Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/210 E. 2019/996 K. 19.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/210 Esas
KARAR NO : 2019/996
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2017
KARAR TARİHİ : 19/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında 27.02.2013 tarihli Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi imzalandığını, işbu sözleşme uyarınca müvekkili şirket nezdinde davalı işyerine … abone numarasıyla indirimli elektrik enerjisi tedarik edildiğini, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 7.1maddesi sözleşmenin sona ermesi hallerinin düzenlendiğini, davalı tarafca sözleşmenin her yıl Haziran 30’da sona erebileceği ve eğerki 7.1 madde gereği en az 2 ay önceden yazılı fesih bildirimi yapılmaz ise sözleşmenin 1 yıl daha uzayacağının kabul edildiğini, davalı takip borçlusu tarafından sözleşmenin erken feshedilerek başka bir tedarik şirketi ile ikili anlaşma yapıldığını ve sözleşme devam ederken başka bir tedarik şirketinden elektrik almaya başladığını, davalının bu eylemiyle sözleşmenin 7.1 maddesini ihlal ettiğini, cezai şart tutarının tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini beyanla takibe vaki davalının haksız itirazını iptalini, takibin devamını ve davalının %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulması talep ve dava etmiştir.
Davalı yana usulüne uygun tebligata rağmen davaya karşı herhangi bir yanıt vermemiştir.
TAHKİKAT, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Mahkememizce delillerin ibrazını müteakip celbi gerekli delillerde celp edilerek dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce celp edilen … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı icra dosyasının yapılan tetkikinde; takibin davacı tarafça davalı aleyhine sözleşmenin feshinden kaynaklanan cezai fatura alacağına istinaden faizler dahil toplam 7.144,91 TL alacağın yasal faizi ile birlikte tahsili için yapılan ilamsız icra takibinden ibaret bulunup davalının vekili marifetiyle yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesi ile; ödeme emrine, borca, ferilerine itiraz ettiği, takibin durduğu ve davanın yasal süre içerisinde açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosya üzerinde, iddia ve savunma doğrultusunda bilirkişiler marifetiyle inceleme icra edilerek konuya ilişkin 29/01/2019 bilirkişi kök raporu teminle dosyamız arasına katılmıştır.
Mahkememizce görevlendirilen bilirkişiler anılı kök raporunda özetle;
“Dava dosyasında, taraflar arasında imzalanan 27.02.2013 tarihli “Aktif Elektrik Eneıjisi Satış Sözleşmesinin sunulu olduğu görülmüştür.
Dava dosyasında, davacı yan tarafından davalı yan unvanına düzenlenen A … sıra nolu 27.12.2016 tarihli 8.932,44 TL tutarındaki “Sözleşme Ceza Tutarı” açıklamalı fatura ile bu faturanın düzenlenmesine dayanak niteliğindeki 07.10.2016 tarihli … sıra nolu 4.662,82 TL ve 15.11.2016 tarihli … sıra nolu 4.577,78 TL tutarlı faturaların sunulu olduğu görülmüştür.
Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 7.1 maddesi hükümleri dikkate alındığında, davacı yanın davalı şirket unvanına keşide ettiği cezai şart faturasının doğru hesaplandığı ve sözleşme hükümleri çerçevesinde düzenlendiği müşahede edilmiştir.
Yine taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 4.2 maddesinde, faturanın düzenlenme tarihinden itibaren 5 iş günü içerisinde ödenmeyen faturalar için aylık %4 gecikme zammının hesaplanacağı belirlenmiştir. Buna göre takibe konu faturanın düzenlenme tarihinin 20.12.2016 olduğu dikkate alındığında, bu tarihi takip eden 5 iş gününün tamamlandığı 27.12.2016 tarihinden 17.01.2017 takip tarihine kadar geçen süre için, güvence bedelinin iade edilmesi sonrasında bakiye kalan 6.159,41 TL alacak için gecikme zammı tutarı 172,46 TL olarak hesaplanmıştır.
Antalya vergi dairesi müdürlüğünün 09.11.2017 tarihli cevabi yazısı ekinde davalı şirketin 2014-2015-2016 yıllarına ait kurumlar vergi beyannamelerinin sunulu olduğu, anılan beyannamelerin incelenmesinde, davalı yanın öz varlık tutarının 2013-2014-2015 ve 2016 yıllarında negatif olduğu, diğer bir anlatımla şirketin borca batık olduğu müşahede edilmiştir. Bu anlamda davacı tarafça talep edilen cezai şartın, zaten borca batık olan şirketin öz varlığını daha da olumsuz etkileyeceği değerlendirilmiştir.”şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Mahkememizce tarafların itirazlarının tetkiki ve hizmetin yerine getirilip getirilmediğinin tespiti babında bilirkişilerden ek rapor alınmış ve bu kez bilirkişi heyetine Elektrik Elektronik Mühendisi Prof. Dr. … da eklenerek konuya ilişkin 08/11/2018 tarihli ek rapor teminle dosyamız arasına alınmıştır.
Bilirkişiler anılı ek raporlarında özetle;
“Sözleşme esas olduğuna göre, elektrik enerjisi tedarikçisini 01.11.2016 tarihinde değiştirerek, … A.Ş. den enerji satın almaya başlamıştır, Sözleşme gereği tedarikçisini değiştiren … nın bunu değişikliği … ya iki ay önceden haber vermesi gerekirken, bunu yapmadığı bu nedenle de sözleşme gereği son iki aya ait fatura tutarları kadar cczai şarta girmiş olduğu değerlendirilmiştir. Buna göre kendisine son iki ayın faturaları toplamı olan 8.932,44TL tık ceza faturası kesilmiştir. Ceza faturası tutarı hesapları, faturalarda görülen Güvence Bedellerine ait taksitler fatura tutarından çıkarılarak Genel Toplam üzerinden yapılmıştır. Bu hesapların nasıl yapıldığı aşağıda verilmiştir.
Son iki aya ait fatura bilgileri:
15.11.2016 tarih ve … numaralı fatura tutan 4.423,70 TL
07.10 2016 tarih vc … numaralı fatura tutan 4.508.74 TL
= 8.932,44 TL
dır. Bu tutar 20.12.2016 tarih ve … sayılı faturada da aynen görülmekte olup cezai faturanın doğru olarak hesaplandığını göstermektedir.
20.12.2016 tarihli cezai faturanın beş (5) İş gününün tamamlandığı 27.12.2016 de icra takibine kadar geçen 21 gün süre için, güvence bedelinin iade edildikten sonra, bakiye kalan 6159,41Tl. için gecikme faizi %4 lük gccİkme oranı ile 172.46TL olarak aşağıda (1 ay – 30 gün alınarak) basitçe hesaplanmıştır
Ana para:
Bir aylık gecikme zammı: 6.159,41TL x 0.04 = 246,38 TL/ay
Bir günlük gecikme zammı: (246.38/30) TL = 8,21 TL/gün
21 günlük gecikme 2ammı: ( 8.21 TL/gün) x 21 gün = 172,46 TL
Sonuç olarak davacının toplam alacağının:
Ana para: 6.159,41 TL
Ana para için gecikme (21 günlük) zammı 172,46 TL
Cezai fatura (son iki ayın faturaları toplamı) tutan 8.932,44 TL
= 15.264,31TL
olduğu hesaplanmıştır.” şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Bilirkişilerin ikinci ek raporlarında özetle;
“08.11.2018 tarihli ek bilirkişi raporumuzun değerlendirme kısmında sonuç olarak davacının toplam alacağı hesaplanmasında cezai fatura alacağı sehven 8.932,44 TL yazılmış olup, hesaplama aşağıdaki şekilde yeniden yapılmıştır.
Ana para: 6.159,41 TL
Ana para için gecikme (21 günlük) zammı 172,46 TL
İcra cezai şart 739,12 TL
Cezai fatura (son iki ayın faturaları toplamı) tutan =7070,99 TL
Tüm inceleme tespit ve değerlendirmeler ile rapor içerisinde açıklanan nedenlere binaen; davcı yanın takibe konu edebileceği asıl alacak tutarının 6.259,41 TL asıl alacağa fatura tarihinden takip tarihine kadar işlemiş faiz miktarının 172.46 TL, icra cezai şart tutarının ise 739,12 TL olacağı” şeklinde mütaalada bulundukları görülmüştür.
Dava; taraflar arasında akdedilen “Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi” gereğince sözleşmenin feshinden kaynaklanan cezai fatura bedelinin alacağına istinaden girişilen icra takibine itirazın iptali davasından ibarettir.
Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; taraflar arasında 27/02/2013 tarihli Aktif Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi’nin imzalandığı, sözleşmede bitiş tarihinin 30/06/2014 olarak belirlendiği, Sözleşmenin 7.1. maddesinde bitiş tarihinden en az iki ay önce sözleşmenin yenilenmeyeceğinin bildirilmemesi halinde sözleşmenin aynı şartlarla bir yıl daha uzamış sayılacağının düzenlendiği, davalı şirketin aboneliğini değiştirdiği tarihe kadar davacı şirkete bu madde kapsamında yapılmış bir sözleşmenin yenilenmeyeceği beyanına dosya kapsamında rastlanmadığı, davalı şirketin davacı şirketin aboneliğinden ayrılarak 01.11.2016 tarihinden itibaren … Elektrik şirketinin aboneliğine geçtiğinin bu şirkete yazılan müzekkere ile teyit edildiği, böylece davalı yanın sözleşmede belirlenen en az iki ay önceden fesih ihbarında bulunulması halinde sözleşmenin feshedilebileceğine dair 7.1. maddesine uymayarak yine aynı maddede düzenlenen son iki ayın fatura toplamı kadar olan cezai şart faturasını ödemekle yükümlü hale geldiği, davacı tarafça düzenlenen cezai şart faturasının bir kısmının ödenerek 6.159,41- TL lik bakiyesinin ödenmediği, bunun üzerine davacı tarafça 6.159,41- TL asıl alacak, 246,38- TL gecikme zammı ve 739,12 TL icra cezai şart bedelinin talep edildiği genel haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrine yasal süresinde davalı tarafça itiraz edilmesi üzerine duran takip nedeniyle davacı tarafça eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı yanın cezai şart talebinden oluşan fatura alacaklarının öncelikle, cezai şartın davalı yanın mahvına sebebiyet verip vermeyeceği ve tenkis oranı noktasında incelendiğinde; davalı şirketin celp edilen vergi beyannamelerinin 2013-2014-2015 ve 2016 yıllarında öz varlık tutarı negatif olup şirketin borca batık olduğu, mahkememizce takdir hakkının kullanılması bakımından sözleşmenin imza tarihi 27.02.2013 tarihini kapsayan 2013 döneminde dahi davalı yanın öz varlık tutarının negatif olduğundan bu durumun bilinerek cezai şart maddesine haiz sözleşmenin davalı tarafça imzalanarak kabul edildiği, davacı alacaklının da sözleşmeden ve cezai şart maddesinden kaynaklanan menfaat dengesi gözetilerek takdiren cezai şartta %20 oranında tenkise gidilmesine karar verilmiştir.
Davacı tarafça icra takibinde icra cezai şart kalemi altında her ne kadar 739,12- TL’lik talepte bulunulmuş ise de dayanak sözleşmede bu bedelin talep edilebileceğine dair bir düzenleme yer almamakla birlikte, 6 nolu celsede davacı vekiline bu talebe dayanak maddenin bildirilmesi amacıyla verilen iki haftalık kesin sürede herhangi bir beyanda bulunulmadığı, kesin sürede işlemin yerine getirilmemesi halinde dosyanın mevcut hali ile değerlendirileceği şeklinde bağlanan hukuki sonuç gerçekleşmiş olduğundan icra cezai şart kalemi altında talep edilen bedelin sözleşmesel bir dayanağının olmadığı anlaşıldığından dava bu talep bakımından kabul edilmeyerek neticeten cezai şart tenkis oranı dikkate alınarak asıl alacak ve gecikme zammı bedeli hesaplanmakla davanın kısmen kabulü ile, …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan cezai şartta %20 oranında tenkise gidilmesi sonucu 4.927,53 TL asıl alacak, 137,97 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 5.065,50 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin asıl alacak 4.927,53 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, Alacağın % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki hükmün kurulması cihetine gidilmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan cezai şartta %20 oranında tenkise gidilmesi sonucu 4.927,53 TL asıl alacak, 137,97 TL gecikme zammı olmak üzere toplam 5.065,50 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin asıl alacak 4.927,53 TL üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Alacağın % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 346,02 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 122,02 TL harcın mahsubu ile bakiye 224 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 122,02 TL peşin harç ve 31,40 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 153,42 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 2.725 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 2.079,41 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya ödenmesine,
7-Davacı tarafça yapılan 1.800,00 TL bilirkişi ücreti, 197,55 TL tebligat ve posta gideri olmak üzere toplam 1.997,55 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre (% 70,9) hesaplanan 1.416,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafca yapılan masraf bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
9- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/11/2019

Katip …
e imza

Hakim …
e imza