Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1079 E. 2019/219 K. 19.03.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1079
KARAR NO : 2019/219
DAVA : İTİRAZIN İPTALİ (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2017
KARAR TARİHİ : 19/03/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında süre gelen ticari ilişki neticesinde müvekkilinin cari hesap ve faturalardan kaynaklı olarak davalıdan alacaklı olduğunu, bu nazarla borçlunun alacağını ödemekten kaçınması neticesinde … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasıyla icra takibi başlatıldığını, borçlu tarafın ise başlatılmış bulunan bu icra takibine haksız itirazda bulunduğunu, davalı şirket tarafından ilgili icra dairesine yapılmış bulunan bu itirazın hukuki bir dayanağının bulunmadığını, borca yapılan itirazin hukuki dayanaktan yoksun, farazi ve kötü niyetli olduğunu, borçlu şirket ile müvekkili şirket arasındaki ilişkinin cari hesaptan kaynaklandığını, bu hesaba dayalı yapılan takip hukuka uygun ve usulüne uygun olduğunu, tarafların ticari defterleri incelendiğinde işbu cari hesaba dayalı alacağın varlığının kesin bir şekilde ortaya çıkacağını, bu sebeplerden dolayı esas borca yapılan itirazın hukuki dayanaktan yoksun, farazi ve kötü niyetli olduğunu, bu nedenlerle; takibe ilişkin itirazın iptali ile takibi sürüncemede bırakmak gayesiyle haksız ve mesnetsiz itiraz hasebiyle davalının icra inkâr tazminatına da mahkûm edilmesi gerektiğini beyan ederek, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı tarafın icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalı tarafça duruşmalar takip edilmiş, ancak cevap dilekçesi ibraz edilmemiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; cari hesap ilişkisine dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
… İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasında özetle; 224.250- TL asıl alacaktan oluşan takip alacağının yasal faizi ile birlikte tahsilinin talep edildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesi sonucunda; davacı tarafça, … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasına yapılan itiraz nedeniyle itirazın iptali ve takibin devamı talebine ilişkin eldeki davanın açıldığı, mahkememizin 17/07/2018 tarihli celsesinin 5 nolu ara kararı ile bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildiği ve bilirkişi incelemesi için gerekli delil avansını yatırması hususunda davacı tarafa iki haftalık kesin süre verildiği, verilen sürede delil avansı yatırılmadığı takdirde delile dayanmak hakkından vazgeçilmiş sayılacağının ihtar edildiği ancak davacı tarafça verilen kesin süre içerisinde delil avansının yatırılmadığı ve davacı tarafça yemin teklifinde bulunulmayacağına ilişkin dilekçe verilmiş olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 266. maddesi hükmüne göre, çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektiren konularda bilirkişi inceleme yaptırılması, taraflarca öne sürülen itirazların yine bilirkişi tarafından değerlendirilmesi gerekir. Davalı tarafça açıkça veya örtülü olarak kabul edilmiş olmadıkça, çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren konularda davacı tarafça dosyaya sunulan deliller benimsenerek hüküm verilemez.
Somut olayda; cari hesap alacağından kaynaklı icra takibine ilişkin itirazın iptali istemi mevcut olduğundan ve ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi gerektiğinden, davacı tarafın taleplerinin çözümü özel ve teknik bir bilgiyi gerektirdiği anlaşılmış, bilirkişi incelemesine ihtiyaç duyulmuştur. Davacı tarafça delil olarak dayanılan bilirkişi incelemesi hakkındaki ara kararda HMK’nun 324. maddesi gereğince davacı vekiline bilirkişi ücretini yatırmak üzere iki haftalık kesin süre verilerek süresinde yatırılmadığı takdirde delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılacağı ihtar edilmiş, davacı vekili tarafından bilirkişi ücreti yatırılmış ise de iki haftalık kesin süre içinde yatırılması şartına uyulmadığı görülmüş, verilen kesin süre ‘işlemin yapılmaması halinde sonuçlarının gösterileceği’ kuralına uyularak içtihatlara, usule ve HMK’nun 94. maddesine göre belirlenmiş, işlem süresinde tesis edilmeyince de aynı maddenin 3. fıkrasının uygulanması gerekmiştir. Bilirkişi incelemesi deliline dayanılmaktan vazgeçilmiş sayılınca, davacı tarafın delil olarak yemin deliline dayandığı görüldüğünden, son olarak yemin ihtarında bulunulmuş ancak davacı vekilince yemin deliline dayanılmayacağına dair dilekçe ibraz edildiği görülmüştür. Davacı tarafın dayandığı delillerle davayı ispatlayamamış olması nedeniyle, ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş, buna ilişkin aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınan 2.708,38 TL peşin harçtan, alınması gereken 44,40 TL harcın mahsubu ile artan 2.663,98 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan masrafın kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 19.405,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine;
5-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine; iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına;
Dair, taraf vekillerinin yüzlerine karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.19/03/2019

Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza