Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/375 E. 2018/838 K. 26.09.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/375
KARAR NO :2018/838

DAVA:Tazminat (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ:14/04/2017
KARAR TARİHİ:26/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı 3.kişi (davalının sigortalısı) …’e ait … plakalı araç tarafından 21/07/2015 tarihinde …‘e ait … plakalı araca çarpmak suretiyle maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, mevcut kaza sonucu … plakalı araçta meydana gelen değer kaybı alacağının araç sahibi üçüncü kişi … tarafından müvekkil …’a temlik edildiğini bu kaza sonucu müvekkilinin aracında değer kaybı meydana geldiğini söz konusu değer kaybının bağımsız eksper tarafından düzenlenen 14/03/2017 tarihli eksper raporuyla 1.500,00 TL olarak tespit edildiğini bu değer kaybının tespitinin sağlanabilmesi için alınan eksperlik hizmeti sebebi ile de müvekkili tarafından 354,00 TL ekspertiz ücreti ödendiğini, iş bu dava ile temlik alan sıfatıyla değer kaybının davalı … şirketinden tahsilini, mevcut durumda davalının sigortalısının müvekkili kusuru ile ve hukuka aykırı bir fiil ile zarara uğrattığını ve bunu tazminle yükümlü olduğunu, davalıya 28/03/2017 tarihinde taraflarınca ihtarname gönderildiğini ve 2918 sayılı kanunun 97. Maddesi uyarınca 15 gün içinde cevap verilmesini veya ihtarnamede belirtilen hesap numarasına yatırılmasını aksi halde her türlü yasal yollara başvurulacağını bildirmiş olmakla beraber davalı tarafından ihtarnameye herhangi bir cevap verilmediği gibi müvekkiline bir ödeme yapılmadığını, bu sebeple kaza sebebi ile oluşan değer kaybının davalı … şirketinden işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini, kaza sebebi ile oluşan değer kaybı için 1.500,00 TL ve bunun tespiti için yapılan ekspertiz ücreti masrafı olarak 354,00 TL olmak üzere toplam 1.854,00 TL tutmasının beklenildiğini, alacaklarının şimdilik 654,00 TLsinin (354,00 TL tutarındaki kısmı ekspertiz ücreti ve 300,00 TL tutarındaki kısmı şimdilik değer kaybı alacağı olmak üzere) ticari işlerde uygulanan en yüksek temerrüt faiz oranı üzerinden ve kaza tarihinden kabul görülmez ise ihtar tarihinden itibaren işletilecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tazmini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu değer kaybına ilişkin müvekkil Sigorta Şirketi tarafından, … plakalı aracın malikinin vekili …’a ödeme yapılmış olduğundan taraflarına yöneltilen haksız davanın reddi gerekmektiğini, davacının temlik alacağı sebebiyle aktif husumet ehliyetinin bulunduğunu ispat etmesi gerektiğini, sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu yönündeki iddiaları kabul etmediklerini, davaya konu olan araçta değer kaybının oluşup oluşmadığının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılması gerektiğini, dava konusu aracın daha önce bir kazaya karışıp karışmadığının araştırılması gerekmektiğini, bu sebeple ilgili kayıtların sorulması ve bildirilmesi amacıyla …’ne müzekkere yazılmasını, davacının dayandığı değer kaybına ilişkin ekspertiz raporunun ve fahiş olarak belirlenen değer kaybı bedelinin taraflarınca kabulünün mümkün olmadığını, davacının talep ettiği 354,00 TL ekspertiz masrafının kabulünün mümkün olmadığını, davacının faiz başlangıç tarihine ve faiz oranına ilişkin talepleri kabul edilemez nitelikte olduğunu, sonuç olarak davaya konu değer kaybına ilişkin, … plakalı aracın malikinin vekiline ödeme yapılmış olduğundan haksız davanın reddini, geçerli bir temlik sözleşmesinin ve davacının aktif husumet ehliyetinin bulunup bulunmadığının inceleme konusu yapılmasını, her halde kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, her durumda davaya konu olan araçta değer kaybının oluşup oluşmadığının ve sorumluluğa esas kusur oranlarının tespit edilebilmesi için konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılmasını, yapılacak yargılamada, sınırlı sorumluluk ilkesi, gerçek zararın giderilmesi ilkesi, zenginleşme yasağı ilkesi, kusur oranında sorumluluk ilkesinin her durumda gözetilmesini, yargılama masrafları ile ücreti vekâletin karşı tarafa tahmilini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; 21/07/2015 tarihinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle temlik eden dava dışı …’e ait araçta meydana gelen değer kaybının davalı … şirketinden tahsili istemine ilişkindir.
Davalı … şirketinden poliçe ve hasar dosyası celp edilmiştir.
Davacı vekili tarafından 354-TL tutarındaki ekspertiz ücretine ilişkin fatura sureti ibraz edilmiştir.
Mahkememizce görevlendirilen makine mühendisi bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 20/04/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Olay mahallinde yol tek yönlü, düz ve asfalt kaplama olup sağ yanda kaya başı sapağı bulunduğunu kaza yeri krokisinde sol şeritten sağ şeride geçmekte olan davalı aracının sağ yanına sağ şeritte seyreden davacı aracının sol önü ile çarptığının işaretlendiğini olayla ilgili olarak araç sürücüleri tarafından “ Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutarağı”nın tanzim olunduğunu krokinin çizilip taraflarca imzalandığını sigortalı araç sürücüsü …’ün tutanaktaki yazılı ifadesinde soldan sağ şeride geçerken diğer aracın arka sağ taraftan kendisine çarptığını beyan ettiğini, davacı aracı sürücüsü …’in ise tutanaktaki yazılı ifadesinde sağ şeritte giderken orta şeritten sağ şeride geçerek kendisine soldan vurduğunu araçların sağa kaydığını beyan ettiğini kazanın oluşuna ve tutanaktaki bilgilere göre olayda hatalı ve kontrolsüz şerit değiştirmenin etkili olduğunun anlaşıldığını, sürücülerin şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların emniyetle geçişini beklemeleri, trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmemelerinin zorunlu olduğunu ( KTK mad.46\b,c), olayda aksine davranan sağındaki şeritte sürülen var iken aniden ve kontrolsüz olarak sağ şeride yönelerek sağ yan arkası ile sağındaki aracın sol önüne çarpan bu çarpışma ile kontrolden çıkıp sağa yönelen davalı taraf sürücüsü manevraları düzenleyen genel şartlara uymama ( KTK mad.84\j) nedeni ile asli ve tamamen kusurlu olduğunu, olay sırasında şeridi içinde düz olarak seyreden ve solundaki şeritten aniden sağa yönelen araç ile çarpışmamak için tedbir alacak zaman ve mesafesi kalmadığı anlaşılan davacı aracı sürücüsüne olayda atfı kabil kusurun bulunmadığını, sigortalı araç sürücüsü …’ün % 100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğunu, davacı aracı sürücüsü …’in kusursuz olduğunu, olayda hasar gören … panelvan … marka … model ve … tipinde olup, sigorta eksperi tarafından hasar tespiti yapılan ve fotoğraflarla ibraz olunan aracın fotoğraflara göre sol ön köşesi ve sol ön kapısının hasarlı olduğunu, araçtaki değer kaybının eksper … tarafından hesaplandığını, raporda aracın piyasa değerinin 25.000,00 TL ve kilometre değerinin 79.209 olarak tespit edildiğinin belirtildiğini, yine raporda değer kaybına neden olan parçaların sol ön podye düzeltilmesi ve sol ön çamurluk ile sol ön kapı değişimi olarak tespit edildiğini, raporda Hazine Müsteşarlığı tarafından yayımlanan değer kaybı formülünün Yargıtay kararları ile bağdaşmadığını bu nedenle raporun mevcut piyasa şartları Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2001\12342 esas 2002\3124 karar ve 18/03/2002 tarihli kararı ve yetkili servislerden değerlendirme alınarak hazırlandığının ifade edildiğini değer kaybına etkili onarım ve değişimlerin etki yüzdelerinin podye düzeltme ön sol %2 sol ön çamurluk değişimi ve boyası %2, sol ön kapı değişimi ve boyası %2 olduğunu değer kaybı miktarının 25.000,00 TL x %6= 1.500,00 TL olarak hesaplandığını, değer kaybı tespitinde bir taraftan sigorta genel şartlarından hesaplama yapılırken aracın daha önce kazaya karışıp karışmadığı değer kaybı tazminatı alıp almadığı, kilometresi ve kullanım amacı araçta hangi parçaların hasar gördüğü, değer kaybına neden olup olmayacakları, kiralık araç vb. hallerin bulunup bulunmadığı gibi kriterlerin göz önünde bulundurulurken diğer taraftan aracın özel durumu da ihmal edilmeden total değer kaybı, baz değer kaybı, hasar boyut katsayısı, kullanılmışlık düzeyi gibi alternatif hesaplama yaklaşımlarından yararlanılarak değer kaybına neden olabilecek yaş katsayısı, gövde hasar oranı, değişen parça, düzeltilen parça sayısı, aracın segmenti, aracın kaza geçmişi gibi tüm parametreler ve katsayıları somut olaya ve dava konusu araca özgü biçimde özel olarak dikkate alınarak yaş, gövde hasar oranı, boya dahil değişen parça, boya dahil düzeltilen parça, araç segmenti, kaza geçmiş parametreleri ile belirli oranda değer kaybı oluşacağı kanaatine varıldığını, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında benimsendiği üzere değer kaybı tespitinde bir diğer yaklaşımında doğrudan hasar öncesi ve hasarının onarımı sonrası sahip olduğu yada olacağı piyasa rayiç değerlerinin belirlenerek gerçek değer kaybının tespit edilmesi olduğundan bu amaçla aracın özellikleri de dikkate alınarak piyasada araştırma yapıldığını ve ortalama değer kaybının 1.200,00 TL – 1.700,00 TL seviyesinde olduğunun belirlendiğini araçta sol ön podye düzeltilmesi, sol ön çamurluk ve sol ön kapı değişimi ve bu parçaların boyanması nedeni ile baz değer kaybının %8 olarak kabul edildiğini, hasar boyutu katsayısı ve kullanılmışlık düzeyinin (79.209 km) ise 0.7 olarak alındığını buna göre değer kaybının 25.000 TL x %8 x 0.7=1.400,00 TL olarak hesaplandığını, hesaplanan bu değerin serbest piyasa ortamındaki reel piyasasının şartlarına göre kadri marufunda ve haddi layıkında olduğu görüş ve kanaatine varıldığını, %100 kusur oranına göre davalı … şirketinin bu miktarın tümünden sorumlu olduğunu, davacının değer kaybı dışında 354,00 TL tutarında fatura ve ekspertiz ücreti talebi bulunduğunu…” mütalaa etmiştir.
Davalı … şirketinin ıslah dilekçesine karşı beyanında zamanaşımı defi ileri sürdüğü görülmekle iş bu savunma öncelikli olarak irdelenmiştir. Bu kapsamda yapılan değerlendirme neticesinde 2918 sayılı KTK’nun 109. maddesi gereğince, haksız fiil niteliğindeki trafik kazalarından doğan tazminat taleplerinin, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten itibaren iki yıl ve her halde kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrayacağı, davanın cezayı gerektiren bir fiilden doğması ve ceza kanununun bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş olması halinde, bu sürenin maddi tazminat talepleri için de geçerli olacağı hüküm altına alınmıştır. Ceza zamanaşımının uygulanabilmesi için, eylemin aynı zamanda bir suç oluşturması yeterli olup, bunun dışında fail hakkında ceza davasının açılması ya da mahkumiyet kararı verilmesi gibi bir koşul aranmamaktadır. Ceza zamanaşımının uygulanması ilişkin kural, hem dava hem de kısmi dava olarak açılan davada ıslah yoluyla talep edilen miktarın artırılması (ıslahı) durumunda uygulama alanı bulmaktadır. Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında 21/07/2015 kaza tarihi ve 27/04/2018 ıslah tarihi itibari ile zamanaşımı süresinin dolmadığı anlaşılarak yargılamaya devam olunmuştur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi uyarınca; “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesi gereğince ; “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” Anılan yasal düzenlemeler gereğince Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasa gereğince yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında huzurdaki davada; 21/07/2015 tarihinde dava dışı temlik edene ait araca davalı … şirketinin sigortaladığı aracın çarpması sureti ile maddi hasarın gerçekleştiğinin iddia edildiği ve bu nedenle dava ve ıslah sureti ile 1.400-TL değer kaybı, 354-TL ekspertiz ücret masrafının talep edildiği, uyuşmazlığın davacı yanın bu istemlerinin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez trafik kazası tespit tutanağı ve anılı bilirkişi raporundaki kusura vaki tespitler konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık olması nedeni ile mahkememizce itibar edilir bulunan işbu bilirkişi raporundaki kusur tespitleri doğrultusunda değerlendirme yapılmıştır. Bu kapsamda kazanın oluşuna ve tutanaktaki bilgilere göre olayda hatalı ve kontrolsüz şerit değiştirmenin etkili olduğunun anlaşıldığı, sürücülerin şerit değiştirmeden önce gireceği şeritte sürülen araçların emniyetle geçişini beklemeleri, trafiği aksatacak veya tehlikeye sokacak şekilde şerit değiştirmemelerinin zorunlu olduğu, ( KTK mad.46\b,c) olayda aksine davranan aniden ve kontrolsüz olarak sağ şeride yönelerek sağ yan arkası ile sağındaki aracın sol önüne çarpan bu çarpışma ile kontrolden çıkıp sağa yönelen davalı … şirketinin sigortaladığı araç sürücüsünün manevraları düzenleyen genel şartlara uymama ( KTK mad.84\j) nedeni ile asli ve tamamen kusurlu olduğu, olay sırasında şeridi içinde düz olarak seyreden ve solundaki şeritten aniden sağa yönelen araç ile çarpışmamak için tedbir alacak zaman ve mesafesi kalmadığı anlaşılan dava dışı temlik eden araç sürücüsüne olayda atfı kabil kusurun bulunmadığı kanaatine varılmıştır.
Değer kaybı ve ekspertiz ücret istemleri yönünden yapılan teknik değerlendirme kapsamında ise anılı bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak tespit edildiği üzere; hasar gören aracın özellikleri de dikkate alınarak piyasada araştırma yapıldığı ve ortalama değer kaybının 1.200,00 TL – 1.700,00 TL seviyesinde olduğunun belirlendiği, araçta sol ön podye düzeltilmesi, sol ön çamurluk ve sol ön kapı değişimi ve bu parçaların boyanması nedeni ile baz değer kaybının %8 olarak kabul edildiği, hasar boyutu katsayısı ve kullanılmışlık düzeyinin (79.209 km) ise 0.7 olarak alındığını buna göre değer kaybının 25.000 TL x %8 x 0.7=1.400,00 TL olarak hesaplandığı, bu tespitler neticesinde taktir edilen 1.400-TL maddi tazminat miktarının zorunlu poliçe limitini aşmadığı, anılı kanuni düzenlemeler kapsamında davalı … şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında davacının işbu maddi zararını tazminle mükellef olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, davacı tarafın dava tarihinden önce davalı … şirketine 28/03/2017 tarihinde başvuru yaptığı, bu hali ile davalı … yönünden temerrüdün 13/04/2017 tarihi itibari başladığı anlaşılmıştır. Kazaya neden olan sigortalı aracın hususi nitelikte olması nedeni ile davacının avans faizi isteminin yerinde olmadığı, yasal faize hükmedilmesinin gerektiği, Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2015/6276 esas, 2016/4564 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere ekspertiz gideri (dosyada mübrez faturaya bağlı 354 TL ekspertiz ücretinin) yargılama giderlerinden olup yargılama giderlerine eklenerek karar verilmesinin gerektiği, asıl alacak içerisinde hükmedilmesinin yerinde olmayacağı sonuç ve kanaatine varılmakla; davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
1.400 TL değer kaybı alacağının davalıdan temerrüt tarihi olan 13/04/2017 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınan 50,19 TL peşin ve ıslah harcından, alınması gereken 95,63 TL harcın mahsubu ile bakiye 45,44 TL harcın davalıdan tahsiline,
3-Davacı tarafça yapılan başvuru harcının tamamı ve diğer harç, bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 784,59-TL ve 354-TL ekspertiz masrafından ibaret yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 1.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine,
6-Hükümden sonra, gerekçeli kararın talep halinde taraflara tebliğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, dava miktarı itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/09/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza