Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/248 E. 2018/872 K. 03.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2017/248
KARAR NO: 2018/872

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:10/03/2017
KARAR TARİHİ:03/10/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … tarihinde … ili … ilçesinde müvekkili şirkete ait … plakalı araç ile davalı sigorta şirketinin poliçe teminatı altında olan … plakalı aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkili şirketin aracının hasar gördüğünü ve yetkili servisinde 19.699,57 TL tutarında onarım gerçekleştiğini, kaza tespit tutanağında da görüleceği üzere kazanın oluşumunda … plakalı aracın sürücüsünün KTK’nın 52/1-c “Diğer bir aracı izlerken yukarıdaki fıkrada belirlenen durumları göz önünde tutarak güvenli bir mesafe bırakmak” hükmü uyarınca asli kusurlu bulunduğunu, Borçlar Kanunu’nun 49.maddesi hükümleri uyarınca “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiile bir başkasına zarar veren bu zararı gidermekle yükümlüdür.” Hükmü ile de …’ın müvekkil şirketin aracına kusuru ile vermiş olduğu zararı tazminle yükümlü olacağını, kaza sonrası müvekkil şirket tarafından aracın … poliçe numarasıyla teminat altında bulunduğu davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, … ihbar numaralı hasar dosyası açıldığını ve kaza neticesinde %100 kusur oranı da dikkate alınarak hesaplanan zararın tazmin edilmesinin talep edildiğini, bunun üzerine davalı sigorta şirketi tarafından müvekkil şirkete 14.000 TL ödeme yapılarak kalan dosya borcu tutarının reddedildiğini, ödemenin eksik olarak yapılmasının sebebinin tedarik iskontosu uygulaması olarak belirtildiğini, bu nedenle kaza neticesinde ortaya çıkan ve sigorta şirketi tarafından ödenmeyen zararın tazmininin mümkün olmadığını ve bu zararın müvekkil şirket tarafından karşılanmak zorunda kaldığını, kaza sonrası meydana gelen hasarda müvekkil şirket … AŞ aracının zarar gören araç konumunda olması sebebiyle servis ve sigorta şirketi arasındaki uyuşmazlıkların zarar gören lehine sonuç doğuramayacağını, sigorta şirketleri tarafından belirlenen yüksek oranlı iskonto uygulamasını kabul etmemek ile beraber kullanılan/araç sigorta şirketi tarafından onarılsaydı kullanılacak olan parçaların niteliğinin de önem taşıyacağını, kazaya karışan müvekkil şirket aracının sigorta şirketi tarafından onarılsaydı kullanılacak olan parçaları veya müvekkil şirket tarafından hasar sonrası yapılan onarımda kullanılacak olan parçaların orijinal olmasının gerektiğini, mahkememizde açılan iş bu davanın ikame edilmeden önce yeniden … Sigorta AŞ’ye tazmin sorumluluğu gereği bakiye hasar bedelinin ödenmesi talebi ile başvuru yapıldığını yapılan başvuruya istinaden davalı sigorta şirketi tarafından taraflarına herhangi bir cevap verilmediğini, söz konusu kaza sonucunda davalı tarafın kural ihlali içeren eylemi nedeniyle dava talebi olarak istemleri olan tazminat alacağının temini açısından İİK Md.257 uyarınca davalıların mal varlıkları hakkında talep tutarı oranında ihtiyati haciz kararı verilmesinin talep etmek zaruretinin taraflarınca hasıl olduğunu, bu sebeplerle davalıların tazminle sorunlu olduğu miktarın davalılardan tahsili ile kararın icrasının temini bakımından davalıların mal varlığına tazminat alacaklarını temini bakımından ihtiyati haciz kararı verilmesinin talep etmenin zorunlu olduğunu, sonuç olarak müvekkili şirketin aracının fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak koşulu ile şimdilik 5.699,57 TL tutarındaki eksik ödeme araç onarım bedeline ilişkin tazminatın kaza tarihinden itibaren hesap edilecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın işleteni bulunduğu … plakalı araç ile müvekkil şirketçe … numaralı Z.M.M.Sigorta Poliçesi ile 22.10….-2016 tarihleri arasını kapsar şekilde sigortalı bulunan … plakalı araç arasında 30.04.2016 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle … plakalı araçta oluşan ve müvekkil şirketçe ödenmeyen 5.699,57 TL hasar bedelinin müvekkil şirketten tahsili ile kendilerine ödenmesini talep ettiklerini, davacı tarafın bu iddialarını haksız ve dayanaktan yoksun olup davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı yanın işleteni bulunduğu … plakalı araç ile müvekkil şirketçe sigortalı bulunan … plakalı araç arasında 30.04.2016 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle … plakalı araçta hasar meydana geldiğini, kaza sonrası davacı tarafın durumu müvekkil şirkete ihbar ettiğini, ihbar sonrasında hasar dosyası oluşturan müvekkil şirketin zararın giderilmesi için gerekli parça ve işçilik ücretlerinin tespiti için ekspertiz görevlendirdiğini, görevlendirilen ekspertiz aracın hasar gören parçalarını tespit ettiğini ve rapor olarak müvekkil şirkete sunduğunu, ekspertiz raporu ile davacı yanın aracında dava konusu kaza nedeniyle oluşan hasar miktarının 14.000,00 TL olduğunun tespit edildiğini ve bu miktarın davacının hesabına yatırıldığını, Ödeme Dekontu örneğinin Hasar Dosyasında mevcut olduğunu, yapılan bu ödeme ile müvekkil şirketin düzenlemiş olduğu poliçeden kaynaklı tüm edimlerini yerine getirdiğini ve zarar gören araçtaki tüm zararı karşıladığını, ancak davacı yan yapılan ödemeye rağmen işbu davayı ikame ettiğini, davacı tarafın dava dilekçesinde müvekkil şirketin kendilerine ödeme yapmadığını, zarar gören araçta oluşan hasar bedelinin 19.699,57 TL olduğunu iddia ettiğini, davacı tarafın bu iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, bu kapsamda davacı tarafın uğramış olduğu zararın giderilmesi için sigorta hukuku kapasmında ve poliçe genel ve özel şartları gereğince ekspertiz çalışması başlattığını ve neticede sigortalı araçtaki hasarın her iki tarafın (Sigortalı ve Sigorta Şirketi) menfaatleri doğrultusunda giderileceğini davacı tarafa ilettiğini, davacı tarafa ait araçta oluşan hasar bedelinin yukarıda da belirtildiği üzere davacı firmanın hesabına ödendiğini, yapılan ödemenin KDV’siz ödeme olup ilgili firma yansıtma faturası düzenlemediğinden KDV ödemesi yapılmadığını, yapılan bu ödeme ile müvekkil şirketin tüm edimlerinin poliçe kapsamında yerini getirmiş olup bu kapsamda davacı tarafın iddialarının yerinde olmadığının açık olduğunu ve davanın müvekkil şirket açısından reddine karar verilmesini, müvekkil şirketçe … plakalı araç adına düzenlenen poliçe gereğince 3.kişileri uğradığı zararların tazmin yönteminin açıkça belirtildiğini, buna göre öncelikle sigortalı aracın zarar verdiği araçta hasar gören parçaların onarımı yoluna gidilecek onarımın mümkün olmaması halinde parça değişiminin sağlanacağını, hasarlı parçanın değişiminde sigorta şirketi parça tedarik uygulamasının yapılacağı ve aracın tamirini yapacak servis veya tamirhanelerin sigorta şirketinin sistemindeki parça fiyat ve iskontolarını kabul etmeleri halinde değişecek parçayı kendilerinin temin edebileceğinin de yine aynı bölümde belirtildiğini, bu kapsamda yetkili eksper tarafından rapor düzenlenmiş olup oluşan zarar miktarının belirlendiğini ve davacı yana ödendiğini, bu nedenle davacı tarafın davasının müvekkil şirket açısından reddine karar verilmesini, her halükarda müvekkil şirketin poliçe teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğunu, sonuç olarak fazlaya ilişkin hak ve taleplerinin saklı kalmak kaydı ile haksız ve dayanaktan yoksun davanın reddine ve yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; trafik kazasından kaynaklı eksik ödeme iddiasına dayalı araç hasar onarım bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Davalı … Sigorta A.Ş’nin müzekkeremize cevap verdiği ve … sayılı poliçe sureti ile … sayılı hasar dosyası suretini dosyaya sunduğu görüldü.
Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nin müzekkeremize cevap verdiği, Tramer kayıtlarını gönderdiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişi … marifetiyle hazırlanan 09/05/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Kazaya karışan sürücülerin birlikte düzenlendikleri kaza tespit tutanağında … tarihinde saat 10 sularında …’da sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı kamyonu ile aynı yönde önünde seyreden sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı otomobile arkadan çarptığının açıklandığının, kusur yönünden değerlendirmenin çok açık olduğunu, herhangi şüpheli bir durum olmadığını davalı sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı kamyonu ile seyrederken önünde seyreden araçlarla emniyetli takip mesafesini korumadığı ve … plakalı otomobile arkadan çarptığı için KTK’nın 56/c-84/d ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 107-157/a/4 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğu kanaatine varıldığını, dava dışı sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı otomobili ile normal seyrederken … plakalı kamyonun arkadan çarpması sonucu kazaya karıştığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı kanaatine varıldığını, davalı …. ve Tic. Ltd. Şti.’nin KTK’nın 85/1-5 maddesi gereğince sahip olduğu … plakalı kamyonun sürücüsü …’ın kusurundan kendi kusuru gibi ve kusuru nedeni ile oluşan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu kanaatine varıldığını, tazminata konu aracın … plakalı, … marka, … tipi, 30/01/2016 tarihinde trafiğe çıkmış, … model, … tarihinde, 3 ay ve 3.671 km kullanıldıktan sonra kazaya karışmış ticari bir otomobil olduğunu, … Sigorta A.Ş.’nin zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası teminatından tazminat talep edildiği için kıymet kazanma indirimi yapılmadığını, hasarlı parçaların sovtaj değerinin olmadığını, sigorta eksperinin 04/05/2016 tarihli raporunda orijinal yedek parça 16.298,69 TL işçilik 3.536,00 TL KDV 3.570,14 TL ve toplam onarım tutarının 23.404,93 TL olarak belirlendiğini otomobilin rayiç değerinin 55.000,00 TL olduğu halde yanlış olarak 45.000,00 TL belirlendiğini, devamında da 45.000,00 TL değerindeki otomobil için 23.404,93 TL onarım bedelini yüksek geldiğinden alternatif onarım denilen eşdeğer yan sanayi parçalar ile onarım yolunun araştırıldığını, otomobilin rayiç değeri 55.000,00 TL olsa dahi 23.404,93 TL onarım bedelinin yüksek olduğunu doğrusunun otomobilin pert ayrılması gerektiğini, eksper raporunun notlar kısmında otobobilin pert olarak değerlendirilmesinin sigorta şirketine önerildiğini, ancak sigorta şirketi tarafından otomobili pert ayırmak yerine yanlış olarak eşdeğer yan sanayi parçalar ile alternatif onarım fırsatlarının araştırıldığının, alternatif onarım ifadesinden kastedilenin servislerden araç için anahtar teslim tem onarım bedeli alındığını, orijinal parça yerine eşdeğer denilen yan sanayi ucuz kalitesiz parçalar kullanıldığını, eşdeğer denilen yan sanayi parçalarının da çoğunlukla TSE den kaliteli belgelerinin olduğunu, ancak orijinal parçalar ile eşdeğer yan sanayi parçalar arasında 1/2-1/20 arasında kalite ve fiyat farkı bulunduğunu, yan sanayilerde üretilen kalitesiz ve ucuz eşdeğer parçaları TSE den veya başka bir kurum tarafından düzenlenmiş kalite belgeleri olsa dahi hiçbir zaman orijinal parçalarının eşdeğeri olmadığını, yan sanayi porçaların eşdeğerini yine yan sanayi parçalar ve orijinal parçaların eşdeğerinin de yine orijinal parçalar olduğunu, ayrıca eşdeğer yan sanayi parçalar ile onarılmış araçların kalite ve güvenliklerinin eksildiğini, araçlarda sesin bitmediğini, yüksek hızlarda ve virajlarda savrulma risklerinin arttığını, sigorta şirketinin ve eksperin alternatif onarım için araştırmaları sonucunda KDV dahil olarak … Otomotiv 15.500 TL … Otomotiv 9.440 TL … Otomotiv 10.000 TL … otomotiv 13.000 TL fiyat verdiğini, ya eksper raporunun yanlış yada anahtar teslim verilen tekliflerin yanlış olduğunu, eksperin orijinal parçalar ile 23.404,93 TL belirlediği onarım bedelinin 14.000,00 TL seviyesine nasıl çekildiğini, onarım bedelinin aşağıya çekilmesi mümkün ise eksper tarafından neden yüksek belirlendiğini, eksper raporundan davalı sigorta şirketinin isteği üzerine (direkt devreye girmesi sonucunda) onarım bedelinin 14.000,00 TL + KDV seviyesine kadar çekildiğinin belirtildiğini, sigorta eksperi tarafından 14.000 TL + KDV tutarında 30/06/2016 tarihli yeni bir eksper raporunun hazırlandığını bu noktada parça ve işçilik fiyatlarının tek tek önemli olmadığını ve belirlenen bir tutar olduğunu 14.000 TL + KDV sigorta eksperi tarafından toplam onarım bedelinin 14.000 TL + KDV olacak şekilde ayarlandığını toplam 23.404 TL olarak belirlenen hasar tutarının 14.000 TL + KDV ye nasıl çekildiğinin kabul edilebilir cevabının olmadığını, sonrasında davacı araç sahibi tarafından … servisine otomobil orijinal parçalar ile KDV dahil 19.699,57 TL fiyat ile tamir ettirilmiş olup eksperin belirlediği KDV dahil 23.404,94 TL den daha ekonomik olduğunu, … Sigorta tarafından 08/12/2016 tarihinde 14.000 TL ödenmiş olup dekontun dosyada olduğunu, … plakalı otomobilin onarım bedelinin KDV dahil 19.699,57 TL olduğunu, hasar tutarının ödenmeyen kısmı = 19.699,57 – 14.000,00 = 5.699,57 TL hasar tutarının ödenmeyen kısmı = 5.699,57 TL … Sigorta A.Ş.’nin … sayılı sorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası poliçesi ile … plakalı kamyon 22/10/…–2/10/2016 tarihleri arasında kazanın meydana geldiği … tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altına alınmış olup kaza tarihinde maddi teminat limitinin araç başına 31.000 TL olduğunu zorunlu mali sorumluluk ( trafik ) sigortası genel şartlarının A.1 maddesi gereğince mağdur … plakalı otomobildeki hasarların 31.000 TL limitine kadar sigorta teminatı altına olduğunu davacının araç sürücüsünden ve sahibinden kaza tarihi … itibariyle yasal faiz talebinin uygun olduğunu ancak … Sigorta A.Ş.’nin KTK 91 ve ZMS (trafik ) sigortası genel şartlarının B.2.A maddesi gereğince temerrüde düşürülmesi gerektiğini eksper raporunda kaza tespit tutanağının ve ehliyet fotokopisinin 06.05.2016 tarihinde iletildiğini belirtildiğini temerrüt tarihi = 06/05/2012 + 8 iş günü =16/05/2016 cumartesi iş günüdür. … Sigorta A.Ş.’den temerrüt tarihi 16/05/2016 tarihi itibariyle yasal faiz talep edilebilir sonuç olarak davalı sürücü … ın yönetimindeki … plakalı kamyonu ile seyrederken önünde seyreden araçlarla emniyetli takip mesafesini korumadığı ve … plakalı otomobile arkadan çarptığı için ktk nın 56/c-84/d ve karayolları trafik yönetmeliğinin 107-157/a/4 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği ve kazanın meydana gelmesinde asli ve %100 kusurlu olduğunu dava dışı sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı otomobili ile normal seyrederken … plakalı kamyonun arkadan çarpması sonucu kazaya karıştığı için kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığını davalı …. ve Tic. Ltd. Şti.nin KTK nın 85/1-5 maddesi gereğince sahibi olduğu … plakalı kamyonun sürücüsü … ın kusurundan kendi kusuru gibi ve kusuru nedeni ile oluşan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu tazminata konu … plakalı … Marka … tipi 30/01/2016 tarihinde trafiğe çıkmış … model … tarihinde 3 ay ve 3.671 km kullanıldıktan sonra kazaya karışmış ticari otomobilin hasar tutarının KDV dahil 19.699,57 TL davalı … Sigorta A.Ş. tarafından 08/12/2016 tarihinde 14.000,00 TL kısmının ödendiğini hasar tutarının ödenmeyen kısmının 5.699,57 TL olduğunu … sigorta aş nin … sayılı zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası poliçesi ile … plakalı kamyonun 22/10/…-22/10/2016 tarihleri arasında kazanın meydana geldiği … tarihini de kapsayacak şekilde sigorta teminatı altına alınmış olup kaza tarihinde maddi teminat limitinin araç başına 31.000 tl olduğunu zorunlu mali sorumluluk (trafik) sigortası genel şartları A.1 maddesi gereğince mağdur … plakalı otomobildeki hasarların 31.000 TL limitine kadar sigorta teminatı altında olduğunu … Sigorta A.Ş.’den KTK 91 ve ZMS (trafik ) sigortası genel şartlarının B.2.a maddeleri gereğince temerrüt tarihi 16/05/2016 tarihi itibariyle … …. Ltd. ve Şti.’den kaza tarihi 30.04.2016 itibariyle yasal faiz talep edilebileceğini … plakalı otomobilin hasar tutarının ödenmeyen kısmı 5.699,57 TL’nin … Sigorta A.Ş.’den temerrüt tarihi 16/05/2016 itibariyle … …. Ltd. Şti.’den kaza tarihi … tarihi itibariyle yasal faiziyle müştereken ve müteselsilen talep edilebileceğini” mütalaa ettiği anlaşılmıştır.
TBK’nın 49. maddesi uyarınca; “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.” hükmünü içermektedir. Bu maddeye göre; gerek kasten gerek ihmal ve teseyyüp yahut tedbirsizlik ile haksız bir surette diğer kimseye bir zarar ika eden şahıs, o zararın tazminine mecburdur. Ahlaka mugayir bir fiil ile başka bir kimsenin zarara uğramasına bilerek sebebiyet veren şahıs o zararı tazmine mecburdur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 85/1.maddesi uyarınca; bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Kanunun 85/son maddesi gereğince ise işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1.maddesi uyarınca; “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.” Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesi gereğince ; “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” Anılan yasal düzenlemeler gereğince Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasa gereğince yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türüdür.
Anılı kanuni düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında huzurdaki davada; … tarihinde davacıya ait araç ile davalı sigorta şirketinin ZMMS ile sigortaladığı, davalı şirketin maliki olduğu aracın, diğer davalı/ sürücü idaresinde iken karıştığı trafik kazası nedeni ile davalı sigorta şirketi tarafından eksik ödendiği iddia olunan 5.699,57TL’nin talep edildiği, uyuşmazlığın davacı yanın bu isteminin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı anlaşılmıştır.
Dosyada mübrez trafik kazası tespit tutanağı ve anılı bilirkişi raporundaki kusura vaki tespitler konusunda ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık olması nedeni ile mahkememizce itibar edilir bulunan işbu bilirkişi raporundaki kusur tespitleri doğrultusunda değerlendirme yapılmıştır. Davalı sürücü …’ın yönetimindeki araç ile aynı yönde önünde seyreden sürücü …’ın yönetimindeki … plakalı otomobile arkadan çarptığı, davalı sürücü …’ın yönetimindeki araç ile seyrederken önünde seyreden araçlarla emniyetli takip mesafesini korumadığı ve … plakalı otomobile arkadan çarptığı için KTK’nın 56/c-84/d ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 107-157/a/4 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği kazanın meydana gelmesinde asli derecede %100 kusurlu olduğu kanaatine varılmıştır.
Hasar bedeli ve değer kaybı istemi yönünden yapılan teknik değerlendirme kapsamında ise anılı bilirkişi raporunda ayrıntılı olarak tespit edildiği üzere; tazminat istemine konu aracın … plakalı, … marka, … tipi, 30/01/2016 tarihinde trafiğe çıkmış, … model, … tarihinde, 3 ay ve 3.671 km kullanıldıktan sonra kazaya karışmış araç olduğu, sigorta eksperinin 04/05/2016 tarihli raporunda orijinal yedek parça 16.298,69 TL işçilik 3.536,00 TL KDV 3.570,14-TL ve toplam onarım tutarının 23.404,93 TL olarak belirlendiği, otomobilin rayiç değerinin 55.000-TL olduğu halde hatalı olarak 45.000-TL belirlendiği, devamında da 45.000-TL değerindeki otomobil için 23.404,93-TL onarım bedeli yüksek geldiğinden alternatif onarım denilen eşdeğer yan sanayi parçalar ile onarım yolunun araştırıldığı, otomobilin rayiç değeri 55.000-TL olsa dahi 23.404,93-TL onarım bedelinin yüksek olduğu, doğrusunun otomobilin perte ayrılması gerektiğini, eksper raporunun notlar kısmında otobobilin pert olarak değerlendirilmesinin sigorta şirketine önerildiği, ancak sigorta şirketi tarafından otomobili perte ayırmak yerine hatalı olarak eşdeğer yan sanayi parçalar ile alternatif onarım fırsatlarının araştırıldığı, alternatif onarım ifadesinden kastedilenin servislerden araç için anahtar teslim onarım bedeli alındığı, orijinal parça yerine eşdeğer denilen yan sanayi ucuz kalitesiz parçalar kullanıldığı, eşdeğer denilen yan sanayi parçalarının da çoğunlukla TSE den kaliteli belgelerinin olduğu, ancak orijinal parçalar ile eşdeğer yan sanayi parçalar arasında 1/2-1/20 arasında kalite ve fiyat farkı bulunduğu, yan sanayilerde üretilen kalitesiz ve ucuz eşdeğer parçaları TSE den veya başka bir kurum tarafından düzenlenmiş kalite belgeleri olsa dahi hiçbir zaman orijinal parçalarının eşdeğeri olmadığı, eşdeğer yan sanayi parçalar ile onarılmış araçların kalite ve güvenliklerinin eksildiği, araçlarda sesin bitmediği, yüksek hızlarda ve virajlarda savrulma risklerinin arttığı, sigorta şirketinin ve eksperin alternatif onarım için araştırmaları sonucunda KDV dahil olarak … Otomotiv 15.500 TL … Otomotiv 9.440 TL … Otomotiv 10.000 TL … otomotiv 13.000 TL fiyat verdiği, eksperin orijinal parçalar ile 23.404,93-TL belirlediği, toplam 23.404,93TL olarak belirlenen hasar tutarının 14.000 TL + KDV ye nasıl çekildiğinin kabul edilebilir cevabının olmadığı, sonrasında davacı araç sahibi tarafından … servisine otomobil orijinal parçalar ile KDV dahil 19.699,57-TL fiyat ile tamir ettirilmiş olup eksperin belirlediği KDV dahil 23.404,94 TL’den daha ekonomik olduğu, davalı … Sigorta tarafından 08/12/2016 tarihinde 14.000-TL ödenmiş olup dekontun dosyada mübrez olduğu, … plakalı otomobilin onarım bedelinin KDV dahil 19.699,57 TL olduğu, hasar tutarının ödenmeyen kısmının = 19.699,57 – 14.000,00 = 5.699,57-TL olarak hesaplandığı, bu tespitler neticesinde taktir edilen 5.699,57-TL maddi tazminat miktarının zorunlu poliçe limitini aşmadığı, anılı kanuni düzenlemeler kapsamında davalı sürücü, davalı araç maliki ve davalı sigorta şirketinin zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında davacının işbu maddi zararını tazminle mükellef olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
Davalı sürücü ile davalı araç maliki şirket yönünden temerrüt, haksız fiil tarihi olan … itibari ile oluşmuştur. 2918 sayılı KTK.’nun 99/1. maddesi ve Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’nın B.2.b. maddesi uyarınca, rizikonun bilgi ve belgeleri ile birlikte sigortacıya ihbar edildiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde sigortanın tazminatı ödeme yükümlülüğünün bulunduğu, bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrütün gerçekleşeceği, dava tarihinden önce 06/05/2016 tarihi itibari ile gerekli belgeler ile davalı sigorta şirketi tarafından başvurunun alındığı, bu hali ile davalı sigorta şirketi yönünden temerrüdün 16/05/2016 tarihi itibari başladığı anlaşılmakla davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
5.699,57 TL’nin davalılar … … Ltd Şirketinden kaza tarihi olan … tarihinden itibaren, davalı sigorta şirketi yönünden temerrüt tarihi olan 16/05/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Alınması gereken 389,33 TL harçtan peşin alınan 97,34 TL harcın mahsubu ile bakiye 292,00 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan 31,40 TL başvuru harcı, 97,34 TL peşin harç ve bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 805,50 TL olmak üzere toplam 934,24 TL yargılama giderinin davalılardanmüştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı taraflarca yapılan yargılama masraflarının davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine; iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İSTANBUL Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/10/2018

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza