Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1113 E. 2022/561 K. 27.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1113 Esas
KARAR NO : 2022/561

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/12/2017
KARAR TARİHİ : 27/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kuruluş sözleşmesinde bulunan ana iş kolu olarak toplu yemek, taşıma yemek, yerinde üretim ve kafeterya hizmetleri verdiğini, davalı şirketin Kırıkkale’de bulunan şantiyesinde çalışan personel/işçilerin kahvaltı ve yemeklerinin temini için davalı şirket ile müvekkili şirket arasında anlaşma yapıldığını, söz konusu anlaşma doğrultusunda müvekkili şirketçe davalı şirket şantiyesine kahvaltı ve yemek hizmeti sunulduğunu, hizmet gereği gibi yerine getirildiğini, davalı şirketin almış olduğu hizmete binaen hizmet karşılığı bedeller faturalandırıldığını, tanzim edildiği halde davalı tarafça ödenmeyen faturaların 30.11.2016 tarihli 62.972,10 TL tutarlı 011961 sıra no.lu, 30.11.2016 tarihli 45.823,59-TL tutarlı 11995 sıra no.lu 22.12.2016 tarihli 17.636,40 TL tutarlı … sıra no.lu iş bu hizmet karşılığı bedellerin davalı şirketçe ödenmemesi üzerine hizmetin verildiği yer olan Kırıkkale … İcra Dairesi …E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını ,davalı borçlunun yetki itirazı üzerine dosya İstanbul … İcra Müdürlüğünde …Esas mumarasına kaydedildiğini, iş bu dosya üzerinden gönderilen ödeme emri üzerine ise borca itiraz edildiğini beyanla itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında müvekkili şirketi bağlayıcı herhangi bir sözleşme akdedilmediğini, müvekkiline sözleşme veya fatura tebliğ edilmediğini, müvekkili şirketin taraf olduğu iddia edilen sözleşmeler var ise de, bu sözleşmelerin şirketi temsile yetkili kişilerce imzalanmadığını, müvekkilinin davacı taraf ile herhangi bir sözleşme akdetmediğinden taraflar arasında herhangi bir mal ve hizmet alım satımı meydana gelmediğini, faturaların müvekkili tarafından tebellüğ edilmediğini, davacı tarafından yerine getirilmesi gereken yükümlülüklerin tam ve zamanında yerine getirilmediğini, kendi edimini gereği gibi ifa etmeyen davacının karşı taraftan alacak talep edemeyeceğini beyanla davanın reddine, kötü niyetli ve haksız davacı aleyhine %20den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, TAHKİKAT VE GEREKÇE:
Dava; fatura alacağına dayalı olarak başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyası arasına alınan İstanbul… İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasında; …tarafından … aleyhine icra takibi başlatıldığını, 126.432,09 TL fatura, 2.504,98 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 128.937,07 TL’nin tahsilinin talep edildiği, davalı tarafca takibe itiraz edildiği ve takibin durduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce dosya kapsamına alınan Bilirkişi … tarafından hazırlanan 16.11.2018 tarihli raporda;
“…
İncelenen davalı şirkete ait 2017 yılı ticari defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırılmış olduğu, bu anlamda ticari defterlerin usulüne uygun tutulduğu,
Takibe konu edilen faturaların davalı yan ticari delterlerde kayıtlı olduğu, 26.01.2017 takip tarihi itibarıyla davalı yanın kendi ticari defter kayıtlarına nazaran davacı yana 123.990,64 TL borçlu olduğu, 22.01.2017 takip tarihinden sonra 06.06.2017 tarihinde “c/h mahs.samsung tarf.emser’e ödm.” Açıklaması ile 30.000,00 TL’nin hesap ekstresinin borç kısmına kaydedilerek davacı yan alacağından düşüldüğü görülmekle, dava dosyasında 30.000 TL’nin ödendiğine dair herhangi bir ödeme makbuzunun sunulu olmadığı,
Davacı yan, merkez adresi İstanbul dışında olduğu için, incelemeye gelmeyip, ticari defterlerini ibraz etmediğinden, davacı defterlerinde takip alacağının varlığı yönünden herhangi bir inceleme yapma imkanının bulunmadığı,
Davacı yanın takipte işlemiş faiz talep ettiği görülmekle, fatura muhteviyat ürünleri davalı yana teslim ettiği ve bu vesile ile alacaklı olduğunun kabulü halinde, fatura tutarları dikkate alınarak 126.432,09 TL tutarımdaki fatura alacağı için, sözleşmenin 8.2 maddesi çerçevesinde, her bir fatura için ayrı ayrı hesaplanan işlemiş faiz toplamının 1.966,00 TL olacağı,
Davalı yanın, hizmetin gereği gibi verilmediği yönündeki itiraz ve iddialarının Sayın Mahkemenin takdirinde olduğu ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … talimat sayılı dosyası ile aldırılan; Bilirkişi … tarafından hazırlanan raporda;
“…
Her iki taraf defterlerininde açılış-kapanış tasdiklerinin yasal süreleri içerisinde yaptırılmış olduğu, bu hali ile kanunun aradığı şartları taşıdığı,
Davalı ticari defterlerinde 2015 takvim yılı kapanış bakiyesinin 240.499,80 TL.’sı olduğu ve bu miktarın 2016 takvim yılına devir edildiği, davacının 2015 yılı ticari defterlerinin sunulmadığı,
2016 takvim yılı açılış bakiyesinin her iki taraf defterlerinde 240.499,80 TL.’sı olduğu ve birbirini teyit ettiği, 2016 takvim yılında davacı tarafından tanzim olunan 12 adet faturanın kendi ve davalı taraf defterlerinde kayıt altına alındığı,
Davalı ticari defter kayıtlarında 06.06.2017 tarihli davacıya borç bakiyesinin 93.990,64 TL.’sı buna karşılık davacı kayıtlarındaki alacak bakiyesinin 622.923,77 TL.’sı olduğu, aradaki 528.933,13 TL.’sı farkın sebebinin davalı kayıtlarında yer alıp davacı kayıtlarında yer almayan;
08.01.2016 tarihli 50.000,00 TL.
31.05.2016 tarihli 448.933,13 TL.
06.06.2016 tarihli 30.000,00 TL.
——————— 528.933,13 TL. miktarlı ödemelerden kaynaklandığı,Davacının davalıdan takip tarihi olan 26.01.2017 itibariyle 123.990,64 TL. Alacaklı olduğu, davacının 26.01.2017 takip tarihinden sonra 06.06.2017 tarihinde “c/h mahs.samsung tarf.emser’e ödm.” Açıklaması ile 30.000.- TL.’sı ödeme yaptığı, ödeme dekontunun dosyaya sunduğu,Davacının davalıdan talep edebileceği işlemiş faiz miktarının 1.372,63 TL. Olacağı” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür. Mahkememizce dosya kapsamına alınan Bilirkişi … tarafından hazırlanan 08.02.2022 tarihli ek raporda;”…
Kök raporda yer verildiği üzere, 06.06.2017 tarihinde “c/h mahs.samsung tarf.emser’e ödm.” Açıklaması ile 30.000,00 TL’nin hesap ekstresinin borç kısmına kaydedilerek davacı
yan alacağından düşüldüğü görülmekle, dava dosyasında 30.000 TL’nin ödendiğine dair herhangi bir ödeme makbuzunun sunulu olmadığı belirtilmiş olup, işbu ek raporun tanziminden önce davalı yan tarafından 06.06.2017 tarihli ödeme dekontun sunulduğu, bu anlamda takip tarihinden sonra yapılan ödemenin davacı yan alacağından düşülmesinin yerinde olacağı, Talimat bilirkişi raporunda işlemiş faiz tutarı 1.372,63 TL, kök raporda ise 1.966,00 TL olarak hesaplandığı görülmektedir. Kök raporda yapılan hesaplamada 11961 no.lu 31.10.2016 tarihli KDV dahil 62.972,10 TL tutarındaki faturanın davalı defterlerindeki kayıt tarihi 31.10.2016 olup, sözleşmeye göre temerrüt tarihi 01.12.2016 olarak belirlenmiş olmasına rağmen, faiz hesabının sehven 01.12.2016 tarihi yerine 31.10.2016 tarihi üzerinden yapıldığı anlaşıldığından, faiz hesabı tekrar yapılarak, işlemiş faiz tutarının 1.336,22 TL olarak hesaplandığı, Bu durumda davacı yanın takipte 126.432,09 TL tutarındaki fatura asıl alacağı ve bu alacak tutarı için, sözleşmenin 8.2 maddesi çerçevesinde, her bir fatura için ayrı ayrı hesaplanan 1.336,22 TL tutarında işlemiş faiz olmak üzere toplamda toplamının 127.798,31 TL olacağı ” yönünde mütalaada bulunulduğu görülmüştür.
Yargılama kapsamında toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda;
Davacı tarafça, davalı tarafa sunulan yemek hizmeti karşılığında kesilen faturalar uyarınca alacaklı olduğundan bahisle takibe başlandığı ve davalı tarafça yapılan itiraz üzerinde işbu davanın ikame edildiği, davalı taraf her ne kadar taraflar arasında bir sözleşme olmadığını, bir sözleşme varsa da şirketin yetkililerince imzalanmadığını beyan etmiş ise de tarafların defter kayıtlarının incelenmesinde davaya konu faturaların davalı defterlerinde de yer aldığı ve davalı tarafça kısmi ödeme yapıldığı nazara alındığında davalının bu itirazlarına itibar edilemeyeceği, bu durumda faturaları defterlerine kaydeden davalı tarafın artık hizmet almadığını ispat etmesi gerektiği, ancak dosya kapsamında davalının hizmet almadığını ispata yarar bir delilin sunulmadığı ve yemin deliline dayanılmadığı, davacı tarafça kendi defterlerine işlenmeyen davalı ödemelerinin alacaktan düşülmesi ve infazda dikkate alınacak olan kısmi ödemenin de bu aşamada alacağa dahil edilmesi sonucu tarafların defterlerinin davalının 123.990,64 TL borçlu olduğu hususunda birbirini doğruladığı anlaşılmakla takibin bu tutar üzerinden devamına, davalı taraf takipten önce temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faize ilişkin talebin reddine, ödeme emrinde türü belirtilmeyen faizin yasal faiz olarak belirlenmesine, alacak faturaya dayalı olmakla davalı tarafça belirlenebilir olmakla icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne, takip talebindeki tutar ile ayrıca bilirkişi raporu ile belirlenen tutarı aşan taleplerin reddine ve yapılan kısmi ödemenin infazda nazara alınmasına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
İstanbul… İcra Müdürlüğünün … sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 123.990,64-TL asıl alacak tutarı alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptaline, asıl alacağa yasal faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, takipten sonra yapılan kısmi ödemenin infazda nazara alınmasına,
Alacağın % 20’si oranındaki 24.798,13 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2- Kabul edilen dava değeri üzerinden hesaplanan 8.469,80 TL karar-ilam harcından, davacı tarafça peşin yatırılan 2.469,88 TL harcın mahsubu ile bakiye 5.999,92 TL harcın davalıdan tahsili ile Hazine’ye gelir kaydedilmesine,
3- Davacı tarafça yapılan 2.300,05 TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 1.971,83 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Davalı taraf yargılama gideri yapmadığından bu hususta bir karar verilmesine yerolmadığına,
5- Davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 19.598,60 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
6- Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden, reddedilen talep üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
7- Taraflarca yatırılan avansların kullanılmayan kısmının, karar kesinleştiğinde, istek halinde ilgili tarafa iadesine,
8- Davacı tarafça yatırılan 2.469,88 TL peşin harç ve 31,40 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 2.501,28 TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 27/09/2022

Katip … Hakim …
E-imzalıdır E-imzalıdır