Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 16. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1076 E. 2019/650 K. 05.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
16. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1076
KARAR NO : 2019/650

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2017
KARAR TARİHİ : 05/07/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki kapsamında düzenlenen 24/11/2015 tarih … nolu 86.716,69-TL tutarlı ve 11/12/2015 tarih … nolu 12.634,58-TL tutarlı faturalarda belirtilen malların davalıya teslim edildiğini ve bu faturalara karşı davalı tarafından itiraz edilmediğini, alacağın tahsili amacıyla … 25. İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerinde takibin durduğunu, açıklanan nedenlerle davalı itirazının iptali ile takibin devamını, davalı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin davacı tarafa icra takibinde talep edildiği kadar borcu bulunmayıp, alacağın likit olmadığını ve yargılamayı gerektirmekte olduğunu, mahkeme tarafından yaptırılacak bilirkişi incelemesi ile müvekkil şirket ticari defter ve kayıtları incelendiğinde bu hususun açığa çıkacağını, bu itibarla itirazının haklı olduğunu, icra inkar tazminatına karar verilmesinin mümkün olmadığını, iş bu nedenle haksız davanın reddini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava; faturaya dayalı mal satış bedelinin tahsili amacı ile başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
… 25. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyası celp edilmiştir.
Davacı vekili tarafından alacak istemine dayanak fatura ve sevk irsaliyelerinin ibraz edildiği görülmüştür.
Davalı/ takip borçlusu tarafından öncelikle icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiş ise de İİK’nın 50. maddesinin HMK’nın yetkiye ilişkin hükümlerine atıf yaptığı, kıyasen uygulanması gereken HMK’nın 10 ve TBK’nın 89. maddeleri uyarınca para borçları yönünden ifa yerinin alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yeri olması, taraflar arasındaki ticari ilişkinin reddedilmemesi bağlamında davacının ikametgahı icra dairelerinin yetkili olması kapsamında somut olayda davacının yerleşim yeri itibariyle İstanbul İcra Müdürlüğü’nün yetkili olduğu anlaşılmakla, davalı yanın yetki itirazının yerinde olmadığı kanaatine varılmakla yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce görevlendirilen mali müşavir bilirkişi … tarafından hazırlanan 03/12/2018 tarihli bilirkişi raporunda özetle; ”…Takip talebine konu, davacı şirket tarafından tanzim edilmiş olan faturalar muhatabının davalı …olduğunu, sevk irsaliyeleri üzerindeki teslim alan müşteri kısmında isim ve imzanın mevcut olduğunu, takip konusu faturalara karşı, davalı tarafından yasal süresi içerisinde yapılan herhangi bir itiraza dosya kapsamında rastlanılmadığını, davacı şirket tarafından incelemeye ibraz edilen ticari defterlerde, takip tarihi itibariyle davalıdan 44.393,39-TL alacaklı durumda olduğunu, davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalı şirketten; toplam 44.393,39-TL bakiye fatura alacağını talep edebileceğini…” mütalaa ettiği görülmüştür.
Huzurdaki davada uyuşmazlığın; davacının faturaya dayalı mal satım ilişkisinden kaynaklı alacağının mevcut olup olmadığı hususlarında toplandığı anlaşılmıştır. Davalı tarafın itirazı tetkik edildiğinde ise taraflar arasındaki ticari ilişkinin ve davacı alacağının örtülü olarak kabul edildiği, yalnızca alacak miktarının takiple talep edilen miktarda bulunmadığı noktasında savunmanın ileri sürdüğü görülmüştür. Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık noktalarında icra edilen yargılama ve tüm dosya kapsamında edinilen vicdani kanaat gereğince; davacı tarafın mal satım bedeline ilişkin faturaya dayalı alacak istemine dayalı olarak başlattığı icra takibinin, davalı tarafın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde vaki itirazı nedeniyle durduğu, itirazın iptali davasının kanuni süre içerisinde ikame edildiği, davalı tarafın meşruhatlı davetiye tebliğine rağmen ticari defterlerini ibraz etmediği, bu nedenle yalnızca davacı ticari defterleri üzerinde inceleme icra edildiği, mahkememizce temin edilen bilirkişi raporunun dosya kapsamına uygun, ayrıntılı ve gerekçeli olarak hazırlamakla hükme esas alınmaya elverişli olduğu, ibraz edilen davacı ticari defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, açılış ve kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı ve defter kayıtlarının birbirini doğruladığı, ibraz edilen ticari defterlerin delil vasfını haiz olduğu, davacı yana ait incelenen ticari defterlerinde 44.393,39-TL alacaklı göründüğü, davalı tarafça ticari ilişki ve davacının alacaklı sıfatına yönelik itirazda bulunmaması, ibraz edilen tebliğ edilmiş sevk irsaliyesi içerikleri ve ticari defterler kapsamında mal teslim olgusunun sübut bulduğu, bu noktadan sonra faturaya dayalı alacak bedelinin ödendiğinin ispat yükünün davalı üzerinde bulunduğu, davalı/ takip borçlusunun davacıya ödeme yaptığını HMK’nın 200-(1). maddesi uyarınca yazılı delille ispat edemediği, tüm bu nedenlerle davacı tarafın davalı taraftan takip tarihi itibariyle 44.393,39-TL tutarında alacaklı olup bu tutar yönünden başlatılan icra takibine davalı takip borçlusunun vaki itirazının haksız olduğu, alacağın faturaya dayalı olup likit olduğu anlaşılmakla; davanın kabulüne, davacı lehine icra inkar tazminatına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
… 25. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı takip dosyasında, takip tarihi itibari ile davacının davalıdan 44.393,39 TL alacaklı olduğunun tespiti ile bu miktara vaki itirazın iptali ile takibin 44.393,39-TL asıl alacak üzerinden, asıl alacağa takip tarihinden itibaren takipte belirtilen oranlarda faiz uygulanmak sureti ile takibin diğer kayıt ve şartlarla aynen devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine,
2- Alacağın % 20’si oranındaki icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gereken 3.032,51-TL harçtan peşin alınan 1.696,68-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.335,83-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 31,40-TL başvuru harcı, 1.696,68-TL peşin harç olmak üzere toplam 1.728,08-TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan 600-TL bilirkişi ücreti, tebligat ve posta masrafından oluşan 137-TL olmak üzere toplam 737-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 329,31-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 5.233,27-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.’ne göre 6.395,37-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Tarafların yatırmış olduğu gider avansından kullanılmayan kısmının, hükmün kesinleşmesinden sonra resen ilgili taraflara iadesine; iade giderinin ilgili tarafça yatırılan avanstan karşılanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.05/07/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır