmak üzere bilirkişiye tevdii ile hazırlanan 27/03/2019 tarihli bilirkişi raporunda;
Davacı … Şti. davalı …. AŞ.’nin yetkili bayisi olup davalıdan aldığı arabaların satışını yaptığı, dava konusu ürünlerin ayıplı olmasından ve üretim hatasından davalının sorumlu olduğu, davacı … Şti. ‘nin satışını yaptığı “… Marka …” aracın ayıplı olduğunun İstanbul …Tüketici Mahkemesi tarafından tespit edildiği ve Yargıtayca onandığı, bu kapsamda onama harcı olarak o davada Davacı … Şti. ‘nin 4.623,34 TL onama karar harcı ödemesine hükmedildiği, bu nedenle davacı aleyhine Hisar vergi dairesi tarafından 11.11.2016 tarihi itibariyle 4,623,34 TL harç ana parası ve 2.362,55 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 6.985.89-TL kamu borcu tahakkuk ettirilmiş olduğu, bu borcun davacı tarafından er veva geç ödeneceği, ödenmemesi halinde mali idarenin cebri icra yoluyla davacıdan veva yöneticilerden veyahut ortaklardan 6183 sayılı yasa gereğince tahsil edeceği bildirilmiştir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamından edinilen vicdani kanaat gereğince; Tüketici mahkemesinde tüketicinin ayıplı mal nedeniyle açtığı davada, dosyamız taraflarının davalı konumunda olduğu, eldeki davada satıcı konumundaki davacının ithalatçı konumundaki davalıya karşı Yargıtay onama harcının tahsili amacıyla rücu isteminde bulunduğu, Yargıtay onama harcının vergi dairesince 22.09.2016 tarihli tahakkuk fişi ile davacıya tahakkuk ettirildiği tarih ile dava tarihi arasında Borçlar Kanunu’nun 73/1. maddesi uyarınca iki yıllık zamanaşımı süresinin geçmemiş olduğu, Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin benzer olaya ilişkin 2016/16650 esas, 2017/2591 karar sayılı 08/05/2017 tarihli ilamından; davacı tarafça temyiz nedeniyle Yargıtay’a yatırılan harçların yargılama gideri olduğu, ilgili dosyada karara bağlandığından rücu alacağının içerisinde kabul edilemeyeceği, ayrı bir dava konusu yapılamayacağı bu nedenle bu talebe yönelik davanın reddinin gerektiği anlaşılmakla somut olaya uyan içtihat uyarınca davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 44,40-TL ret harcının peşin alınan 117,72-TL harçtan mahsubu ile bakiye 73,32-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 2.725,00-TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
5-Gider avansından yapılmış ve yapılacak masraflar çıkarıldıktan sonra artan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır