Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/439 E. 2022/387 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/439 Esas
KARAR NO : 2022/387
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 05/05/2017
KARAR TARİHİ : 26/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonucunda:
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkili ile davalı … A.Ş. arasında 15/12/2010 tarihinde bayilik sözleşmesi imzalandığını, beş yıl süreli olduğunu ancak beş yıllık sürenin sonunda taraflarca feshedilmediğinden belirsiz süreli hale geldiğini, bu sözleşmeye ek olarak … İşletmeci Bayi Sözleşmesi imzalandığını ve müvekkilinin stratejik lokasyonlarda bulunan satış noktalarında faaliyet göstermesinin şartlarının belirlendiğini, davalı … ile diğer davalıların entegrasyon sürecine girdiklerini, buna paralel olarak müvekkili ile diğer davalılar arasında 09/07/2015 tarihli bir yıllık bayilik sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin imzalanan sözleşmeler kapsamında bir yandan acente vasfında çalıştığını, diğer yandan bazı emtiaların satışı konusunda yetkilendirildiğini, davalılar tarafından haksız şekilde müvekkili ile olan sözleşmelerin 28/03/2016 tarihinde feshedildiğini, müvekkilinin sözleşmenin feshine kadar faaliyetlerini hakkı ile yerine getirdiğini, davalılarca müvekkiline sözleşmelerin feshinden sonra 90 günlük süre ile işletmeyi çalıştırma hakkı tanındığını ve bu süreçte kira kesintisi olmayacağı, personel desteğine devam edileceğinin söylendiğini, bu nedenle müvekkilinin 3 aylık ihtar süresini kullandığını ancak davalılara kestiği prim faturalarının ödenmesini beklerken son hesap ekstresinde dört aylık kira bedeli olan 203.261 TL kesinti ile karşı karşıya kaldığını, davalılarca talep edilen bu bedelin haksız olduğunu, yine 6 senelik bayiliği boyunca usulsüz işlemi bulunmayan müvekkiline haksız ve usulsüz olarak fatura takip ceza kesintisi uygulaması yapıldığını, davalıların fatura takip cezası adı altında tek taraflı olarak cari hesaba borç kaydettiklerini, müvekkilinin haksız fesih nedeniyle maddi ve manevi zarara uğradığını, öncelikle oluşturduğu müşteri portföyünden mahrum kaldığını, bu nedenle denkleştirme tazminatı talep ettiğini, denkleştirme tazminatı için gerekli şartların gerçekleştiğini, ayrıca haksız fesih nedeniyle müvekkilinin gelir kaybına uğradığını, bu nedenle de tazminat talep ettiklerini, müvekkilinin onlarca yıl emek verdiği mesleğinden davalılarca keyfi olarak men edildiğini, davalıların fesih ile verdikleri üç aylık süreyi bile beklemeden müvekkilinin adını listelerden çıkardıklarını, müvekkilinin manevi olarak ıstırap çektiğini, bu nedenle manevi tazminat da talep ettiğini, müvekkili tarafından davalılara biri 130.000 TL, diğeri 120.000 TL olmak üzere iki adet teminat mektubu verildiğini, haksız fesih nedeniyle teminat mektuplarının müvekkiline iadesinin gerektiğini beyanla fazlaya dair talep hakları saklı kalmak üzere şimdilik 10.000 TL denkleştirme tazminatının, iş kaybına uğraması nedeniyle 5.000 TL tazminatın, 10.000 TL manevi tazminatın fesih tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsiline, teminat mektuplarının iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; … grubu şirketlerin, mobil, sabit ses, geniş bant ve TV alanında faaliyet gösteren …, … , … markalarını ” … ” markası altında entegre ettiklerini, her bir işletmecinin … (BTK) tarafından sunmaya yetkilendirilmiş olduğu hizmetleri, marka dışında hiçbir değişiklik olmaksızın kendi nam ve hesabına sunmaya devam ettiğini, davacı ile müvekkili … A.Ş. arasında 15/12/2010 tarihinde, sözleşmenin 5.2. maddesi gereğince 5 yıl süreli … Bayilik/Franchise sözleşmesinin imzalandığını, 01/12/2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere … İşletmeci Bayi Sözleşmesi’nin 15/12/2010 tarihli bayi sözleşmesine ve “… Bayiliği” ünvanına dayanılarak imzalandığını, bayilik sözleşmesi ile düzenlenmiş bulunan bayilik faaliyetlerinin ve yükümlülüklerin müvekkili … tarafından iş yeri sahipleri … ve …’ın imzalamış olduğu 01/12/2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi uyarınca kiralanan gayrimenkulde yerine getireceklerini, kira sözleşmesinde yer alan ve belirlenen tüm sözleşme hükümleri ve yükümlülüklerin alt kiracı sıfatıyla bayi tarafından tam ve zamanında yerine getirileceğini, müvekkili şirket … A.Ş. ile davacı şirket arasında imzalanan 09/07/2015 yürürlük tarihli Bayilik Sözleşmesi’nin imza edildiği tarihten itibaren 1 yıl ve her yıl otomatik olarak uzaması halinde en fazla 5 yıl süre ile olmak kaydıyla imza edildiğini, 09/07/2015 tarihinde davacı şirket ile diğer davalı müvekkili … A.Ş. arasında süresi imza edildiği tarihten itibaren 1 yıl olarak kararlaştırılan … Bayilik Sözleşmesinin imzalandığını, davacıya sözleşmelerin feshine dair … Noterliğinin 24/03/2016 tarih ve … yevmiye numaralı ihtarnamesinin gönderildiğini, müvekkili … tarafından bayilik sözleşmesi ve eklerinin TTK’nın 121. maddesi, müvekkili … tarafından bayilik sözleşmesinin 20.1. maddesi, müvekkili … tarafından bayilik sözleşmesinin 20.1. maddesi uyarınca feshedildiğini, … Bayilik Sözleşmesinden kaynaklanan taleplerinin diğer müvekkillerine karşı ileri sürülemeyeceğini, bu nedenle müvekkilleri … ve …yönünden davanın husumetten reddinin gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, hem menfi hem müspet zararların bir arada talep edilemeyeceğini, müvekkili şirketçe 5 yıl sonunda belirsiz süreli vasfına bürünen 15/12/2010 tarihli … Bayilik Sözleşmesi’nin TTK’nın emredici hükümlerine uygun şekilde feshedildiğini, süreli fesih hakkının kullanıldığını, fesih için makul bir sebep bulunmasının gerekmediğini, … Bayilik Sözleşmesinin feshedilmesi diğer müvekkillerine kendileri ile davacı arasındaki bayilik sözleşmelerini derhal fesih hakkı verdiğini, bu nedenle müvekkilleri tarafından sözleşmelerin haklı nedenle feshedildiğini, müvekkilleri ile davacı arasında imzalanan sözleşmeler uyarınca davacının fesih nedeniyle tazminat, hak vb bir talepte bulunamayacağını, buna ilişkin sözleşmelerde açık hüküm olduğunu, davacının sözleşmeler ile münhasır yetkili bayi kılınmadığını, müşteri portföyünün kendisinin değil müvekkili …’nın portföyü olduğunu, bu nedenle denkleştirme tazminatı talep edemeyeceğini, davacı tarafından iddia edilen vinil kaplanarak alt bayi tabelası takılmasının ülke genelinde tespit ve kararlaştırılan tüm bayiler için uygulandığını, davacıya has bir uygulama olmadığını, feshin haksız olduğunu kabul etmemekle birlikte davacının kişilik haklarının zedelendiğine dair somut bir delil sunmadığını beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, bayilik sözleşmelerinin haksız şekilde feshedildiği iddiası ile denkleştirme ve gelir kaybı tazminatı ile manevi tazminat talepleri ile sözleşmeler nedeniyle verilen teminat mektupları nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve temşnat mektuplarının/bedellerinin iadesi taleplerine ilişkindir.
Mahkememizce taraflarca sunulan deliller incelenmiş ve dosya tarafların ticari defter ve kayıtları ile sunulan deliller üzerinde inceleme yapılarak, davacının talep edebileceği tazminat olup olmadığı ve varsa miktarı hususunda rapor tanzim edilmek üzere bilirkişi heyetine tevdi edilmiştir. Bilirkişi heyeti 17/12/2019 tarihli raporunda özetle; davacı tarafından incelemeye sunulan 2015 ve 2016 yıllarına ait ticari defterlerin TTK hükümlerine uygun tutulmadıklarını, delil kabul edilip edilmeyeceklerinin Mahkememizin takdirinde olduğunu, davalılardan … tarafından 24/03/2016 tarihli ihbarname ile sözleşmenin tebliğ tarihinden itibaren 3. ayın sonunda sona ereceğinin davacıya bildirildiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerin münhasırlık yetkisi içermeyen sui generis bayilik sözleşmesi niteliğinde olduklarını, ancak … Bayilik Sözleşmesi’nin 4. ve 7.1. maddesi kapsamında sözleşmenin acentelik vasfının olduğu konusunda takdirin Mahkememize ait olduğunu, … Bayilik Sözleşmesi’nin taraflarca belirsiz süreliye dönüştürüldüğünü, belirsiz süreli sözleşmenin olağan fesih hakkının kullanılması yoluyla feshedildiğini, fesih için verilen 3 aylık sürenin hakkaniyetli olduğunu, … Bayilik Sözleşmesi’nin sona ermesi nedeniyle diğer davalılarla da imzalanan sözleşmelerin sona erdiğini, haksız fesih olmadığını, bu nedenle davacının mahrum kalınan kar ile ilgili talebinin yerinde olmadığını, sözleşmelerde münhasırlık yetkisinin bulunmaması nedeniyle denkleştirme tazminatı talep edilemeyeceğini ancak takdirin Mahkememize ait olduğunu, Mahkememizce davacının alacaklı olduğuna kanaat etmesi halinde kar mahrumiyeti yönünden 49.339,82 TL, denkleştirme tazminatı yönünden 151.090,75 TL talep edebileceğini, diğer hususlarda takdirin Mahkememize ait olduğunu tespit ve beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, davacı vekili 19/03/2010 tarihli dilekçesi ile; 750.000 TL denkleştirme tazminatı, 150.000 TL şerefiye bedeli, 10.000 TL manevi tazminat, 250.000 TL tutarlı teminat mektupları nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitini, kar mahrumiyeti yönünden yeniden rapor alınmasını talep ettiklerini beyan etmiş, bu beyan doğrultusunda eksik harçlarını ikmal etmiş, davalı şirketlerin ticari defterlerinin de incelenmesi ve taraf vekillerinin rapora itirazlarının değerlendirilmesi amacıyla heyetten ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti ek raporunda kök rapordaki tespitlerini tekrarla, teminat mektuplarının iadesi talebi yönünden, toplam 183.000 TL tutarında teminat mektubunun paraya çevrildiğini ancak dayanak belgelerin sunulmadığını beyan etmiştir. Davalılar vekilince teminat mektuplarının paraya çevrilmesine dayanak faturalar sunulmuş, davacı vekilince söz konusu faturaların iptal edikleri iddia edildiğinden bu husus vergi dairesinden sorulmuş ve davalılar vekilinin sunduğu ek evraklar ile gelen cevaplar üzerinde inceleme yapılarak, tarafların itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden 2. kez ek rapor alınmıştır. Bilirkişi heyeti 2. ek raporunda özetle; kök ve birinci ek rapordaki tespitlerinin devam ettiğini, davalı … tarafından davacıya kesilen ve teminat mektuplarının bozulmasına sebep veren son 2 fatura olan 07/09/2016 tarihli 152.446,15 TL bedelli ve 27/09/2016 tarihli 50.815 TL bedelli faturaların davalı …’nın kayıtlarında yer aldığını, davacının kayıtlarında yer almadığını, faturaların … tarafından kira kesintileri nedeniyle düzenlendiklerini, davalı …’nın 31/12/2016 tarihinde söz konusu faturalar nedeniyle davacıdan cari hesaptan doğan 183.041,32 TL alacağının olduğunu, teminat mektuplarının 183.000 TL’lik kısmının paraya çevrildiğini, teminat mektuplarının paraya çevrilmesi nedeniyle davacının alacağının bulunmadığını, diğer hususlarda önceki tespitlerinin geçerli olduğunu beyan etmiştir. Rapor taraflara tebliğ edilmiş, Mahkememizce denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli görülmüştür.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi neticesinde; davacı ile davalı … A.Ş. arasında 15/12/2010 tarihinde … Bayilik Sözleşmesi imzalandığı, sözleşmenin 5. maddesi uyarınca 5 yıl süreli olduğu, ardından aynı taraflar arasında bayilik sözleşmesine ek olarak … Bayi Sözleşmesi’nin imzalandığı, diğer davalılar … A.Ş. ve … A.Ş. ile ise 09/07/2015 tarihli bayilik sözleşmelerinin imzalandığı, sözleşmelerin 1 yıl süreli olduğu, davalılar tarafından davacıya gönderilen … Noterliği’nin 24/03/2016 tarihli ihbarnamesi ile; davalı … tarafından TTK’nın 121. maddesi gereğince ihbarnamenin tebliğinden itibaren üçüncü ayın sonunda sonuç doğurmak kaydıyla … Bayilik Sözleşmesi’nin, davalılar … ve … tarafından ise bayilik sözleşmelerinin 20.1.x maddesi gereğince ihbarnamenin tebliğinden itibaren 3 ayın sonunda sona ermek üzere feshedildiğinin bildirildiği, ihbarnamenin davacıya 28/03/2016 tarihinde tebliğ edildiği, davacı tarafından sözleşmelerin haksız feshedildiğinden bahisle denkleştirme tazminatı, kar kaybı, şerefiye bedeli, manevi tazminat ve sözleşmeler uyarınca verilen teminat mektupları nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ve mektupların/bedellerinin iadesinin talep edildiği, tarafların da kabulünde olduğu üzere davacı ile davalı … arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin 5 yıllık süre sonunda sonlandırılmadığı ve belirsiz süreli hale geldiği, her ne kadar davacı tarafından sözleşmelerin haksız şekilde feshedildiği iddia edilmiş ise de, davalılarca süreli fesih hakkının kullanıldığı, fesih ihbarnamesinde herhangi bir sebep bildirilmediği, davalı … tarafından davacıya, TTK’nın 121/1 maddesi kıyasen uygulanmak suretiyle 3 aylık önel verildiği, sektör bilirkişisince de verilen önelin makul olduğunun beyan edildiği, 3 ayın sonunda sözleşmenin sona erdiği, dolayısıyla davalı … yönünden sözleşmenin haksız feshinden bahsedilemeyeceği, diğer davalılar yönünden ise, imzalanan bayilik sözleşmelerinin 20.2. maddesinde sözleşmenin devamı süresince herhangi bir zamanda davalıların, 7 gün önceden noter kanalı ile ihbarda bulunarak sözleşmeyi herhangi bir sebep ileri sürmeksizin sona erdirebilecekleri, sözleşmelerin henüz 1 yıllık süreleri dolmadan davalıların süreli fesih haklarını kullandıkları, bu nedenle haksız fesihten bahsedilemeyeceği, sözleşmelerin haksız şekilde feshedilmemiş olması karşısında davacının davalılardan kar kaybı vb bir ad altında maddi tazminat ile manevi tazminat talep edemeyeceği, denkleştirme tazminatı talebi yönünden ise, davacı bayinin kıyasen TTK’nın 122. maddesi uyarınca denkleştirme tazminatı talep edebilmesi için kendisine bayilik sözleşmesinde açık bir şekilde tekel hakkının tanınması gerektiği, taraflar arasında imzalanan sözleşmelerde davacıya tekel hakkının verilmediği, aksine … Bayilik Sözleşmesi’nin 6.1. maddesi, … Bayilik Sözleşmesi ve … Bayilik Sözleşmesi’nin 20.5. maddesinde davacının münhasır bayi olmadığının kabul edildiği, dolayısıyla davacının denkleştirme tazminatı da talep edemeyeceği, davacı tarafından davalı …’ya, … Bayilik Sözleşmesi’nin 32. maddesi uyarınca verdiği 130.000 TL ve 120.000 TL bedelli iki adet teminat mektubu nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile mektupların iadesi talebi yönünden, davalı … tarafından davacı adına düzenlenen ve ticari defterlerine kaydedilen 07/09/2016 tarihli ve 152.446,15 TL bedelli, 27/09/2016 tarihli ve 50.815 TL bedelli kira kesintisi açıklamalı iki adet fatura nedeniyle cari hesaptan 183.041,32 TL alacaklı olduğu, her ne kadar davacı tarafından söz konusu faturaların davalı tarafından iptal edildiği iddia edilmiş ise de, herhangi bir iptalin olmadığı, faturaların davacı tarafından iade edildiği ve defterlerine kaydedilmediği ancak davalı tarafından davacı adına aylık olarak kira faturaları düzenlendiği, davacının 3 aylık önel süresi içerisinde kendisine kira kesintisi yapılmayacağının taahhüt edildiğini iddia ettiği ancak bu iddiasını ispat edecek bir delil ibraz etmediği, 3 aylık süre içerisinde de sözleşme hükümlerinin ve tarafların yükümlülüklerinin devam ettiği, davalı … tarafından kira kesintisi faturalarından kalan cari hesap alacağının tahsili amacıyla teminat mektuplarının 183.041,32 TL’lik kısmının, sözleşmenin 32.7. maddesi uyarınca paraya çevrildiği, kalan kısmın ise bankaya iade edildiği, dolayısıyla davacıya iade edilecek bir bedel ve teminat mektubu bulunmadığı anlaşılmakla tüm talepler yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE, ,
2-Karar ve ilam harcı 80,70 TL’nin peşin alınan 20.236,32 TL harçtan mahsubu ile kalan 20.155,62 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan 100 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesaplanan 75.126,89 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmın karar kesinleştiğinde iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içerisinde … Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.26/05/2022

Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır