Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/230 E. 2019/961 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/230 Esas
KARAR NO : 2019/961
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/03/2017
KARAR TARİHİ : 07/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunmuş dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıdan taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin haklı nedenle feshi neticesinde muaccel hale gelen alacağının tahsili için yapılan takibe vaki davalının haksız itirazının iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalı yana usulüne uygun tebligata rağmen davaya karşı herhangi bir yanıt vermemiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin haklı nedenle feshi sebebine dayalı alacağına istinaden 679.721,54Euro asıl alacak, 68.903,28TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 748.624,82Euro alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; dayanak gösterilen sözleşmedeki imzaya, ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce; banka kayıtları ile dosya üzerinde, iddia ve savunma doğrultusunda bankacı ve leasing uzmanı bilirkişi … , … ve … marifeti ile inceleme icra edilerek konuya ilişkin 06/11/2017 tarihli rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı raporlarında özetle;
“Davacı ile davalı arasında imzalanan sözleşmenin 46 maddesi delil sözleşmesi niteliğinde olup; incelemelerimizde finansal kiralama şirketinin yasal defter ve muavin defter kayıtları esas alınmıştır.
Davacı … Şirketi’ nin sözlemenin düzenlendiği ve feshedildiği 2016-2017 yıllarına ait Kanuni Defterlerinin Noter Tasdiklerinin aşağıdaki gibi olduğu görülmüştür.
01.01.2015 tarihinden itibaren e-defter uygulamasına geçilmiştir. Davalı … şirketinin kanuni defterlerinin açılış ve kapanışlarının TTK nun 69 ve VUK nun 224 ve 225 maddelerine uygun olarak yaptırıldığı, kanuni defterlerinin lehine kesin delil olma niteliğinin bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Dava dışı asıl borçlu … Ltd arasında; FKB’de … ve tescil nolu … s.lı finansal kiralama sözleşmesi akdedilmiş olup; davalılar … AŞ – … ve dava dışı … ise bu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladıkları görülmüştür.
Davalı kefillerin işbu Sözleşmeyi 07.01.2016 tarihinde 979.000 EUR limitle imzaladıkları kefalet şerhinden anlaşılmakla; davalı kefillerin kefalet limitlerinin her biri için ayrı ayrı olmak üzere 979.000,-EUR olduğu tespit olunmuştur.
Akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin 6 ve 7 maddeleri ile ve 6361 s.lı Finansal Kiralama, Faktoring ve Finansman Şirketleri Yasası çerçevesinde kiralamaya konu malların (1 Adet2016 Model … nin) davalı kiracıya, davacı … Şirketi tarafından satın alınarak zilyetliğinin devredildiği, anlaşılmaktadır ve ayrıca taraflar arasında bu konuda bir ihtilafa da rastlanmamıştır.
İhtarname dava dışı asıl borçlu ve kefillerine 31.10.2016 tarihi itibariyle tebliğ edilmiş olup; verilen 3 günlük süre içerisinde ihtarname gerekleri yerine getirilmediğinden; tebliğ tarihini takip eden üçüncü gün sonu 04.11.2016 itibariyle borçluların temerrüde düştükleri ve yine 04.11.2016 temerrüt tarihi itibariyle Sözleşmenin 6361 s.lı yasanın 31/2 ve Sözleşmenin XIII maddesi kapsamında feshedildiği kanaatine varılmıştır. Sözleşme 04.11.2016 temerrüt tarihi itibariyle feshedilmiş olup; davacının asıl alacak miktarının da bu tarih itibariyle tespiti gerekmektedir.
Bu kapsamda 37.655,40 € ödenmeyen kira bedeli 582.647.97 € muaccel hale gelen anapara alacağı toplam 620.303,37 € asıl alacak olarak hesaplanmıştır.
13.01.2017 takip tarihi itibariyle ise: 10.10.2016 tarihi itibariyle davacı asıl alacağı 620.303,37 € olarak tespit edilmiş olup; bu miktara 10.10.2016 tarihinden, 13.01.2017 takip tarihine kadar %50 temerrüt faizi uygulanarak, takip tarihi itibariyle davacı toplam alacağı; 620.303,37 € asıl asıl alacak, 81.845,58 € işlemiş temerrüt faizi olmak üzere toplam 702.148,95 € olarak hesaplanmıştır.
Davacı … Şti ise takipte toplam 748.624,82 € talep etmiş olup, talebin tespitlerimizi aşan kısmının uygun olmadığı, Kanaatine varılmıştır. Davacı … Şti ise takipte; toplam 748.624,82 € talep etmiş olup, talebin tespitlerimizi aşan kısmının uygun olmadığı, davacının 620.303,37 € olarak tespit edilen Asıl Alacağına Takip tarihinden itibaren (tarafların Sözleşme ile mutabakatında olan) %50 nispetinde temerrüt faizi talep edebileceği, sair taleplerin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğu” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuşlardır.
Mahkememizce; davacı tarafın rapora itirazlarının karşılanması maksadıyla mevcut bilirkişi heyetince ek inceleme icra edilerek konuya ilişkin 09/07/2018 tarihli ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı ek raporlarında özetle;
“Detayları yukarıda verilen inceleme, tespit ve değerlendirmeler sonucunda:
Davacı itirazlarına binaen ödenmeyen / geciken kira bedeline de gecikme faizi uygulanarak; 13.01.207 takip tarihi itibariyle, davacının davalılardan; (kök raporumuza nazaran) 1.307,48 € daha fazlası ile ; 620.303,37 € asıl asıl alacak, 83.303,37 € işlemiş temerrüt faizi toplam … 703.456,43 € alacaklı olduğu hesaplanmış olup;
Davacı … Şti ise takipte; toplam 748.624,82 € luk talebinin faiz ile ilgili olmak üzere tespitlerimizi aşan kısmının uygun olmadığı,
Davacı … şti vekili; kök raporda yapılan hesaplamalarda KDV uygulanmadığını, KDV uygulanmasının gerektiği, iddia ve beyanında bulunmakla birlikte; ödeme planında da görüldüğü üzere; davaya konu Finansal Kiralama işleminde (KDV %0 olmakla) KDV uygulaması bulunmamaktadır. Zira finansal kiralama işlemlerinde finansal kiralama yoluyla yatırım yapmayı teşvik amacıyla yatırım teşvik belgesine de bağlanması ile veya finansal kiralamaya konu olan makine veya donanımın KDV kanunu’nun 13/a maddesinde belirtilen mallardan olması halinde finansal kiralama işlemi de KDV’den istisna olmakla %0 dan %18’e kadar KDV uygulaması bulunmakta olup; davaya konu işlemde KDV oranı %0 olarak görülmekle; her iki rapordaki hesaplamalarımızda da KDV uygulamasına gidilemeyeceği, davacının 620.303,37 € olarak tespit edilen asıl alacağına takip tarihinden itibaren tarafların sözleşme ile mutabakatında olan %50 nispetinde temerrüt faizi talep edebileceği, sair taleplerin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğu” şeklinde beyan ve mütalaa olunmuştur.
Mahkememizce; bilirkişi heyetinin yanına YMM … ‘nın ilavesi ile davacı yanın gerek KDV gerekse hesaplamaya yönelik itirazlarının karşılanması babında bilirkişilerden alınan 29/04/2019 tarihli 2.ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler 2.ek raporlarında özetle;
“Kök Rapora olan itiraz ve beyanlar doğrultusunda;
Detayları yukarıda verilen inceleme, tespit ve değerlendirmeler sonucunda: raporda değişikliği gerektirir bir duruma rastlanılamamış olup; 13.01.207 takip tarihi itibariyle, davacının davalılardan; 620.303,37 € asıl alacak, 81.845,58 € işlemiş temerrüt faizi toplam 702.148,95 € alacaklı olduğu hesaplanmıştır.
Davacı … Şti ise takipte; toplam 748.624,82 € talep etmiş olup, talebin tespitlerimizi aşan kısmının uygun olmadığı, davacı yan işlemiş temerrüt faizine de KDV uygulanması gerektiği itirazında bulunmuş olup; bu talebinde haklı olmakla birlikte, takip talebinde işlemiş temerrüt faizi için KDV talep etmediği, davacının 620.303,37 Euro olarak tespit edilen asıl alacağına takip tarihinden itibaren tarafların sözleşme ile mutabakatına olan %50 nispetinde temerrüt faizi talep edebileceği, sair taleplerin sayın mahkemenin takdirlerinde olduğunda” şeklinde beyan ve mütalaada bulunmuştur.
Delillerin değerlendirilmesi ve gerekçe;
Dava; taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için yapılan takibe vaki itirazın iptali isteminden ibarettir.
Yanlar arasındaki ihtilaf; davacı yanın, taraflar arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin 36.maddesi gereğince derhal fesih hakkını kullanmasını müteakip kalan bakiye sözleşme bedelinden kaynaklı alacaklı olup olmadığı, var ise miktarı, uygulanacak faiz oranı, KDV ve alacağın davalılardan tahsilinin talep edilip edilmeyeceği hususlarına ilişkindir.
Mahkememizce icra edilen yargılama ve tekmil dosya mündericatından edinilen vicdani kanaat gereğince; mahkememizce denetlenen mübrez raporlarda davacı alacağının taraflar arasındaki ticari ilişkiye, sözleşmeye ve ödeme tablosuna uygun olarak hesaplandığı, davacı vekili faize de KDV uygulanmasını talep etmiş ise de; dava itirazın iptali davası olup takibe bağlılık kuralı gereğince takipte talep edilmediğinden bu yöndeki itirazının yerinde olmadığı, finansal kiralama sözleşmesine konu teknenin akıbeti tespit edilemediğinden ve davacı tarafça teknenin zilyetliği temin edilemediğinden finansal kiralama kanununun 33. maddesinin somut olayda uygulanma imkanının bulunmadığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü ile; … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davacının davalılardan takip tarihi itibariyle 620.303,37Euro asıl alacak, 81.845,58Euro işlemiş faiz olmak üzere 702.148,95Euro alacaklı olduğunun tespiti ile, bu miktara vaki itirazın iptaline, asıl alacak 620.303,37Euro takipten itibaren 3095 sayılı yasanın 4 a maddesi gereğince işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, davalıların asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın Kısmen Kabulü ile; ….İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında davacının davalılardan takip tarihi itibariyle 620.303,37Euro asıl alacak, 81.845,58Euro işlemiş faiz olmak üzere 702.148,95Euro alacaklı olduğunun tespiti ile, bu miktara vaki itirazın iptaline,
Asıl alacak 620.303,37Euro takipten itibaren 3095 sayılı yasanın 4 a maddesi gereğince işleyecek yasal faizi ile birlikte takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına,
Davalıların asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına, asıl alacağın takip tarihindeki kur karşılığı üzerinden yapılan hesaplama neticesinde %20’sine isabet 503.090,84TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 187.572,01TL ilam harcından peşin alınan 37.092,82TL’nin mahsubu ile bakiye 150.479,19TL ilam harcının davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 37.128,82TL toplam harcın davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davacı, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 91.388,41TL ücret-i vekaletin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine,
Davalı …, kendisini vekille temsil ettirmiş olmakla karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. göre hesaplanan 18.055,19TL ücret-i vekaletin davacıdan tahsili ile bu davalıya verilmesine,
Davacı tarafından yapılan 3.900,00TL yargılama giderinin red ve kabul durumuna göre takdiren oranlayarak 2.340,30TL’nin davalılardan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık kesin süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/11/2019

Başkan …

Üye …

Üye …

Katip …