Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/330 E. 2020/409 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/330 Esas
KARAR NO : 2020/409
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 31/03/2017
KARAR TARİHİ : 29/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; “Müvekkil davalı bankanın … Şubesiyle akdedilen kredi sözleşmeleri kapsamında 3 ayrı tarihte … kredi kullandığı, işbu kredi kullanımı nedeniyle, davalı banka tarafından müvekkil şirketten dosya masrafı ya da sair isimler adı altında, (dosya masrafı, kredi kullanım masrafı, kredi komisyon tahsilatı, kredi masraf tahsilatı, hesap işletim ücreti, ekstre ücreti, ach ekstre ücreti, kredi komisyon tahsilatı, kredi komisyon bsmv tahsilatı, devre+k,+tefferuatı, kredi masraf tahsilatı, kredi masraf tahsilatı bsmv, üye iş yeri hizmet bedeli, üye iş yeri hizmet bedeli bsmv, posta ekstre ücret kesintisi, paket ekleme bedeli, paket ekleme bedel bsmv, posta ekstre ücret kesintisi, ticari kredi operasyon masrafı, ticari kredi operasyon masrafı bsmv, ipotek çıkış komisyonu tahsilatı, yenileme ücreti, komisyon kesintisi, paket ekleme bedeli, kredi tahsis ücreti, kredi mesaji gönderme komisyonu, kredi mesaji gönderme bsmv, masraf bsmv tahsilatı, İhtarname masrafı, operasyonel masraf hesap işletim ücreti, ccs ekstre ücreti, KMH hesabı kredi hizmet bedeli, hesabı kredi hizmet bedeli bsmv, hasarlı post onarım bedeli, Mp devre+k-t- teferruatı ve fazlaca işletilmiş kredi faizleri )hesaplardan kesilen/alınan bedelin, müvekkilinin bilgisi ve onayı olmadan” bir çok kere para çekildiğini, müvekkili ile müzakere edilmeden tek tip sözleşme imzalatıldığını, işbu sözleşme içerik itibariyle genel işlem şartını oluşturduğunu, banka almış olduğu çeşitli ücret, komisyon ve masraflardan müvekkilinin onayını almadığını, müvekkilinin 3 farklı kredi hesabından alınan masrafları şimdilik 5.000,00 TL dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte, alacağının belirsiz olması nedeniyle, belirsiz alacak davası olarak açtıkları işbu davada ıslah hakkı ve fazlaya ilişkin talep dava ve tüm yasal hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve hukuka aykırı olarak müvekkilinin bankada bulunan 3 farklı kredi hesaplarından alınmış bulunan, fazlaya ilişkin tüm dava ve talep hakları saklı olmak kaydıyla, şimdilik 5.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte müvekkiline iadesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini,” talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davacı arasında kredi sözleşmesi imzalandığını, davacıya kredi kullandırıldığını ve bilgisi dahilinde bir takım masrafların alındığını, bankalar sunduğu ürün ve hizmet karşılığında ücret ve komisyon tahsil edebilmekte olduğunu, taraflar sözleşme içeriğini TBK’nun 26 m. özgürce belirleyebileceklerini, TTK 20 m.verilen hizmet karşılığında uygun bir ücretin istenilebileceğini, Bakanlar Kurulunun 2006/… sayılı kararına atfen masrafların sınırları ve niteliklerini serbestçe belirleyebileceklerini, Genel kredi sözleşmesinin 7.9 m. göre her türlü masraf ve komisyonun tahsil edilebileceği belirtilerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; davalı bankadan kredi kullanan davacı yanın, davalı yandan haksız şekilde masraf ve komisyon tahsil ettiğinden bahisle bu bedellerin iadesine ilişkindir.
Davacı vekili 27/12/2019 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; işbu davayı açarken 5.000,00 TL üzerinden talep ettikleri bedelin 12/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda tespit edilen iade bedel tutarı gereğince taleplerini ıslah ettiklerini, 47.524,60 TL arttırarak toplamda 52.524,60 TL’nin davalı şirket açısından dava tarihi itibariyle avans faizi ile birlikte yargılama giderleri ve avukatlık ücreti ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosyada bankacı bilirkişi … ‘den 10/09/2018 tarihli kök ve 05/04/2019 tarihli ek rapor alınmış olup, bilirkişi kök raporunda bankanın tahsil ettiği komisyon ve ücretin iade koşullarının oluşmadığı yönünde, ek raporunda ise 4.348,00 TL paket ekleme bedeli adlı kesintinin davacıya iade edilmesi gerektiği şeklinde mütalaada bulunduğundan raporlar arasında çelişki meydana gelmekle, dosya çelişkinin giderilmesi ve hüküm kurmaya elverişli rapor tanzimi için 3’lü bankacı bilirkişi heyetine tevdi edilerek, bilirkişiler …, … ve … tarafından düzenlenen 12/12/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle;
“Yapılan incelemelerde aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir:
1) Davacı vekili, davalı bankadan kullanılan ticari kredilerden dosya masrafı, kredi tahsis ücreti ve benzeri adlar altında müvekkilden haksız ve hukuksuz olarak kesintiler yapıldığını iddia ederek, alınan bedellerin tespitini ve fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik belirsiz alacak olarak açtıkları 5.000.- TL’nın her bir kredinin çekildiği tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte müvekkile iadesini dava etmiştir.
2) Yapılan incelemede, dava dosyasına sunulan ekstreler incelenmiş, ve 593 adet işlem raporumuz ekinde detaylı olarak gösterilmiştir. Huzurdaki davaya dayanak olarak, davalı banka tarafından, sadece 1 adet, 27.02.2015 tarihli, 2.000.000,00 TL.lık Genel Kredi Sözleşmesi sunulmuş olup, 27.02.2015 ile 31.03.2017 Dava tarihi arasındaki işlemlerin dökümüne göre; belirlenen tutar; 36.781,28 TL. olup, toplam alınan 89.302,84 TL. [-] 36.781,28 TL.= İdesi gereken toplam tutar; 52.521,56 TL. olarak belirlenmektedir. Davacı vekili dava dilekçesinde, şimdilik 5.000,00 TL.talep etmiş olup, bu tutara 3095 sayılı yasanın, 2/2.nci maddesi uyarınca, aşağıdaki tabloda gösterilen, Avans faizi ile talep edilebileceği, Sayın Mahkemenizin takdirlerindedir.
TARİH ARALIĞI TİCARİ TEMERRÜT FAİZ ORANI
01.01.2015 – 31.12.2016 % 10,50 (3095/m.2/2 gereğince Avans Faiz Oranı)
01.01.2017 – 30.6.2018 % 9,75 (3095/m.2/2 gereğince Avans Faiz Oranı)
01.07.2018 – … % 19,50 (3095/m.2/2 gereğince Avans Faiz Oranı) ” şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Bilirkişiler Zeynal Yanmış, … ve … 10/07/2020 tarihli bilirkişi ek raporunda özetle;
“Yapılan incelemelerde aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir:
1) Davacı vekili, davalı bankadan kullanılan ticari kredilerden dosya masrafı, kredi tahsis ücreti ve benzeri adlar altında müvekkilden haksız ve hukuksuz olarak kesintiler yapıldığını iddia ederek, alınan bedellerin tespitini ve fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik belirsiz alacak olarak açtıkları 5.000.- TL’nın her bir kredinin çekildiği tarihten itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte müvekkile iadesini dava ettiği,
2) Yapılan incelemede, dava dosyasına sunulan ekstreler ve 593 adet işlemin incelenerek asıl raporumuz ekinde detaylı olarak gösterildiği,
30.06.2010 tarihinden itibaren;
Davalı banka ile davacı şirket arasındaki kredi sözleşmelerinden kaynaklanan iş ve işlemler ile genel bankacılık işlemleri çerçevesinde davalı bankanın davacının hesaplarından 593 adet işlemle toplam 89.302,84 TL tahsil ettiği,
Davalı banka ile davacı şirket arasındaki kredi sözleşmelerinden kaynaklanan iş ve işlemler ile genel bankacılık işlemleri çerçevesinde davalı bankanın davacının hesaplarından aldığı 78.736,57 TL’nin sözleşme ve mevzuata uygun olduğu,
10.566,27 TL’nin ise sözleşme ve mevzuata uygun olmadığı,
Davacının 10.556,27 TL’nin, dava tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faiziyle birlikte iadesini isteyebileceği,
Yönündeki tespitimizi, meselenin hukuki tavsifi ve takdiri 6100 sayılı HMK’nın266/c.2 hükmü gereği tamamen ve münhasıran yüce Mahkemeye ait olmak kaydı ile Sayın Mahkemenin takdirlerine arz ederiz.” şeklinde mütalaada bulunmuşlardır.
Bankanın haksız kesinti yaptığından bahisle açılan iş bu davada, mahkememizce oluşturulan yeni bilirkişi heyetinin kök ve ek raporunun sonuç bölümünde farklı neticeler ortaya çıkmış ise de, nedeninin sözleşmelerin uyap kayıtlarında bulunmasına rağmen kök raporun 3. sayfasındaki 50.857,09 TL’nin iadesi gerektiğine ilişkin tespitin bilirkişilerce sehven bu tarihlere dayanak sözleşme ibraz edilmemesine dayandırılmış olmasından kaynaklandığı, davalı bankanın cevap dilekçesini ibraz ettiği 26/04/2017 tarihinde hukuk genel tutanak ve dosyaya eklenecek evrak (1127 sayfa) kaydı altında taraflar arasındaki tüm Genel Kredi Sözleşmelerini ibraz ettiği, nitekim mahkememizin 6 nolu celsesinin 1 nolu ara kararında davalı banka tarafından 27/02/2015 tarihi öncesine ilişkin Genel Kredi Sözleşmelerinin sunulduğu da tespit edilmekle, davacı yan her ne kadar davalı yanın sonradan delil sunmasına muvafakatlerinin bulunmadığını beyanla 13/12/2019 tarihli raporda tespit edilen ve ıslah edilen bedel doğrultusunda karar verilmesini talep etmiş ise de, davalı vekilince tüm kredi sözleşmeleri bilirkişi heyetinin kök raporu alınmadan önce dosyamıza ibraz edildiğinden davacı vekilinin itirazının mahkememizce yerinde görülmediği, 13/12/2019 tarihli raporda incelenmeyen Genel Kredi Sözleşmeleri nedeniyle mahkememizce bilirkişi heyetinden ek rapor alınmasının usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilmiştir.
Tüm dosya kapsamının incelendiği 10/07/2020 tarihli bilirkişi heyeti ek raporu ayrıntılı ve denetime elverişli olmakla mahkememizce hükme esas alınmakla, bu kapsamda taraflar arasındaki Genel Kredi Ssözleşmesi’nin 7. maddesinde komisyon, masraf, hesap işletim ücreti… gibi kalemlerin davacı tarafından ödeneceğinin düzenlendiği, tacir olan bankanın TTK’nun 20. maddesi uyarınca ücret isteme hakkına sahip olduğu, bu hakkın 5411 sayılı Bankacılık Kanunu’nun 144. maddesi ile bankacılık mevzuatında da kabul edildiği, (TCMB) Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 2006/1 sayılı Tebliği’nin Kredi Faiz Oranları ve Sağlanacak Diğer Menfaatler başlıklı 4. maddesinde bankalarca reeskont kaynaklı krediler dışında kredilere uygulanacak azami faiz oranları ile faiz dışındaki diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve azami sınırlarının serbestçe belirlenebileceğinin kabul edildiği, TCMB’nın 08/07/2002 tarihli talimatı gereğince bankaların müşterilerinden tahsil edeceği komisyon ve masrafın bildirildiği, davalı bankanın bu kapsamda TCMB’na bildirdiği “Kredi İşlemlerinde Faiz ve Kar Payı Dışında Sağlanan Ücret, Komisyon ve Masraflar ile Bankacılık Hizmet Komisyonları Bildirim Formu”ndaki verilerine göre sektörde faaliyet gösteren emsal banka uygulamaları ile karşılaştırıldığında davalı bankanın sözleşme döneminde tahsil etmiş olduğu 78.736,57 TL’nin makul olduğu ancak hizmet ve ücret listesinde yer almayan ve içerik itibarıyla anlamlandırılamayan 10.566,27 TL’nin davacıya iadesinin gerektiği hususlarının saptantığı, davacı yan genel işlem koşuluna aykırılık iddiasında bulunmuş olup, taraflar arasında 26/07/2010 ve 03/02/2012 tarihlerinde akdedilen sözleşmeler yönünden 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun yürürlükte olduğu, bunlar hakkında 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun genel işlem şartlarına ilişkin 20. maddesinin uygulanma olanağının bulunmadığı, yalnız son akdedilen 27/02/2015 tarihli sözleşmenin genel işlem koşulu denetimine tabi tutulabileceği, bu minvalde bankacılık mevzuatı gereğince bankaların uyguladıkları masraf ve komisyonlar TCMB nezdinde ve bankaların şube ve websitelerinde ilan edilmekle, davalı banka ile daha önce de yüksek meblağlar için kredi sözleşmesi imzalayan ve TTK’nun 18/2. maddesine göre basiretli davranma yükümlülüğü altında bulunan davacı yanın davalı bankanın işlemlerinden komisyon ve masraf tahsil ettiği bilgisine sahip olduğunun olağan hayat tecrübelerine göre kabulünün gerektiği, bu nedenle emsal banka uygulamalarına kıyasla makul düzeyde kesinti yapan davalı bankanın sözleşme çerçevesinde 78.736,57 TL’lik tahsilatının iadesine karar verilemeyeceği ancak, bankacılık teamülü açısından yerinde olmayan ve bankanın hizmet ve ücret listesinde yer almayan 10.566,27 TL’nin davacıya iadesinin gerektiği anlaşıldığından davanın bu miktar yönünden kısmen kabulüne, dava dilekçesinde yalnızca ticari faiz ibaresi yazılmış olmakla, avans faizine hükmedilebilmesi için ticari temerrüt faizi yahut doğrudan avans faizi yazılması gerektiğinden ıslah tarihine kadar yasal faize hükmedilmek, ıslah dilekçesi ile avans faizi talebinde bulunulduğundan bu tarihten itibaren avans faizine hükmedilmek suretiyle açıklanan gerekçelerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizin kısa kararının 1 nolu maddesinde fazlaya ilişkin talebin reddine ibaresi sehven eksik bırakılmış ise de, davanın kısmen kabulüne karar verildiği hususu yazılmakla birlikte dava dilekçesindeki talebin 5.000 TL olduğu nazara alındığında, ıslah edilen meblağ üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verildiği açık olup davalı yanın 30/09/2020 tarihli dilekçesi kapsamında tavzih/tashih kararı verilmesi gerekli görülmemiş olup, mahkememiz kısa kararına uygun olarak ıslah edilen meblağ üzerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti hesap edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
10.556,27 TL’nin 5.000 TL’sine 31/03/2017 dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, bakiye kısmına 27/12/2019 ıslah tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 721,10 TL karar harcından davacının peşin yatırdığı 85,39 TL’nin ve 811,60 TL ıslah harcının mahsubu ile fazla yatan 175,89 TL harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 85,39 TL peşin, 31,40 TL başvurma harcı ve 811,60 TL ıslah harcı olmak üzere toplam 928,39 TL harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisine vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre davanın kabul kısmı üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre davanın ret kısmı üzerinden hesaplanan 6.255,88 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 2.850,00 TL bilirkişi ücreti, 278,00 TL tebligat vs.posta masrafı olmak üzere toplam 3.128,00 TL yargılama giderinin kabul oranına göre hesap edilen 628,66 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/09/2020

Katip …
E-imza

Hakim …
E-imza